Kamulaştırmalarda vergi değerinin bildirilmesi, vergilendirme ve vergi ilişiğinin kesilmesi, bazı özel kanunlardaki muafiyet hükümlerinin nazara alınması hususları ile 83/6122 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı eki «Arsa Sayılacak Parsellenmemiş Arazi Hakkındaki Karar»ın uygulanması konusunda aşağıdaki açıklamaların yapılması gerekli görülmüştür.
I - KAMULAŞTIRMALARDA VERGİ DEĞERİNİN BİLDİRİLMESİ, VERGİLEME VE VERGİ İLİŞİĞİNİN KESİLMESİ :
A - Vergi değerinin bildirilmesi :
4/11/1983 gün ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 7 nci maddesinde, kamulaştırmayı yapan idarelerin isteği üzerine, kamulaştrılacak taşınmaz mal ve kaynakların vergi değerlerinin vergi daireleri tarafından en geç bir ay içerisinde bu İdarelere bildirileceği hükme bağlanmış bulunmaktadır.
Bu hüküm uyarınca, kamulaştırmaya konu olup;
1. Kamulaştırıcı İdarenin talebi tarihine kadar Emlak Vergisi beyannamesi verilmiş bulunan emlakin mükellefçe beyan edilen değeri,
2. Kamulaştırıcı İdarenin talebi tarihine kadar Emlâk Vergisi beyannamesi verilmemiş olan emlakin 1319 sayılı Kanun hükümlerine göre vergi dairesince belirlenecek vergi değeri, talep tarihinden İtibaren en geç bir ay içinde İlgili idareye bildirilecektir.
3. Beyannamesi kamulaştırıcı İdarenin talebinden önce verilmiş bulunan emlakin vergi değeri 1319 sayılı Kanun hükümlerine göre vergi dairesince yeniden takdir edilmiş ise, kamulaştırıcı idareye mükellefin beyanı ile birlikte bu değerin de bildirilmesi gerekir.
B - Kamulaştırmalarda vergilendirme:
Kamulaştırma Kanununun 39 uncu maddesinde, Anayasanın 46 ncı maddesi gözönünde bulundurularak, kamulaştırma bedeli ile Emlak Vergisinin tarhına esas olan en son vergi değeri arasındaki farkın nasıl vergilendirileceği hükme bağlanmış bulunmaktadır.
Anılan madde hükümlerine göre;
1. Emlak Vergisi tarhına esas olan en son vergi değen kesinleşen kamulaştırma bedelinden az olduğu takdirde, aradaki fark Emlak Vergisine tabi tutularak, bu farka ait vergi 1319 sayılı Kanunun 31 inci maddesinin son fıkrası hükmü dikkate alınmak suretiyle kusur cezalı olarak tarhedilecektir.
2. Emlak Vergisi beyannamesi ek süreye rağmen verilmemiş ise, kesinleşen kamulaştırma bedeli beyannamesi verilmemiş dönemlere ait vergi değeri yerine geçecek, bu dönemlere ait emlak vergisi ağır kusur cezalı olarak tarhedilecektir.
Ek süreden sonra verilen beyannamede gösterilen değerin kesinleşen kamulaştırma bedelinden yüksek olması halinde aradaki farka ait vergi ve ceza düzeltilmeyecektir.
Kesinleşen kamulaştırma bedeli, bedel arttırma veya eksiltme davası açılmamışsa, kıymet takdir komisyonlarınca 2942 sayılı Kanuna göre tespit edilen değeri, bedel arttırma veya eksiltme davası açılan hallerde mahkeme kararı ile belirlenen, ve kesinleşen değeri ifade etmektedir.
C - Vergi ilişiğinin kesilmesi:
Kamulaştırma Kanununun 17 nci maddesinde, kamulaştırılan gayrimenkulun idare adına tesciline ve kamulaştırıldığı halde tahsis edildiği kamu, hizmeti itibariyle sicile kaydı gerekmeyen bir niteliğe dönüşen gayrimenkulun istek halinde sicil kaydının terkinine karar verilmesinde, tescil ve terkin işlemi sebebiyle vergi ilişiği aranmıyacağı ancak, ilgili tapu dairesinin tescil veya terkin işleminin yapıldığını vergi dairesine bildireceği hükme bağlanmış bulunmaktadır.
Kamulaştırmalarda tescil ve terkin işlemlerinin süratle tamamlanmasına yönelik olan bu hüküm uyarınca, kamulaştırılan gayrimenkullerin eski sahiplerine alt Emlak Vergisinin ödenmiş olup olmadığına bakılmadan tapu dairelerince tescil ve terkin işlemi derhal yapılacak, vergi dairelerinden, gayrimenkullerin eski sahiplerinin Emlak Vergisi borcu olup olmadığı sorulmayacaktır.
Ancak tapu daireleri, vergi ilişiği aranmadan yapılan bu işlemler hakkında İlgili vergi dairelerine derhal bilgi vereceklerdir. Vergi dairelerinin, kamulaştırılan gayrimenkullerin eski sahiplerine ait Emlak Vergilerinin mevcut mevzuat çerçevesinde tarh, tahakkuk ve tahsil işlemlerine devam edecekleri tabiidir.
II- BAZI ÖZEL KANUNLARDA YER ALAN MUAFİYET HÜKÜMLERİ :
Bilindiği üzere, 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 41 inci maddesiyle diğer kanunlarda yer alan ve emlak vergisine ilişkin bulunan muafiyet ve istisna hükümleri 1/3/1972 tarihinden itibaren yürürlükten kaldırılmış, aynı Kanunun 22 nci maddesinde de. bina ve arazi vergileri ile ilgili muaflık ve istisna hükümlerinin bu Kanuna eklenmek veya bu Kanunda değişiklik yapılmak suretiyle düzenleneceği belirtilmiştir.
Sözü edilen hükümler uyarınca, diğer kanunlarda yer alan muafiyet ve istisna hükümleri Emlak Vergisi bakımından dikkate alınmamakta ve uygulama bu doğrultuda yürütülmektedir.
Ancak, 11/11/1983 gün ve 2954 sayılı Türkiye Radyo ve Televizyon Kanununun 48 inci maddesinin ikinci fıkrasında, Kurumun iktisap ettiği ve edeceği radyo ve televizyon verici ve aktarıcı binalarının, 18/11/1983 gün ve 2960 sayılı Boğaziçi Kanununun 17 nci maddesinde de, bu Kanun hükümlerine göre yapı hakkı verilmeyip ticari geliri de olmayan arsalar ile üzerinde kültür ve tabiat varlığı bulunan arsaların emlak vergisinden muaf olduğu hükme bağlanmış bulunmaktadır.