İnternet Aktörleri ve Egemenliğin Değişen Boyutları

Kitle ve İktidar kitabının yazarı Elias Canetti’ye ait olan bu sözler, insanın bilinmeyenle ilişkisine dair önemli bir noktaya değinmektedir. Üstelik insanın bilinmeyene dair korkusu yalnızca fiziksel temasla sınırlı değildir. Günümüzde bizi dijital olarak saran online platformlarla da benzer bir ilişkimiz vardır ve bu ağları görmek, tanımak ve sınıflandırmak için çabalarımız sürmektedir. Ancak insanlar günümüzde platformlar karşısında tam tersi bir davranış sergilemekte ve platformlarla temasımız sürekli artmaktadır. Bu temasın siyasi iktidarlar üzerinde önemli etkileri vardır. Bu etkinin önemli olmasının sebebi platformların egemenliğe ortak olabilecek bir potansiyele sahip olmalarıdır. Klasik anlamda egemenliğin iç ve dış olmak üzere iki boyutu vardır. İç egemenlik bir devletin kendi ülkesi üzerindeki gücünü ifade eder. Dış egemenlik ise uluslararası alandaki egemenliğe denk düşer. Ancak internet bu sınırları belirsizleştirmiştir. Küreselleşmenin bir sonucu olarak ortaya çıkan çok uluslu internet platformları devletlerin ülkeleriyle sınırlı faaliyetler yürütmemektedirler. Bu durum yaptırım söz konusu olduğunda daha da çetrefilli bir hal almaktadır. Çünkü platformlar kendi politikaları ya da kurumsal düzenlemelerini öne sürerek faaliyet gösterdikleri devletlerin mevzuatlarından kendilerini muaf görmektedir. Bu durum küreselleşmenin hukuk kurallarını yeknesak hale getirmesine benzemektedir. Ancak arada önemli bir fark söz konusudur. Küresel dünyada belirlenecek ortak kurallarda devletler büyük sermayeyle birlikte söz sahibiyken, platformlar tek başına kural koyucu olmak istemektedir. Bu noktada devletlerin egemenliği aşınmaktadır. Platformların menşe ülkeleri açısından bakıl-

Belirtmek gerekir ki internetin günlük hayatta giderek daha fazla yer kaplaması,…