Dosya olarak kaydet: PDF - WORD
Görüntüleme Ayarları:

Umumi hükümler

MADDE 1

Yer sarsıntısı, yangın, su baskını, yer kayması, kaya düşmesi, çığ ve benzeri afetlerde yapıları ve amme tesisleri, umumi hayata müessir olacak derecede zarar gören veya zarar görmesi muhtemel olan yerlerde alınacak tedbirlerle yapılacak yardımlar hakkında bu kanun hükümleri tatbik olunur.

Yukarda yazılı âfetlerin vukuunda zararın umumi hayata müessir olup olmadığına İmar ve İskân Vekâletinin, teklifi üzerine İcra Vekilleri Heyeti karar verir.

Şu kadar ki; âfet vukuunda bu kanun gereğince alınması lâzımgelen acil tedbirlerin ittihazına âfetin vukubulduğu bölgenin valisi yetkilidir.

MADDE 2

Yer sarsıntısı, yer kayması, su baskını, çığ, kaya düşmesi gibi âfetlere mâruz kalabilecek bölgeler İmar ve iskân, Nafıa, Dâhiliye, Maarif ve Ziraat Vekâletlerince müştereken tesbit ve Vekiller Heyetince tasvib edildikten sonra neşir ve ilân olunur.

Yangın tehlikesine mâruz sahalar, şehir ve kasabalarda belediye meclisleri, köylerde ihtiyar meclisleri tarafından tesbit ve kaymakamların mütalâası alındıktan sonra valilerin tasvibi üzerine ilgili bölgelerde ilân olunur.

MADDE 3

ikinci madde mucibince ilân edilen âfet bölgelerinde yeniden yapılacak veya değiştirilecek veya büyütülecek veya esaslı tamir görecek resmi ve hususi bütün yapıların tâbi olacağı fennî şartlar İmar ve iskân ve Nafıa Vekâletlerince müşterek bir talimatname ile tesbit olunur.

Belediye teşkilâtı olan yerlerde verilecek yapı ruhsatiyelerinde bu talimatname esaslarının göz önünde bulundurulması mecburidir.

Belediye teşkilâtı olmıyan yerlerde ise ihtiyar meclisleri bu Talimatnameyi tatbik etmekle mükelleftirler.

Bu madde hükümlerine aykırı olarak yapılacak inşaat 13 ncü maddede zikredilen usul dairesinde mahallin en büyük mülkiye âmirinin emriyle yıktırılır.

MADDE 4

Dahiliye, İmar ve iskân, Nafıa, Sıhhat ve İçtimai Muavenet ve Ziraat Vekâletlerince âcil yardım teşkilâtı ve programları hakkında umumi esasları ihtiva eden bir talimatname yapılır.

Bu talimatname esasları dairesinde âfetin vukuunu müteakip yapılacak kurtarma, yaralıları tedavi, barındırma, ölüleri gömme, yangınları söndürme, yıkıntıları temizleme ve felâketzedeleri iaşe gibi hususlarda tatbik edilmek üzere vazife ve vazifelileri tâyin, içtima mahallerini tesbit eden bir program valiliklerce tanzim ve icabeden vasıtalar ihzar ve muhafaza olunur. Bu programların tatbiki valiliklerce kurulacak kurtarma ve yardım komiteleri marifetiyle sağlanır.

Kaza, nahiye ve köylerde tafsilâtlı çalışma muhtıraları ve tatbik programları, musaddak vilâyet muhtıra ve programlarındaki esaslar dairesinde kazalarda kaymakamlar, nahiye ve köylerde nahiye müdürleri tarafından düzenlenir. Vilâyet kurtarma ve yardım komitesinin tetkikinden sonra valilerin tasdiki ile kesinleşir.

MADDE 5

Birinci maddede yazılı âfetlerden vatandaş hayatının ve milli servetin korunması maksadiyle lüzumlu tedbirleri araştırmak, ilgili vekâlet ve müesseselerle iş birliği yaparak öğretim ve yayımlarda bulunmak, âfetlerin neticelerini tahlil ederek umumun faydalanmasına sunmak üzere İmar ve İskân Vekâletine bağlı ve hükmi şahsiyeti haiz enstitü veya kurumlar kurulabilir.

Mülkiye Amirlerine verilen fevkalâde salahiyetler

MADDE 6

Umumi hayata müessir âfetlerin vukuu akabinde vali ve kaymakamlar (Askerler, hâkimler ve hâkim sınıfında bulunanlar müstesna olmak üzere) 18 - 65 yaş arasındaki bütün erkeklere vazife vermeye, bedeli, ücreti veya kirası sonradan ödenmek üzere canlı, cansız, resmî, hususi her türlü nakil vasıtalarına, ve lüzumlu makina, alât ve edevatına el koymaya ve hiçbir kayda ve merasime tâbi olmaksızın tedavi, kurtarma, iaşe, ibate ve sair işlerin gerektirdiği âcil mubayaaları yapmaya, Devlete, mahalli idarelere, vakfa, İktisadi Devlet Teşekkülleri ile bunlara bağlı müesseselere ait her türlü gayrimenkulleri, kâfi gelmediği takdirde diğer hükmi şahıslar ile hakiki şahıslara ait bina, mesken ve müştemilâtı ile bahçe ve arsa gibi araziyi muvakkaten işgale salahiyetlidir,

Yukardaki fıkrada yazılı salâhiyet âfetin hitamından itibaren ancak bir haftanın geçmesiyle nihayete erer.

Kendilerinden yardım istenilen âfet bölgesi civarındaki vali ve kaymakamlar yukarıki fıkralarda yazılı salâhiyetlerini kullanarak bütün imkân ve vasıtalarla yardıma mecburdurlar.

Mükellefiyetler

MADDE 7

Âfet bölgelerinde veya civarında bulunan ordu, jandarma, kıta, birlik ve müessese kumandanları, hazarda, kendilerinden, vak veya kaymakamlar tarafından istenilecek yardımları üstlerinden emir beklemeksizin yapmaya mecburdurlar.

MADDE 8

Rasat istasyonları vukuu muhtemel âfetleri bu bölgelerin en büyük mülkiye âmirine derhal bildirmeye mecburdurlar.

Ellerinde muhabere vasıtaları. haber ulaştırma imkânları bulunan mülki ve askerî birisin resmi makam ve müesseseler âfetlerin vukuu haberini mahallin

en büyük mülkiye âmirine derhal bildirmekle mükelleftir.

Afetlerin vukuunu ihbar veya yardım talepleri için yapılacak telgraf, telefon, telsiz muhabelerini, telgraf ve telefon merkezleri, demiryolu istasyonları, askeri muhabere teşkilleri her işe tercihan parasız kabule ve muhataplarına ulaştırmaya mecburdurlar.

İcabında radyo istasyonlarından da parasız istifade edilir.

MADDE 9

Bu kanunda yazılı âfetlerin vukuunda ilk yardımları mahallerine yetiştirmek maksadıyla bu bölgelere mülkiye âmirleri ve alâkalı makam ve müesseseler tarafından gönderilecek kurtarma ve yardım ekipleri, her türlü malzeme, makina, alât, yiyecek, giyecek ve barınma eşya ve maddeleri, umumi, hususi ve mülhak bütçeli idarelerle bunlara bağlı müesseseler ve İktisadî Devlet Teşekküllerini n, vilâyetlere, belediye ve köylere aidolan ve bunlara bağlı bulunan müesseselerin elinde bulunan her türlü kara, deniz, ve hava nakil vasıtaları ile, bedeli sonradan ödenmek üzere, sevk edilir. İhtiyaç hissedilen mahallerde bu mecburiyet ve mükellefiyetler hakiki şahıslarla her türlü şirket ve müesseselere de teşmil edilebilir.

MADDE 10

Gerek yukarda yazılı âfetlerin vukuunda, gerek her türlü kurtarma, barındırma, yardım, söndürme, sevk ve tevzi işlerinde çalışanlardan yaralanan veya sakatlanan yahut hastalananlar en yakın hastaneye veya tedavi yerlerine sevk edilirler. Mülki ve askerî hastane ve tedavi yerleriyle umumi, mülhak, hususi bütçeli idarelere, belediye, hakiki ve hükmi şahıslara ait bütün hastane ve tedavi yerleri bunları hemen kabul ve tedavi etmeye mecburdurlar.

Resmî hastane ve tedavi evlerinde bulunanlara parasız bakılır. Resmî hastane ve tedavi evlerinde yer olmaması veya tedavi imkânı bulunmaması gibi sebeplerle zaruri olarak hususi hastanelerde yapılan tedavi ücretleri sonradan bu kanun mucibince ödenir.

MADDE 11

Birinci maddede yazılı âfetlerin vukuunda ilk kurtarma işlerinde en çok üç güne kadar çalıştırılacaklara bedenî hizmetlerinden dolayı ücret verilmez. Çalıştıkları müddetçe parasız ekmek ve katık verilir. Bunların beraberlerinde getirdikleri veya emir üzerine verdikleri alât ve edevat, malzeme ve vasıtalardan tamire muhtaç hale gelenler bedeli sonradan ödenmek üzere tamir ettirilir.

Zıyaa uğrayanlarla tamiri imkânsız olanların bedeli rayiç üzerinden bilahara müstehiklerine ödenir.

Tazminat, ikramiye ve avans

MADDE 12

a) Bu kanun mucibince kendilerine vazife verilmiş olanlardan memur bulunmıyanların, vazifelerinin ifası sırasında vukubulan kazalarda ölenlerin mirasçılarına veya malul kalanlara ödenecek tazminat,

b) Afetler dolayısıyle memur olan ve olmıyanlardan fevkalâde yararlık gösterenlere verilebilecek ikramiyeler,

c) Âfete mâruz kalan bölgelerde Umumi Muvazeneden, mülhak bütçeli idarelerden, hususi idare ve belediyelerden, 2847 ve 2659 sayılı kanuna tâbi müesseselerden maaş ve ücret alan memur ve müstahdemlerle emekli, dul ve yetimlerden yardıma muhtaç olacak derecede malen veya bedenen ehemmiyetli zarara uğrayanlara üç aylık istihkaklarını geçmemek üzere verilebilecek avansla bu avansların ne suretle istirdat edileceği ve vefat edenlere ait avansların kısmen veya tamamen geri alınıp alınamıyacağı ve diğer hususlar hakkında İmar ve İskân Vekâletince hazırlanacak esaslar, İcra Vekilleri Heyetince tasvip edildikten sonra tatbik olunur.

Âfet bölgelerinde yapılacak teknik işler

MADDE 13

I - Afeti müteakip, İmar ve İskân ve Nafıa Vekâletlerince kurulacak fen heyetleri tarafından resmî ve hususi bütün binalar tetkik ve muayeneye tâbi tutulur. Bunlardan yıktırılması ve boşaltılması gerekenler hakkında fen heyetlerince mahallin en büyük mülkiye âmirine rapor verilir.

Bu makamlarca bu binalar derhal boşalttırılır. Yıkılması İcabedenler için en çok 15 gün mühlet verilerek tehlikenin giderilmesi sahiplerine bildirilir. Mahallinde sahibi bulunmadığı takdirde keyfiyet mahalli vasıtalarla ilân edilmek suretiyle tebliğ yapılmış sayılır.

Mal sahibi veya vekili bu tebliğe karşı 7 gün içinde yetkili İdare heyetleri nezdinde itiraz edebilir, idare heyetleri, bu itirazı en çok 15 gün içinde inceler ve karara bağlar. Müddetinde itiraz olunmıyan yahut itiraz vukuunda idare heyetlerince yıkılması tasdik edilen binaları mal sahibi yıkmadığı takdirde,

bu binalara el konularak yıkma parası yıkıntıdan elde edilecek malzeme bedelinden ödenmek üzere mahallin en büyük mülkîye âmirinin emri ile yıktırılır.

Yıkıntıdan elde edilecek malzeme bedelinin tamamı yıkma parasını karşılıyamadığı takdirde mütebaki kısmı 33 üncü maddede teşkil edilen fondan ödenmek suretiyle yıktırılır,

II - Tehlikeli fakat ıslahı mümkün olan binaların fen heyetlerinin göstereceği şartlara göre tamiri yapılıncaya kadar içine girilmesine ve oturulmasına müsaade edilmez. Bu binalar bir sene zarfında tamir ettirilmediği ve itiraz da olmadığı takdirde yukardaki esaslar dairesinde yıktırılır, itiraz vukuunda keyfiyet mahallî idare heyetlerince 15 gün içinde tetkik olunur, itiraz sebepleri vârid görüldüğü takdirde müddet daha 2 seneye kadar uzatılabilir.

III - Resmî daire ve müesseselere ait binalardan bu madde gereğince yıktırılması icabedenler yıkma masrafları alâkalı daire ve müesseselerce sonradan iade edilmek şartiyle fon hesabından ödenerek yıktırılabilir.

MADDE 14

İkinci madde gereğince tesbit ve ilân olunacak âfet bölgelerine dahil şehir, kasaba ve köylerde bina ve meşk en inşası fen heyetlerince tehlikeli görülen mahaller yapı için yasak bölge sayılır. Belediye teşkilâtı olan yerlerde belediyeler, olmıyan yerlerde muhtar ve İhtiyar meclisleri bu yasak bölge hükmünü tatbik ile mükelleftirler. Hilâfına hareket edildiği takdirde yapılan veya yapılmakta olan binalar vali veya kaymakamların emriyle yıktırılır.

MADDE 15

Âfet dolayısiyle hasara uğramış şehir ve kasabaların imar plânı mevcut olup da İmar ve İskân Vekâletince tadiline lüzum görülmediği takdirde inşaata mevzuat dâhilinde derhal müsaade edilir.

Mevcut imar plânının tadiline lüzum görülen şehir ve kasabalarda bu tadilât plânları İmar ve İskân Vekâletince 5 ay zarfında ikmal ettirilir.

İmar plânı mevcut olmıyan yerlerin İmâr plânı İmar ve İskân Vekâletince azami bîr sene zarfında ihzar ettirilir.

Bu plânlar yapılıncaya kadar müstakbel plânlara göre esaslı inşaat yaptırılmasına İmar ve İskân Vekâletince müsaade edilebilir.

Yukarda yazılı hallerde veya yeninin değiştirilmesi icabeden şehir ve kasabalarda alâkalıların kendi arsaları üzerine ilk barınma tedbiri olarak muvakkat baraka inşasına izin verilebilir. Bu nevi muvakkat inşaatın imar plânı mevcut olan yerlerde âfetin vukuundan, imar plânı olmıyan veya tadil edilen veya yerleri değiştirilecek olan şehir ve kasabalarda yeni plânların tasdikinden itibaren bir sene içinde sahipler tarafından yıkılması mecburidir. Aksi halde masrafları yıkıntı bedelinden ödenmek üzere mahallin en büyük mülkiye âmirinin emriyle belediyelerce yıktırılır. Bu bir senelik müddet zaruret halinde ilgili valiliğin teklifi üzerine İmar ve İskân Vekâletince lüzumu kadar uzatılabilir..

Âfet bölgelerindeki bir topluluğun kaldırılarak başka yerlere nakli

MADDE 16

Umumi hayata müessir âfetlerden Önce veya sonra katî lüzum üzerine meskûn bir topluluğun bir kısmının veya tamamının kaldırılarak başka mahallere toplu olarak veyahut dağıtılarak yerleştirilmesi Dahiliye, Maliye, Nafıa, İmar ve İskân, Sıhhat ve İçtimai Muavenet, Ziraat, Maarif ve Sanayi Vekâletleri mütehassıs temsilcilerinden müteşekkil bir komitece tetkik olunduktan sonra İcra Vekilleri Heyeti karariyle İmar ve İskân Vekâleti tarafından yaptırılır.

Kıymet takdiri, parselleme ve tevzi

MADDE 17

Afet bölgelerinde hasara uğrıyan kısımlar içkide bulunan gayrimenkullerle hasara uğrıyan kısımlar dışında kalan ve İmar ve İskân Vekâletince tesbit edilen sahalardaki gayrimenkullerin aşağıdaki maddelerde gösterildiği şeklide kıymetlerinin takdirine ve bu kıymetlere göre birer kıymet belgesi tanzimine ve bu belgelerin sahiplerine tevzi mukabilinde gayrimenkuller; temellüke ve İmar ve İskân Vekâletince tasdikli İmar plânlarına göre parselleyip maliyet bedeli üzerinden tevzie veya toplu inşaata tahsise belediye veya köy hükmi şahsiyetleri salahiyetlidir.

MADDE 13

Âfet sahaları ve bölgelerinin, bu kanuna göre bina yaptırılacak yerlerin İmar ve İskân Vekâletince lüzum gösterilecek mahallerin kadastrosu, ilânların yapılmasına, kadastro komisyonlarının kurulmasına lüzum kalmaksızın kadastro postalarına belediyece iki bilirkişi verilmek ve tasarruf tetkikleri mahallî kadastro müdürü veya tapu memuru tarafından ifa olunmak suretiyle 2613 sayılı kanuna tevfikan ve tercihan Tapu ve Kadastro Umum Müdürlüğünce yaptırılır, ihtilâflar mahallî mahkemelerde hallolunur. Bu suretle tesbit ve tanzim edilecek haritalar tapu sicilline esas teşkil eder.

MADDE 19

17 nci maddedeki gayrimenkullerin bedelleri köylerde köy ihtiyar heyetlerinden bir, mülk sahibi köylülerden bir ve fen adamlarından bir zattan, şehir ve kasabalarda belediye meclisi âzasından bir, mülk sahiplerinden bir ve fen adamlarından bir zattan müteşekkil üç kişilik komisyonlar marifetiyle takdir ettirilir. Fen adamları bulunmıyan yerlerde bu işlerden anlıyan bir zat komisyona alınır. Bu komisyonlar mahallin en büyük mülkiye âmirleri tarafından teşkil edilir. Komisyonlar aralarından seçecekleri reisin başkanlığında çalışır ve ekseriyetle kurar verirler.

Mezkûr gayrimenkullerin yüz ölçülerini, evsafını ve takdir edilen bedeli ihtiva eden cetveller 10 gün müddetle mahalli imkân ve şartlara göre ilân ve gazete ile neşrolunur.

Takdir edilen kıymete karşı ilân müddetinin hitamından itibaren 7 gün içinde gayrimenkulun bulunduğu mahal asliye hukuk mahkemesinde dâva açılabilir. Dâvanın açıldığı tarihten itibaren 8 gün içinde taraflar mahkemeye çağırılırlar. Bu dâvalar basit muhakeme usulüne tabidir ve diğer dâvalara tercihan görülür. Dâvanın açılması veya temyiz talebi bu kanuna göre yapılacak muameleleri ve inşaat ameliyesini hiçbir suretle durduramaz. Bu davalar dolayısiyle mahkemelerce ihtiyati tedbir kararı verilmez.

MADDE 20

19 uncu maddede yazılı itiraz müddetinin sonunda itiraz edilmiyen veya itiraz edilip kesinleşmiş hükümle tesbit edilmiş olan kıymetleri gösteren belgeler, sahipleri adına tanzim olunarak belediye ve köy ihtiyar heyetlerince müracaatlarında kendilerine veya kanuni mümessillerine verilir. Hisseli veya intikali yapılmamış gayrimenkullerin kıymet belgeleri hissedarları veya kanuni mirasçıları adına tanzim olunur. Bu kıymet belgelerinin kayıtları kaymakam veya vali tarafından tasdikli defterlerde tutulur. Tapuda kaydı bulunmıyan veya mülkiyeti ihtilâflı veyahut veraset ilâmı ibraz edilmemiş olan gayrimenkullara ait kıymet belgelerine mülk sahibinin veya mutasarrıfının adı yazılmıyarak sadece ada ve parsel sayısı, yüzölçüsü ve evsafı ile takdir edilen bedeli kaydedilir. Bunlar belediye veya köy kasasında muhafaza edilerek sahipleri belli oldukça isimleri yazılıp kendilerine verilir. Bu nevi belgelere alt bedeller Türkiye Emlâk Kredi Bankasında mahfuz tutulur, ilân tarihinden itibaren 10 yıl içinde sahibi çıkmıyan kıymet belgeleri hükümsüz addedilir ve bankadaki mukabilleri fon hesabına iade olunur.

MADDE 21

Afet bölgesi içinde ve dışında tesbit olunan İmar ve. İskân sahaları dâhilindeki gayrimenkullerden Hazineye, hususi idareye, belediyeye ve katma bütçeli dairelere ait olanlardan (Vakıflar Genel Müdürlüğü gayrimenkulleri ile Hazîneye ait gayrimenkullerden bir âmme hizmetine tahsis edilenler hariç) ihtiyaca tekabül eden miktarı İmar ve İskân Vekâletinin talebi üzerine bedelsiz olarak bu işe tahsis olunur.

Afet bölgesi dışında yeniden kurulacak köylerle mevcut köylere

yapılacak ilâveler için yukarıdaki hükümler dairesinde arazi temini mümkün olamıyan hallerde arazi satın alınabileceği gibi istimlâk mevzuatı dairesinde istimlâk de yapılabilir.

MADDE 22

17 ve 21 inci maddeler gereğince temin olunan gayrimenkuller, İmar ve İskân Vekâletince tasdikli imar plânlarına göre parsellere ayrılır. Bu parseller aşağıdaki hükümlere tabi olmak Harfiyle alâkalı tapu daireleri tarafından İmar ve İskân Vekâletince tasdikli imar plânlarına istinaden belediyenin ve köy ihtiyar heyetinin yazıları üzerine belediye veya koy adına tescil edilir.

MADDE 23

Belediye veya köy mülkiyetine geçen arsalardan İmar ve İskân Vekâletince görülen lüzuma binaen üzerine toplu inşaat yapılmıyacak olanları:

A) Bu kanun mucibince kıymet belgesi verilenlere noter huzurunda kur’a çekilmek suretiyle tevzi edilir. Kıymet belgelerindeki bedellerin fazla olması halinde aradaki fark sahiplerine ödenir. Noksanı borçlandırılır.

B) İmar plânına göre âmme hizmetine tahsis olunan yerler belediyece veya köy ihtiyar heyeti tarafından bedelsiz olarak alâkalı müesseselere verilir.

C) Yukardaki fıkralar mucibince tevzi ve tahsise tabi tutuları arsalar belediye veya köy hükmi şahıslarının tapu idaresine işarı üzerine tapu idaresi tarafından tahsis edildikleri şahıslar, hissedarlar veya vârisler adına tescil olunur.

MADDE 24

Bu kanımda yazılı âfetler sebebiyle kullanılamıyacak hale gelmiş olan binalar, arsa hükmünde olup kıymet takdirine ithal edilmiyen enkaz ve malzeme mal sahibine aittir.

MADDE 25

Bu kanunun şümulüne giren gayrimenkullerin vergi borçlan tapuca tescil muamelesinin yapılmasına mâni teşkil etmez.

MADDE 26

Bu kanun hükümlerine göre inşa edilecek binalar Türkiye Emlâk Kredi Bankası veya Toprak ve İskân İşleri Umum Müdürlüğünce yapılır veya yaptırılır.

MADDE 27

İnşa edilecek binalar için yapılarak sarfiyat ile üzerine bina yapılan arsaların bedelleri o binaların maliyetini teşkil eder. Her gayrimenkul için bu suretle tesbit edilen maliyet bedellerinden sahiplerine ait, kıymet belgelerinde yer alan miktarlar çıktıktan sonra geri kalanı borçlandırılınada esas tutulur. Kıymet belgelerindeki bedellerin fazla olması halinde aradaki fark sahiplerine ödenir, noksanı borçlandırılır.

MADDE 28

Bu kanundan faydalanmak suretiyle kendileri için bina yaptırılmasını istiyenlerin ilân tarihinden itibaren bir ay içinde mahallin en büyük mülkiye âmirine yazılı müracaatta bulunmaları ve taahhütname vermeleri mecburidir, ihale veya emanet suretiyle inşaata başlandıktan sonra taahhüdünden dönenlere ait binalar satılarak muaccevilet keşfettirilen borçlanma bedelleri kapatılır. Satış bedeli borçlanma bedelinden az olursa farkı, tahsilinde fona yatırılmak üzere Türkiye Emlâk Kredi Bankası tarafından kendi alacağı gibi taahhütname sahihinden 4947 sayılı kanun hükümlerine göre tahsil edilir.

MADDE 29

Yıkılan, yanan ve ağır hasara uğrıyan binalarda birlikte oturan aile efradına ve vârislerin taaddüdü halinde bunlara birden fazla bina yaptırılamıyacağı gibi kendisine veya eşine ait o yerde müstakil başka bir binası olanlara da bina tahsis edilemez.

MADDE 30

Şayi hisseli bir bina için hissedarlarına bu kanun hükümlerinden faydalanılarak yine şayi hisseli olmak üzere yalnız bir bina yaptırılabilir. Ancak yıkılan, yanan veya ağır başara uğrıyan binalarda birden fazla aile ikamet ettiği takdirde her aile bu kanun hükümlerinden ayrı ayrı faydalanabilirler.

MADDE 31

İmar ve İskân Vekâleti âfetler dolayısiyle ve 20 nci madde gereğince, bu kanunla teşkil olunan fondan, yaptırılmış bulunan binalardan bir kısmını; kendisine, eşine veya velâyeti altındaki çocuklarına ait o yerde hiçbir gayrimenkulü bulunmıyan ve kira ile oturdukları binaları tamamen başara uğramış olan mahdut gelirli halka ve memurlara kiralanmak üzere mahallî belediyelere maliyet bedeli üzerinden borçlandırılma suretiyle devretmeye yetkilidir.

Yukardaki fıkraya tevfikan belediyelerce mesken olarak kullanılacak binaların devir ve kiralama şartları İmar ve İskân Vekâletince tesbit olunur.

MADDE 32

Bu kanun dairesinde inşa edilen binaların 1837 sayılı kanunun muaddel 4 üncü ve 6188 sayılı kanunun 13 üncü maddelerindeki muafiyetten istifade edebilmesi için bu maddeler mucibince verilmesi meşrut olan beyannameler, binaların hak sahiplerine teslimi tarihinden itibaren üç ay içerisinde verilir.

Fon teşkili ve fondan yapılacak yardımlar, sarf usulleri

MADDE 33

Bu kanun gereğince yapılacak sarfiyatı, karşılamak üzere aşağıda yazılı kaynaklardan mürekkep bir fon teşkil edilir;

A) Her yıl bütçesinin İmar ve İskân Vekâleti bölümünün hususi faslına konulacak tahsisat,

B) Hayır kurumları, mahalli idareler, mal sandıkları vesair teşekküller tarafından kabul olunacak bu maksada muhassas nakdî iane, teberru ve hibeler (Aynı teberrular doğrudan doğruya Türkiye Kızılay Cemiyeti tarafından kabul edilir ve İmar ve İskân Vekâletinin talebi ile âfete mâruz bölgelerdeki ihtiyaçlara tahsis olunur).

C) İktisadi Devlet teşekkülleri ile en az yan sermayesi Devlet elinde bulunan banka ve müesseselerin safi kârlarının % 3 nispetindeki hisseler,

Ç) Bu fondan inşa edilecek gayrimenkullerin borçlularından borcun itfası için tahsil olunacak taksit ve faizler,

D) Bu paranın faizleri,

Bıı fon İmar ve İskân Vekâleti emrinde, Türkiye Emlâk Kredi Bankasında açılacak bir hesapta toplanır.

MADDE 34

Bu kanunda derpiş edilen işler için 33 üncü maddede yazılı fondaki para kâfi gelmediği takdirde senelik tediye miktarı İmar ve İskân Vekâleti bütçesine o yıl için bu maksatla konulmuş olan tahsisat miktarını geçmemek şartiyle en çok üç yıla kadar gelecek senelere sâri taahhüde girişmeye İmar ve İskân Vekili salahiyetlidir.

MADDE 35

Zuhur eden yeni bir âfet dolayısıyle fonda para bulunmadığı veya kifayet etmediği ve 34 üncü maddedeki salâhiyetin istimali mümkün bulunmadığı ve derhal ek tahsisat istihsali de kabil olmadığı takdirde Büyük Millet Meclisinin ilk toplantısını takip eden 15 gün içinde tetkikine sunulmak ve bu tertipteki tahsisatın üç mislini geçmemek ve karşılığı gösterilmek şartiyle İcra Vekilleri Heyeti karariyle tahsisat ilavesine Maliye Vekili yetkilidir.

MADDE 36

Âfet bölgelerinde yeniden kışa ve tamir edilecek yapılarla, yol, su, elektrik, kanalizasyon tesisleri ve arazi temini ve kadastro gibi imar işleri için fondan para tefriki ve âfetlerden zarar görenlerden kimlere ve ne şekilde yardım yapılacağı, inşa edilecek binaların yerleri, yapı şartları ile inşa tarzları, tipleri ve adetleri, muhtelif kısımlarının ebadı ve diğer hususlar, istekliler arasında gözetilecek sıra esasları müracaat ve talep şekilleri İmar ve İskân Vekâletinin teklifi üzerine İcra Vekilleri Heyetince tesbit olunur.

MADDE 37

Bu fondan yapılacak tevdiata alt sarf usulleri kanunun neşri tarihinden itibaren üç ay zarfında Dahiliye, Maliye ve İmar ve İskan Vekâletlerince müştereken hazırlanacak bir, talimatname ile tâyin olunur.

MADDE 38

Bu kanunun 33 üncü maddesinde yazılı hisselerin bütçeler ve bilançolarda ayrılmaması veya az ayrılması halinde bunları tasdik edecek olan makamlar sözü geçen hisseleri re’sen koymakla mükelleftirler.

MADDE 39

Bu kanunun 33 üncü maddesinde yazılı hisseler yılda iki müsavi taksitte Mayıs ve Kasım ayları içinde Türkiye Emlâk Kredi Bankasındaki özel hesaba yatırılır.

İmar ve İskan Vekâleti muhik sebepler dolayısıyle taksitlerini belirli müddetler içinde ödeyemiyecek durumda olan müesseselerin taksit müddetinin hitamından en geç 15 gün evvel talepleri üzerine her taksitin ödeme müddetini 1 ay daha uzatabilir.

Hisselerin bütçe ve bilançoları konulmuş olmasına rağmen yukarda yazılı müddetlerin hitamına kadar hisselerini makbul bir mazerete müstenit olmaksızın fona ödemiyen 33 üncü maddenin (C) fıkrasındaki müesseseler hakkında mezkûr hisselerin % 5 ine muadil teehhür cezası tatbik olunur.

Teehhür cezasının tatbikinde mazeretin takdiri Maliye Vekâletine aittir.

Para cezalan İmar ve İskân Vekâletinin talebi üzerine Amme Alacakları Tahsil Usulü Kanununa göre mahalli maliye teşkilâtınca tahsil olunarak Türkiye Emlâk Kredi Bankasındaki özel hesaba devredilir

MADDE 40

Bu kanuna göre inşa edilecek binalar borçlanma bedelleri üzerinden Türkiye Emlâk Kredi Bankası lehine birinci derecede ve sırada İpotek tesis edilmek ve borçlanma muamelesi tekemmül ettirilmek suretiyle bu kanundan faydalanacak kimselere temlik ve tescil olunur. Borçlanma bedelleri 4947 sayılı kanun hükümleri dairesinde tahsil edilerek fon hesabına yatırılır. Borçlanma bedelleri faizsiz olarak 20 yılda ve senelik eşit taksitlerle tahsil edilir, İlk taksit temlik tarihinden bir yıl sonra başlar. Her hangi bir taksitin zamanında ödenmemesi halinde ödenmiyen günler İçin % 5 faiz alınır. Birbirini takip eden üç yıla ait taksitlerin ödenmemesi halinde bütün borç muacceliyet kesbeder ve 4947 sayılı kanun hükümlerine tevfikan tahsil olunur.

MADDE 41

Bu kanunun Türkiye Emlak Kredi Bankasına tahmil ettiği vazifelerin ifasına karşılık olmak üzere İmar ve İskân ve Maliye Vekâletlerince müştereken kararlaştırılacak miktarda bir ücret bu Kanun’da tesis edilen fondan her mali yıl sonunda bankaya ödenir.

MADDE 42

Bu kanunun tatbiki dolayısıyle bilumum gayrimenkul alım, satım, ipotek ve tapu, kadastro muameleleri İle bu kanundan faydalanacak şahıslar tarafından verilecek taahhütname, beyannameler ve bu şahıslarla akdedilecek mukaveleler her türlü harç ve resimlerden muaftır.

MADDE 43

Bu kanunun birinci maddesinde yazılı âfetlerden Önce veya sonra alınacak tedbirler arasında:

A) Ecnebi memleketlerden ithal veya iç piyasadan tedarik olunacak her türlü vasıta, makina, alât, gıda maddeleri ve giyim eşyası, tesis ve inşaat malzemesinin deniz, demir ve havayolları vasıtaları ile yapılan nakliyatında asgari ücret tarifeleri tatbik olunur.

Türkiye Kızılay Cemiyeti tarafından bu maksatla yapılacak nakliyat dahi bu hükme tabidir.

B) 6 ve 8 inci maddelerde zikrolunan mükelleflerden nakil ücreti alınmaz.

C) İaşe, İbate, inşa ve tesisatta kullanılacak lüzumlu orman emvali İmar ve İskân Vekâletinin talebi üzerine Orman idaresince tercihan maliyet bedeli üzerinden verilir. 6831 sayılı Orman Kanununun 33 üncü maddesi hükmü mahfuzdur.

D) Bu kanunda yazılı vazifeleri yerine getirmek üzere ecnebi memleketlerden İmar ve İskân Vekâletince ithal olunacak her türlü makina, alât ve edevat ve malzeme gümrük resminden ve bu resim ile birlikte alınan diğer vergi ve resimlerle belediye hissesinden ve bu ithalâtla ilgili Hazine hissesinden muaftır.

MADDE 44

33 üncü maddede yazılı kaynaklardan teşekkül eden fon gelirleri Gelir Vergisinden müstesnadır.

Gelir ve kurumlar vergisi mükellefleri tarafından 33 üncü madde mucibince fona verilen hisseler verildikleri yılın yıllık beyannamesiyle bildirilecek gelirlerden ve kurum kazançlarından indirilir.

MADDE 45

Afetlerden zarar görenlere yardımda bulunmak üzere kurulan Millî Yardım Komitesi ile mahallî yardım komitelerine makbuz mukabilinde yapılacak bağış ve yardımlar her türlü vergi, resim ve harçtan müstesna olduğu gibi bunların gelir ve kurumlar vergileri mükellefleri tarafından masraf kaydı da caizdir.

Âfetlerden zarar görenlere tahsis edilmek üzere tertip edilen temsil, konser ve spor eğlenceleri de her türlü vergi, resim ve harçtan muaf tutulur.

MADDE 46

33 üncü maddede yazılı fondan yapılacak sarfiyat Artırma, Eksiltme ve İhale, Divanı Muhasebat ve Muhasebei Umumiye kanunlarına tabi değildir.

Ceza hükümleri

MADDE 47

a) Tardıma davet anında, şehir, kasaba ve köylerde bulunup da makbul bir mazeretleri olmaksızın salahiyetli memurlar tarafından yapılan davete icabet etmiyenler veya icabet edip de çalışmıyanlar veya verilen işi yapmıyanlar hakkında vali ve kaymakamlar tarafından 25 liradan 100 liraya kadar hafif para cezası verilir.

Ancak, bu cezaya tebellüğ tarihinden itibaren 15 gün içinde alâkalılarca mahallî sulh ceza mahkemesine itirazda bulunabilir.

Bu itiraz evrak üzerinde tetkik edilerek karara bağlanır,

b) Afet bölgelerinde felâketzedelere yardım maksadiyle Devlet daire ve müesseseleriyle hususi idareler, belediyeler ve köyler ve âmme menafine hadim hayır cemiyetleri tarafından bedelli veya bedelsiz olarak verilen inşaat malzemesi veya alât ve edevatı veya diğer mallan satan veya devreden veya başka maksatlarla kullananlar hakkında fiilleri daha ağır cezayı istilzam etmediği takdirde 500 liradan 2 000 liraya kadar ağır para cezasına ve bu malzeme, alât ve edevat ve malların kimin elinde bulunursa bulunsun istirdadına, mevcut olmadıkları takdirde bedellerinin tazminine hükmolunur.

c) Devlet veya Devlete bağlı idarelerle sermayesinin en az yarısı Devlete ait müessese memurlarına âfet dolayısıyle verilen vazifeyi ifada ihmal ve suiistimallerinden veya bu maksatla kendilerine verilen para ve malları zimmete geçirmelerinden veya suç teşkil eden sair fiillerinden dolayı haklarında Devlet memurları hakkındaki ceza hükümleri tatbik olunur.

MADDE 48

Bu kanuna göre alınacak para cezalan Türk Ceza Kanunu hükümleri dairesinde tahsil olunur.

MADDE 49

Bu kanun hükümlerine muhalefet edenler hakkında yapılacak tahkikat ve takibat 3005 sayılı Meşhut Suçların Muhakeme Usulü hakkındaki Kanunun birinci maddesinin (A) bendindeki mahal ve aynı kanunun 4 üncü maddesinde yazılı zaman kayıtlarına bakılmaksızın mezkûr kanun hükümlerine tevfikan icra olunur ve bu kanuna muhalefetten dolayı açılacak dâvalara sulh ceza mahkemelerinde bakılır.

Çeşitli hükümler

MADDE 50

Bu kanunda yazılı vazife ve hizmetlere tahsis edilmiş olan menkul ve gayrimenkul mallarla her türlü hak ve alacaklar, para ve para hükmündeki kıymetli evrak Devlet mallarından sayılır.

MADDE 51

a) 4373 sayılı kanunun bu kanuna muhalif hükümleri,

b) 4623 sayılı kanun,

c) 5607 sayılı kanun,

d) 2510 sayılı İskân Kanununun 5098 sayılı kanunla muaddel 8 inci maddesi,

e) 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanununun 264 üncü maddesi, meriyetten kaldırılmıştır.

MUVAKKAT MADDE 1

Bu kanunun yürürlüğe girmesinden önce;

A) 1958 yılında vukubulan sel baskınından zarar gören Çankırı Vilâyet Merkezi,

B) 1958 yılında vukubulan sel baskınından zarar gören Kırşehir Vilâyetinin Kızılca ve Örcün köyleri,

C) 1958 yılında vukubulan yangında zarar gören Bursa Vilâyeti Merkezi,

D) Yer kaymasından zarar gören Malatya Vilâyetinin Darende Kazasına bağlı Sultanlı Köyü,

E) Sel baskınından ve toprak kaymasından zarar gören Niğde Vilâyetinin Merkez Kazasına bağlı Gümüşler Kasabası ile Aksaray Kazasına bağlı Çimeli - Uzartık Köyü,

F) Yer sarsıntısından zarar gören Muş Vilâyetinin Malazgirt Kazası

hakkında da bu kanun hükümleri tatbik olunur.

Birinci fıkrada yazılı mahallerde vukua gelen âfetler dolayısiyle 1950 malî yılı Muvazenei Umumiye Kanununa bağlı (A/2) işaretli cetvelin İmar ve İskân Vekâleti kısmının 751 inci ( Yer sarsıntısı ve diğer âfetlerden zarar gören bölgelere yardım) faslındaki tahsisattan Türkiye Kızılay Umumi Merkezi Reisliğine devrolunan ve bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihte bakiye kalan meblâğ, bu kanunla tesis edilen fona devredilir.

MUVAKKAT MADDE 2

6409. 6610. 6683, 6746, 7010, 7048 sayılı kanunlara göre yapılmakta olan işler o kanunlardaki hükümler dairesinde neticelendirilir. Şu kadar ki bütçelerle verilmiş olan tahsisat bu işlerin neticelendirilmesine kifayet etmediği takdirde hu kanunla tesis edilen fondan lüzumlu miktarları İmar ve İskân Vekâleti tefrik edebilir.

MUVAKKAT MADDE 3

1939 Malî yılı Muvazenei Umumiye Kanununa bağlı (A/1) işaretli cetvelin imar ve İskân Vekâleti kısmının 421 inci faslı ile aynı cetvelin Toprak ve İskân İşleri Umum Müdürlüğü kısmının 425 inci faslının 50 nci maddesinde tabii âfetler için konulmuş tahsisatları bu kanunla teşkil edilen fona devretmeye Maliye Vekili mezundur.

MUVAKKAT MADDE 4

Fonun toplanma ve paraların sarf şekli talimatname ile tâyin olununcaya kadar geçecek zaman zarfında tatbik olunacak esaslar Maliye ve İmar ve İskân Vekâletlerince müştereken tesbit olunur.

MUVAKKAT MADDE 5

Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce vuku bulan umumi hayata müessir âfetlerin vuku bulduğu yerlerde de bu kanun hükümlerini tatbika İcra Vekilleri Heyeti salahiyetlidir.

MUVAKKAT MADDE 6

Bu kanunun neşri tarihinden önce vuku bulmuş felâket yerlerinde Türkiye Emlak Kredi Bankasınca ikraz edilen paralarla yapılan binaların bundan sonraki faizleri bu kanunun neşrinden itibaren teraküm eden fondan karşılanır.

MUVAKKAT MADDE 7

Muvakkat 6 ncı madde hükmü, mezkûr maddede yazılı yerlerde Türkiye Emlâk Kredi Bankasının bu kanunun neşrinden evvel kendi menabii ile yaptırarak borçlanma suretiyle felâketzede aşması fiilen tahsis ettiği meskenler için bu eşhas adına tahakkuk edecek faizler hakkında da uygulanır Ancak:

I - Bu madde ile muvakkat 6 ncı madde hükmünden faydalanabilmek için, felâkete uğrıyan kimsenin;

a) O yerde, âfetin vukuu tarihînde meskene malik bulunması ve bu meskenin âfet dolayısiyle gayrikabili, sükûna bir hale gelmiş olması,

b) Türkiye Emlâk Kredi Bankasının ikraz ettiği paralarla yapılan veya bankanın yaptırarak tahsis ettiği binanın mesken mahiyetinde bulunması;

c) Bu kanunun neşri tarihine kadar kredi veya mesken borcu taksitlerini ve faizlerini muntazaman ödemiş olması, (Taksitlerini muntazaman ödememiş bulunanlar bu kanunun neşrinden itibaren en geç bir ay zarfında birikmiş borçlarını defaten, ödedikleri takdirde tu bent hükmü yerine getirilmiş sayılır. )

Şarttır. Aksi takdirle kredi veya mesken borcu taksitleri İle faizlerinin borçlu eşhastan Emlâk Kredi Bankasınca tahsiline devam olunur.

II - (I) numaralı fıkranın (a, b, c) bentlerinde yazılı şartları haiz olup da bu madde ile muvakkat 6 ncı madde hükümlerinden faydalanmaya başlıyanlar tarafından kredi veya mesken borcu taksitlerinden herhangi birinin zamanında ödenmemesi halinde bu kanunun 40 ıncı maddesinin % 5 faize dair hükümleri ve birbirini takip eden üç yıla ait taksitlerin ödenmemesi hainde de aynı maddenin muacceliyete dair hükümleri uygulanır ve faizler fondan karşılanmaksızın borçludan tahsil edilir.

MADDE 52

Bu kanun neşri tarihinde mer’iyete girer.

MADDE 53

Bu kanunu icraya İcra Vekilleri Heyeti memurdur.