satış vaadi sözleşmesi

incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 24.10.1997 tarihli satış vaadi sözleşmesi uyarınca davalıların dava konusu 226 parsel sayılı taşınmazda ... mirasçıları ile diğer davalı ... arasında yapılan 27.04.2004 tarihli satış vaadi sözleşmesinin ... kaydındaki şerhinin de terkinini istemiştir. Davalılar, satış vaadi sözleşmesindeki edimin yerine getirildiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağı bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Davacının dayanağı 24.10.1997 tarihli satış vaadi sözleşmesinde, satış

satış vaadi sözleşmesi • taşınmaz satış vaadi sözleşmesi

25.08.1993 tarihli noter onaylı gayrımenkul satış vaadi sözleşmesiyle bedelini peşin ödeyerek satın aldığını, davalının taşınmazı 01.01.1994 tarihinde devir ... tarihinde yine aynı taşınmazların satışı için noter onaylı taşınmaz satış vaadi sözleşmesi imzaladıklarını, Almanya'da çalışan davacının bu taşınmazlar için ... arasında 25.08.1993 ve 13.01.2003 tarihlerinde Noter onaylı olarak yapılan gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerine göre davalı dava konusu taşınmaz üzerinde

satış vaadi sözleşmesi • davanın kabulü • noter satış vaadi sözleşmesi

edemeyeceği açıklanarak, satış vaadi sözleşmesi nedeniyle davacı tarafından açılan ferağa icbar davası bakımından gerekli araştırma ve inceleme yapılarak ... , davalıların murislerinin dava konusu taşınmazlardaki paylarını satış vaadi sözleşmeleri ile davacı tarafa sattıkları, bu nedenle taşınmazların tam pay ile ... sözleşmeleri ile davacı tarafa çekişmeli taşınmazlardaki miras paylarını satmayı vaadettikleri halde, 1967 yılında kayden ... ’a satmaları nedeniyle satış vaadi sözleşmelerine mi yoksa kayden yapılan satışlara mı üstünlük tanınacağı noktasında toplanmaktadır. Davacı taraf noter satış vaadi sözleşmelerine, davalı taraf ise

satış vaadi sözleşmesi

içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KA R A R Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı ... iptali ve tescil, ikinci kademede ise taşınmaz ... ve elbirliği ortaklığı çözülmeden satış vaadi sözleşmesinin ifa olanağının bulunmadığı gerekçesi ile ... iptali ve tescil isteminin reddine, davacının ... konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Ancak, taraflar arasında düzenlenen 03.....2000 tarihli satış vaadi sözleşmelerinde, satışı vaadedilen taşınmaz ... gösterilmemiştir. Bu nedenle davacının dayandığı satış vaadi sözleşmesinde mevcut haliyle sözleşme konusu belirlenebilir olmadığından sözleşmenin ifa olanağı

satış vaadi sözleşmesi

şeklinde taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesi düzenlendiğini, 3.000TL bedel ödediğini, ancak davalıların aynı hisselerini tapuda dava dışı 3. kişiye satmış ... . Davacı, taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesiyle ödemiş olduğu bedeli istemiş; davalılar bu sözleşmeden bilgilerinin olmadığını savunarak davanın reddini dilemişlerdir. Dosyanın incelenmesinde, davacı ve davalılar arasındaki 25.11.2005 tarihli düzenleme şeklindeki taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesinin, aynı ... bu nedenle, satış vaadi sözleşmesinin davacı ve eşi arasında yapıldığı, davalıların husumetinin olmadığı gerekçe gösterilmek suretiyle, davanın reddine

satış vaadi sözleşmesi

Taraflar arasında görülen davada; davacı, köyden maliki olduğu Suluca Köyü 262 ve 127 parsellere ayrıca murisine ait 42, 119, 230 parsel sayılı taşınmazlarına davalının haksız elatmasının önlenmesini istemiştir. Davalı, taşınmazları satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını ileri sürerek davanın reddini ... suretiyle elatmanın önlenmesine karar verilmiştir. Davacı, kayıt malikidir. Satış vaadi sözleşmesi aynî değil, kişisel hak doğurur. Ne varki, koşullar gerçekleştiği takdirde satış vaadi, alacaklısına sözleşmeden doğan tescil davası açma hakkını bahşeder. Hal böyle olunca, davalının satış vaadi sözleşmesinden

satış vaadi sözleşmesi

. Bilindiği üzere satış vaadi sözleşmesi ilgilisine ayni değil, kişisel hak sağlar. Hal böyle olunca, yıkım yönünden ileride giderilmesi olanaksız bir mağduriyete yer verilmemesi için davalıya, satış vaadi sözleşmesi uyarınca cebri tescil (ferağa icbar) davasını açabilme olanağının (önel verilerek) tanınması, açıldığı takdirde o davanın eldeki dava için bekletici sorun yapılması ve ondan sonra bir hüküm kurulması gerekirken, satış vaadi sözleşmesine değer

satış vaadi sözleşmesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki 3. kişi vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Şikayet, 3.kişinin satış vaadi sözleşmesi gereği kendisine verilmesi gereken ... şikayetçinin düzenlediği satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak, koşullar tahakkuk ettiği takdirde, ileride 3. şahıs adına tescili yapılacak yer olup, haczin yapılmasında bir usulsüzlük bulunmamaktadır. Zira satış vaadi sözleşmesi tapuya tescil edilmedikçe şahsi hak doğurur. Bu durumda hakkın 3.kişilere karşı ileri

satış vaadi sözleşmesi

dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: Satış vaadi sözleşmesi uyarınca taşınmazın tescili istenmektedir. Dava, İmar Yasasının 18. maddesi uyarınca red edilmiştir. Satış vaadi sözleşmesi ile satılan yer Avsallar Köyü içi mevkiindedir. Buranın Belediye olduğu da sabittir. Satış vaadi sözleşmesindeki taşınmazın 1232 parsele revizyon gördüğü iddia edilmektedir. 1232 parselin üzerinde

satış vaadi sözleşmesi • taşınmaz satış vaadi sözleşmesi

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Asıl ve birleşen dosya davacıları, davalıyla yapılan taşınmaz satış vaadi sözleşmesi uyarınca davalının taşınmazı teslim ettiği ancak tapuda devrinin ... -Davalının temyizi yönünden; Somut olayda, davacılar asıl ve birleşen dosya davacıları, davalıyla yapılan taşınmaz satış vaadi sözleşmesi uyarınca davalının