Dosya olarak kaydet: PDF - TIFF - WORD
Görüntüleme Ayarları:

İSTEMİN ÖZETİ: Davacı tarafından, davacının hastalığının kemoterapi tedavisi sürecinde 17.02.2016-29.04.2016-23.05.2016-16.06.2016 tarihlerinde ücretini cebinden karşılayarak kullandığı 'X1 100 mg' isimli ilacın, Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğü'nün 29.08.2016 tarihli duyurusu ile 30.08.2016 tarihinden itibaren bedeli ödenecek ilaçlar listesine alınması üzerine, bedelinin ödenmesi yönündeki başvurusunun reddedilmesi işleminin iptali istemiyle açılan davada; davaya konu ilacın hasta K1'a 17.02.2016, 29.04.2016, 23.05.2016, 16.06.2016 tarihlerinde reçete edilmesi üzerine kendisi tarafından ücreti karşılanmak suretiyle kullandırıldığı, söz konusu reçete ve fatura tarihlerinin Sağlık Uygulama Genel Tebliği'nin Hastanelerce Temini Zorunlu Kemoterapi İlaçları Listesinde Tanımlı İlaçlar hanesine eklenmesinden önceki tarihlere ait olduğu anlaşıldığından, bedelinin ödenmesi yönündeki başvurusunun reddedilmesi işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin olarak Ankara 11. İdare Mahkemesince verilen 26/02/2018 gün ve E:2018/300, K:2018/386 sayılı kararın hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek istinaf yoluyla incelenmek suretiyle kaldırılması istenilmektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ: Savunma verilmemiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Hüküm veren Ankara Bölge İdare Mahkemesi 12. İdari Dava Dairesince 2577 sayılı Yasanın değişik 45. maddesi uyarıncadava dosyası incelenerek işin gereği görüşüldü:

Dava, vefat eden K1'un hastalığının kemoterapi tedavisi sürecinde 17.02.2016-29.04.2016-23.05.2016-16.06.2016 tarihlerinde ücretini cebinden karşılayarak kullandığı 'X1 100 mg' isimli ilacın, Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğü'nün 29.08.2016 tarihli duyurusu ile 30.08.2016 tarihinden itibaren bedeli ödenecek ilaçlar listesine alınması üzerine, bedelinin ödenmesi yönündeki başvurusunun reddedilmesi işleminin iptali istemiyle açılmıştır.

Anayasanın 2. maddesinde; Devletin sosyal bir hukuk Devleti olduğu vurgulanmış, 5.maddesinde; Devletin temel amaç ve görevleri; kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak; kişinin temel hak ve hürriyetlerini, sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddi ve manevi varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmak olarak belirtilmiş, 17. maddesinin birinci fıkrasında ise; "herkes, yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir" hükmüne yer verilmiştir.

Yine Anayasanın "Sağlık hizmetleri ve çevrenin korunması" başlıklı 56. maddesinin üçüncü fıkrasında; "Devlet, herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlamak; insan ve madde gücünde tasarruf ve verimi artırarak, işbirliğini gerçekleştirmek amacıyla sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermesini düzenler" hükmüne, dördüncü fıkrasında;"Devlet, bu görevini kamu ve özel kesimlerdeki sağlık ve sosyal kurumlarından yararlanarak, onları denetleyerek yerine getirir" hükmüne, "Sosyal güvenlik hakkı" başlıklı 60. maddesinin birinci fıkrasında; "Herkes, sosyal güvenlik hakkına sahiptir" hükmüne, ikinci fıkrasında; "Devlet, bu güvenliği sağlayacak gerekli tedbirleri alır ve teşkilatı kurar" hükmüne, "Devletin iktisadi ve sosyal ödevlerinin sınırları" başlıklı 65. maddesinde; "Devlet, sosyal ve ekonomik alanlarda Anayasa ile belirlenen görevlerini, bu görevlerin amaçlarına uygun öncelikleri gözeterek malî kaynaklarının yeterliliği ölçüsünde yerine getirir" hükmüneyer verilmiştir.

Sağlık Uygulama Tebliği'nin "Reçetelere yazılabilecek ilaç miktarı" başlıklı 4.1.4 maddesinin dördüncü fıkrasında, " Bir ilacın ruhsatlı endikasyonları ve prospektus dozu dışında kullanımı ancak Sağlık Bakanlığı'nca verilen endikasyon dışı ilaç kullanım onayı ile mümkündür.

a) Bu konuda Sağlık Bakanlığı tarafından yayımlanan "Endikasyon Dışıİlaç Kullanımı Kılavuzu'nda belirtilen esaslara da uyulacak olup, kılavuzda tanımlanmamış durumlar icin Sağlık Bakanlığı endikasyon dışı ilaç kullanımı onayı aranır.

b) Kurum web sayfasında yayımlanan EK-4/D Listesinde yanında (*) yıldız işareti bulunmayan ilaçların Kurum web sayfasında yayımlanan EK-4/D Listesinde belirtilen hastalıklarda kullanımı halinde Sağlık Bakanlığı endikasyon dışı ilaç kullanım onayı aranmaz.

c) SağlıkBakanlığı tarafından verilen endikasyon dışı ilaç kullanım onaylarında, bu onay için süre belirtilmemiş ise rapor yenilenmesinde yeni onay aranmaz.

ç) Sağlık Bakanlığı'nca verilen endikasyon dışı ilaç kullanım onayına dayanılarak ödemesi yapılacak ilaçların rapor ve reçeteleme koşulları için Bakanlıkça verilmiş onay kabul edilir.

d) Endikasyon dışı ilaç kullanım onayı aranacak ilaçlar için reçeteler ve sağlık raporları ilgili uzman hekim/hekimlerce düzenlenir. " hükmüne yer verilmiştir.

Dava dosyasının incelenmesinden, çok uzun zamandır kanser tedavisi gören muris K1'un kemoterapi tedavisi sürecinde 17.02.2016-29.04.2016-23.05.2016-16.06.2016 tarihlerinde ücretini cebinden karşılayarak X1 100 mg isimli ilacı kullandığı, söz konusu ilacın 2013 yılı Sağlık Uygulama Genel Tebliği'nin Bedeli Ödenecek İlaç Listesi(Ek-4/a) ve Yurtdışı İlaç Listesinde (Ek-4/c) yer almaması nedeniyle ilaç bedellerinin hasta tarafından karşılanmak zorunda kaldığı, anılan Tebliğde 29.08.2016 tarihinde yapılan değişiklik ile 30.08.2016 tarihinden itibaren "Hastanelerce Temini Zorunlu Kemoterapi İlaçları Listesinde Tanımlı İlaçlar" hanesine eklenmesi ve 30.08.2016 tarihinden itibaren bedel ödenmeksizin temin edilmesi üzerine bedelinin ödenmesi yönündeki başvurusunun reddedilmesi nedeniyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İdare mahkemesince, davaya konu ilacın hasta K1'a 17.02.2016, 29.04.2016, 23.05.2016, 16.06.2016 tarihlerinde reçete edilmesi üzerine kendisi tarafından ücreti karşılanmak suretiylekullandırıldığı, söz konusu reçete ve fatura tarihlerinin Sağlık Uygulama Genel Tebliği'nin Hastanelerce Temini Zorunlu Kemoterapi İlaçları Listesinde Tanımlı İlaçlar hanesine eklenmesinden önceki tarihlere ait olduğu, bedelinin ödenmesi yönündeki başvurusunun reddedilmesi işleminde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddi yolunda karar verilmiştir.

Davacının tedavisini takip eden Prof.Dr. K2 tarafından sözkonusu hastalığın tedavisinde X1 isimli ilacın kullanılmasının gerektiğinin belirtildiği, kanser hastalığının hızla yayıldığı, tedavide normal prosedürün takip edilmesi halinde şu an talep edilen tedavi sürecine ulaşılamayacağı tedavi sürecinde yol haritasının tedaviyi takip eden doktorun takdirinde olduğu dolayısıyla görüşünün hasta için önem arzettiği normal tedavi sürecinde geçen zaman kaybının hasta yönünden hayatını kaybetme gibi telafisi imkansız sonuçlar doğurabileceği, 29.08.2016 tarihinde yapılan değişiklik ile 30.08.2016 tarihinden itibaren "Hastanelerce Temini Zorunlu Kemoterapi İlaçları Listesinde Tanımlı İlaçlar" hanesine eklenmiş olması nedeniyle aynı tedavi sürecindeki hastaların bir kısmına ödeme yapılıp bir kısmına yapılmamasının eşitlik ilkesini de zedeleyeceği hususları dikkate alındığında uygulanmasında yasal bir engel bulunmayan ilacın kullanımı sonrasında bedelinin ödenmesi yönündeki başvurusunun reddedilmesi işleminde hukuka uyarlılık bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle, davacıların istinaf istemlerinin KABULÜ ile Ankara 11. İdare Mahkemesince verilen 26/02/2018 gün ve E:2018/300, K:2018/386 sayılı kararının KALDIRILMASINA, 2577 sayılı Yasanın değişik 45. maddesinin 4. fıkrası uyarınca esastan incelenen dava konusu işlemin İPTALİNE, aşağıda dökümü yapılan Mahkeme aşamasına ait 175,60-TL, istinaf aşamasına ait 140,10-TL yargılama gideri ve karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 1.090,00-TL vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacılaraverilmesine, istinaf safhasında fazla yatırılan 35,90-TL harcın ve posta gideri avansından artan miktarın istinaf isteminde bulunana iadesine, dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 2577 sayılı Yasanın değişik 45. maddesinin 6. fıkrası uyarınca kesin olarak 08/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.