Bu doküman Resmi Gazete dışında bir kaynakta yayınlanmıştır. Konsolide metin çalışmaları ilgili kaynak güncellendikçe sağlanabilmektedir.
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü
Sayı: 11395140-105[229-2012/VUK-1- . . .]--328
Konu: Yurt içi ve yurt dışındaki nihai tüketicilere ve vergi mükellefi olan kişilere yapılan satışlarda belge düzeni.
İlgide kayıtlı özelge talep formunda, yurt dışındaki nihai tüketicilere ve vergi mükelleflerine gümrük hattından değil de kargo aracılığı ile yapılan teslimlerde, ödeme kaydedici cihaz kullanma mecburiyetinin olup olmadığı ile ödeme kaydedici cihaz kullanma mecburiyetinin olmaması halinde düzenlenecek faturalara müşterilerin vergi kimlik numarası ve iş yeri adreslerinin yazılmasının yeterli olup olmadığı, ayrıca web sitesi üzerinden gerçekleştirilen satışlarda ödeme kaydedici cihaz kullanma mecburiyetinin bulunup bulunmadığı hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 229'uncu maddesinde, faturanın, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika olduğu,
230'ncu maddesinde faturada en az;
1. Faturanın düzenlenme tarihi, seri ve sıra numarası,
2. Faturayı düzenleyenin adı, varsa ticaret unvanı, iş adresi, bağlı olduğu vergi dairesi ve hesap numarası,
3. Müşterinin adı, ticaret unvanı, adresi, varsa vergi dairesi ve hesap numarası,
4. Malın veya işin nevi, miktarı, fiyatı ve tutarı,
5. Satılan malların teslim tarihi ve irsaliye numarası,
bilgilerinin bulunacağı,
231'inci maddesinin 5'inci bendinde de faturanın malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenleneceği, bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı belirtilmektedir.
Mezkur Kanun'un 232'nci maddesi hükmüne göre de tüccarların, sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura verme ve aldıkları emtia veya hizmetler için de fatura isteme ve alma mecburiyetleri bulunmaktadır.
Diğer taraftan, Katma Değer Vergisi Mükelleflerinin Ödeme Kaydedici Cihazları Kullanmaları Mecburiyeti Hakkında 3100 sayılı Kanunun 1/1. maddesinde "Satışı yapılan malları aynen veya işlendikten sonra satışını yapanlar dışındaki kimselere satan veya aynı kimselere hizmet veren birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, bu Kanuna göre ödeme kaydedici cihaz kullanmak mecburiyetindedirler." hükmü yer almaktadır.
Buna göre, yurt dışındaki nihai tüketicilere ve vergi mükelleflerine gümrük hattından değil de kargo aracılığı ile yapılan ve Vergi Usul Kanununa göre fatura ile belgelendirilen teslimlerde ödeme kaydedici cihaz kullanma mecburiyeti yoktur. Yurt içindeki müşterilerinize internet (web siteniz) üzerinden sanal ortamda gerçekleştirilen satışlarda ise satış bedellerini büronuzda tahsil etmemeniz, tahsilatlarınızı banka aracılığıyla veya elektronik yollarla almanız ve Vergi Usul Kanununa göre fatura düzenlemeniz şartıyla, ödeme kaydedici cihaz kullanma mecburiyetiniz bulunmamaktadır.
Yurt dışında ve yurt içinde, vergi mükellefiyeti olmayan müşterilerinize yapacağınız teslimlerinize ilişkin olarak düzenlenecek faturalarda, vergi kimlik numarası/TC Kimlik numarası/yabancı kimlik numarası bilgisine yer verilme zorunluluğu bulunmamakla birlikte, bu numaraların müşterilerden temin edilmesi halinde düzenlenecek faturalara yazılması mümkün bulunmaktadır.
Yurt dışında faaliyet gösteren ve Türkiye'de vergi mükellefiyeti bulunmayan firmalara ait vergi dairesi ve vergi kimlik numarası bilgilerinin bulunmaması halinde de bu müşteriler için düzenlenen faturalarda, mezkûr maddede belirtilen diğer bilgilerin bulunması kaydıyla vergi kimlik numarası ve vergi dairesi bilgilerine yer verilmeyebilecektir.
Ayrıca, gerek iş yerinizden, gerekse internet üzerinden vergi mükelleflerine yapılan satışlarda kurumunuzca fatura düzenleneceği ve söz konusu faturalarda Vergi Usul Kanunu'nun 230'uncu maddesinde belirtilen tüm bilgilerin yer alacağı tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.