Görüntüleme Ayarları:
Sayfa numarasını gizle

Aşağıda bir kısmını gördüğünüz bu dokümana sadece Profesyonel + pakete abone olan üyelerimiz erişebilir.


1. Genel kurul kararının gerekli olduğu yönündeki görüş

Kendigelen, TK 408/2-b hükmünde yönetim kurulu ile ilgili birçok konuda karar alma yetkisi münhasıran genel kurula bırakılırken, her nedense eTK 341/1 hükmüne koşut bir şekilde sorumluluk davası açılması kararına yönelik bir ifadeye yer verilmediğini, böyle bir düzenleme ilk bakışta yönetim kurulu üyelerine karşı ortaklık adına sorumluluk davası açılması için artık genel kurul kararına ihtiyaç olmadığı gibi bir düşünceyi akla getirebilirse de TK açısından da ortaklık adına açılacak davanın ön şartının genel kurul tarafından bu konuda bir karar alınması olduğunu, nitekim oy hakkında imtiyaza ilişkin TK 479/3-c hükmünde imtiyazın kullanılamayacağı kararlar sayılırken, ibra kararının yanı sıra açıkça sorumluluk davası açılması kararından da söz edildiğini ifade etmektedir(7).…

Şener, anonim ortaklık tarafından sorumluluk davası açılabilmesi bakımından bir genel kurul kararı alınması gerektiğini, nitekim bu tip bir karar alma zorunluluğunun dolaylı da olsa TK 479/3-c [ve Anonim Şirketlerin Genel Kurul Toplantılarının Usul ve Esasları ile Bu Toplantılarda Bulunacak Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Temsilcileri Hakkında Yönetmelik (“BTY”) 19/2-b] hükmünden anlaşıldığını ileri sürmektedir(8).…

II. Öğretideki görüşlerin soruna yaklaşımı
2. Genel kurul kararının gerekli olmadığı yönündeki görüş