Dosya olarak kaydet: PDF - TIFF - WORD
Görüntüleme Ayarları:

TÜRK MİLLETİ ADINA

İlk Derece Mahkemesince verilen hükme karşı, kovuşturma aşamasında sanığa isnat edilen suçun vasıf ve mahiyeti ile mağdurun kimliğine göre 6284 Sayılı Kanun uyarınca davaya katılma hakkı olan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na duruşma günü ve davanın tebliğ edilmediği, gerekçeli kararın tebliği üzerine katılma ve istinaf dilekçesi verildiği görülmekle, katılma talebinin kabulü ile,verilmiş olan istinaf dilekçeleri değerlendirilerek, başvurunun ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü;

İstinaf başvurusun reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;

TCK 103/1.2 cümlesinde tanımlanan sarkıntılık yapmak suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçunun oluşabilmesi için , bir kimsenin vücut bütünlüğünün cinsel saikle ihlal edilmesi gerekmektedir.

Bu açıklamalar bağlamında dosyadaki bilgi ve belgelere göre;

Sanığınaşamalardaki savunmalarında ısrarla, diğer öğrencilere de yaptığı gibi servis aracından inen mağdureyle "çak" hareketini yaptığını,iddia edildiği üzere mağdurenin eldivenini almadığını,eline giymediğini ve mağdureyle tokalaşıp yanağından ve dudağından öpmesini istemediğini beyan ettiği,

Müdür yardımcısı tanık K1'ın beyanında ,mağdurenin kendisine sanık ile "çak" tabir edilen hareketi yaptıklarını söylediğini,öpme olayını müdür beyİn odasında duyduğunu,kendisine bu şekilde beyanda bulunmadığını, arkadaşları ile birlikte gelen mağdurenin olayı ilk kendisine anlattığını,kendisinin de Müdür Beye yönlendirdiğini beyan ettiği,

Okul müdürü tanık K2'ın ise ,mağdurenin müdür yardımcısı K1'a anlattıklarına ek olarak sanığın kendisinden yanağından ve dudağından öpmesini istediğini söylediğina dair beyanda bulunduğu,

Yine rehber öğretmen K3'nın anlatımınında ,mağdureyle yaptığı görüşmede sanığın eldivenlerini alarak giydiğini ve bakalım kimin eli büyükmüş dediğini, servisten inerken de tokalaştıklarını söylediğini, öpme olayından bahsetmediğini, bu olayı Emniyette ifadesinin alınması esnasında öğrendiğini, sonradan kendisine bu olaydan niye söz etmediğini sorduğunda "anlatamadım işte" diye söylediğine dair beyanda bulunduğu,

Keza mağdurenin bahçedeyken arka tarafında bulunan sanığın sürekli olarak kendilerinin bulunduğu tarafa bakması sebebiyle arkadaşı K4'ın bu adam sürekli bize bakıyor dediğinde, arkasını dönüp sanığı görünce yaşadığı olayı arkadaşı K4'a anlattığını beyan ederken, tanık K4' ın ise mağdurenin bahçede dikilirken yaşadığı olayı durup dururken anlattığı yönündeki beyanda bulunması hususları kül halinde değerlendirildildiğinde;

Yargıtay'ın yerleşik içtihatlarından da anlaşılacağı üzere cinsel istismar eylemleri genel itibariyle tanık bulunmayan ortamlarda gerçekleştiğinden kendi içerisinde tutarlı ve çelişki arzetmeyen mağdure anlatımlarına itibar ile karar verilebileceği,

Somut olayda ise ,olayın tarafsız görgü tanığının bulunmadığı, sanığın savunmalarının aşamalarda tutarlı ve istikrarlı olduğu, mağdure anlatımlarının ise kendi içerisinde çelişkili olup ,tanık beyanları ile bağdaşmadığı ve çelişki arz ettiği,

İş bu halde ,sanığın atılı suçu işlediği hususunda şüphe hasıl olup ve şüphe ve varsayıma dayalı olarak da kişi hakkında mahkumiyet kararı verilemeyeceğinden, müsnet suçtan delil yetersizliği sebebiyle beraatine karar verilmesi gerekirken, mahkumiyetine dair karar verilmekle:

Sanık hakkında Sarkıntılık Yapmak Suretiyle Çocuğun Cinsel İstismarı suçundan Gediz Asliye Ceza Mahkemesince verilen 31/10/2017 tarih ve 2016/179 (E) ve 2017/605 (K) sayılı hükmünün tamamen ÇIKARTILARAK YERİNE;

"SanıkMUSTAFA KÖK'ün üzerine atılı SarkıntılıkYapmakSuretiyleÇocuğunCinselİstismarısuçunu işlediğine dair iddiadan başka cezalandırılmasına yeter somut ve şüpheden uzak yeterli delil elde edilemediğinden,müsnet suçtan dolayı CMK 223/2-e maddesi gereğince BERAATİNE

Yargılama giderlerinin kamu üzerinde bırakılmasına" içeriği yazılarak, CMK nun 303/1-a maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak ;

CMK nun 280/1-a-son cümlesi uyarınca HÜKMÜN DÜZELTİLEREK İSTİNAF BAŞVURUSUNUN ESASTAN REDDİNE;

Kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine ,

Hükmün kesinleştirilmesi ile dosyanın hükmü veren İlk Derece Mahkemesine iadesine,

5271 Sayılı CMK’nun 286/2 maddesi uyarıncaKESİN olarak 04/02/2019tarihinde oybirliği ile karar verildi.