Dosya olarak kaydet: PDF - TIFF - WORD
Görüntüleme Ayarları:

İSTİNAF YOLUNA BAŞVURAN

(DAVALI) :İKİTELLİ VERGİ DAİRESİ MÜDÜRLÜĞÜ

VEKİLİ:AV. K1

KARŞI TARAF (DAVACI) :K2

BAŞVURUNUN KONUSU:Davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen 15/12/2017 tarih ve 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23 sayılı ödeme emirlerinin iptali istemiyle açılan davada; davacının 03/11/2009 tarihli ortaklar kurulu kararı ile F1 Limited Şirketi'nin ortağı ve kanuni temsilcisi olduğu, daha sonrasında şirketin unvan değiştirerek F2 Yapı Kimyasalları Madencilik İnş. Taah. ve Dış Tic. Ltd. Şti. unvanını aldığı, 14/11/2014 tarihli ortaklar kurulu kararı ile hisselerini devrettiği ve kanuni temsilcilik görevinden ayrıldığı, ilgili kanun hükümlerinin değerlendirilmesinden, kanuni temsilci adına ödeme emri düzenlenebilmesi için öncelikle asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin usulüne uygun olarak tebliğ edilerek kesinleştirilmesi, malvarlığı araştırması yapılması ve yapılan araştırma sonucunda şirketin amme alacağını karşılamaya yetecek kadar malvarlığının bulunmadığının tespitinin yapılmasının gerektiği, aynı zamanda amme alacağının da zamanaşımına uğramamasının gerektiği, asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emirlerinin muhtelif zamanlarda usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, malvarlığı araştırması yapılarak haciz varakalarının düzenlendiği, ancak şirketin hacze kabil bir malvarlığı bulunmadığının anlaşıldığı, davalı idarenin savunmasında sunmuş olduğu karşılaştırma tablosu ve savunma dilekçesine eklenen bilgi ve belgelerin tetkikinden; dava konusu ödeme emirleri içeriği alacakların bir kısmının tahsil zamanaşımına uğradığı, 2017121566Fit0000013 sayılı ödeme emri bakımından; 13 sayılı ödeme emri içeriği alacakların, asıl borçlu şirkete 2008 ve 2006 takvim yılı içerisinde tebliğ edilen ödeme emirlerinden kaynaklandığı, söz konusu alacakların 31/12/2013 ve 31/12/2011 tarihleri itibariyle tahsil zamanaşımına uğradığı anlaşıldığından, dava konusu 13 sayılı ödeme emrinde hukuka uyarlık görülmediği, 2017121566Fit0000014 sayılı ödeme emri bakımından; 14 sayılı ödeme emri içeriği alacakların, asıl borçlu şirkete 2008 ve 2007 takvim yılı içerisinde tebliğ edilen ödeme emirlerinden kaynaklandığı, söz konusu alacakların 31/12/2013 ve 31/12/2012 tarihleri itibariyle tahsil zamanaşımına uğradığı anlaşıldığından, dava konusu 14 sayılı ödeme emrinde hukuka uyarlık görülmediği, 2017121566Fit0000015 sayılı ödeme emri bakımından; 15 sayılı ödeme emri içeriği alacakların, asıl borçlu şirkete 2008 ve 2009 takvim yılı içerisinde tebliğ edilen ödeme emirlerinden kaynaklandığı, söz konusu alacakların 31/12/2013 ve 31/12/2014 tarihleri itibariyle tahsil zamanaşımına uğradığı anlaşıldığından, dava konusu 15 sayılı ödeme emrinde hukuka uyarlık görülmediği, 2017121566Fit0000016 sayılı ödeme emri bakımından; 16 sayılı ödeme emri içeriği 2009072366Fiv0002858 ve 2010030566Fiv0000012 sayılı alacakların asıl borçlu şirkete 2009 takvim yılı içerisinde tebliğ edilen ödeme emirlerinden kaynaklandığı, söz konusu alacakların 31/12/2014 tarihleri itibariyle tahsil zamanaşımına uğradığı anlaşıldığından, dava konusu 16 sayılı ödeme emri içeriği alacaklardan 2009072366Fiv0002858 ve 2010030566Fiv0000012 sayılı alacaklara ilişkin olan kısımları bakımından hukuka uyarlık görülmediği, 2017121566Fit0000018 sayılı ödeme emri bakımından; 18 sayılı ödeme emri içeriği 2011102566Fiv0000368 ve 2012010966Fiv0000222 sayılı alacakların asıl borçlu şirkete 2011 ve 2012 takvim yılları içerisinde tebliğ edilen ödeme emirlerinden kaynaklandığı, söz konusu alacakların 31/12/2016 ve 31/12/2017 tarihleri itibariyle tahsil zamanaşımına uğradığı anlaşıldığından, dava konusu 18 sayılı ödeme emri içeriği alacaklardan 2011102566Fiv0000368 ve 2012010966Fiv0000222 sayılı alacaklara ilişkin olan kısımları bakımından hukuka uyarlık görülmediği, 2017121566Fit0000019 sayılı ödeme emri bakımından; 19 sayılı ödeme emri içeriği 2012032466Fiv0000066 ve 2012021666Fiv0000106 sayılı alacakların asıl borçlu şirkete 2012 takvim yılı içerisinde tebliğ edilen ödeme emirlerinden kaynaklandığı, söz konusu alacakların 31/12/2016 tarihi itibariyle tahsil zamanaşımına uğradığı anlaşıldığından, dava konusu 19 sayılı ödeme emri içeriği alacaklardan 2012032466Fiv0000066 ve 2012021666Fiv0000106 sayılı alacaklara ilişkin olan kısımları bakımından hukuka uyarlık görülmediği, bu itibarla, asıl borçlu şirkete 2012 takvim yılı ve öncesinde usulüne uygun olarak tebliğ edilen amme alacakları için kanunda öngörülen beş yıllık tahsil zamanaşımı dolduktan sonra davacı adına kanuni temsilci adına düzenlenen ödeme emirlerinde hukuka uyarlık görülmediği, asıl borçlu şirkete 2013 takvim yılı ve sonrasında usulüne uygun olarak tebliğ edilen amme alacaklarının tahsili amacıyla davacı adına düzenlenen ödeme emirlerinde ise hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar veren İstanbul 5. Vergi Mahkemesi'nin 28/06/2019 tarih ve E:2018/273, K:2019/1366sayılı kararına davalı idare tarafından istinaf başvurusunda bulunularak; kararın aleyhe olan kısmının hukuka uygun olmadığı ileri sürülerek kaldırılması istenilmektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ :Savunma dilekçesi verilmemiştir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren İstanbul Altıncı Vergi Dava Dairesi'nce dosyadaki belgeler incelenip davalı idare tarafından yapılan istinaf başvurusu hakkında işin gereği görüşüldü:

Dava; davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen 15/12/2017 tarih ve 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23 sayılı ödeme emirlerinin iptali istemiyle açılmıştır.

İstinaf başvurusuna konu kararın, dava konusu 15.12.2017 tarih ve 13,14 sayılı ödeme emirleri ile 15 sayılı ödeme emrinin 2008 yılına ait vergi borçlarına ilişkin kısmının iptali isteminin kabulüne yönelik hüküm fıkrasına davalı idare tarafından yapılan istinaf başvurusu yönünden;

Dava dosyasının incelenmesinden, dayandığı gerekçeler karşısında, istinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının yukarıda belirtilen kısmının hukuka ve usule uygun olduğu anlaşıldığından ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların da söz konusu kararın belirtilen kısmının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediğinden, davalı idare istinaf başvurusunun bu kısım yönünden reddi gerekmektedir.

İstinaf başvurusuna konu kararın, yukarıda yer alan ödeme emirleri dışında kalan ödeme emirlerininiptali isteminin kabulüne yönelik hüküm fıkrasına davalı idare tarafından yapılan istinaf başvurusu yönünden ise;

Dava dosyasının incelenmesinden , asıl borçlu F2 Yapı Kimyasal Maden İnş. Tic. Ltd. Şti.'nin 2009, 2010, 2011, 2012, 2013, 2014, 2015 ve 2016 yıllarına ait muhtelif vergi borçlarının şirketten tahsil edilememesi nedeniyle davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla dava konusu ödeme emirlerinin tanzim edildiği anlaşılmakta ise de; davalı idarece istinaf dilekçesi ekinde zamanaşımını kesen belgelerin gönderildiği, dava konusu ödeme emirleri içeriği vergi borçları nedeniyle asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emri içeriği borçlar nedeniyle asıl borçlu şirket tarafından 2014 yılında 6552, 2016 yılında 6736 veen son 04.07.2018 tarih ve 2859174 sayılı dilekçe ile de 7143 sayılı Kanun kapsamında tüm borçlar için yapılandırma talebinde bulunulduğu görülmektedir.

Bu durumda, yapılandırma sonucu şirkete ait kamu alacaklarına ilişkin yeni bir hukuki durum ortaya çıkmış olup, yapılandırılan borcun süresi içinde ödenmemesi ve yapılandırmanın ihlal edilmesi halinde, vadesi değişen borç için öncelikle şirket adına yeniden ödeme emri düzenlenip tebliğ edilmesi gerektiğinden ve dava konusu olayda, bu nedenle, borcun asıl borçlu şirket yönünden usulüne uygun şekilde kesinleştirildiğinden bahsedilemeyeceğinden, davacı adına kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen dava konusu ödeme emirlerinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle; istinaf başvurusuna konu İstanbul 5. Vergi Mahkemesi'nin 28/06/2019 tarih ve E:2018/273, K:2019/1366 sayılı kararına karşı verilen istinaf dilekçesinde ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediğinden, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca; dava konusu 15.12.2017 tarih ve 13,14 sayılı ödeme emirleri ile 15 sayılı ödeme emrinin 2008 yılına ait vergi borçlarına ilişkin kısmının iptali isteminin kabulüne yönelik hüküm fıkrasına davalı idare tarafından yapılan istinaf başvurusunun reddine, dava konusu yukarıda yer alan ödeme emirleri dışında kalan ödeme emirlerinin iptali isteminin kabulüne yönelik hüküm fıkrasına davalı idare tarafından yapılan istinaf başvurusunun ise yukarıda belirtilen yazılı gerekçe ile reddine, istinaf aşamasına ait 54,20-TL yargılama giderinin, istinaf yoluna başvuran davalı idare üzerinde bırakılmasına, tahsil edilen posta avansından artan kısmın ilgilisine iadesine, kararın taraflara tebliği için dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 29/01/2020 tarihinde oybirliğiyle kesin olarakkarar verildi.