OLAY I
Artistik patinaj sporuyla ilgilenen ve bunu profesyonel olarak yapan Tanya ulusal…
SORULAR/CEVAPLAR
1) Alya, uğramış olduğu bu saldırıdan dolayı kime/kimlere karşı tazminat talebinde bulunabilir ve bu talebin hukuki dayanağı ne olur?
Alya, uğramış olduğu bedensel zarar yüzünden hem Tanya’ya, hem de Yakup’a karşı haksız fiil talebini yöneltebilir. Alya’nın ileri sürebileceği bu talebin hukuki temeli Borçlar Kanunu’nun 49. maddesidir. Tanya ve Yakup, hukuka aykırı ve kusurlu fiilleriyle Alya’ya birlikte zarar vermiş oldukları için müteselsilen sorumlulukları söz konusudur. Müteselsil sorumluluk, BK m. 61’de şu şekilde düzenlenmiştir: “Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.”
Bir zarara birlikte sebep olma, ya da birlikte zarar verme hali, 818 sayılı Borçlar Kanunu’nda düzenlenen tam teselsül haline denk gelmektedir. Bilindiği üzere 6098 sayılı Borçlar Kanunu’yla tam ve eksik teselsül ayrımı kanun hükmünden çıkarılmıştır. BK m. 61 uyarınca birlikte sebep olmadan bahsedebilmek için bir ortak kusurdan söz edilebilmesi gerektiği öğretide savunulmaktadır.Başka bir deyişle, iki kişi filleriyle birine zarar vermiş olmasına rağmen birbirinden habersiz ise, yani bir ortak kusur hali yoksa, bu durumda BK m. 61’de arandığı ileri sürülen ortak kusur şartı gerçekleşmiş kabul edilmemektedir.
Kusurlu bir fiil sonucunda bedensel zarara uğramış olan Alya, bu mutlak hak ihlalinden dolayı sorumlulardan istediği birine karşı, uğramış olduğu zararın tamamının karşılanması talebini yöneltebilir. Zira müteselsil sorumluluk, zarar gören kişiyi sorumlulardan her birine veya birkaçına aynı anda ya da zararın tümü için hepsine birden başvurma şansını verir.Aynı yönde, kendisine zararın tümü için başvurulan borçlunun da, alacağın tamamını ödemesi gerekmektedir.
2) Alya’nın tazminini isteyebileceği zararlar nelerdir?
Alya’nın uğramış olduğu bedensel zararlar BK m. 54’te sınırlı olmayan bir şekilde sıralanmıştır. İlgili hükme göre Alya, öncelikle beden sağlığının eski haline getirilmesi için yapılan tedavi giderlerinin tazminini talep edebilir. Tazmin edilebilecek tedavi giderleri ameliyat masrafları ve iki haftalık tedavi masraflarının yanı sıra, uzun bir süre devam edecek olan fizik tedavi masraflarını da kapsayacak şekilde yorumlanmalıdır.
Bunun yanı sıra, uğradığı bedensel zarar yüzünden artistik patinajı bırakmak zorunda kalan Alya’nın, çalışma gücünün azalmasından doğan kayıpları da talep etmesi mümkündür. Bu tür kayıplar, gelecekte ortaya çıkacak “müstakbel” zararlardır ve uygun illiyet bağının ortaya konulmasıyla bunların da tazmini hukuk sistemimizde mümkündür. Çalışma gücünün azalması ya da kaybolması durumu incelenirken, somut olayın özellikleri dikkate alınacaktır. Örneğin Alya’nın uğradığı bedensel zarar, bir sınıf öğretmeninin başına gelmiş olsaydı, çalışma hayatı üzerindeki etkisi daha farklı olacaktı. Fakat artistik patinaj sporcusu olan Alya’nın uğradığı bedensel zararın sonuçlarının çok daha ağır olduğu ortadadır. Artık artistik patinaj yapamayacak olan Alya’dan mesleğini değiştirmesini talep etmek kural olarak mümkün değildir.Fakat Alya’nın meslek değiştirmesi durumunda, yeni mesleği için alacağı eğitim ve yeni mesleği ve eski mesleği arasındaki gelir farkı da zararın hesaplanmasında dikkate alınacaktır.
Alya maddi zararının yanı sıra manevi zararının tazminini de talep edebilir. BK m. 56 uyarınca “Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.”
3) Tanya’nın yukarıdaki plan yerine daha barışçıl bir plan yaparak Alya’nın başarısını engellemek istediğini varsayalım. Tanya, Alya’nın evine en yakın olan ve anlaşmalı olduğu, antrenmanlarını yürüttüğü buz pistini olağan bedelinin iki katı karşılığında bir ay boyunca kapatmıştır. Bu nedenle yarışmalara hazırlanmak için her gün şehrin diğer ucundaki buz pistine gitmek zorunda kalan ve bu nedenle maddi zarara uğrayan Alya’nın Tanya’ya karşı yöneltebileceği bir talep mevcut mudur?
Bu olaydaki sorun, Tanya’nın fiilinde bir hukuka aykırılık halinin bulunup bulunmadığına ilişkindir. Bilindiği üzere BK 49/1 uyarınca uğranılan zararın tazmini için, kusur, zarar ve uygun nedensellik bağı unsurlarının yanı sıra hukuka aykırılık unsurunun da bulunması gerekir. Somut olayda Alya’nın herhangi bir mutlak hakkını ihlale yönelik bir fiil bulunmamaktadır. Bu nedenle hukuka aykırılık unsurunun olup olmadığı sorgulanırken, Alya’nın ihlal edildiğini ileri sürdüğü menfaatin bir salt ekonomik zarar niteliğinde olduğu hatırlanmalıdır. Bilindiği üzere hukukumuzda salt ekonomik zararların tazmin edilebilmesi için bir özel koruma normunun ihlal edilmesi ve uğranılan zararın da bu özel norm koruma amacına dahil olması gerekmektedir.Olayda Tanya’nın ihlal ettiği bir özel koruma normunun bulunduğunu ispatlamak güç gözükmektedir.