Dosya olarak kaydet: PDF - TIFF - WORD
Görüntüleme Ayarları:

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tahkim davası hakkında Uyuşmazlık Hakem Heyetince yapılan yargılama sonucunda; başvurunun kabulüne dair verilen kararın davalı vekilinin başvurusu üzerine yapılan itiraz incelemesinde; İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazının kısmen kabulü ile ... kararının kaldırılması ve başvurunun kısmen kabulüne dair verilen kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.

KARAR

Davacı vekili; 20/06/2012 tarihinde sürücüsü ve plakası tespit edilemeyen aracın davacı bisiklet sürücüsüne çarpması sonucu meydana gelen kazada davacının yaralandığını ve % 7 oranında malul kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 5.000,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 06/01/2020 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile beraber davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş; ıslah ile tazminat talebini toplamda 62.827,84 TL’ye yükseltmiştir.

Davalı vekili; başvuran tarafından daha önce Viranşehir Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/635 esas sayılı dosyasında davalı ... aleyhine açılan davada Adli Tıp Kurumundan alınan raporda sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığının belirlendiğini, kabul anlamına gelmemesi kaydıyla başvuran tarafından komisyona sunulan maluliyet raporunun kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine uygun olarak düzenlenmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

... tarafından; başvurunun kabulü ile, 62.827,84 TL sürekli işgöremezlik, geçici işgöremezlik ve geçici bakıcı giderinin 17/01/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; bu karara, davalı vekilinin itirazı üzerine ... tarafından; davalı vekilinin itirazının kısmen kabulü ile ... kararının kaldırılmasına ve başvurunun kısmen kabulü ile 60.131,89 TL sürekli işgöremezlik tazminatının 17/01/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, geçici işgöremezlik ve geçici bakıcı gideri talebinin ise reddine karar verilmiş; karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava, trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle sürekli işgöremzlik tazminatı istemine ilişkindir.

Dosya içeriğinden; başvuran tarafından Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurulmadan önce Viranşehir Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/635 esas, 2016/604 karar sayılı dosyasında davalı aleyhine dava konusu kazadan dolayı sürekli işgöremezlik nedeniyle tazminat davası açıldığı, yargılama sırasında Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu'ndan alınan 05/02/2016 tarihli raporda davacıda meydana gelen yaralanma nedeniyle maluliyet kaybı tayinine mahal olmadığı yönünde görüş bildirildiği, davacının davayı takip etmemesi sonucu HMK'nın 150. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği kararın istinaf edilmeden 18.01.2019 tarihinde kesinleştiği ve başvuran tarafından Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen ve % 7.2 oranında maluliyet oranının belirlendiği rapor ile aynı davalıya karşı sürekli işgöremezlik nedeniyle bu kez 27/02/2020 tarihinde Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurulduğu anlaşılmaktadır.

Şu durumda, mahkemeye intikal etmiş uyuşmazlıklarla ilgili olarak ...’na başvuruda bulunulamayacağının emredici olarak düzenlendiği 5684 sayılı Yasanın 30/14.maddesi delaletiyle ve HMK madde 114/2 ve 115 gereği daha önce dava açılmış olduğunun anlaşılmasına göre başvurunun reddine karar verilmesi gerekirken kabulü doğru olmamıştır.

2- Bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.

SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle bozma nedenine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 20/10/2022 gününde oy çokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

Sigortacılık Kanunu'nun 30/14. maddesinde “Mahkemeye ve Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri uyarınca Tüketici Sorunları Hakem Heyetine intikal etmiş uyuşmazlıklarla ilgili olarak Komisyona başvuru yapılamaz.’’ düzenlemesi yer almakta olup bu düzenleme özel bir dava şartıdır. Aynı taraflar arasında aynı konuda açılan derdest davalar ile kesin hüküm oluşturan davalar madde kapsamında değerlendirilmelidir.

Davanın açılmamış sayılması kararı nihai bir karardır. Yargıtay HGK'nın 07/02/2001, 20-100/108 sayılı kararında da belirtildiği gibi HMK'nın150. maddesine göre, davacının açılmamış sayılacağı kararı yasanın emredici nitelikte hükmü gereği olup başkaca bir işleme gerek kalmaksızın kendiliğinden yürürlük kazanır.

Davanın açılmamış sayılması, bu konuda herhangi bir davanın bulunmadığı anlamına gelir. Bu sebeple daha önce açılan fakat HMK'nın 150/6. maddesi hükmü uyarınca açılmamış sayılan dava dolayısıyla daha önce ortaya çıkmış bulunan sonuçlar (örneğin zamanaşımı kesilmesi veya sürenin durması gibi) açılacak olan ikinci dava bakımından kesinlikle dikkate alınmaz. Hangi sebeple olursa olsun açılmamış sayılan davadaki talep dahi vaki olmamış sayılır. (HMK'nın 150/7). Bu sebeple açılmamış sayılan davada verilen dava dilekçesindeki talep miktarı sonradan açılacak davalar bakımından önleyici veya sonuç doğurucu etki meydana getirmez. Maddi hukuk bakımından açılmamış sayılan davanın mevcut kabul edilmemesi gerekir.

Somut olayda, davacı tarafından davalıya karşı sürekli işgöremezlik tazminatı talebiyle açılan davada Viranşehir Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/635-2016/604 sayılı ilamı ile HMK'nın 150. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğinden, bu karar kesin hüküm sonuçlarını doğurmayacağından, başka bir ifadeyle maddi hukuk bakımından dava mevcut ve mahkemeye intikal etmiş olarak kabul edilemeyeceğinden (Dairemizin 01/03/2022 tarih, 2021/9437-2022/3616 sayılı kararı ile 27/10/2021 tarihli, 2021/5213-2021/7691 kararı da bu yöndedir.), temyize konu aynı davacı tarafından aynı davalıya karşı mahkemedeki karar kesinleştikten sonra sigorta tahkim komisyonuna yapılan sürekli işgöremezlik tazminatı başvurusu sonucu itiraz hakem heyetince verilen kısmen kabul kararında bu yönüyle isabetsizlik bulunmadığından, davalı vekilinin bozma nedenine göre incelenmeyen diğer temyiz itirazlarının incelenmesi gerektiği kanaatinde olduğumdan sayın çoğunluğun bozma gerekçesine katılmıyorum. 20/10/2022