mahcur

tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Temyiz Zile vesayet makamının kararına ilişkindir. Mahcur Ahmet Bozkurt Küçükçekmece vesayet makamının 14.04.2004 günlü kararı ile vesayet altına alınmıştır. Mahcurun İstanbul’daki tedavisinin sona ermesi ve Zile’ye ... makamının izni olmadıkça vesayet altındaki kişi yerleşim yerini değiştiremez. ( MK. md. 412/2) Toplanan delillerden mahcur A. B.’un yerleşim yerinin Zile olduğu anlaşılmaktadır. ( MK. md. 19, 21/2 ) Küçükçekmece l. Sulh Hukuk Mahkemesinin 21.12.2004 gün ve 2004/1275 – 1123 sayılı kararı, mahcurun yerleşim

mahcur

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Mahcur adayı Ö... Y... hakkında 13.3.2000 tarihinde Ege Üniversitesi Pskiyatri Ana Bilim Dalı ve 4.6.2002 tarihinde İ SSK Eğitim Hastanesinden alınan raporların birbirlerini doğruladığı anlaşılmaktadır. Mahkemece bu dosyada 10.5.2006 tarihli tensip ile Urla Devlet ... ilk raporların çeliştiği anlaşılmaktadır. Mahkemece mahcur adayı Özlem Yüksel'e ait her üç raporun ve dosyanın tamamı da eklenip Adli Tıp Kurumu İlgili

mahcur

izin belgesi de istenen davacı vekili; buna ilişkin ilamın ibrazı için mehil talep eylemiştir. Davacı durumunda bulunan mahcur Ali yargılama sırasında ölmüş, vasisi Salim, birinci sulh hukuk mahkemesinin 15.10.1982 gün ve 1982/68 esas sayılı ilamıyla terekeye mümessil tayin edilmiştir. Bu durumda mahcur

mahcur

Taraflar arasındaki menfi tesbit davası nedeniyle yapılan yargılama sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı K1 'in kiradan dolayı davalıya borçlu olmadığının tesbitine ilişkin hükmün davalı avukatı tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi gereği konuşuldu: 1- Dosyadaki belgelerden, özellikle davalı vekili tarafından verilen dilekçelerden, davalının mahcur olduğu ve kendisine vasi tayin edilmiş bulunduğu anlaşılmaktadır. Ancak ... mahcuru temsilen duruşmalara devam etmesi mümkün değildir. Bu yön kamu düzeni ile ilgili olduğundan mahkemece re'sen gözetilmek gerekir. Çünkü bu hüküm

mahcur

DAVA TÜRÜ :Vasi Tayini TEMYİZ EDEN :Vasi M. B. Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hükmün 13.4.2006 tarihli ek karar yönünden temyizen mürafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan bugün * temyiz eden vasi M. B. ile mahcur S. İ. geldiler. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya ... atanmıştır. Vasi, mahcurun kısıtlanmasını gerektiren koşulun sona erdiğini, bu nedenle vesayetin kaldırılmasını 11.4.2006 tarihinde talep etmiştir. Bu istek

mahcur

ise vasi mahcurun mallarını nasıl idare ettiğini gelirleri nerelere harcadığını kendisi göstermek hesap vermek sözlerini ve iddiasını isbat etmek ... hallerde isbat yükü davacıya yüklenemez. Davalı eski vasinin mahcura ait paraları çektiği banka kayıt ve belgesi ile sabittir. Öyle ise mahkemece yapılacak

kanuni temsilci • mahcur

isteğini kabul veya red eder. Ancak mahcur aleyhine açılan davalarda sulh mahkemesinin vasiye husumete izin vermesi zorunludur. Aksi takdirde mahcur ... kalacaktır. Olayda vasi, hacir altına alınan kişi aleyhine açılan davada mahcurun temsilcisi olarak hazır bulunabilmesi için izin istediğine göre bu iznin

mahcur

DAVA TÜRÜ :Vasi Tayini TEMYİZ EDEN :A.R. D. Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Mahcur H.'nin yerleşim yerinin uyulan bozma kararından da anlaşıldığı gibi, Konya olduğu anlaşılmaktadır. Vesayet işlerinin Konya Vesayet ve Denetim Makamı tarafından yürütülmesi gerekir. Bu durum dikkate alınmadan dosyanın Antalya vesayet makamına gönderilmesine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. ...Türk Medeni Kanununun 422. maddesi gereğince vasinin sıfatına karşı

mahcur

verildiği, mahcurun lehine olabileceği düşüncesiyle pazarlıkla satış konusunda karar verilmek üzere dosyanın denetim makamına gönderilmesine karar verildiği

mahcur

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. "Karı kocadan birinin vefatı halinde, velayet, sağ kalana.... ait olur." (MK. md. 264) "Velayeti haiz olan ana ve (veya) baba, yeniden evlenmişse, icap ettiği halde çocuğa bir vasi tayin edilir" (MK. md.275). Öte yandan "velayeti ifadan aciz veya mahcur olan, yahut nüfuzunu ağır surette suistimal eden veya fahiş ihmalde bulunan ana ve babadan, hakim, velayet hakkını nez edebilir.." (MK. md. 274). Davalı, babanın 14.9.1991 de ölümünden sonra 14.10.1993 de