Konuşmacı I - Merhaba, Londra’dan geliyorum. Doğrudan tanık sorgulaması ile…
-
Git
: -
Favorilere ekle veya çıkar
-
ᴀ⇣ Yazı karakterini küçült

On İki Levha Yayıncılık
Yayın tarihi: Şubat 2022
Sayfa: 61 - 67
Şeref Can Arat, Ziya Akıncı, Umut Tuga
Aşağıda bir kısmını gördüğünüz bu dokümana sadece Profesyonel + pakete abone olan üyelerimiz erişebilir.
§ 4. Tartışmalar*…
Katılımcıların panelistlere sordukları sorulardan düzenlenmiş bazı alıntılar buraya…
Tanık ifadesi konusunda tamamen katıldığım bir husus var, gözlemlediğimiz davaların…
Sormak istediğim diğer soru, bu mesele zamanlama ile nasıl işliyor? Tahkim avukatlığı…
Ragnar Harbst - Çok iyi bir soru. Benim tercihim, tanık ifadesine yer verilmemesi.…
Hatta bazen doğrudan sorgulama yapmamayı tercih edebilirsiniz, ama belki önce hakem…
Leslie Ellis – Ben, kural olarak bir tanık ifadesine yer verilmesi mümkün mü öğrenmek isterdim, ama dediğiniz gibi bazen gerekli olduğu haller olabiliyor ve o hallerde doğrudan sorgulama aslında tanık ifadesinin ve sizin önemli gördüğünüz hususların bir alt kümesi olacaktır. Olabildiğince hassas, özenli bir doğrudan sorgulama yapmalısınız. Sanırım zaman meselesi ile ilgili cevabım bu olurdu. Eğer kesinlikle gerekli olan ile sınırlı bir sorgulama yaparsanız, bu tanık ile neyin kayda geçmesini istediğinize odaklanırsanız, bu zaman konusunda az da olsa yardımcı olabilir. Özellikle de böyle bir yaklaşıma ihtiyaç duyulan bir tanık ifadesi söz konusu ise. Mahkeme ve tahkim yargılamaları arasında çok sayıda fark, verimlilik ile daha iyi işleyiş (usul) arasındaki çekişmenin önemli
Ragnar Harbst – Görev timi ile ilgili küçük bir yorumda bulunabilirim, gördüğümüz…
Katılımcı I: Size genel bir sorum var. Çoğu zaman, bir tanığı hazırlarken en çok zorlandığım husus, tanığı hazırlamaya ne zaman ve nasıl son vereceğimi saptamak oluyor. Çünkü tanık haddinden fazla hazırlanırsa duruşma esnasında bunun çok kötü sonuçları olabiliyor, tanık kötü bir performans sergileyebiliyor. Size sorum oldukça basit, ne zaman durmak gerektiği konusunda bir kuralınız var mı? Leslie Ellis – Tanık bir robot gibi konuşmaya başladığında artık durmanız gerekir diyebilirim. Sanırım bu oldukça bariz bir yanıt oldu, fakat tanığı hazırlayabildiğiniz hallerde, bu yapabileceğiniz en büyük ve aynı zamanda en basit hatadır. Tanık beyanı sırasında hazırda bulunduğunuz milletlerarası tahkim yargılamalarında yapabileceğiniz en büyük hatalardan biri sorularınızı bir kâğıda yazıp tanığınıza vermenizdir. Pek çok tanık bunu ister, kendisine soruların yazılıp verilmesini talep eder ama tam da bunu yaptığınızda soruları ve cevaplarını ezberlemeye başlarlar. Tanıklar beyanları sahiplenmeli ve söylediklerinin sorumluluğunu almalılar. Tanıklar, hazırlama seansından “Avukat benden ne istiyorsa onu söyleyeceğim” diyerek çıkmamalı, eğer çıkarımları buysa başınız büyük dertte demektir. Tanığın çıkarımı şu olmalı, “Kafamda, hafızamda ne varsa onu vermeliyim: Ne biliyorsam ne hatırlıyorsam, tecrübe ettiğim neyse o” ve bu soruları pek çok farklı açıdan cevaplayabilecek durumda olmalı. Yani tanık, kafasında bir liste oluşturmaya başladığında durmanız gerekir. “Bunu söylemem lazım, şunu söylemem lazım, bunu kaya geçirmem gerek” demeye başladığında tanık bir senaryoya fazla bağlanmaya, etkilenmeye, kelimesi kelimesine belirli cevapları kayda geçirmeye başlar ve artık dinlemeyi de kendi beyanlarını sahiplenmeyi de bırakırlar, sorumluluk almayı bırakırlar. Söylemeleri gerektiğini düşündükleri şeyler o kadar dikkatlerini dağıtır ki artık gerçekten tanık beyanı vermemektedirler. Katı bir kural değil kesinlikle, ama eğer sizden bir metin istemeye başladıklarında, “burada ne demeliyim, bu noktada neye ihtiyacımız var” demeye başladıklarında artık ifadelerini sahiplenmediklerini anlarsınız.…
Ragnar Harbst – Tamamen katılıyorum, tanığınızın bir robot gibi konuşmadığından emin olmalısınız, bu tanığın aşırı hazırlanması halinde yaşanabilir. Bazıları işi fazla ileri götürüyorlar. Bir keresinde Avusturya’dan “Karizma Koçu” denen bir kişinin sunumuna katıldığımızı hatırlıyorum, bu kişi tanıklarımızı daha karizmatik hale getirebileceğini iddia ediyordu. Genelde insanların samimi olması gerektiğini, böylece iyi birer tanık olabileceklerini düşünürüz, fakat bu karizma koçuna göre, tanığınız bir aptalsa ve antipatik ise samimi olması bir fark yaratmayacaktır, çünkü sonuçta hala bir aptal ve antipatiktir. Bu sebeple tanıklarımızı daha karizmatik insanlar hale getirmemiz gerektiğini söylüyordu, biz ise
Leslie Ellis – Ve eğer tanığınız antipatik ise ve kaba saba biriyse, yapmanız…
Ziya Akıncı – İlk soruya, Konuşmacı I’in doğrudan sorgulama ile ilgili sorusuna geri dönmek istiyorum. Gerçekten zorlu bir mesele, ilk olarak eğer bilgiler zaten tanık ifadesinde yer alıyorsa doğrudan sorgulamaya da yer vermenin faydası tam olarak ne olabilir? Tanık ifadesinin dışına çıkmak mümkün olmayacaktır ve zaten tüm bilgi oradadır. Ve eğer zaten tanık ifadesinde yer alan konularda sorular sorulacaksa bunun tahkim yargılaması açısından yararlı olacağını düşünüyor musunuz? Daha da önemlisi, özellikle uygulama açısından, doğrudan sorgulama yapmak çetrefilli, ustalık isteyen bir iş. Çünkü tanığı hazırlarsanız, tanığın az ya da çok hazırlandığı muhakkak anlaşılacaktır, özellikle de tecrübeli hakemler işin aslını kolaylıkla görecektir. Eğer bu işe yaramazsa ve geri teperse çok