Diğer yandan, paydaşın tarımsal arazideki payını diğer paydaşa satması durumunda…
“…Her ne kadar davacı tarafından Manisa İli Gölmarmara İlçesi 512 parsel sayılı taşınmazda davalının hisse satın alması nedeniyle iş bu dava açılmış ise de 5403 Sayılı Kanunun 5/8-İ maddesi ile sınırdaş parsel maliklerine taşınmazın tamamının satılması durumunda dava açma hakkı tanınması ve davacı sınırdaş tapu malikinin hisse satışlarında ilişkin iş bu davayı açma hususunda aktif dava ehliyetinin bulunmaması nedeniyle açılan davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine...” dair görüş ve sonucuna ulaşılarak davanın reddine karar verildiği görülmüştür…5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunun 8/İ maddesinin 2. Bendinde, “Tarımsal arazilerin satılması halinde sınırdaş tarımsal arazi malikleri de önalım hakkına sahiptir. Tarımsal arazi, sınırdaş maliklerden birine satıldığı takdirde, diğer sınırdaş malikler önalım hakkını kullanamaz. Önalım hakkına sahip birden fazla sınırdaş tarımsal arazi malikinin bulunması halinde hâkim, tarımsal bütünlük arz eden sınırdaş arazi malikine önalım hakkına konu tarımsal arazinin mülkiyetinin devrine karar verir. Önalım hakkının kullanılmasında Türk Medeni Kanunu hükümleri uygulanır” düzenlemesine yer verilmiştir…Somut olayda; Davacı vekili, dava dilekçesinde müvekkili ile davalının 5403 Sayılı Toprak Koruma Kanunu hükümleri uyarınca sınırdaş tarımsal arazi malikleri olduğunu, bu taşınmazlar üzerinde tarımsal bütünlük gözetilerek 6537 sayılı Toprak Koruma Kanunu’nun 8/İ maddesi gereği önalım hakkı bulunduğunu ancak kendilerine herhangi bir bildirim yapılmadığını öne sürmekte, Davalı vekili, parselin diğer maliklerinin ön alım hakkına sahip olduğu, ancak taşınmaza komşu olan davacının önalım hakkının olmadığı, tarımsal arazilerin sınırdaşlık durumu ile ön alım hakkında kanun yeni olduğundan Yargıtay kararı söz konusu olmadığı, ancak Anayasa Mahkemesi’nin 30/10/2014 tarih ve 133-165 esas karar sayılı kararının yol gösterici olduğu, Anayasa Mahkemesi’nin özetle tarımsal arazide hisse satışından dolayı komşu parsel malikinin ön alım hakkını kullanamayacağını savunmuştur……
Anayasa Mahkemesi’nin 2014/133 Esas, 2014/165 Karar sayılı, 30/10/2014 tarihli kararı kapsamında yapılan değerlendirmede… 5403 sayılı Kanun’un 8/İ maddesinin dava konusu ikinci fıkrasıyla tarımsal arazilerin satılması halinde sınırdaş tarımsal arazi maliklerine önalım hakkı tanınmaktadır. Kuralda, tarımsal arazinin satılmasından söz edilmiş olup hissenin satılması ifadesine yer verilmediğinden, önalım haklanın sadece arazinin (parselin) bütünüyle satılması halinde mevcut olduğu, tarım parselinin hissesinin bir bölümünün satılması durumunda geçerli olmadığı sonucuna ulaşılmaktadır…Bu…
Sonuç olarak; Davacı taraf 5403 sayılı Toprak Koruma Kanunu hükümleri uyarınca davalıya ait taşınmazlar ile sınırdaş tarımsal arazi maliki konumundadır ve 5403 Sayılı Yasanın 8/İ maddesinin 2. bendi uyarınca önalım hakkını kullanmak istemektedir. Önalım hakkı yasadan kaynaklanmakta olup satışın yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir. Nitekim 26/12/1951 tarih ve 1/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, isteğe bağlı ihaleye katılıp pey süren ve sonradan ihaleden çekilen paydaşın, ihaleden sonra önalım hakkını kullanması dahi mümkün görülmüş ve bu kullanımın kötü niyetli olmadığı kabul edilmiştir. Bu İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca da davacının kötü niyetli olduğu söylenemez. Ancak genel kanun olarak TMK. 732 vd. maddelerindeki düzenlemelere karşın özel kanun niteliğiyle 5403 sayılı kanunun amacı ve tarımsal arazilerde sınırdaş maliklere tanınan ön alım hakkının doğum ve kullanılmasında arazi bütünlüğünün korunması esas olmakla, yasanın 8/İ maddesindeki düzenlemenin amaç ve ruhuna öncelik verilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda davacının sınırdaş parseldeki pay satışı nedeniyle ön alım hakkının doğduğunun kabulüne imkân görülmemektedir…” şeklinde…
Buna karşılık, tarımsal arazideki paylı mülkiyet ilişkisinde paylar fiilen taksim…
