yaşamı koruma yükümlülüğünün ihlal edildiği yönünde bir tespitte bulunmaması ve idarenin kusursuz sorumluluk ilkesi uyarınca olaydan sorumlu olduğunun

tespitte bulunmaması ve idarenin kusursuz sorumluluk ilkesi uyarınca olaydan sorumlu olduğunun kabul edilmesi nedeniyle başvurucunun mağdur sıfatının ortadan

edildiği yönünde bir tespitte bulunmaması ve idarenin kusursuz sorumluluk ilkesi uyarınca olaydan sorumlu olduğunun kabul edilmesi nedeniyle başvurucunun

yargılamada yaşamı koruma yükümlülüğünün ihlal edildiği yönünde bir tespitte bulunmaması ve idarenin kusursuz sorumluluk ilkesi uyarınca olaydan sorumlu

değerlendirmede, yargılamada yaşamı koruma yükümlülüğünün ihlal edildiği yönünde bir tespitte bulunmaması ve idarenin kusursuz sorumluluk ilkesi uyarınca olaydan

değerlendirmede, yargılamada yaşamı koruma yükümlülüğünün ihlal edildiği yönünde bir tespitte bulunulmaması ve idarenin kusursuz sorumluluk ilkesi uyarınca olaydan

sırasında meydana gelen zararların tazmini yolunu açan, bu anlamda idarenin kusursuz sorumluluk alanını genişleten bir kanun olduğu ifade edilmiş; idarenin kusursuz sorumluluk alanını genişletmekle birlikte, aynı zamanda terör ve terörle mücadele sırasında meydana gelen zararlardan sadece maddi kısmının sulh

debisinin hesaplanmasına ilişkin talebinin yerinde olmadığının düşünüldüğü, Takdiri mahkemeye ait olmak üzere; davalı/idarenin kusursuz sorumluluk ilkesi ... , mahkemece; davalı idarenin kusursuz sorumluluk ilkesi uyarınca, davacıya ait olan ve idarece değiştirilen, davacıya iade edilmeyen çelik su borularının “Hurda ... ; davalı idarenin kusursuz sorumluluk ilkesi uyarınca, davacıya ait olan ve idarece değiştirilen, davacıya iade edilmeyen çelik su borularının “Hurda Bedeli

tespitte bulunmaması ve idarenin kusursuz sorumluluk ilkesi uyarınca olaydan sorumlu olduğunun kabul edilmesi nedeniyle başvurucunun mağdur sıfatının ortadan

. TEMYİZ_EDENLERİN_İDDİALARI : Davalı idare tarafından, olayda idarenin kusurunun bulunmadığı, üçüncü kişilerin kusurunun illiyet bağını kestiği, idarenin kusursuz sorumluluğunun da bulunmadığı, manevi tazminat miktarının sebepsiz zenginleşmeye sebep olacağı, davacılara 2330 ve 3713 sayılı Kanunlar uyarınca yapılan ödemelerin