İtirazname No : 2024/53233
KARARI VEREN
YARGITAY DAİRESİ : 11. Ceza Dairesi
MAHKEMESİ : Asliye Ceza
SAYISI : 469-1226
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Dolandırıcılık suçundan sanıkların, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 37. maddesi delaletiyle aynı Kanun'un 157/1, 62/1 ve 53/1. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hak yoksunluklarına, sanıklar ... ve ... hakkında aynı Kanun'un 63. maddesi uyarınca mahsuba ilişkin (Kapatılan) Sincan 4. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 28.03.2013 tarihli ve 62-249 sayılı hükümlerin sanıklar ... ve ... müdafii ile sanık ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay (Kapatılan) 15. Ceza Dairesince 05.04.2018 tarih ve 2229-2355 sayı ile;
"Sanıklara yüklenen dolandırıcılık suçu nedeniyle, hükümden sonra 02.12.2016 tarihli ve 29906 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253 ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaştırma işlemleri için gereği yapılarak sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun takdir ve tayini zorunluluğu," isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
Bozmaya uyan Yerel Mahkemece yapılan yargılamada taraflar arasında uzlaşma sağlanamadığından bahisle önceki karar gibi sanıkların dolandırıcılık suçundan cezalandırılmalarına ilişkin 22.11.2018 tarihli ve 469-1226 sayılı hükümlerin sanıklar ... ve ... müdafii ile sanık ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 11. Ceza Dairesince 09.01.2024 tarih ve 15956-116 sayı ile onanmasına karar verilmiştir.
II. İTİRAZ SEBEPLERİ
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, 28.05.2024 tarih ve 53233 sayı ile; "...Sanıklara ve müştekiye tebligat çıkarılmadığı, sanıklardan ... ve ... ile hiç iletişim kurulmadığı, sanık ...'e ait olduğu bildirilen telefon numarasının dosyada mevcut olmadığı, tüm bu nedenlerle uzlaştırma işleminin kanun ve yönetmelik hükümlerine aykırı olduğu ve hükmün bozulması gerektiği," görüşüyle itiraz yoluna başvurmuştur.
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 308. maddesi uyarınca inceleme yapan Yargıtay 11. Ceza Dairesince 09.07.2024 tarih ve 3433-9292 sayı ile itirazın yerinde görülmediğinden bahisle Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
III. UYUŞMAZLIK KAPSAMI ve KONUSU
İnceleme dışı sanıklar ... ve ... hakkında dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükümleri temyiz edilmeksizin kesinleşmiş olup itirazın kapsamına göre inceleme sanıklar ..., ... ve ... hakkında dolandırıcılık suçundan verilen mahkûmiyet hükümleri ile sınırlı olarak yapılmıştır.
Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanıklar ve katılan hakkındaki uzlaştırma işlemlerinin usulüne uygun olup olmadığının belirlenmesine ilişkindir.
IV. OLAY VE OLGULAR
İncelenen dosya kapsamından;
Sanıkların ... .com isimli internet sitesinde araç satış ilanı verdikleri, katılanın iletişime geçtiği sanık ... ve ... ile buluştuğu, yapılan pazarlık sonucunda 88.000 TL karşılığında aracı katılana satmak konusunda anlaştıkları ve katılandan 18.500 TL kapora alan sanık ...'in olay yerinden ayrılmasından sonra haber verdiği kardeşi olan diğer sanık ...'ün aracın bulunduğu yere gelerek kendisinin ruhsat sahibi olduğunu söyleyip katılanı aracı çalmakla suçladığı, çıkan tartışma nedeniyle yapılan ihbar üzerine olay yerine kolluk görevlilerinin geldiği ve sanıklar ... ile ...'ı yakaladıkları, sanıklar ... ve ...'in babasının, zararına karşılık olmak üzere katılana 9.500 TL nakit para ile 9.000 TL tutarında bir senet verdiği, sanıkların birlikte hareket ederek dolandırıcılık suçunu işledikleri iddiası ile açılan kamu davasında Yerel Mahkemece yapılan yargılama sonucunda sanıkların TCK'nın 37. maddesi delaletiyle aynı Kanun'un 157/1, 62/1 ve 53/1. maddeleri uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına karar verildiği ve hükümlerin sanıklar ... ve ... müdafii ile sanık ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay (Kapatılan) 15. Ceza Dairesince taraflar arasında uzlaştırma işlemlerinin yapılması gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmesi üzerine Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosunca görevlendirilen uzlaştırmacı tarafından düzenlenen 22.06.2018 tarihli uzlaştırma raporuna göre; katılan ile 0505 ... .. .. numaralı telefondan görüşüldüğü, katılanın Sakarya'da ikamet ettiğini beyan etmesi üzerine 06.06.2018 tarihinde Sakarya Adliyesine uzlaştırma teklif formu gönderildiği, katılanın yine telefonda yapılan görüşmede uzlaştırma teklif formunu imzalamadığını, 9.000 TL tutarındaki senet bedelinin ödenmediğini, bundan dolayı da uzlaşmayı kabul etmeyeceğini ifade ettiği, sanık ... ile 0530 ... .. .. numaralı telefon ile yapılan görüşmede kendisinin Afyokarahisar'da olduğunu beyan ettiği, ancak sonraki aramalarda telefonu açmadığı, sanıklar ... ile ...'in dosyadaki ikamet adreslerinden taşınmış olduklarından dolayı tebligat yapılamadığı ve uzlaştırmanın teklif aşamasında kaldığından uzlaştırma sağlanamadığı, ayrıca söz konusu uzlaştırma raporunun ekinde yer alan 22.06.2018 tarihli telefon görüşme tutanağında sanıklar ... ile ...'in telefonlarının kullanılmadığı ve adreslerinden taşındıklarının öğrenildiği, sanık ... ile görüşülen telefon numarasının kardeşi ...'e ait olduğu hususlarına yer verildiği, Yerel Mahkemece taraflar arasında uzlaşmanın sağlanamaması nedeniyle sanıkların ilk kararda olduğu gibi dolandırıcılık suçundan cezalandırılmalarına ilişkin hükümlerin temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay (Kapatılan) 15. Ceza Dairesince onanmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
V. GEREKÇE
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun; uzlaştırmayla ilgili mevzuat hükümleri, uzlaştırmanın doktrinde ve Yüksek Mahkemelerin kararlarında yapılan tanımları ve genel değerlendirmelere ilişkin 06.11.2024 tarihli ve 383-330 sayılı, uzlaşma teklifinde bulunulması, uzlaşmayı kabul veya reddetmenin hukukî sonuçlarının anlatılması, uzlaştırma girişiminin sonuçsuz kalması, müzakere aşaması ve rapor düzenlenmesi ile uzlaşmanın mahiyeti hususlarına dair 11.10.2022 tarihli ve 15-627 sayılı içtihadlarında ayrıntılarına yer verildiği üzere;
"... a) Uzlaşma teklifinde bulunulması, uzlaşmanın mahiyeti ve uzlaşmayı kabul veya reddetmenin hukukî sonuçlarının anlatılması; 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesinin dördüncü fıkrasında soruşturma konusu suçun uzlaşmaya tâbi olması ve kamu davası açılması için yeterli şüphenin bulunması hâlinde soruşturma dosyasının, aynı Kanun'un 254. maddesinin birinci fıkrasında da kamu davası açıldıktan sonra kovuşturma konusu suçun uzlaşma kapsamında olduğunun anlaşılması hâlinde kovuşturma dosyasının uzlaştırma bürosuna gönderileceği öngörülmüştür.
Her iki durumda da CMK'nın 253. maddesinin dördüncü fıkrasının 2 ve 4. cümlelerine göre uzlaştırma bürosu tarafından görevlendirilen uzlaştırmacı, şüpheli ile mağdur veya suçtan zarar görene ya da sanığa uzlaşma teklifinde bulunacak olup uzlaşma teklifini açıklamalı tebligat veya istinabe yoluyla da yapabilecektir.
CMK'nın 253. maddesine dayanılarak çıkarılıp 05.08.2017 tarihli ve 30145 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Ceza Muhakemesinde Uzlaştırma Yönetmeliği'nin "Uzlaşma teklifi" başlıklı 29. maddesinin birinci, üçüncü, beşinci ve altıncı fıkraları;
"(1) Uzlaştırmacı; şüpheli, sanık, katılan, mağdur veya suçtan zarar görene uzlaşma teklifinde bulunur...
(3) Uzlaştırmacı, uzlaşma teklifini büro aracılığıyla açıklamalı tebligat, istinabe veya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) yoluyla da yapabilir...
(5) Uzlaştırmacı tarafından yapılacak uzlaşma teklifi, Ek-4'te yer alan uzlaşmanın mahiyeti ile uzlaşmayı kabul veya reddetmenin hukukî sonuçlarının bulunduğu Uzlaşma Teklif Formu'nda yer alan bilgilerin açıklanması ve teklif formunun hazır bulunan ilgiliye imzalatılarak verilmesi suretiyle yapılır. Uzlaştırmacı tarafından bilgilendirme yükümlülüğünün yerine getirildiğine ve uzlaşma teklifinde bulunulduğuna ilişkin formun imzalı örneği uzlaştırma evrakı içine konulur.
(6) Uzlaştırmacının uzlaşma teklifinde bulunacağı şüpheli, sanık, katılan, mağdur veya suçtan zarar gören ya da kanunî temsilcilerine iletişim araçlarıyla ulaşılamaması hâlinde açıklamalı uzlaşma teklifi büro aracılığıyla yapılır. Bu işlem uzlaştırmacının, büroya başvurarak teklif formunu vermesi üzerine gerçekleştirilir...",
Aynı Yönetmelik'in beşinci maddesinin beşinci fıkrası ise;
"(5) Uzlaştırma sürecine başlanmadan önce şüpheli veya sanık ile mağdur veya suçtan zarar gören; hakları, uzlaşmanın mahiyeti ve verecekleri kararların hukukî sonuçları hakkında bilgilendirilir." şeklinde düzenlenmiştir.
Uzlaştırmacı, uzlaşma teklifinde bulunduğu tarafa öncelikle uzlaştırmanın mahiyeti, uzlaştırmayı kabul veya reddetmenin hukuki sonuçlarının bulunduğu Uzlaşma Teklif Formu'nda yer alan bilgileri açıklayacaktır. Bu bilgilerin açıklanmasının ardından Uzlaşma Teklif Formu'nu hazır bulunan taraflara imzalatacak ve bir suretini de ilgiliye verecektir. Uzlaşma teklifinin öncelikle yüz yüze yapılması esas olup bunun yapılamaması durumunda açıklamalı tebligat, istinabe ve SEGBİS yöntemleri de kullanılabilecektir.
Uzlaştırmacının, açıklamalı tebligatı uzlaştırma bürosu aracılığıyla yapması gerekmektedir. İlgili bölümleri uzlaştırmacı tarafından doldurulan Uzlaşma Teklif Formu'nu alan uzlaştırma bürosunca ilgilisinin adresine tebligat düzenlenecektir. Tebligatın usulüne uygun yapılması, hem tarafın bilgilendirilmesi hem de uzlaşmayı kabul veya reddin bir hak olduğu uzlaştırma usulünün doğru şekilde uygulanması bakımından önem taşımaktadır.
Uzlaşma Teklif Formu'nun imzalatılması ile birlikte uzlaştırma teklif aşaması sonuçlanmış olacaktır.
b) Uzlaştırma girişiminin sonuçsuz kalması; İlk olarak CMK'nın 253. maddesinin altıncı fıkrası ile Yönetmelik'in 7. maddesinin on ikinci fıkrası hükümleri birlikte dikkate alındığında, resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma veya kovuşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdura, suçtan zarar görene, şüpheliye, sanığa veya kanunî temsilcisine ulaşılamaması hâlinde uzlaştırma yoluna gidilmeksizin soruşturma veya kovuşturma sonuçlandırılacaktır.
İkinci olarak, CMK'nın 253. maddesinin son cümlesine göre; şüpheli, mağdur veya suçtan zarar gören, kendisine uzlaşma teklifinde bulunulduktan itibaren üç gün içinde kararını bildirmediği takdirde, teklifi reddetmiş sayılır. Benzer şekilde Yönetmelik'in 30. maddesinde de uzlaşma teklifinde bulunulanlardan herhangi biri üç gün içinde teklifi yapan uzlaştırmacıya kararını bildirmediği takdirde, uzlaşma teklifi reddedilmiş sayılacaktır. Diğer bir ihtimal de uzlaşma teklifinde bulunulan tarafın uzlaşma teklifini açıkça kabul etmediğini beyan etmesi durumudur. Uzlaşma teklifini taraflardan biri reddetmiş sayıldığı veya açıkça reddettiği hâllerde CMK'nın 255. maddesi hükmü saklı kalmak üzere, ayrıca diğerlerine uzlaşma teklifinde bulunulmayacak ve uzlaştırma yoluna gidilmeksizin soruşturma veya kovuşturma sonuçlandırılacaktır. Yönetmelik'in 34. maddesinin ikinci fıkrasına göre de; uzlaşma teklifine süresi içerisinde cevap verilmemesi ya da teklifin reddedilmesi hâlinde uzlaştırma girişimi sonuçsuz kalmış sayılır.
Taraflardan birine ulaşamama, uzlaşma teklifinin reddedilmiş sayılması veya reddedilmesi durumlarında teklif aşamasında uzlaştırma girişimi olumsuz sonuçlanmıştır ve bu husus bir tutanakla tespit edilip dosyasına konularak uzlaştırma işlemlerine son verilecektir.
c) Müzakere aşaması ve rapor düzenlenmesi; Taraflardan birinin uzlaşma teklifini kabul ederek Uzlaşma Teklif Formu'nu imzalaması hâlinde ise diğer tarafa da usulüne uygun şekilde uzlaşma teklifinde bulunulması gerekmektedir. Diğer tarafın da uzlaşma teklifini kabul etmesi ile artık uzlaşma sürecinde müzakere aşamasına geçilmiş olacaktır. CMK'nın 253. maddesinin on üçüncü fıkrasına göre uzlaştırma müzakereleri gizli olarak yürütülecek ve uzlaştırma müzakerelerine şüpheli, mağdur, suçtan zarar gören, kanunî temsilci, müdafi ve vekil katılabilecektir.
Müzakere aşaması değişik şekillerde sonuçlanabilir. Birinci ihtimal, uzlaşma sürecinde müzakere aşamasına geçildikten sonra taraflardan biri müzakerelere katılmaktan imtina ederse uzlaşmayı kabul etmemiş sayılır. İkinci ihtimal, müzakere sürecinde tarafların aralarında bir anlaşmaya varamamaları hâlidir. Üçüncü ihtimal ise, uzlaştırmanın bir anlaşma ile sonuçlanmasıdır. Son ihtimalde taraflar uzlaştırma sonunda belli bir edimin yerine getirilmesi hususunda anlaşmaya vardıkları takdirde Yönetmelik'in 33. maddesinde belirlenen edimlerden bir ya da birkaçını veya bunların dışında belirlenen hukuka ve ahlaka uygun başka bir edimi kararlaştırabilirler. CMK'nın 253. maddesinin on dokuzuncu fıkrasının son cümlesine göre belirlenen edimin yerine getirilmemesi hâlinde uzlaşma raporu 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 38. maddesinde yazılı ilam mahiyetini haiz belgelerden sayılır. Diğer yandan taraflar uzlaştırma süreci sonunda edimsiz olarak da uzlaşabilirler.
CMK'nın 253. maddesinin on beşinci fıkrasına göre; uzlaşma müzakereleri sonunda uzlaştırmacı, bir rapor hazırlayarak kendisine verilen belge örnekleriyle birlikte uzlaştırma bürosuna verir. Uzlaşmanın gerçekleşmesi hâlinde, tarafların imzalarını da içeren raporda, ne suretle uzlaşıldığı ayrıntılı olarak açıklanır. Uzlaştırma bürosu soruşturma dosyasını, raporu ve varsa yazılı anlaşmayı Cumhuriyet savcısına gönderir. Yönetmelik'in 25. maddesine göre de uzlaştırmacı, uzlaştırma işlemlerinin sonuçlandırıldığı tarihten itibaren Yönetmelik ekinde yer alan Uzlaştırma Raporu Örneği'ne uygun, tarafların edimlerini ayrı ayrı, şüphe ve tereddüte yer vermeyecek ve mümkünse sıra numarası içerecek şekilde taraf sayısından bir fazla olarak hazırladığı raporu, kendisine verilen belge örneklerini ve varsa yapmış olduğu masrafları gösteren belge, gider pusulası veya rayice uygun yazılı beyanı UYAP'ta düzenlenecek tutanak ile uzlaştırma bürosuna teslim eder.
Kanun ve Yönetmelik hükümleri birlikte değerlendirildiğinde uzlaştırma raporunun ancak müzakere aşamasına geçilmesi durumunda hazırlanacağı anlaşılmaktadır."
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
Sanıkların birlikte hareket ederek ... .com isimli internet sitesinde araç satış ilanı verdikleri, katılanın iletişime geçtiği sanık ... ve ... ile buluştuğu, yapılan pazarlık sonucunda 88.000 TL karşılığında aracı katılana satmak konusunda anlaştıkları ve katılandan 18.500 TL kapora alan sanık ...'in olay yerinden ayrılmasından sonra haber verdiği diğer sanık ...'ün aracın bulunduğu yere gelerek kendisinin ruhsat sahibi olduğunu söyleyip katılanı aracı çalmakla suçladığı, çıkan tartışma nedeniyle yapılan ihbar üzerine olay yerine kolluk görevlilerinin geldiği ve sanıklar ... ile ...'ı yakaladıkları, bu şekilde sanıkların dolandırıcılık suçunu işledikleri kabul edilen somut olayda;
Soruşturma evresinde zararı kısmen karşılanan katılanın kovuşturma evresinde yapılan uzlaştırma işlemleri sırasında kalan zararının ödenmediğini ve uzlaşmayı kabul etmeyeceğini ifade etmesi nedeniyle teklif aşamasında uzlaştırma girişiminin olumsuz sonuçlandığı kabul edilmelidir.
Bu itibarla, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmelidir.
Çoğunluk görüşüne katılmayan Ceza Genel Kurulu Başkanı; " Gerekçedeki açıklamalar ve atıf yapılan CGK kararları ışığında somut olay değerlendirildiğinde; Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı Uzlaştırma Bürosunca görevlendirilen uzlaştırmacı tarafından düzenlenen uzlaştırma raporu ve ekindeki telefon görüşme tutanaklarından sanıklar ... ve ...'in adreslerinden taşındıkları için tebligat yapılamadığı, katılana ve sanık ...'e telefon ile ulaşıldığı, ayrıca katılan adına Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığı uzlaştırma bürosuna uzlaştırma teklif formu gönderildiği, katılanın telefonda uzlaşmayı kabul etmediğini uzlaştırmacıya beyan ettiği ve bu beyana istinaden taraflar arasında uzlaşma sağlanamadığına dair rapor düzenlendiği, uzlaştırmacının sanık ...'a çağrıda veya uzlaşma teklifinde bulunma yönünde bir girişiminin olmadığı anlaşılan dosyada;
Uzlaştırmacının, katılan ile sanıklara uzlaşma teklifini yüz yüze yapması esas olup bunun yapılamaması durumunda teklifin açıklamalı tebligat veya istinabe yoluyla da yapabileceği, uzlaşma teklifinde bulunmak için telefon ile yapılan çağrının uzlaşma teklifi anlamına gelmediği, uzlaştırmacının uzlaşma teklifinde bulunacağı tarafa iletişim araçlarıyla ulaşamaması hâlinde açıklamalı uzlaşma teklifinin uzlaştırma bürosu aracılığıyla yapılması gerektiği, uzlaşmanın mahiyeti ile uzlaşmayı kabul veya reddetmenin hukukî sonuçlarının bulunduğu uzlaşma teklif formunda yer alan bilgilerin açıklanması ve teklif formunun hazır bulunan katılan veya sanığa imzalatılarak verilmesi ile uzlaşma teklifinin tamamlanacağı, teklif aşamasında uzlaştırma girişiminin olumsuz sonuçlanması nedenlerinden taraflardan birine ulaşamama, uzlaşma teklifinin reddedilmiş sayılması veya reddedilmesi durumlarında bu hususun bir tutanakla tespit edilip denetime olanak verecek şekilde dosyasına konulmasının zorunlu olduğu, diğer yandan birden çok sanık tarafından işlenen suçlarda, uzlaştırma hükümlerinin her bir sanık için ayrı ayrı değerlendirileceği ve ancak uzlaşan sanığın uzlaşmadan yararlanacağı, diğer bir deyişle her sanık için ayrı ayrı uzlaşma önerisi yapılacağı, somut olayda sanıklar ... ve ... adına çıkartılan tebligat evrakı ile katılan adına gönderilen uzlaşma teklif formunun katılana tebliğ edildiğine dair dosya arasında herhangi bir belgenin bulunmadığı hususları birlikte dikkate alındığında; sadece sanık ...'e uzlaşma teklifinde bulunmak üzere çağrı yapıldığı ancak sanıkların hiç birisine uzlaşma teklifi yapılmadığı, sanıklar ... ve ... adına çıkartıldığı belirtilen tebligat evrakının dosya arasında bulunmaması nedeniyle bu sanıklara ulaşılamadığı gerekçesiyle teklif aşamasında uzlaştırma girişiminin olumsuz sonuçlandığından söz etmenin de mümkün olmadığı, sanık ...'a uzlaşma için çağrıda dahi bulunulmadığı, kendisine uzlaşma teklifinde bulunmak için telefon ile çağrı yapılan katılan telefonda uzlaşmak istemediğini söylemiş ise de çağrının uzlaşma teklifi anlamına gelmemesi nedeniyle katılanın bu beyanının uzlaşma teklifinin reddi olarak değerlendirilemeyeceği, kaldı ki katılan kovuşturma evresinde zararının kısmen giderildiğini ve kalan zararının da ödenmesini istediğini beyan ettiği gibi katılana uzlaşmanın mahiyeti ile uzlaşmayı kabul veya reddetmenin hukukî sonuçlarının anlatılması durumunda ancak bir uzlaşma teklifinden bahsedilebileceği ve bu teklifi katılanın kabul veya reddi yönündeki iradesine hukuken geçerlilik tanınacağı, bu haliyle katılan ve sanıklar hakkında uzlaştırma işlemlerinin usulüne uygun olmadığı kabul edilmelidir." gerekçesiyle,
Çoğunluk görüşüne katılmayan beş Ceza Genel Kurulu Üyesi de; katılan ile sanıklar hakkında uzlaştırma işlemlerinin usulüne uygun olmadığı ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının kabulüne karar verilmesi gerektiği düşüncesiyle;
Karşı oy kullanmışlardır.
VI. KARAR
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının REDDİNE,
2- Dosyanın, mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 15.01.2025 tarihinde yapılan müzakerede oy çokluğu ile karar verildi.