Dosya olarak kaydet: PDF - TIFF - WORD
Görüntüleme Ayarları:

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi

SUÇ : 5411 sayılı Kanuna muhalefet

HÜKÜM : Hükümlülük

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;

Tediye fişleri kullanılarak banka parasının zimmete geçirilmesinde fiilin, basit ya da nitelikli zimmet suçunu oluşturup oluşturmayacağının değerlendirilmesi bakımından;

Tediye fişleri bulunamamış ya da bulunan tediye fişlerinde mudi imzası yok ise eylem basit zimmet;

Mudinin yanıltılarak veya kandırılarak imzalatılan boş bir tediye fişini kullanıp, mudinin bilgi ve talimatı olmaksızın hesabından para çekerek mal edinilmiş ise eylem nitelikli zimmet;

Tediye fişine mudi yerine sahte imzalar atmak suretiyle gerçekleştirilen işlemler ile ilgili olarak, fişler üzerindeki sahte imzaların ilk bakışta ve basit bir inceleme ile sahteliğinin anlaşılması halinde eylem basit zimmet, sahteciliğin aldatıcılık özelliğinin bulunması halinde ise eylem nitelikli zimmet suçunu oluşturacaktır.

Mudi ya da müdilerlerin güvene dayalı olarak boş tediye fişlerini önceden kullanılmak üzere banka görevlisine vermesi halinde güveni kötüye kullanma suçunun, sanığın mudi ya da mudileri kandırarak önceden alınmış boş dekontları daha sonra kullanmasının ise nitelikli zimmet suçunu oluşturacağı göz önüne alındığında, somut olayda;

İlgili bankanın servis yetkilisi olarak görev yapan sanığın altmış adet banka müşterisine ait kimlik bilgilerini kullanmak suretiyle bilgisayar üzerinden açtığı bireysel kredi hesapları ve ayrıca sekiz adet mevduat hesaplarından tediye fişi yazdırmadan ya da sahte imza atmak suretiyle, üç adet kapatılan kredi hesaplarından ise müşteriden habersiz olarak hesap kapatma fişlerini iptal edip, daha sonra tediye fişi yazdırmadan ya da sahte imza atmak suretiyle çektiği paraları mal edinmek şeklinde gerçekleşen eylemleri 2008/9502 Esas sayılı ilamımız ile bozulmuş ise de, 4389 ve 5411 sayılı yasalar kapsamında nitelikli zimmet suçu kriterlerinin aralarında fark bulunmadığına ilişkin Dairemizin sonradan değişen kabulü ve istikrar bulmuş uygulamalarına göre;

Sanığın sübut bulan atılı eylemlerinin, bir bütün halinde, atılan imzaların mudi imzaları model alınmak suretiyle atılmaması, imza föyleriyle karşılaştırıldığında kolayca anlaşılabileceği, tediye fişi yazdırılmaması, fişlerin imzasız olması ya da yok edilmesi şeklinde gerçekleşmesi ve eylemlerin banka içi rutin bir kontrolle ortaya çıkarılabilecek nitelikte olması, bu hususun kriminal inceleme raporunda imzaların iğfal kabiliyetinin bulunmadığının belirlenmesi ve bilirkişi raporları ile de desteklenmesi karşısında tümünün zincirleme basit zimmet suçunu oluşturduğunun gözetilmesinin gerekmesi,

Kabule göre de;

1-Sanık hakkında 5411 sayılı Kanunun 160/2. madde ve fıkrası uyarınca ceza tertip edilirken önce gün para cezası miktarının belirlenip adli para cezasına çevrilmesi ve sonrasında hükmolunacak adli para cezası miktarının nitelikli zimmet zararının üç katından az olamayacağı yönünde hüküm tesis edilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,

Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.