Resmi Gazete Dışındaki Kaynak
No.:
2013/4
Kurum:
Sağlık Bakanlığı
Kabul Tarihi:
03.07.2013
Yürürlüğe Giriş Tarihi:
03.07.2013
Son Değişiklik Tarihi:
01.07.2019
Bu Sürümün Yürürlük Tarihi:
01.07.2019 - 01.07.2019
Bu doküman Resmi Gazete dışında bir kaynakta yayınlanmıştır. Konsolide metin çalışmaları ilgili kaynak güncellendikçe sağlanabilmektedir.
Sayı:B.10.1HSK.023.00.00
Konu: GKD Tarama Programı
VALİLİĞİNE
(Halk Sağlık Müdürlüğü)
GENELGE
2013/4
Gelişimsel Kalça Displazisi (GKD) kalça ekleminin stabil olmayışından, tam çıkığa kadar çok farklı şekillerde karşılaşılabilen bir ortopedik sorundur. Bu klinik durumla ilgili bilimsel çevrelerin üzerinde fikir birliğine vardığı konu, GKD’nin çok büyük bir bölümünün erken tanı ile, olgunun ilerideki hayatına olumsuz hiçbir etkisi kalmayacak şekilde, tam olarak tedavi edilebildiğidir. Çeşitli yayınlarda yeni doğan döneminde kalça displazisi görülme sıklığı 1/100, tam çıkıklı çocuk görülme sıklığı da 1/1000 olarak bildirilmektedir. Ülkemiz için kesin bir veri bulunmamakla birlikte, kültürel kaynaklı kundak gibi olumsuz uygulamalar nedeniyle görülme sıklığının yüksek olduğu kabul edilmektedir.
Yıllık canlı doğum sayısının ortalama bir milyon iki yüz elli bin olduğu ülkemizde her yıl en az 13 bin GKD'li bebeğimiz nüfusa katılmaktadır. Uygun tedavi edilmediğinde GKD’li bireyler toplumda toplam sağlıklı yaşam günü ortalamasının düşmesine, sosyal güvenlik kurumu yükünün artmasına ve ciddi iş gücü kayıplarına neden olmaktadır.
Yapılmış çalışmalarla tarama - erken tanı - tedavi programlarının etkinliği gösterilmiştir. Günümüzde tarama için en sık kullanılan güvenli ve güvenilir radyolojik görüntüleme yöntemi Ultrasonografidir. (USG) Her yenidoğanın USG ile tetkik edildiği tarama programlarının etkinliği gösterilmekle birlikte maliyeti yüksektir. Bu sebeple tüm yenidoğanlar yerine riskli grupların ileri görüntüleme yöntemleri ile değerlendirilmesi daha maliyet etkin olmaktadır. Ayrıca çocuklar ve aileler gereksiz duygusal ve fiziksel stres altına girmemekte, USG ve uzman hekimler gereksiz meşgul edilmemektedir.
Bu unsurlar göz önüne alınarak, ülkemizde hazırlanan programda da seçici tarama yöntemi Türk Ortopedi ve Travmatoloji Birliği Derneği ve Türk Radyoloji Derneği işbirliklerinde gerçekleştirilen Bilim Komisyonu toplantısında karara bağlanmıştır. Ekte yer alan akış şemasında da görüleceği üzere;
• Doğumdan hemen sonra ailelerin GKD konusunda bilgilendirilmesi ve 1 aylık olunca fizik muayene yapılması gerektiğinin anlatılması,
• Bebeklere 1 aylık olduklarında aile hekimleri tarafından fizik muayene yapılması ve risk faktörleri açısından sorgulanması,
• Pozitif muayene bulgusu ya da risk faktörlerinden herhangi birinin varlığı durumunda ileri tetkik ve muayene için Ortopedi kliniğine sevk edilmesi,
• Bebeğin tanı ve tedavisinin sağlanması,
• Sonucundan aile hekimine bilgi verilmesi
• GKD tarama sonucunun Aile Hekimliği Bilgi Sistemine kaydedilmesi programın yürütülmesinde izlenmesi gereken adımlardır.
GKD için risk faktörleri aşağıda sıralanmıştır:
• GKD’li akraba (kardeş, anne, baba, dede, nine, teyze, hala, amca, dayı, kuzen)
• İlk doğan kız bebek,
• Çoğul gebelik,
• Amniyon Sıvısı Anormallikleri (sıvı azlığı ya da fazlalığı)
• Makat duruşu,
• Bebeğin ayağında şekil bozukluğu (içe, dışa, yukarı dönüklük),
• Plajiosefali (düz kafa sendromu)
• Skolyoz
• Pelvik oblisite (pelvik eğrilik)
• Kalça adduksiyon kontraktürü
• Doğumsal tortikolis (boyunda eğrilik).
Hazırlanan tarama programını yaygınlaştırmak amacı ile her ilden 2’şer eğitimci Ankara’da daha önce eğitime alınmış ve aldıkları eğitimi aile hekimlerine aktarmaları istenmiştir. 2011 Şubat ayı itibariyle 81 ilde tüm Aile Hekimlerine ve Aile Sağlığı Elemanlarına eğitim verilmeye başlanmış ve 13.085 hekim, 2.600 hekim dışı sağlık personeli eğitilmiştir. Ayrıca Eylül 2012 itibari ile her ilden en az bir ortopedi, bir radyoloji uzmanı ve halk sağlığı müdürlüğünden bir eğitimcinin derneklerle birlikte hazırlanan program ile eğitilmesine başlanmıştır. Oluşturulan bu eğitim ekipleri illerde tüm ortopedi ve radyoloji uzmanları ile aile hekimlerinin güncelleme eğitimlerini yapacaklardır.
GKD Tarama Programı’nın sağlıklı şekilde yürütülmesi yukarıda da vurgulandığı üzere çocuklarımızın sağlığı ve ülkemiz için son derece önemli olup Bakanlığımız öncelikleri arasında yer almaktadır. Bu noktadan hareketle ilinizde program çalışmalarının hassasiyetle yürütülmesi, tüm aile hekimlerine ve ilgililere eğitimlerin ulaştırılması konularında bilgilerinizi ve gereğini rica ederim.