Toplam: 5.723
önalım hakkı
okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, önalım hakkının tanınmasına ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz ... sicil müdürlüğüne başvurarak, tapu kütüğünde satışın gerçekleştiğini kesin olarak öğrendiğini, müvekkilinin önalım hakkının tanınmasını, satışın iptalini ... önalım hakkı; Türk Kanuni Medenisi hükümlerine tabi olup, satışı öğrenme gününden itibaren 1 ay ve her halde satış tarihinden itibaren 10 yılın geçmesiyle sona erer. Ancak, Türk Medeni Kanununun 733. maddesinde önalım hakkının kullanılması için iki yıllık süre öngördüğünden, Türk Kanuni Medenisinde
önalım hakkı
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Önalım Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı önalım davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, önalım hakkı nedeniyle ... satın aldıkları payların önalım hakkı nedeniyle iptali ile davacı adına tescilini istemiştir. Davalı ... vekili itirazların süresinde yapılmadığını ... , davalıların dava konusu taşınmazı davacıdan önce satın aldıkları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Önalım hakkına konu edilen 122 ada 6 parselin
önalım hakkı
kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık önalım hakkına konu edilen payın iptali ve davacı adına tescili istemine ilişkindir.Mahkemece 634 ... satılması halinde diğer tapu maliklerinin ve kat irtifak hakkı sahiplerinin önalım haklarının bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı tarafından önalım davası açılmadan önce davacı ve dava dışı diğer kat malikleri aleyhine önalım hakkına konu payı satın alan ve önalım davasının
önalım hakkı
eden ihale ile satıldığını belirterek, 6.2.1995 tarihinde açtığı bu dava ile şufa hakkının tanınmasını istemiştir. Davalı vekili; ihalenin 29.11.1994 ... değildir. Kalan uyuşmazlık ihaleye katılan ve sonradan çekilen davacının şufa hakkı kullanmakta iyiniyetli sayılıp sayılamayacağı noktasındadır. 26.12.1951
önalım hakkı
Davacı N.. B.. ile davalı Ö.. S.. arasındaki davadan dolayı İstanbul/Anadolu 2. Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 20.05.2015 gün ve 2014/42-2015/198 sayılı hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Yanlar arasındaki uyuşmazlık şufa hakkından kaynaklandığından, kararın temyizen incelenmesi görevi Dairemize ait olmayıp, Yargıtay Yüksek 14. Hukuk Dairesi'nin görev alanında kalmaktadır. 11.04.2015 günlü Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Yargıtay Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nda Değişiklik
önalım hakkı
reddini savunmuştur. Mahkeme, istem gibi şufalı payın iptali ile davacı adına tesciline karar vermiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, şufa hakkının bu ... sonra mülkiyetin geçmesi için gerekli tescili işlemi satım akdinin tamamlanmasının bir unsuru değildir. Şufa hakkı satım akdi ile kullanılabilir hale
önalım hakkı
itibaren bir ay içerisinde şufa hakkının kullanma selahiyeti doğar. İhtiyari satış mahiyetlerinden dolayı MK.nun 658 ve 659. maddelerinde yazılı hükümlerin bu olaylara da uygulama kabiliyeti vardır. Bu durumda şufa hakkının kullanılması için satışın öğrenilmesi yeterlidir. Dava, ihale tarihi olan
önalım hakkı
Davacı Avukatı; Müvekkilinin davalıda kira parasından 4500 lira alacağı olduğunu ileri sürerek alınmasını istemiştir. KARAR: Yapılan yargılama sonunda: 2100 liranın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verildiğine ilişkindir. Temyiz eden: Davalı avukatı. Temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi gereği konuşuldu: Davacı kullandığı şufa hakkına dayanarak mülkiyetin tamamı kendisine geçtiğinden bu dönem için davalıda kalan yere ilişkin işgal tazminatı istemiştir. Oysa davacı, bu hakkını kullanmış şuf'a davasını açmış ve hüküm almış olmakla beraber; İçtihadı Birleştirme
önalım hakkı
davası açıldığında ve daha sonra şufa davası açılmadan evvel taşınmazda paydaş olduğu anlaşılmaktadır. Bu itibarla davacının şufa hakkı bulunduğu ve bu ... gerekçesi ile davanın reddi doğru değildir. Taraflar arasındaki ikinci uyuşmazlık şufa hakkının tanınması istendiğinden hak düşürücü sürenin geçirilip
önalım hakkı
pay satışı, şeklinde yapılan işlem nedeniyle şufa hakkını kullanması MK.nun 2. maddesinde yer alan objektif iyiniyet kuralı ile bağdaşmaz. Kötüye ... olduğuna ve davacı hakkının bu parselin belli ve muayyen yeri ile sınırlı olduğu kabullenildiğine göre, artık davacının tapudaki müşterekliğe dayanarak şufa hakkı kullanması iyiniyet kuralı ile bağdaşamaz. Bu nedenle, davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde kabulü hatalı olmuştur. Hüküm bu