Resmi Gazete Dışındaki Kaynak
No.:
2007/15
Kurum:
Hazine Müsteşarlığı
Kabul Tarihi:
12.11.2007
Yürürlüğe Giriş Tarihi:
12.11.2007
Son Değişiklik Tarihi:
19.08.2016
Bu Sürümün Yürürlük Tarihi:
19.08.2016 - 19.08.2016
Bu doküman Resmi Gazete dışında bir kaynakta yayınlanmıştır. Konsolide metin çalışmaları ilgili kaynak güncellendikçe sağlanabilmektedir.
I) Tehlikeli Hastalıklar Teminatının Uygulanışı
Tehlikeli hastalıklar teminatı, hastalık branşında ruhsatının bulunması kaydıyla bağımsız bir teminat şeklinde verilebileceği gibi 2007/1 sayılı Sigorta Branşlarına İlişkin Tebliğin Uygulama Esaslarına Dair Genelgenin 4. maddesi uyarınca hayat branşında ruhsatı olan sigorta şirketleri tarafınca hayata ek teminat olarak da verilebilir. Bununla birlikte, söz konusu Tebliğ’in 10 uncu maddesinde de açıklandığı üzere, emeklilik şirketlerinin Hastalık/Sağlık branşında faaliyet göstermesi mümkün olmadığı için, bu branşlar altında verilen teminatların tamamını ek teminat olarak sunması mümkün değildir.
Tehlikeli hastalıkların verilmesine ilişkin sınırlamanın emeklilik şirketleri bakımından söz konusu olması Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu hükümleri gereğidir. Bunun istisnasını, tehlikeli hastalıklar teminatının olası vefat riskine bağlı ödemenin hızlandırılmasına yönelik olarak verilmesi oluşturmaktadır. Bu şekilde teminat verilmesinde bir sakınca bulunmamaktadır.
II) Emeklilik Şirketlerince Sürekli Sakatlık Teminatının Hayat Sigorta Sözleşmesine Ek Teminat olarak Verilebilmesi
Sürekli sakatlık teminatının hayat sigortası ruhsatına sahip emeklilik şirketleri tarafından hayat sigortasına ek teminat şeklinde verilebilmesinde yasal herhangi bir engel yoktur. Nitekim, ilgili genelgede de bunu yasaklayıcı bir düzenleme yer almamaktadır.
III) Mevcut Sözleşmelerin Hukuki Durumu
A) Genel Değerlendirme
Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu’nun yürürlüğe girdiği dönemde, hastalık ve sağlık sigortası ayrımında bir netlik olmadığı gibi, sağlık sigortası genel şartları da zarar sigortası niteliğindeki tedavi masraflarına yönelik düzenlenmiştir. Bununla birlikte hastalık sigortası ile sağlık sigortasına ilişkin ayrım öncelikle 23.09.2005 tarihli “Hastalık Sigortası’nın Sağlık Sigortası Branşı Altında Değerlendirilmesi Gerektiğine İlişkin Hazine Müsteşarlığı Açıklaması”nda yer almış ve bu açıklamada hastalık riskinin sağlık sigortası altında olduğuna yer verilmiştir. 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun yürürlüğe girmesini müteakip de, sigorta branşları 2007/1 sayılı Sigorta Branşlarına İlişkin Tebliğ ile eskisinden tamamen farklı olarak yeniden düzenlenmiştir. Söz konusu düzenlemede, açık bir şekilde hastalık ve sağlık sigortaları birbirinden ayrılmış ve Hastalık/ Sağlık branşı altında verilen teminatlar hayat sigortasından bağımsızlaştırılmıştır. Dolayısıyla, söz konusu Tebliğ ile birlikte Bireysel Emeklilik Tasarruf ve Yatırım Sistemi Kanunu’nda yer alan ve emeklilik şirketlerinin sadece hayat ve kaza (eski ismiyle ferdi kaza) branşlarında çalışabileceklerine ilişkin hükümler karşısında, hastalık ve sağlık sigortasına ilişkin farklı bir yoruma gidebilme imkanı tamamıyla ortadan kalkmıştır.
B) Emeklilik Şirketlerince Akdedilen ve Tehlikeli Hastalıklar Teminatı İçeren Mevcut Sözleşmelerin Durumu (Olası Vefat Riskine Bağlı Ödemenin Hızlandırılması İçerikli Sözleşmeler Hariç Olmak Üzere)
İlke, herhangi bir hukuki düzenleme yapılmadan önce akdedilen sözleşmelerin, yürürlükte olduğu dönemde meydana gelen tüm hukuki değişikliklere tabi olmasıdır. İlke bu olmakla birlikte sigortalıların hak ve menfaatleri korunması da bir gerekliliktir. Bu iki noktadan hareketle, “Sigorta Sözleşmesi Konusu Teminatların Veriliş Şekline İlişkin Genelge” hükümleri de göz önünde bulundurularak emeklilik şirketlerince akdedilen ve tehlikeli hastalıkların ek teminat olarak verildiği sözleşmelere ilişkin değerlendirmelere aşağıda yer verilmiştir.
1) Yenileme garantisi içermeyen veya otomatik yenilemeye tabi olmadan akdedilen sözleşmelerin, sadece sigortalıların hak ve menfaatlerinin korunması açısından, süre sonuna kadar devam etmesi uygun görülmüştür. Ancak, süre sonunda bu sözleşmeler hakkında yenileme veya temdit (süre uzatımı) uygulaması söz konusu değildir.
2) Sigorta Sözleşmesi Konusu Teminatların Veriliş Şekline İlişkin Genelge’de de açıklandığı üzere ek teminat uygulamasında, paket poliçeden farklı olarak, tek bir sözleşme vardır. Ek teminat ana teminata bağlı verilir ve ek teminatın ana sözleşmeden bağımsız herhangi bir hukukî geçerliliği yoktur. Dolayısıyla, ek teminatla verilen riske ilişkin hesaplar ana teminatı öngören sözleşme süresinden daha kısa zaman aralıklarıyla yapılıyor olsa dahi, ek teminatın geçerlilik süresi ana teminatın geçerlilik süresiyle aynıdır. Diğer bir ifade ile, on yıllık yapılmış bir hayat sigortasına ek olarak verilen tehlikeli hastalıklar teminatının süresinin bir yıl olduğu ancak her yıl bu teminatın yenilendiği şeklindeki yaklaşım hukuki açıdan doğru değildir. Ana teminatı veren sözleşmenin süresi içinde ek teminatlar da geçerli olacak ancak süre bitiminde ek teminat da sona erecektir. Ancak, bu açıklama, tehlikeli hastalıklar teminatının, gerçek anlamda ek teminat şeklinde verildiği sözleşmeler için geçerlidir. Tehlikeli hastalıklar teminatı, sözleşmede ek teminat olarak adlandırılmış olsa bile, hukuki açıdan ek teminat niteliğini taşımıyorsa, söz konusu teminatın geçerlilik süresi sonunda yenileme yapılamaz. Yapılan bu açıklamalar çerçevesinde; tehlikeli hastalıkları ek teminat şeklinde içeren ve hayat teminatını veren sözleşmede, sözleşmenin tamamını kapsayacak şekilde süre sonunda yenileme garantisi ya da otomatik yenilemeye ilişkin bir hüküm varsa, süre sonuna kadar sözleşme devam edecek ancak sözleşme sonunda yenilemeye gidilmeyecektir.