BİRİNCİ KISIM
Kuruluş
Maliye Bakanlığına bağlı olmak ve bu kanunda yazılı emeklilik işlerini görmek üzere Ankara'da (Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı) kurulmuştur.
Sandığın tüzelkişiliği vardır. 26/6/1838 tarihli ve 3460 sayılı kanunun bu kanuna aykırı olmayan hükümleriyle 3/7/1939 tarihli ve 3659 sayılı kanun hükümleri bu Sandık hakkında da uygulanır.
Sandığın, gerekli görülen yerlerde şube ve ajanları bulunur.
Sandığın organları şunlardır:
1. Genel Kurul;
2. Yönetim Kurulu;
3. Genel Müdürlük;
4. Sağlık Kurulu.
Sandığın Genel Kurulu, 3460 sayılı Kanunda gösterilen "İktisadi Devlet Teşekkülleri Genel Kuruludur.
T.C. Emekli Sandığı Yönetim Kurulu:
a) Genel Müdür,
b) İki Genel Müdür Yardımcısı,
c) Başbakanın önerisi ile atanan bir ve Maliye Bakanının önerisi ile atanan iki üyeden teşekkül eder.
Genel Müdür aynı zamanda Yönetim Kurulu Başkanıdır. Genel Müdürün bulunmadığı hallerde toplantılara Başkanca belirlenecek Genel Müdür Yardımcısı üye başkanlık eder.
Yönetim Kurulu haftada en az iki defa ve üye tamsayısının salt çoğunluğu ile toplanır. Kararlar çoğunlukla alınır. Oylarda eşitlik olduğu takdirde Başkanın bulunduğu taraf çoğunluğu sağlar.
Dışarıdan atanan yönetim kurulu üyelerinin görev süreleri 3 yıldır. Bunların en az lisans düzeyinde yükseköğrenim görmüş olmaları ve T.C. Emekli Sandığı'na tabi görevlerde çalışmış bulunmaları şarttır. Süreleri biten üyeler yeni üyeler atanıncaya kadar görevlerine devam ederler.
(…)
(…)
Sandığın bir genel müdürü ile sayısı üçten az olmamak ve Bakanlar Kurulunca tespit edilmek üzere yeteri kadar genel müdür yardımcısı bulunur. 17/6/1938 tarih ve 3460 sayılı Kanunun 18 inci maddesi hükmü mahfuz kalmak şartıyla 4 üncü ve daha yukarı derecedeki memurlarla bunların aylıklarına muadil ücret alan hizmetliler genel müdürlüğün teklifi üzerine Müdürler Kurulu, bunların dışında kalanlar genel müdür tarafından tayin edilir.
Sağlık Kurulunda:
a) Milli Savunma Bakanlığınca, ordu kadrosundan tayin olunacak bir uzman subay hekim;
b) Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığınca tayin edilecek bir uzman hekim;
c) Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı kadrosundan bu Kurula memur edilecek bir uzman hekim;
olmak üzere 3 üye bulunur.
Kurul; her yıl aralarından birini gizli oy ile başkan seçer, üyelerinin tamamı ile toplantı yapar, gereken hallerde dışardan uzman hekimlerin mütalaalarını da alır.
İlgili; yazı ile isterse göstereceği bir hekim, kendisi hakkında verilecek kararın görüşülmesinde, Kurula üye olarak iştirak ettirilir.
Kurul, kararlarını Genel Müdürlükten evrakın kendilerine verilmesi tarihinden itibaren en çok 15 gün içinde çoğunlukla verir. Oylarda eşitlik halinde Başkanın bulunduğu taraf tercih edilir.
Yönetim Kurulu, Sandığın en yüksek seviyede yetkili ve sorumlu karar organıdır.
Yönetim Kurulunun görevleri şunlardır:
a) Genel Müdürlükçe hazırlanacak yıllık bütçe ve kadroları inceleyip tespitlerini,
b) Genel Müdürlüğün teklifi ile bütçenin bölümleri için uygun gördüğü aktarmaları yaparak, bölümler arasındaki aktarma teklifleri ile ek ve olağanüstü ödenek tekliflerinden uygun gördüklerini,
c) Sandık gelirlerinin ve mevcutlarının işletilmesi için Genel Müdürlükçe hazırlanan yatırım planlarını inceleyip uygun gördüklerini,
ç) Genel Müdürlükçe hazırlanacak kamulaştırma tekliflerinden karara bağladıklarını, Maliye ve Gümrük Bakanlığının onayına sunmak;
d) Müteakip yılın en geç 15 Temmuzuna kadar Genel Müdürlükçe hazırlanacak bilanço ve kar ve zarar hesaplarını inceleyip,uygun görürse onayladıktan sonra, yapılan işlere ait rapor ile birlikte yine aynı yılın en geç Temmuz ayı sonuna kadar Yüksek Denetleme Kuruluna vermek;
e) Genel Müdürlükçe hazırlanacak teklif üzerine Sandığın genel politikasını tespit etmek;
f) Kanun, tüzük ve yönetmeliklerin uygulanması ve uygulamayla ilgili prensiplerin tespiti, vazife veya harp malullükleri ile er vazife malullüklerinin, Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun kapsamına girenlerin tespiti ile kendisinden aylık bağlanacak iştirakçiyi veyahut emekli, adi malullük, vazife veya harp malullüğü, er vazife malullüğü aylığı alanı kasten ve haksız yere öldüren veya öldürmeye teşebbüs edenlere veyahut malul sayılacak hale getirenlere yada kendisine aylık bağlatacak iştirakçiye, emekli, adi malullük, vazife ve harp malullüğü, er vazife malullüğü aylığı alana veya bunların ailesine karşı ağır bir cürüm işlediğinden veyahut bunlara karşı kanunen mükellef olduğu görevleri yerine getirmede büyük bir kusur işlediğinden dolayı ölüme bağlı bir tasarrufla mirastan ıskat edilenlere ve emeklilik hakkı düşenlere aylık bağlanmaması için Genel Müdürlükçe hazırlanacak her çeşit teklifleri inceleyerek karara bağlamak;
g) Sandığın mali durumunu aralıksız denetlemek suretiyle gelirleri ile yürürlükteki aylık bağlama ve ödeme hükümleri hakkında alınması gereken tedbirleri gerekçesiyle birlikte Maliye ve Gümrük Bakanlığına bildirmek;
h) Dava açmak, icra kovuşturması yapmak, fayda görürse bunlardan feragat etmek ve Sandığın leh ve aleyhindeki dava ve takipleri sulh ve tahkim yolu ile halletmek;
i) İmza yetkisi verileceklerle bunların yetkilerinin derecesini belli etmek;
j) Genel Müdürlüğün teklifi üzerine, Sandığın sermayesinin işletilmesi yollarını bu Kanunda yazılı esaslara göre tayin etmek;
k) Fevkalade mesaisi görülen memurlara her yıl için iki aylık tutarını geçmemek üzere ikramiye verilmesi hakkında Genel Müdürlük tarafından yapılacak teklifleri karara bağlamak;
l) Genel hükümlere göre uzman yerli ve yabancı sözleşmeli personel çalıştırılmasına karar vermek;
m) Özel kanunlarda yer alan atama hükümleri saklı olmak kaydıyla dördüncü ve daha yukarı derecedeki Sandık personelinin, Genel Müdürlüğün teklifi üzerine atamalarını yapmak;
n) Kanun tasarı ve teklifleri hakkında Sandığın görüşlerini belirtmek ve Genel Müdürlükçe hazırlanacak tüzük tasarılarını ve yönetmelikleri inceleyerek onaylamak;
o) Gerekli görülen hallerde genel hükümlere göre, merkezde başkanlıklar, taşrada bölge müdürlüğü, şube müdürlükleri ile irtibat büroları açılmasını sağlamak üzere Genel Müdürlüğün teklifini karara bağlamak;
p) Kanun ve tüzüklerle verilecek diğer görevleri yapmak ve yetkileri kullanmak.
Yönetim Kurulu, bu görevlerinin bir kısmını Genel Müdürlüğe devredebilir.
Emekli, adi malullük, vazife ve harp malullüğü, er vazife malullüğü, dul ve yetim aylıklarına, harp malullüğü ve sosyal yardım zamlarına,toptan ödemeye, kesenek iadesine, emeklilik ve evlenme ikramiyeleri ile ölüm yardımlarına ait tahakkuk ve ödeme işlemleri ve bunlara ilişkin düzeltme, kaldırma, iptal ve ret işlemleri ile yönetmeliklerde belirtilen sair işler Genel Müdürlükçe yürütülür.
a) Yönetim Kurulunun 8 inci madde gereğince, Maliye ve Gümrük Bakanlığının onayına sunulacak kararlarının birer örneği 15 gün içinde bu Bakanlığa gönderilir. Bakanlıkça kanun ve tüzük hükümlerine uygun görülmeyen kararların, gerekçesi bildirilerek düzeltilmesi istenebilir. Yönetim Kurulu isteği yerinde görürse kararını düzeltir. Aksi halde karşı görüşü ile birlikte Bakanlığa sunar. Bakanlık görüşünde ısrar ederse Yönetim Kurulu, kararını düzeltir.
b) Yönetim Kurulunun 8 inci maddenin (f) fıkrasında yazılı konularla ilgili kararlarının birer örneği 15 gün içinde Maliye ve Gümrük Bakanlığına bildirilir.
Maliye ve Gümrük Bakanlığı kendisine gönderilen bu kararlardan kanun ve tüzük hükümlerine uygun görmediklerinin düzeltilmesini 30 gün içinde gerekçesi ile birlikte resen Sandıktan isteyebilir.
Bakanlığın bildirimi üzerine, Yönetim Kurulu kararını düzeltmezse bu kararı dosyası ile birlikte Bakanlığa yollar. Bakanlık, görüşünde ısrar ederse bu konuda Danıştay’ın görüşü alınır.
İlgililer hakkında alınmış kararlar ile Genel Müdürlükçe yapılan tahsis işlemlerine ait bildirimler, ilgililerin adreslerine iadeli taahhütlü olarak gönderilir. Bunlara karşı ilgililer idari dava açabilir.
Genel Müdür Sandığın işlerini kanun, tüzük ve yönetmeliklerle Yönetim Kurulu kararlarına göre yürütür.
Sandığı Genel Müdür temsil eder.
Temsil vazifesini doğrudan doğruya kendisi yapabileceği gibi yardımcılarından biri veya tevkil edeceği kimse ile de yaptırabilir.
Sağlık Kurulu:
a) 50 nci maddede yazılı malullük raporlarını inceleyerek karara bağlar;
b) İlgililerin 52 nci maddede gösterilen malullük derecelerini belirtir;
c) Bu kanunun malullüğe ait hükümlerinin uygulanmasında düşüncelerini bildirir.
İKİNCİ KISIM
Sandıktan Faydalanacaklar
Bu kanunla tanınan haklardan aşağıda (I) işaretli fıkrada yazılı yerlerde çalışanlardan, Türk uyruğunda olmak ve 18 yaşını bitirmiş bulunmak şartıyla, (II) işaretli fıkrada gösterilenler faydalanırlar.(1)
I- Daire, kurum ve ortaklıklar:
a) Genel bütçeye giren daireler;
b) Katma bütçeli daireler;
c) Özel idareler;
ç) Belediyeler;
d) 26/6/1938 tarihli ve 3460 sayılı kanunda yazılı Murakabe Heyeti ile kuruluş, idare ve murakabeleri aynı kanun hükümlerine tabi Devlet Ekonomi Kurumları ve bunlara bağlı müesseseler (Emniyet Sandığı dahil);
e) Özel kanunlarla kurulmuş ve kurulacak tüzelkişiliği bulunan Devlet kurumları (Kefalet sandıkları dahil);
f) 10/9/1337 tarihli ve 151 sayılı kanuna göre kurulan Ereğli Kömür Bölgesi Amele Birliği;
g) Özel kanunlarla kurulmuş ve kurulacak bankalar;
h) Genel bütçeye giren veya katma bütçeli dairelerle özel idare ve belediyelere bağlı idare ve müesseseler;
i) (h) bendinde yazılı dairelerin döner sermayeli iş ve teşekkülleri;
j) Ödenmiş sermayesinin yarısından fazlası yukarda sayılan daire, idare, banka ve kurumlardan birine veya bir kaçına ait ortaklıklarla bunların kendi sermayeleri ile kuracakları diğer ortaklıklar;
k) Ticaret ve sanayi odaları ile ticaret ve zahire borsaları;
l) Bu kanunla kurulan Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı;
Yukarıda yazılı yerlerin hepsine bu kanunda (Kurum) denilmiştir.
II- Faydalanacaklar:
a) Cumhurbaşkanları;
b) Özel, Teadül ve Kuruluş kanunlarına göre daimi kadrolarda derece esası üzerinden aylık veya ücret alanlar;
(Kurumların özel kanunlarına göre teşekkül etmiş idare meclislerinin reis ve azalarıyla 788 sayılı kanunun 2919 sayılı kanunla değişik 64 üncü maddesinde yazılı stajyerler dahil)
c) Daimi kadrolarda aylık ücretle çalışan her çeşit hizmetliler;
(İş yerlerindeki kapıcı, bekçi, odacı ve benzeri hizmetliler dahil kurumların İş Kanunu tatbik olunan iş yerlerinde çalışan işçileriyle Devlet Demiryolları ve Limanları İşletme Umum Müdürlüğünün 17 Mayıs 1937 tarih ve 3173 sayılı Kanuna bağlı (2) sayılı cetveldeki hizmetlileriyle aynı kanuna bağlı (3) sayılı cetvelde yazılı olanlardan işçi vasfını haiz olan amele, amele çavuşu, mütehassıs amele, hamal, hamalbaşı, tayfa, gemici, bahçıvan, lambacı, lavajcı, drezinör ve kurumların serbest ve mukaveleli avukatları hariç)
ç) Genel bütçe kanunlarına bağlı (K) ve (N) işaretli cetvellerde gösterilen kadrolarda çalışan memur ve hizmetliler;
d) Amele Birliği aylık, ücretli daimi memur ve hizmetlileri;
e) İller daimi komisyon üyeleri ile seçilmiş veya tayin edilmiş belediye başkanları (Emeklilik hakkı tanınan bir vazifede evvelce bulunmuş olmaları şartıyla);
f) Kuruluş kanunları gereğince aylıklı kadrolarda ücretle çalıştırılanlar;
g) Ticaret ve sanayi odaları ile ticaret ve zahire borsalarının tayinleri Ticaret Bakanlığınca yapılan ve sürekli kadrolarda çalışan aylık ücretli daimi memurları;
h) Gedikli subaylar ve gedikli erbaşlar ve ordu uzman erbaşları;
i) Hatbakıcı, hat başbakıcı, dağıtıcı ve başdağıtıcılarla vaizler, hayrat hademeleri ve dersiamlar;
j) Harp okulları, fakülte ve yüksek okullarda Türk Silâhlı Kuvvetleri hesabına okuyan veya kendi hesabına okumakta iken askerî öğrenci olanlar ile astsubay meslek yüksek okulları ve astsubay nasbedilmek üzere temel askerlik eğitimine tâbi tutulan adaylar;
Fakülte veya yüksek okullar ile meslek yüksek okullarında kendi hesabına okuduktan sonra muvazzaf subay veya astsubay nasbedilen veya askerlik hizmetini müteakip muvazzaf subay veya astsubaylığa geçirilenler;
k) Erler; (Vazife malullükleri ile vazifeden doğma ölümleri halinde.)
1- Emeklilik hakkı tanınan vazifelerde bulunduktan sonra milletvekilliğine seçilenler;(seçimlerinden itibaren (6) ay içinde yazı ile Sandığa müracaat ettikleri)
m) 5441 sayılı Kanun hükümlerine istinaden Devlet Tiyatrosunda mukavele ile çalışan sanatkarlar,
n)
Sosyal güvenlik kuruluşlarına tâbi görevlerde bulunmadan veya bu kuruluşlara tâbi olarak çalışmakta iken illerin daimi komisyon üyeliğine veya belediye başkanlığına seçilen ve atananlar ile Sandıktan veya diğer sosyal güvenlik kuruluşlarından emekli, yaşlılık veya malûllük aylığı almakta iken belediye başkanlığına seçilen ve atananlar, istekleri üzerine istek dilekçelerinin Sandık kayıtlarına geçtiği tarihi takip eden ay başından itibaren emekli kesenekleri kendilerince, karşılıkları kurumlarca ödenmek ve emekli aylıkları Sandıkla ilgilendirildikleri tarihten itibaren kesilmek suretiyle,
o) İstekleri halinde 30/9/1960 tarihli ve 91 sayılı Kanunun 17 nci, 28/7/1967 tarihli ve 933 sayılı Kanunun 4 ve 8 inci maddeleri hükümlerine göre Devlet Planlama Teşkilatında sözleşme ile çalışanlar,
30/7/1981 tarihli ve 2499 sayılı Kanunun 26 ncı maddesi hükümlerine göre Sermaye Piyasası Kurulunda sözleşme ile çalışanlar,
12/3/1964 tarihli ve 441 sayılı Kanunun 18 inci maddesi hükümlerine göre Devlet Yatırım Bankasında sözleşmeli çalışanlar,
Yukarıda gösterilenlere (Cumhurbaşkanları ile erler hariç) bu Kanunda "iştirakçi ve isteğe bağlı iştirakçi" denilmiştir. İştirakçi ve isteğe bağlı iştirakçi olanlar Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı ile isteklerine bakılmaksızın ilgilendirilirler ve haklarında ayrıca İş ve İşçi Sigortaları Kanunlarının hükümleri uygulanmaz.
Mahiyetleri daimi olan hizmetler için geçici kadro alınamaz.
Bu Kanunun uygulamasında Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı iştirakçisi olarak en yüksek Devlet memuru esas alınır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tâbi olarak en az on yıl çalıştıktan sonra, memurluktan çıkarılmış olanlar ile aynı Kanunun 96 ncı maddesi kapsamına girenler ve anılan Kanunun 48 inci maddesinin (A) bendinin (5) numaralı alt bendinde aranan nitelikleri kaybedenler hariç olmak üzere herhangi bir nedenle memurluktan ayrılmış olanlar, memurluktan ayrıldıkları tarihten itibaren altı ay içinde yazılı olarak Sandığa başvurmaları ve emeklilik keseneği ve kurum karşılıklarını ait olduğu ay içinde Sandık hesabına yatırmaları şartıyla başvuru tarihini takip eden aybaşından itibaren Sandıkla ilgilendirilirler.
Sandığın diğer iştirakçileri de 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tâbi olanlar ile aynı esaslar çerçevesinde bu uygulamadan yararlanabilirler. Bunların emeklilik keseneklerine, emeklilik keseneğine esas aylık, derece ve kademeleri ile ayrıldıkları göreve ilişkin ek göstergeleri esas alınır ve Sandığa emekli keseneği ödedikleri her yıl için bir kademe ilerlemesi ve eğitim durumları itibariyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre yükselebilecekleri dereceyi geçmemek şartıyla her üç yıl için bir derece yükselmesi uygulanır. Ancak, bu süreler, tekrar Sandığa tâbi bir göreve başlayanlar için de geçerli olmak üzere emeklilik ikramiyesinin süre ve miktar yönünden hesabı ile kazanılmış hak aylıklarının tespitinde dikkate alınmaz. Bu şekilde Sandıkla ilgilendirilenler bu Kanunun uygulanmasında isteğe bağlı iştirakçi olarak kabul edilirler.
Yukarıdaki paragrafta belirtilenlerden, toplu ya da fasılalı olarak toplam altı aydan daha fazla süreye ilişkin emekli kesenekleri ile kurum karşılıklarını süresinde ödemeyenlerin isteğe bağlı iştirakçilikleri sona erer. Sandıkla ilişkilendirilme isteğinden vazgeçtiğini yazılı olarak Sandığa bildirenlerin de isteğe bağlı iştirakçiliklerine başvuru tarihini takip eden ay başından itibaren son verilir. Diğer sosyal güvenlik kurumları ile zorunlu olarak ilgilendirilmelerini gerektirir görevlerde çalışmakta olan ya da çalışmaya başlayanlar ile diğer sosyal güvenlik kurumlarından veya Sandıktan kendi çalışmasından dolayı aylık bağlanmış olanlar isteğe bağlı iştirakçi olamazlar. Bunlardan diğer sosyal güvenlik kurumlarına tâbi olarak çalışmaya başlayıp bu görevleri sona erenler de altı ay içinde yazılı olarak isteğe bağlı iştirakçi olmak üzere başvuruda bulunabilirler.
ÜÇÜNCÜ KISIM
Bu Kanunla Tanınan Haklar
Bu Kanunla tanınan haklar şunlardır:
a) Emekli aylığı;
b) Adi malullük aylığı;
c) Vazife malullüğü aylığı;
ç)
d) Dul ve yetim aylığı;
e) Harp malullüğü zammı;
f) Toptan ödeme;
g) Emekli keseneklerinin geri verilmesi;
h)
i) 65 inci maddede yazılı yardımların yapılması;
j) İkramiyeler.
DÖRDÜNCÜ KISIM
Sandığın Geliri ve Tahsil Şekilleri
Sandığın gelirleri şunlardır:
a) İştirakçilerin emeklilik keseneğine esas aylık tutarları üzerinden her ay kesilecek % 16 emeklilik kesenekleri1;
Ay başlarından sonra vazifeye girenlerin o aya ait eksik aylık veya ücretlerinden kesenek alınmaz. Ay başlarından sonra vazifeden ayrılanların eksik aylık veya ücretlerinden tam kesenek alınır.
b) Emeklilik hakkı tanınan bir vazifeye ilk defa girenlerin veya önceden emeklilik hakkı tanınan vazifelerde bulunmadan çalışmakta olduğu vazifesi emekliliğe tabi hale getirilenlerin (Bu vazifelerde çalışmakta olanlarla kesenekleri geri verilenlerden bunları iade etmek istemeyenler dahil) emekliliğe esas ilk tam aylık veya ücretlerinden kesilecek % 25 giriş kesenekleri;
Bu gibilerden o ay için ayrıca (a) fıkrasında yazılı % 16 kesilmez.
c) Emekliliğe esas aylık veya ücretleri yükselme suretiyle artanların ilk aya ait artış farkları;
Emekliliğe esas aylık veya ücretinden daha aşağı aylık veya ücretli bir vazifeye geçmiş olanların sonradan evvelki aylık derecesine yükselmeleri halinde artış farkı kesilmez.
Aylık veya ücret tutarlarında kanunlarla yapılacak artırmalarla 15 inci maddenin (b) fıkrasında gösterildiği üzere ücretleri ilk derece ücretleri tutarından az olanların bu ücretlerine yapılacak zamlar yükselme sayılır.
ç) Subay ve askeri memurlardan mahkeme kararı ile nasp ve rütbeleri düzeltilenlere ödenen aylık farklarından dolayı (a) ve (c) fıkralarına göre alınacak kesenek ve artış farkları;
d) (a) fıkrasında yazılı % 16 emeklilik keseneğine karşılık % 20, (b, c ve ç) fıkralarında yazılı paralara eşit olarak kurumlarınca verilecek karşılıklar;
e)
f) 55 inci maddeye göre bağlanacak vazife malullüğü aylıkları ile 66 ncı maddenin (ç) fıkrasına göre bağlanacak dul ve yetim aylıkları için her yıl kurum bütçelerinin aylık veya ücret bölümlerindeki ödeneklerin % 4'ü oranında verilecek ek karşılıklar;
g) İştirakçilerin aylık veya ücretlerinden kurumlarınca kesilen inzibati para cezaları;
h) 17 nci madde gereğince alınacak paralar;
i) Kurumlarda harç pulları dışında her çeşit pul,bilet ve yardım makbuzları satışlarından alınan satış aidatının yarısı;
j) 15 inci maddenin (e) fıkrası ile 28, 34, 38, 39, 42, 56, 64, 65, 81 ve 89 uncu maddelere göre ödenecek paralar;
k) Sandık gelirlerinin işletilmesinden elde edilecek her çeşit karlar;
l) Bağışlar ve başka çeşitli gelirler.
BEŞİNCİ KISIM
Emekli Keseneğine Esas Tutulacak Aylık, Ücret ve Ödenekler
Emeklilik keseneği, aşağıda yazılı aylık ve ücret tutarları ile ödeneklerden alınır:
a)
b)
c)
ç) Emeklilik hakkı tanınan vazifelerde bulunduktan sonra illerin daimi komisyonu üyeliklerine seçilenlerle belediye başkanlığına seçilen veya tayin edilenlerin,kadro ödeneklerini geçmemek şartıyla son müktesep hak derecelerinin aylık veya ücret tutarları;
Bu aylık veya ücret tutarları kadro ödeneklerinden fazla bulunur ve kadro ödenekleri de 30/6/1939 tarihli ve 3656 sayılı Kanunun 28/12/1946 tarihli ve 4988 sayılı kanunla değiştirilen 1 inci maddesinde yazılı aylık tutarlarından birine uymazsa en yakın üst derece aylık veya ücret tutarları;
Bunlar sözü geçen kanuna göre yükselme müddetlerini doldurdukça kesenekleri, kadro ödeneklerinin müsait olması şartıyla iktisap edecekleri üst derece aylık veya ücretlerinin tutarlarından alınır. Ancak bu muamele kendilerine bu Kanun dışında, bir hak vermez.
d) Vaiz ve dersiamların ve başdağıtıcı ve hat başbakıcılarla dağıtıcı ve hat bakıcıların bütçe kanunları ile kabul edilen aylıkları tutarları;
e) Harp okulları, fakülte ve yüksek okullarda Türk Silâhlı Kuvvetleri hesabına okuyanlar ile astsubay meslek yüksek okulları ve astsubay nasbedilmek üzere temel askerlik eğitimine tâbi tutulanların öğrenci harçlıkları ile teğmen veya astsubay çavuş aylıkları arasındaki farkın keseneği aynı esaslara göre öğrenciler adına kurumlarınca ödenir.
Bunların 31 inci madde gereğince emeklilik müddetlerinden indirilen yılları takip eden yıla ait aylıklarından kesenek alınmaz.
Fakülte,yüksek okul veya meslek yüksek okullarında kendi hesabına okuduktan sonra muvazzaf subay veya astsubay nasbedilen veya askerlik hizmetini takiben muvazzaf subay veya astsubaylığa geçirilen ve bir yıllık deneme süresini başarı ile tamamlayarak Türk Silâhlı Kuvvetleri kadrolarına asil olarak atananların yüksek öğrenim süresinin fiilî hizmetlerinden sayılması nedeniyle doğacak borçlanmaya ait borç miktarı, göreve başladıkları tarihteki rütbeleri aylığının emekli keseneğine ait unsurları ve borçlanmanın yapıldığı tarihteki katsayı rakamı esas alınarak hesaplanır. Borç miktarına ait kesenek ilgilinin aylığından kesilerek, karşılığı da kurumlarınca verilmek suretiyle, tebliğ tarihinden itibaren üç yıl içinde Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığına ödenir.
Ancak, yüksek öğrenim süresinin fiilî hizmetlerinden sayılması nedeniyle yapılacak borçlanma tahakkukunun bir yıllık deneme süresinin bitiminden itibaren altı ay içinde yapılması şarttır. Tahakkukun altı aylık sürenin bitiminden sonra yapılması durumunda, borç tahakkuku, tahakkukun yapıldığı tarihteki hükümler dikkate alınarak yukarıda belirtilen esaslar dahilinde yapılır. Deneme süresi içerisinde veya bitiminde, Türk Silâhlı Kuvvetlerinden ilişiği kesilen kişiler, yüksek öğrenim süresini borçlanamaz.
f) Açıktan tayin edilen vekillerin, kanunlarına göre, aldıkları vekillik aylık veya ücretleri tutarları;
Emeklilik hakkı tanınan vazifelerde önceden bulunanların vekil tayin edildikleri vazifelerin aylık veya ücretlerini geçmemek şartıyla müktesep hak dereceleri ve evvelki vazifelerde geçmiş müddet ile vekillik ettikleri vazifelerde geçecek müddetlere göre yükselme müddetlerini doldurdukça, bu kanun hükümleri dışında bir hak vermemek şartıyla bir üst derece aylık veya ücretleri tutarları;
g) Görevden uzaklaştırılan,görevi ile ilgili olsun veya olmasın herhangi bir suçtan tutuklanan veya gözaltına alınanlardan kanunları gereğince tam veya eksik aylığa müstehak bulunanların emeklilik keseneğine esas aylık ücretlerinin yarısı;
Kanunlarına göre bu müddetler için sonradan görevlerine iade edilerek tam aylığa hak kazananların ise emeklilik keseneğine esas aylık veya ücretlerinin tamamı.
h) Kazanılmış hak aylık derecelerinden en çok üç aşağı dereceye kadar olan kadrolara atanan veya seçilenlerin,aylıkları genel hükümlere göre tespit edilmekle beraber emeklilik keseneklerine ve kurum karşılıklarına,kazanılmış hak aylık derece ve kademeleri esas alınır. Bunlar kesenek ödedikleri derecelerin son kademesine kadar kademe ilerlemesinden yararlanırlar.Ancak,atandıkları veya seçildikleri tarihlerdeki derece ve kademe ile ilerledikleri kademe tutarları arasındaki farklara ait artış farklarının, kesenek ve kurum karşılıklarının tamamı ilgililerin aylıklarından kesilir.
i) 12 nci maddenin II işaretli fıkrasının (1) bendinde yazılı olanların emekliliğe esas olan son aylık veya ücret tutarları;
ALTINCI KISIM
Emekli Keseneklerinin Kesilme ve Sandığa Gönderme Şekli
Emeklilik kesenekleri kurumlarca aylık, ücret veya ödeneklerin bordrolarında gösterilir ve bunların hak sahiplerine ödenmesi sırasında kesilir.
Aylık, ücret veya ödeneklerin emanet hesaplarına alınması hak sahiplerine ödeme sayılır. Bunların 15 inci maddenin (g) fıkrasında yazılı haller dışında kanun veya hüküm ile veyahut idari,inzibati sebeplerle eksik verilmesi emekli keseneğinin eksik hesaplanmasını icabettirmez.
Talim ve manevra için rütbe ile silah altına alınan iştirakçilerden rütbeleri aylıkları, vazife aylık veya ücretlerinden fazla olanların istihkak farklarına ait emekli kesenekleri vazife aylık veya ücretlerinden kurumlarınca ve seferberlik ve harb için silah altına alınanlardan vazife aylık veya ücretleri rütbeleri aylıklarından fazla olanların istihkak farklarına ait emekli kesenekleri de, rütbeleri aylıklarını ödiyen kurumlarca kesilerek Sandığa gönderilir.
Kurumlar 14 üncü maddede yazılı Sandık gelirlerinden;
a) a, b, c, ç, d fıkralarında yazılı kesenek ve karşılıkları aylık, ücret veya tahsisatın tediyesi gününü takip eden günden başlamak üzere 7 gün içinde,
b) (f) fıkrasında yazılı % 4'lerin tamamını, bütçelerinin yetkili makamlarca tasdik edildiği tarihleri takip eden aybaşlarından itibaren en çok (6) ay içinde ve aylık eşit taksitlerle ve yıl içinde alınan ek tahsisatlara ait % 4'lerin tamamının da o yılın son gününü geçmemek üzere bunların alındığı tarihleri takip eden 2 ay içinde,
c) g, h, i fıkralarında yazılı olanları tahsilleri gününü takip eden günden başlamak üzere 7gün içinde,
ç) (j) fıkrasında yazılı olanları,ilgili maddelerinde gösterilen süreler içinde.
Sandığa veya Sandık adına postaya veya bankaya yatırmaya mecburdurlar.
Gelirlerin ve tahsilatın Sandığa veya Sandık adına postaya veya bankaya yatırılmasını müteakip, kurumlar, 14 üncü maddenin (f, g, h, i, k, l) fıkralarında ve 28 inci maddede yazılı gelirler için gelirin cinsini, miktarını, makbuzun tarih ve sayısını ve hangi banka veya posta idaresine yatırıldığını gösterir muhtasar bordroyu Sandığa gönderirler.
14 üncü maddenin (a, b, c, ç, d) fıkraları ile 34, 38 ve 39 uncu maddelerde yazılı gelirler için, kurumlarca iştirakçilerin adı, soyadı ve emeklilik sicil numaraları ile her çeşit emeklilik kesenekleri, kurum karşılıkları, hizmet borçlanmasına ait tahsilat ve bu mahiyetteki paralar ait olduğu ay sütununda gösterilmek suretiyle her takvim yılı için iki nüsha "Şahıs Emeklilik Kesenekleri İcmal Bordrosu" düzenlenir.
Bir ay içindeki fiili ve itibari hizmet süreleri tahakkuk ettirilerek sütununa yazılır ve yıl sonunda bu Kanunda yer alan maddelere göre bu hizmetlere ait paralar hesap edilerek ayrıca kaydolunur.
Kurumlar bu bordroların, bağlı oldukları tediye merkezinin parasal mutabakatını aldıktan sonra,birinci nüshasını en geç müteakip yılın Ocak ayı sonuna kadar Sandığa veya Sandık adına postaya verirler. Bordoların ikinci nüshaları kurumlarca yıllar itibariyle arşivlenir.
Tediye merkezleri her kurumun aylık ödeme bordrosundaki kesinti sütunlarında gösterilen Sandık gelirlerinin aylık toplamını, her sayfası bir kuruma tahsis edilecek bir deftere Sandık gelirinin cinsine göre ayrı ayrı göstermek suretiyle her ay kaydederler.
Yıl sonlarında tediye merkezlerince, zımbalı olan bu defterin kurumlar itibariyle toplamları yapılır ve bundan da bir icmal bordrosu çıkarılır ve her yıl Ocak ayı sonuna kadar Sandığa veya Sandık adına postaya verilir.
İcmal sütununun altında her ay gönderilen paralara ait banka veya posta makbuzlarının gün, sayı ve muhteviyatları da gösterilir.
Sandık gelirlerini tahakkuk ettirmeyen, yukarıda yazılı süreler içinde kesmeyen veya göndermeyen kurumların ve tediye merkezlerinin tahakkuk ve ödemeyle ilgili memurları ile sorumlu muhasiplerinden bu paralar % 10 fazlasıyla birlikte ve Sandığın talebi üzerine 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre mahalli maliye teşkilatınca tahsil olunur.
Şu kadar ki, kendilerinden para cezası tahsil edilecek memur ve muhasiplerin kurumları tarafından, gecikmenin mücbir sebepler dolayısıyla vaki olduğu bildirildiği ve Sandık Yönetim Kurulunca bu husus haklı görüldüğü takdirde para cezasının tahsilinden vazgeçilir.
(ç) fıkrasında yazılı süreler içerisinde yatırılmayan Sandık gelirleri ise, kurumlarından % 30 faizi ile birlikte 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre tahsil olunur.
Kurumların bütçelerindeki ödeneğin yetmemesi veya ödenek mevcut olduğu halde mahalline ödeme emri gönderilmemesi dolayısıyla Sandık gelirlerinin zamanında gönderilmemesi halinde bu paralar % 20 gecikme zammıyla birlikte ilgili kurumdan alınır.
Yukarıda yazılı defter ve icmal bordroları Sandıkça hazırlanır.
Sandık Genel Müdürü, kurumların bu Kanunda yazılı konularda Sandığa karşı vecibelerini yerine getirip getirmediğini, mahalli en büyük amirin tefrik edeceği bir memurla birlikte müfettişleri eliyle münferiden veya yıllık çalışma programları çerçevesinde teftiş ettirebilir.
Sandık müfettişlerinin bu görevlerini yerine getirmek için isteyecekleri defter, kayıt, hesap vesair belgelerin ibrazı zorunludur. Bunları vermeyenler hakkında 128 inci madde hükümleri tatbik olunur.
Ay başlarından sonra başka bir kurumda emeklilik hakkı tanınan bir vazifeye geçen iştirakçilerden aylık, ücret veya ödeneklerini peşin alanların emekli kesenekleri, ödemeyi yapan kurumlarca, aylık veya ücretlerini ay sonlarında alanların kesenekleri de geçtikleri kurumlarca tam olarak kesilip karşılıkları ile birlikte 17 nci maddede yazılı esaslara göre Sandığa ödenir.
Sandık gelirlerinin kurumlarca ödenecek kısımları için gerekli ödenekler her yıl bütçelerine tamam olarak konur. Tamam veya hiç konulmamış ödenekleri bütçeleri tasdik eden makamlar tamamlatmaya mecburdurlar.
YEDİNCİ KISIM
Sandığın Mevcutları
Sandığın her çeşit menkul ve gayrimenkul malları, gelir ve alacakları Devlet mallarının hak ve rüçhanlığını haizdirler. Bunlara karşı suç işleyenler hakkında Devlet mallarına karşı suç işleyenler gibi kovuşturma yapılır.
Bunlar, emanet hesaplarında kayıtlı olanlar hariç olmak üzere Sandığın veya Sandık iştirakçileriyle Sandıktan aylık bağlananların borçları için hiçbir suretle haciz edilemeyeceği gibi, bunlar hakkında iştirakçilerle Sandıktan emekli, adi malullük, vazife malullüğü, harp malullüğü, dul ve yetim aylığı bağlananlar tarafından temliki tasarrufta bulunulamaz.
Sandığın, mülkiyetinde bulunan veya müşterek maliki bulunduğu gayrimenkullerden, Sandık Yönetim Kurulunca belirlenecek ve Maliye Bakanlığınca onaylanacak olanlar, üzerinde varsa diğer malikler ile de anlaşarak, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunundaki şartlar aranmaksızın, Sandığın talebi üzerine, 20 gün içinde tapu sicil müdürlüklerince tapuda, kat mülkiyeti kütüğüne bağımsız bölümler halinde tescil edilir. Bu işlemin yapılması sırasında, kat mülkiyetine geçiş için, kadastro müdürlüğünce zemindeki fiili durumu tespit eden plan, vaziyet planı sayılır ve anılan Kanunun 12 nci maddesinin (b) bendinde yazılı fotoğrafın Kurum temsilcisine tasdik edilmesi yeterli görülür ve başkaca bir belge aranmaz.
T.C. Emekli Sandığı Genel Müdürlüğünün mülkiyetinde bulunan ve doğrudan hizmetleriyle ilgili olmayan gayrimenkulları ile iştirak payları, aşağıdaki usul ve esaslara göre satılabilir. Sandığa ait gayrimenkullar ile iştirak paylarından hangilerinin satılacağına Sandık Yönetim Kurulunca karar verilir.
Değer tespiti, değer tespit komisyonu tarafından uluslararası kabul görmüş olan yöntemlerden bir veya birkaçının kullanılması suretiyle yapılır. Değer tespitinde uzman kuruluşlardan yararlanılabilir.
Değer Tespit Komisyonu; Sandık Yönetim Kurulunun belirleyeceği bir genel müdür yardımcısı başkanlığında, inşaat ve emlak dairesi başkanı, bu dairede görevli bir şube müdürü, idarî işler dairesi başkanı, muhasebe ve mali işler dairesi başkanı olmak üzere beş üyeden oluşur. Komisyonda aynı sayıda yedek üye görevlendirilir. Komisyon üye tam sayısı ile toplanır, salt çoğunlukla karar verir.
İhale Komisyonu; Sandık yönetim kurulu kararı ile Sandık Genel Müdürü veya genel müdür yardımcısının başkanlığında, inşaat ve emlak dairesi başkanı, idarî işler dairesi başkanı, muhasebe ve mali işler dairesi başkanı ile I. hukuk müşaviri olmak üzere beş üyeden oluşur. Komisyonda aynı sayıda yedek üye görevlendirilir. Komisyon üye tam sayısı ile toplanır, salt çoğunlukla karar verir. Sandığa ait gayrimenkulların satışına ilişkin ihaleler, 24.11.1994 tarihli ve 4046 sayılı Kanunun 18 inci maddesinde yer alan kapalı teklif, pazarlık veya açık artırma usullerinden biri uygulanmak suretiyle yapılır. Bu usullerden hangisinin uygulanacağına gayrimenkulların nitelikleri ve özellikleri dikkate alınarak Sandık Yönetim Kurulunca karar verilir. Sandığa ait iştirak paylarının satışında 4046 sayılı Kanunun 18 inci maddesinde yer alan pazarlık usulü uygulanır. İhale sonuçları Sandık Yönetim Kurulunca onaylanmak suretiyle kesinleşir.
Ancak, Sandığa ait olup Sandık Yönetim Kurulunca belirlenecek gayrimenkul ve iştirak paylarının satışı, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından gerçekleştirilmek üzere Özelleştirme İdaresi Başkanlığına bildirilebilir. Bu durumda ilgili gayrimenkul veya iştirak payı özelleştirme programına alınmak üzere Özelleştirme Yüksek Kuruluna sunulur. Özelleştirme Yüksek Kurulunun kararı üzerine satış işlemleri 4046 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde gerçekleştirilir. Satış gelirleri Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından yapılan giderler düşüldükten sonra Sandığa aktarılır. Satılmak üzere özelleştirme programına alınan Sandığa ait gayrimenkul ve iştirak paylarının mülkiyeti ve statüsü aynen devam eder.
Sandık mülkiyetinde bulunan, Kültür ve Turizm Bakanlığınca tahsisi talep edilen ve Sandık Yönetim Kurulunca uygun görülen tescilli taşınmaz kültür varlıkları, Kültür ve Turizm Bakanlığına tahsis edilmek üzere, rayiç bedeli üzerinden Hazineye devredilir. Tapuda Hazine adına tescil edilen bu taşınmazların bedeli Kültür ve Turizm Bakanlığınca Sandığa ödenir. Bu amaçla Kültür ve Turizm Bakanlığı bütçesine yeterli ödenek konulur.
Sandığın her çeşit menkul ve gayrimenkul malları ile hak, gelir ve alacakları ve muameleleri ve bunların tahakkuk, tahsil ve ödemelerine ait kağıt, makbuz ve ilanlar her çeşit vergi, resim ve harçlardan muaftır.
Sandığın ihtiyatları normal ve belli ihtiyaçlar için serbest bulundurulması lazım gelen miktarlar çıkarıldıktan sonra kalanı;
I- Mütehavvil gelirli kıymetlerden:
a) % 40 ı geçmemek üzere iktisaden inkişafa mazhar olan en uygun yerlerde ve en fazla varidat temin edecek şekilde ve belediye hudutları içinde satın alınacak veya yaptırılacak gayrimenkullere;
b) Yüzde kırkı geçmemek üzere;
1- Sermayesinin tamamı veya yarısından fazlası Devlete ait olan kurumların veya bu kurumlarca sermayesine iştirak olunan sermaye şirketlerine veya bu kurum ve şirketlerle müştereken girişilecek teşebbüslere,
2- Memleket ekonomisinin inkişafına müessir ve sandık plasmanları bakımından da emin ve istifadeli olmak ve önceden İcra Vekilleri Heyetinden müsaade istihsal edilmek kaydıyla, hususi sermaye ile kurulmuş sermaye şirketlerinin aksiyonlarına veya bu şirketlerle ve diğer müteşebbislerle müştereken girişilecek teşebbüslere;
II- Sabit gelirli kıymetlerden:
c) Devlet bono ve tahvilleri ile kamu yatırımları gelir ortaklığı senetlerine;
ç) (b) fıkrasında yazılı şirketlerle Devlet sermayesiyle kurulmuş olan teşekküllerin veya milli bankaların obligasyonlarına;
d) Faiz haddi yürürlükteki mevzuata göre en yüksek seviyede olmak şartıyla vadeli ve vadesiz mevduat şeklinde milli bankalara;
Yatırılmak üzere İdare Meclisince hazırlanıp Maliye Vekaletince tasdik olunacak en çok (5) yıllık ve lüzum ve ihtiyaçlara göre aynı usulle değiştirilebilen bir yatırım planı dairesinde işletilir.Yatırımlar bu plana göre İdare Meclisi kararıyla yapılır.
e) (1) işaretli bendin (a) fıkrasında sözü edilen taşınmaz mallardan turistik mahiyette bulunanlar, belediye hudutları dışında da tesis olunabilir.
Sandığın her yıl; bütçesine konulacak ödenekten iki iştirakçinin kefaletiyle ve Sandığa tabi veya diğer sosyal güvenlik kurumlarına prim ödemek suretiyle geçen sürelerinin toplamı en az beş yıl olan istirakçilere, faiz haddi % 5'ten aşağı olmamak üzere borç para verilebilir.
Verilecek borcun miktarı iştirakçilerin aylık veya ücretlerinin 3 katını geçemez. Verilen borç para en çok iki yıl içinde geri alınır.
Verilen borç para, iştirakçilerin mensup oldukları kurumlar tarafından, Sandıkça gönderilen ve bir kayıt sistemi ile borç bitinceye kadar muhafaza edilecek olan mektuplardaki miktarlara göre,ilgililerin borç aldıkları ayı takip eden aybaşından itibaren aylıklarından gerekli kesinti yapılarak ad ve soyadları ile emeklilik sicil numaraları da doğru ve tam olarak kaydolunmak suretiyle düzenlenecek tahsilat bordroları ile bağlı bulundukları saymanlıklar tarafından ilgili bankalar vasıtasıyla Sandığa gönderilir.
Her aybaşında yapılan borç para kesintileri toplamı saymanlıklar tarafından en geç 7 gün içinde tahsilat bordroları ile birlikte Sandık adına bankaya intikal ettirilir. Bankaca ekstrelerle birlikte Sandığa gönderilir. Kesilen borç para taksitlerini bu süre içinde ilgili bankalara intikal ettirmeyen saymanlıkların bu işle görevli memurlarından, Sandığın talebi üzerine, ilgili bankalara yatırılacak para miktarı üzerinden %30 faiz kurumlarca tahsil edilir ve Sandığa gönderilir. Bu faiz, ödemeyenlerden Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre mahalli maliye teşkilatınca tahsil edilir.
Borcun tamamını ödemeden emekli, adi malul, vazife veya harp malulü ve er vazife malulü olanların kendilerine, ölenlerin dul ve yetimlerine veya kanuni mirasçılarına ödenecek emekli ikramiyesinden borç artıkları def'aten, ikramiyelerinin borç artıklarını karşılamaması halinde Sandıkça veya diğer sosyal güvenlik kuruluşlarınca bunlara ödenecek aylıklardan taksitler halinde veya yapılacak toptan ödeme veyahut sair adlarla ödenecek toplu paralardan def'aten tahsil edilir.
Sandıktan borç para almış bulunanlara kefil olmuş iştirakçilerden borcun tahsili cihetine gidilmesi hallerinde de yukarıdaki hükümler uygulanır.
Borç vermeye ait diğer hususlar yönetmelikte belirtilir.
(…)
Sandık ihtiyacı için gayrimenkuller Yönetim Kurulu Kararı ve Maliye ve Gümrük Bakanlığının onayı ile satın alınabilir, yaptırılabilir veya kanunla sandığa verilen görevlerin ifası için gerekli görülen yerlerde Sandıkça kamulaştırılabilir.
22 nci maddede belirtilen gayrimenkuller de yukarıdaki fıkra hükümlerine tabidir.
SEKİZİNCİ KISIM
Hesap İşleri
Sandık sermayelerinin çeşitleri ve gelirlerinin, bunlardan hangilerine kaydedileceği, ödemelerin hangilerinden yapılacağı ve Sandığın iş ve ihtiyacına uygun bilanço şekli Umumi Murakabe Heyetinin de düşüncesi alınarak yönetmelik ile belirtilir.
Genel Kurul tarafından tasvip edilen bilanço ile kar ve zarar hesabına göre belirecek safi kar, sermaye hesaplarına geçirilir.
Sandığın her yıl kati mizanına göre tahakkuk edecek yönetim giderleri, o yıl içinde 14 üncü maddenin (d) fıkrası gereğince, ödedikleri karşılıklar nispetinde kurumlar adına borç kaydedilir. Ve bu borçlar kurumlarca en geç müteakip yılın Haziran ayı sonuna kadar Sandığa ödenir.
Şu kadar ki, Umumi Murakabe Heyeti için Sandık idare masraflarından bir hisse ayrılmayacağı gibi mezkur heyetin masraflarına da Sandıkça iştirak edilmez.
Maliye Bakanı en az 5 yılda bir defa, harb halinde, harbin sona erdiği tarihten itibaren en çok 6 ay içinde Sandığın mali durumunu ve bu kanunla kabul edilen çeşitli ödemeleri her cihetten, biri aktüer olmak üzere, teknik uzmanlara inceletmeye mecburdur.
İnceletmeler sonunda Sandığın mali durumunun sağlamlaştırılması ve geleceğinin zarardan korunması için bu kanun hükümlerinde değişiklik yapılması gerekli görülürse, Maliye Bakanının teklifi üzerine hükümetçe kararlaştırılarak bir kanun tasarısı ile Büyük Millet Meclisine arz olunur.
İlk inceleme üç yıl içinde aktüerlere yaptırılır.
DOKUZUNCU KISIM
Bu Kanunla Tanınan Hakların Başlangıcı
İştirakçilere bu Kanunun 13 üncü maddesi ile tanınan haklar, durumlarına göre 14 üncü maddenin (a) veya (b) fıkraları gereğince ilk alınan keseneklerin ilgili bulunduğu ay başından başlar.
ONUNCU KISIM
Fiili Hizmet Müddeti
Fiili hizmet müddeti, iştirakçinin 30 uncu madde gereğince bu kanunla tanınan haklardan faydalanmaya başladığı tarihten itibaren tam kesenek vermek suretiyle geçirdiği müddettir.
Ay başlarından sonra vazifeden ayrılanlar için ayrıldıkları ayın tamamı fiili hizmet müddeti sayılır.
13/11/1943 tarihli ve 4489 sayılı Kanun gereğince aylıksız geçen izin müddetlerinin fiili hizmet müddeti sayılması, bunlar için son aylık veya ücret, yükselme yapılmış ise, yükselen aylık veya ücret üzerinden 14 üncü maddenin (a) ve (c) fıkraları gereğince her aya ait keseneğin ilgililer tarafından 17 nci maddenin (a) fıkrasında yazılı müddet içinde Sandığa gönderilmesine bağlıdır.
Bu takdirde bunların karşılıkları, Sandığın bildirimi üzerine, kurumlarca ödenir.
Ancak sözü geçen kanunun 2 nci maddesinin (a) fıkrası gereğince bunlardan başarı ile dönemeyenlerin bu müddetleri fiili hizmet müddeti sayılmaz.
Harp okulları, fakülte ve yüksek okullar ile astsubay meslek yüksek okullarında sınıfını geçemeyen Türk Silâhlı Kuvvetleri mensubu askerî öğrencilerin, fazla öğrenim yılları fiilî hizmet müddetlerinden indirilir. Fakülte, yüksekokul veya meslek yüksekokullarında kendi hesabına okuduktan sonra muvazzaf subay veya astsubay nasbedilen veya askerlik hizmetini takiben muvazzaf subay veya astsubaylığa geçirilenlerin, normal süreyi aşan öğrenim süreleri fiilî hizmet müddetinden sayılmaz.
Bu okulları tamamlayamayarak ayrılanların ve fakülte, yüksek okul veya meslek yüksek okullarında kendi hesabına okuduktan sonra astsubay nasbedilmek üzere temel askerlik eğitimine tâbi tutulanlardan bu eğitimi tamamlayamayarak ayrılanların buralarda geçen öğrenim ve eğitim müddetleri fiilî hizmet müddeti sayılmaz.
Er olarak silah altına alınan iştirakçilerin eksik aylık veya ücret almak suretiyle geçen müddetleri bu aylık veya ücretlerinin tamamı üzerinden kesenek ve karşılıkları alınmak suretiyle, fiili hizmet müddeti sayılır.
15 inci maddenin (g) fıkrasının birinci bendinde yazılı olanların fiili hizmet müddetleri yarım hesaplanır.
İştirakçilerin; bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra aşağıda yazılı vazifelerde geçen fiili hizmet müddetlerinin her yılı için hizalarında gösterilen müddetler eklenir:
Eklenecek müddetler | ||
İştirakçiler | Hizmetin geçtiği yerler | Ay |
a) Muvazzaf, yedek ve gedikli subaylarla askeri memur ve gedikli erbaşların; | Cumhuriyet Ordusu kadrolarında | 3 |
b) Asaleti onaylanmış olmak şartıyla Adaylıkta geçirilen süreler dahil polis, komiser yardımcısı, komiser, başkomiser, emniyet amiri,emniyet müdürleri ile bu ve daha yukarı maaş ve derecelerdeki emniyet mensuplarının | Emniyet ve polis mesleğinde | 3 |
c) Lokomotif, makinist ve ateşçilerinin; | Lokomotif üzerinde | 6 |
ç) Gemi ateşçi ve kömürcüleriyle dalgıçların; | Denizde | 6 |
d) Atelye, fabrika, havuz ve depolarda çalışanların; | I- Çelik demir vepirinç döküm işlerinde; | 6 |
II- Zehirli, boğucu gaz, asit, boya işleriyle gaz maskesi ile çalışmayı gerektiren başka işlerde; | ||
III- Patlayıcı maddeler yapılmasında; | ||
IV- Lokomotif ve gemi kazanlarının onarılması ve temizlenmesi işlerinde; | ||
V- Gemilerin (Sintine) lerinde ve (Dabilbotom) gibi kapalı sarnıçlar içindeki raspa ve boya işlerinde | ||
VI- Oksijen, elektrik kaynağı, keski, tabanca ile perçin, takım sertleştirilmesi ve kum püskürtme suretiyle raspa işlerinde; | ||
e) Maden istihsalinde çalışanların; | Toprak altında maden çıkartma işlerinde; | 6 |
f) Devlet Tiyatrosu sanatkarlarının | Devlet Tiyatrosu sanatkarlığında | 3 |
g) Tarım Bakanlığı Zirai Mücadele ve Karantina Teşkilatı ile Veteriner Teşkilatında vazife gören memur ve hizmetlilerin; | Zirai Mücadele ve zirai karantina teknik ve idari işleri ile salgın, bulaşıcı, paraziter hayvan hastalıklariyle mücadele işlerinde | 2 |
h) Mesleği olan ve bu sebeple röntgen, radyum ve benzeri ve benzeri iyonizan radyasyonlarla bilfiil çalışan tabip, teknisyen, sağlık memuru, radyasyon fizikçisi ve teknisyeni ve iyonizan radyasyonla yine bilfiil çalışan bilumum personel ve yardımcıları | Mesleği icabı röntgen, radyum ve benzeri iyonizan radyasyon laboratuarlarında | 3 |
Yukardaki fıkra kapsamına giren iştirakçilerin fiili hizmetlerine eklenecek müddet, 5434 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra görevde bulunup da, o zamandan beri iyonizan radyasyon laboratuvarlarında bilfiil çalışmış olanların emeklilik işlemlerinde uygulanır. | ||
i) I. Türkiye Radyo-Televizyon Kurumunda haber hizmetini yapan ve yürüten Daire Başkanı, Müdür, Müdür Yardımcısı, Şef, muhabir, redaktör spiker, redaktör, mütercim kameraman, fotoğrafçı, ışıkçı, sesci, teknisyen, teleks operatörü | Türkiye Radyo - TV Kurumu haber teleks operatörü hizmetlerinde | 3 |
Yukarıdaki fıkra kapsamına giren iştirakçilerin fiili hizmetlerine eklenecek süre, 359 sayılı TRT Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten sonra Kurumun haber hizmetlerinde bilfiil çalışmış olanların emeklilik işlemlerinde uygulanır. | ||
II. Basın kartı yönetmeliğine göre Basın kartı sahibi olmak suretiyle gazetecilik yapanlardan memurluğa girip de meslekleriyle ilgili görevlerde istihdam edilenler | Basın müşavirleri | 3 ay |
Yukardaki (c, ç, d, e) fıkralarında gösterilen vazifelerde bir yıl içindeki çalışma saatlerinin her sekiz saati bir gün hesaplanır. | ||
Yıllık çalışma saatleri toplamının ay kesirleri tam ay sayılır. | ||
a) fıkrasında yazılı olanlardan müteakip fıkralarda gösterilen hizmetlerde çalışanlar yalnız (a) fıkrasında yazılı fiili hizmet müddeti zamlarından faydalanırlar. |
32 nci maddede gösterilen vazifelere yıl başından sonra girenlerin fiili hizmet müddet zamları, girdikleri ay hariç olmak üzere,o yılın geri kalan ayları için ve yıl sonundan önce ayrılanların fiili hizmet müddeti zamları da, ayrıldıkları ay da dahil olmak üzere, yılın geçmiş ayları için hesaplanır.
Fiili hizmet müddeti zamları, emeklilik muamelelerinde fiili hizmet sayılır.Bu zamların toplamı 8 yılı geçemez. Lokomotif makinist ve ateşçileri 8 yıl kaydına tabi değildir.
Kurumlar, iştirakçilerin fiili hizmet müddeti zammı yapılmasını gerektiren vazifelerdeki yıllık çalışma müddetlerini ve yapılacak zamları gösteren izahlı cetvelleri, yıl sonlarından itibaren 3 ay içinde Sandığa göndermeye mecburdurlar.
Bunlar için ilgililerden ayrıca kesenek alınmayıp o yıldaki son aylık veya ücretleri üzerinden eklenecek müddete ait istihkakları toplamının % 10’u, yarısı kesenek ve yarısı karşılık sayılmak üzere; kurumlar tarafından yukarda yazılı cetvellerle birlikte Sandığa gönderilir.
ON BİRİNCİ KISIM
İtibari Hizmet Müddeti
İtibari hizmet müddeti, bu kanun gereğince bağlanacak aylıklar ve yapılacak kesenek iadesi ve toptan ödemelerin hesabında fiili hizmet müddetlerine eklenen müddettir.
İştirakçilerin bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra aşağıda yazılı görevlerde geçen fiili hizmet sürelerinin (zamlar hariç) her yıl için fıkralarında gösterilen itibari hizmet süreleri eklenir;
A) Muvazzaf ve yedek subay, astsubay, uzman jandarma çavuş ve uzman erbaşlardan:
a) Harbi doğuran genel ve kısmi seferberliğe katılanların, harbin ilanından seferberliğin bitim tarihine,
b) Seferberliği gerektiren iç tedip hareketlerine fiilen katılan birliklerde görevli olanların, çarpışmaların başlangıcından seferberliğin sona erdiği tarihe,
c) Harp veya seferberlik ilan edilmeden, Anayasanın 66 ncı maddesi veya Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası andlaşmalar uyarınca, yabancı ülkelere gönderilen Türk Silahlı Kuvvetlerinde görev yapanların, çarpışma meydana gelmesi halinde çarpışmanın başlangıcından bitimine veya Türkiye'ye dönüş tarihine kadar geçen fiili hizmet sürelerinin (bu tarihlerden sonra devam eden tutsaklık süreleri dahil) bir katı;
B) Kanunları gereğince aylıkları ödenmek suretiyle, kurumları ile ilgileri kesilmeyerek, (A) fıkrasının (a), (b), (c) bentlerinde yazılı hareketlerde sivil iştirakçi, er veya erbaş olarak katılanların, bu durumlarda geçen fiili hizmet sürelerinin (bu tarihlerden sonra devam eden tutsaklık süreleri dahil) bir katı;
C) Harp halinde düşmana tutsak düşen veya düşman tarafından enterne edilen iştirakçilerden kanunları gereğince, aylıkları ödenmek suretiyle, kurumları ile ilgileri kesilmeyenlerin, bu durumlarda geçen fiili hizmet sürelerinin bir katı;
Yukarıdaki yazılı itibari hizmet süreleri 3 aydan az ve toplamı 5 yıldan fazla olamaz.
Pilot olan ve olmayan Türk Silahlı Kuvvetleri (Jandarma Genel Komutanlığı dahil) uçucuları ile Devlet Havayolları Genel Müdürlüğü uçucu personelinin uçucu olarak; denizaltıcı, dalgıç, kurbağa adam ve paraşütçü subay, yedek subay ve astsubayların denizaltıcı, dalgıç, kurbağa adam ve paraşütçü olarak görevlerinde geçirdikleri fiili hizmet müddetlerinin her yılı için 32 nci maddenin (a) fıkrası ile 36 ncı maddenin (a), (b) fıkralarında gösterilen fiili ve itibari hizmet müddetleri zamları dışında ayrıca 6 ay itibari hizmet müddeti eklenir.
Müddet tahdidine ait hükmü hariç olmak üzere 33 üncü madde ile 34 üncü maddenin hükümleri 36 ve 37 nci maddelerde yazılı itibari hizmet müddeti zamları hakkında da uygulanır.
ON İKİNCİ KISIM
Emekli Aylığı Bağlanacak Haller
Emekli aylığı aşağıdaki hallerde bağlanır:
a) Cumhurbaşkanlığında bulunanların bu yerlerden ayrılışlarında istekleri üzerine;
b) 25 fiili hizmet yılını dolduran iştirakçilerden kadın ise 58, erkek ise 60 yaşını dolduranların istekleri üzerine,
Seçilmiş belediye reisleri ve vilayetlerin daimi komisyon azaları hariç olmak üzere, 30 hizmet yılını tamamlamış olanlar kurumlarınca lüzum görüldüğünde yaş kaydı aranmaksızın re'sen,
Subay ve askeri memurlarla gedikli subay ve gedikli erbaşların harbe hazırlık devresinde istekleriyle emekliye ayrılma muameleleri,durumun aydınlanmasına ve tehlikenin geçmesine kadar geri bırakılabilir. Bu devrenin başladığı ve bittiği tarihler İcra Vekilleri Heyetince tespit edilir.
c) İştirakçilerden 40 ıncı madde gereğince haklarında yaş haddi hükümleri uygulanacak olanlar kurumlarınca re'sen veya (61) yaşını doldurduklarında istekleri üzerine;
ç) 87 nci maddenin (a, b, c, d, e, g, h, i, j ve m) fıkralarında gösterilenlerden 25 fiili hizmet yılını dolduran iştirakçilerden kadın ise 58, erkek ise 60 yaşını dolduranların istekleri üzerine,
d) 88 inci madde gereğince emekli kesenekleri geri verilememiş olanların (61) yaşını doldurmalarında istekleri üzerine ve (b) fıkrasındaki durumda iseler re'sen;
e) Subay ve askeri memurlarla, gedikli subay ve gedikli erbaşların ahlak noktasından hüküm ile veya yetersizlik veya disiplin sebeplerinden dolayı sicilleri üzerine veyahut askeri mahkemelerce verilecek kararlar üzerine kurumlarınca resen;
f) (e) fıkrasında yazılı olanlar dışındakiler ahlak ve yetersizlik sebeblerinden dolayı yönetmeliğine göre sicilleri üzerine kurumlarınca resen;
g) Belediye reisleri ile vilayetlerin daimi komisyonu azalarının bu yerlerde iken (b) fıkrasında yazılı duruma girmelerinde istekleri üzerine;
h)
i)
j) Göreve girişlerinde, Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe uygun olarak alınmış ve raporda sakatlık oranı en az % 40 olanlardan fiili hizmeti 15 yıl olanların istekleri üzerine,
k)
Emekli aylığı bağlanabilmesi için yukarda ki (c ve d) fıkralarında yazılı hallerde ilgililerin fiili hizmet müddetlerinin 15 yılı, (e ve f) fıkralarında yazılı hallerde de 25 yılı doldurmuş olmaları şarttır. (b) fıkrasının ikinci paragrafı ile (27/7/1967 tarihli ve 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu gereğince kadrosuzluk nedeniyle emekliye sevk edilenler hariç) (d, e ve f) fıkraları kapsamına girenlere 61 yaşını doldurmadan emekli aylığı bağlanmaz.
(b) ve (ç) fıkralarında gösterilenlerden 32 nci madde gereğince fiili hizmet sürelerine zam yapılanların yaş hadlerinden; eklenilen bu sürenin üç yıldan çok olmamak üzere yarısı indirilir.
ON ÜÇÜNCÜ KISIM
Yaş Hadleri
İştirakçilerin görevleri ile ilişiklerinin kesilmesini gerektiren yaş haddi 65 yaşını doldurdukları tarihtir. Bu görevlere, 65 yaşını dolduranların açıktan veya naklen atamaları yapılamaz.
a) (…)
b) Üniversite öğretim üyelerinin görevleri ile ilişiklerinin kesilmesini gerektiren yaş haddi 67 yaşını doldurdukları tarihtir.
c) (…)
ç) Aşağıda yazılı olanların yaş hadleri, hizalarında gösterilen yaşları doldurdukları tarihlerdir:
I- | Subay, askeri memur, gedikliler ve uzman erbaşlar (Değişik: 5.3.2021 t. 31414 s. R.G.): | |
1- Asteğmen, teğmen ve üstteğmenler | 41 | |
2- Yüzbaşı, kıdemli yüzbaşı ve önyüzbaşılar | 46 | |
3- Binbaşılar | 52 | |
4- Yarbaylar | 55 | |
5- Albaylar | 60 | |
6- Tuğ ve Tümgeneral ve amiraller | 62 | |
7- Kor ve organeraller ve amiraller | 65 | |
8- Mareşal ve büyük amiraller | 68 | |
9- 6, 7 ve 8 inci sınıf askeri memurlarla memur yardımcıları ve askeri hastabakıcı hemşireler | 55 | |
10- Daha yukarı sınıflardaki askeri memurlar | 60 | |
11- Gedikli subaylar | 52 | |
12- Gedikli çavuşlar (Astsubay astçavuşlar ve astsubay çavuşlar) | 43 | |
13- Gedikli üstçavuşlar (Astsubay üstçavuşlar) | 46 | |
14- Gedikli başçavuşlar (Astsubay başçavuşlar) | 49 | |
15- Başgedikliler (Astsubay kıdemli başçavuşlar) | 55 | |
16- Uzman erbaşlar (Ek: 5.3.2021 t. 31414 s. R.G.) | 55 | |
II- | Emniyet mensupları: | |
1- Her derecedeki emniyet müdürleri ve emniyet ve polis müfettişleri | 60 | |
2- Emniyet müfettiş yardımcıları ve emniyet amirleri | 58 | |
3- Başkomiser, komiser ve komiser yardımcıları | 56 | |
4- Kıdemli başpolis memuru, başpolis memuru ve polis memurları | 55 | |
5- Çarşı ve mahalle bekçileri | 60 | |
III- | Gümrük Muhafaza mensupları: | |
1- Gümrük Muhafaza Memurları | 55 | |
2- Gümrük Muhafaza Kısım Amirleri | 60 | |
IV- | Posta, telgraf ve telefon hat başbakıcı ve başdağıtıcıları ile hat bakıcıları ve dağıtıcıları | 55 |
V- | Milli İstihbarat Teşkilatı kadrolarındaki kadro karşılığı sözleşmeli çalıştırılanlar dahil memurlardan: | |
1. Müsteşar Yardımcısı, Başkan, Hukuk Müşaviri, Öğretim Kurulu Başkanı, Başkan Yardımcısı, Hukuk Müşavir Başyardımcısı, Müşavir, Başmüfettiş, Öğretim Kurulu Üyesi, Başmüşavir | 60 | |
2. Daire Başkanı, Hukuk Müşavir 1 inci Sınıf Yardımcısı, Başmüfettiş, Öğretim Üyesi, Müşavir | 58 | |
3. 1 inci Sınıf İstihbarat Uzmanı, 1 inci Sınıf Uzman, Hukuk Müşaviri 1 inci Sınıf Yardımcısı, Müfettiş, Öğretim Üyesi, Müşavir, Savunma Sekreteri, Daire Başkan Yardımcısı, Öğretim Üyesi Yardımcısı | 56 | |
4. 2 nci Sınıf İstihbarat Uzmanı, 2 nci Sınıf Uzman, Hukuk Müşavir 2 nci Sınıf Yardımcısı, Müfettiş Yardımcısı, Öğretim Üyesi Yardımcısı | 54 | |
5. Diğer kadrodakiler | 52 |
Yukarıdaki (ç) fıkrasının (I) işaretli bendinin (15) numaralı alt bendinde gösterilenlerin yaş hadleri ilgisine göre 27/7/1967 tarihli ve 926 sayılı Türk Silâhlı Kuvvetleri Personel Kanunu, 9/7/1982 tarihli ve 2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanunu veya 10/3/1983 tarihli ve 2803 sayılı Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanununda belirtilen esaslara göre 60 yaşını geçmemek kaydıyla uzatılabilir. Yukarıdaki (ç) fıkrasının (III) ve (IV) işaretli bendlerinde gösterilenlerden vazifelerinde kalmaları faydalı görülenlerin yaş hadleri, ilgili bakanlarca, (V) işaretli bendinde gösterilenlerin yaş hadleri de atamaya yetkili amir tarafından birer yıllık müddetlerle beş yıl uzatılabilir.
d) (b) fıkrasında belirtilen görevlere 67 yaşını, (ç) fıkrasında belirtilen görevlere ise hizalarında gösterilen yaş hadlerini doldurmuş bulunanlar açıktan veya naklen atanamazlar.
e) Seferin gereği olarak lüzum görüldüğü takdirde;
I - Subaylardan;
1 - Yarbay ve daha aşağı rütbelerdeki yardımcı sınıf subaylar 60 yaşını geçmemek kaydıyla bu maddenin (ç) fıkrasında gösterilen yaş hadlerinden 10 yıl fazlasına kadar,
2 - Muharip sınıf subaylar bu maddenin (ç) fıkrasında gösterilen yaşlara kadar,
3 - 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununun hükümlerine göre astsubaylıktan subaylığa geçirilenler ise aynı kanunda belirtilen yaşlara kadar,
II - Astsubaylardan;
1 - Yardımcı sınıf astsubaylar 60 yaşını geçmemek kaydıyla bu maddenin (ç) fıkrasında gösterilen yaş hadlerinden 10 yıl fazlasına kadar,
2 - Muharip sınıf astsubaylar bu maddenin (ç) fıkrasında gösterilen yaşlara kadar,
III- Uzman erbaşlardan;
1- 60 yaşını geçmemek kaydıyla,
sağlık durumlarının elverişli olması halinde en gençlerinden başlanarak orduya alınabilirler.
f) (…)
Yukarıdaki hükümler 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamındaki sigortalılar ile hak sahipleri hakkında ilgisine göre uygulanır.
g) Diyanet İşleri Başkanı ve Din İşleri Yüksek Kurulu üyelerinin görevleri ile ilişkilerinin kesilmesini gerektiren yaş sınırı 67 yaşını doldurdukları tarihtir.
ON DÖRDÜNCÜ KISIM
Emekli Aylığı
a) Emekli, adi malullük ve vazife malullüğü aylıklarının hesaplanmasında 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 43 üncü maddesinde yer alan gösterge tablosu ve personel kanunlarındaki ek göstergeler esas alınır.
b) Emekli, adi malullük ve vazife malullüğü aylıkları, (a) fıkrasına göre tespit edilen rakamların her yıl Bütçe Kanununda tespit edilen katsayı ile çarpılması sonunda bulunacak tutarın fiili ve itibari hizmet toplamı 25 yıl olanlara % 75'i, 25 yıldan az olanlara her tam yıl için % 1 eksiği, fazla olanlara da her tam yıl için % 1 fazlası üzerinden bağlanır.
Fiili ve itibari hizmet toplamındaki ay kesirleri tam ay sayılır. Yıl kesirlerinin her ayı için emekli aylığı bağlanmasına esas aylık tutarının % 1'inin 12'de biri emekli aylığına ayrıca eklenir.
Bağlanacak aylıkların toplamı, emekli ve adi malullük aylıklarında emekli aylığı bağlanmasına esas aylıklarının % 100'ünü geçemez. Vazife malullüğü aylıkları hakkında bu tahdit uygulanmaz.
Cumhurbaşkanlığında bulunduktan sonra herhangi bir sebep ve suretle ayrılanlara veya bu makamlarda iken 39 uncu maddenin (b) fıkrasında yazılı duruma girenlere, Cumhurbaşkanına ödenmekte olan aylık ödeneğin yüzde kırkı emekli aylığı olarak bağlanır. Bu aylıklar ödendikçe faturası karşılığında Hazineden alınır.
Emeklilik hakkı tanınan vazifelerde bulunduktan sonra belediye başkanlığına ve illerin daimi komisyonu üyeliklerine seçilmiş veya seçilecekler bu vazifelerde bulunmakta iken emekliye ayrılma hakkını kazandıklarında veya (61) yaşını doldurduklarında emekliye ayrılma istekleri yerine getirilmekle beraber vazifelerinde bırakılırlar.
ON BEŞİNCİ KISIM
Malullük
Her ne sebep ve suretle olursa olsun vücutlarında hasıl olan arızalar veya düçar oldukları tedavisi imkansız hastalıklar yüzünden vazifelerini yapamıyacak duruma giren iştirakçilere (malul) denir ve haklarında bu kanunun malullüğe ait hükümleri uygulanır.
Şu kadar ki, bunlar yazı ile istedikleri takdirde haklarında bu Kanun hükümleri uygulanmaksızın malullüklerinin mani olmadığı başka vazife veya sınıflara nakil suretiyle tayinleri yapılmak üzere istifa etmiş sayılırlar. Bunların, istifa etmiş sayıldıktan sonra dahi, bu Kanun hükümlerinin uygulanmasını istemek hakları mahfuzdur. Ancak, kurumlarında başka vazife ve sınıflara nakli mümkün olanlardan özel kanunlarına göre yükümlülük süresine tabi olanlar, bu yükümlülüklerini tamamlamadıkça veya maluliyetlerinin yeni vazifelerine de mani olduğuna dair 50 nci madde uyarınca yeniden rapor almadıkça bu haklarını kullanamazlar.
İştirakçilerden; talim, manevra, seferberlik veya harp dolayısıyla vazifeleri ile ilgileri kesilmeksizin silah altına alındıkları dönemde malûl olup, bu malûllükleri asıl vazifelerini yapmaya mani olmayanlar ile Sandığa tâbi göreve atandıkları tarihten önce malûl sayılmayı gerektiren hastalık veya sakatlığı olduğu belirlenenler hakkında, bu hastalık veya sakatlıkları sebebiyle bu Kanunun malûllüğe ilişkin hükümleri uygulanmaz.
44 üncü maddede yazılı malullük;
a) İştirakçilerin vazifelerini yaptıkları sırada vazifelerinden doğmuş olursa;
b) Vazifeleri dışında kurumların verdiği her hangi bir kuruma ait başka işleri yaparken, bu işlerden doğmuş olursa;
c) Kurumların menfaatini korumak maksadıyla bir iş yaparken o işten doğmuş olursa (maksadın ilgili kurumlarca kabul edilmesi şartıyla);
ç) Fabrika, atölye ve benzeri işyerlerinde, işe başlamadan evvel iş sırasında veya işi bitirdikten sonra, o işyerinde husule gelen ve yine o işyerinin mahiyetinden veya çalışma konusundan ileri gelen kazadan doğmuş olursa;
Buna (vazife malullüğü) ve bunlara uğrayanlara da (vazife malulü) denir.
44 üncü maddede yazılı malullük 45 inci maddede gösterilenler dışında kalan sebep ve hallerden doğmuş olursa (adi malullük) ve bunlara uğrayanlara da (adi malul) denir.
Vazifelerini yapamayacak derecede hastalığa uğrayanlardan hastalıkları kanunlarında tayin edilen müddetlerden fazla devam edenler, hastalıklarının mahiyetlerine ve doğuş sebeplerine göre (adi malul) veya (vazife malulü) sayılırlar.
Fiili hizmet müddetleri ne olursa olsun çeşitli hizmetliler için bu müddetler en çok 2 aydır.
Kanunlarında yazılı müddetlerden evvel geçen hastalıkların en çok bir yıl içinde nüksetmeleri halinde yukarda ki hükümler eski ve yeni hastalık müddetleri toplamına göre uygulanır.
Tedavisi imkansız olduğu raporla belirtilen hastalıklara uğrayanlar hastalıklarının mahiyet ve doğuş sebeplerine göre yukarda ki müddetlerin bitmesi beklenmeksizin rapor tarihinden itibaren (adi malul) veya (vazife malulü) sayılırlar.
Vazife malullükleri:
a) Keyif verici içki ve her çeşit maddeler kullanmaktan;
b) Kanun,tüzük ve emir dışında hareket etmiş olmaktan;
c) Yasak fiilleri yapmaktan;
ç) İntihara teşebbüsten;
d) Her ne suretle olursa olsun kendisine veya başkalarına menfaat sağlamak veya zarar yapmak maksadından;
doğmuş olursa bunlara uğrayanlar hakkında (adi malullük) hükümleri uygulanır.
Vazife malullükleri, doğdukları tarihlerden itibaren en çok bir yıl içinde, iştirakçiler veya bunların ana, baba, karı, koca, çocuk, kardeş veya kurumları tarafından yazı ile Sandığa bildirilir. Bildirilmediği takdirde bu malullüklere uğrayanlar hakkında (adi malullük) hükümleri uygulanır.
Erler için bu müddet bir buçuk yıldır.
Bu müddetler hastalıklarının sebep ve mahiyetleri dolayısıyla haklarında (vazife malullüğü) hükümleri uygulanacaklar için 47 nci maddede sözü geçen müddetlerin sonundan, hastalıklarının tedavisi imkansız olduğu anlaşılanlar için buna ait olarak verilen raporlarında yazılı tarihlerden, esirlik ve gaiplik hallerinde ise bu hallerin sona erdiği tarihlerden başlar.
Haklarında adi malullük muameleleri uygulananlar bu tarihten itibaren bir yıl içinde malullüklerinin vazife malullüğü olduğunu yazı ile Sandığa bildirerek muamelenin düzeltilmesini isteyebilir.
Yukarıdaki süreleri geçirenlerden, T.C. Emekli Sandığına yazı ile başvuranlara, vazife malullüklerini belgelemeleri ve müstahak olmaları şartıyla müracaat tarihlerini takip eden aybaşından itibaren vazife malullüğü aylığı bağlanır. Bunlara geçmiş süreler için aylık, aylık farkı ve emekli ikramiyesi veya farkı ödenmez.
İştirakçilerin her çeşit malullükleri ve ihtisasa taallük eden hastalıklar kuruluşu tam olan hastanelerin sıhhi heyetlerinin raporu ile belirtilir. Şu kadar ki, bu hastanelerin bulunmadığı yerlerde bu raporlar en az üç hekimi bulunan mahalli hastaneler tarafından da verilebilir.
Bu kabil hastaneler de bulunmazsa iştirakçilerin her çeşit malullükleri birisi malullüğün taallük ettiği ihtisası haiz olmak üzere en az üç hekim tarafından birlikte verilecek raporlarla tespit edilir. Bu hekimlerin ikisinin 12 nci maddenin 1 işaretli fıkrasında yazılı kurumların hekimleri olmaları ve bunlardan birisinin varsa iştirakçinin (54 ve 61 inci maddelerde yazılı olanlar hariç) bağlı bulunduğu kurumun hekimi olması şarttır. Bu hekimleri iştirakçinin bağlı olduğu kurumlar gösterir.
Hastanın bulunduğu yerde yukardaki fıkralarda yazılı hastane veya aynı şartları haiz hekimler bulunmaz ve hastanın da en yakın kuruluşu tam olan hastanenin bulunduğu yere gidecek durumda olmadığı idari tahkikatla anlaşılırsa bu takdirde 12 nci maddenin I işaretli fıkrasında yazılı kurumların hekimi tarafından verilen rapor nazara alınır. Ancak, Sandık, mahallinde hastayı muayene ettirmek ve neticesine göre muamele yapmak hakkını muhafaza eder. Vazife malullüklerinin harp veya iç tedip hareketlerinden doğması halinde bunların doğuşlarına sebep olan hadiselerden sonra iştirakçilerin gönderildikleri askeri hastanelerin raporlarıyla tespit edilir.
Vazife malullüklerinin vazifeden doğmuş olduklarının raporla anlaşılamaması halinde bunların 45 inci maddedeki sebep ve şartlar altında doğduğu ve 48 inci maddedeki hallerin de bulunmadığı tüzükte gösterilecek usul ve belgelere göre belirtilir.
Vazife malullükleri 6 derecedir. Bu malullüklerin nevileriyle dereceleri tüzükle belirtilir. Tüzükte gösterilenler dışında görülecek malullüklerin hangi dereceye girecekleri sağlık kurulunca tayin olunur.
ON ALTINCI KISIM
Âdi Mâlüllük Aylığı
Adi malullük aylığı, fiili hizmet müddetleri en az 10 yılı tamamlamış bulunan iştirakçilerin fiili ve itibari hizmet müddetleri toplamına göre ve malullük dolayısıyla vazifeden ayrıldıkları tarihteki keseneğe esas aylık veya ücretleri ve 15 inci maddenin (g) fıkrasında yazılı olanların tam aylık veya ücretleri tutarları üzerinden aşağıda gösterilen nispetlerde bağlanır
Fiili ve itibari hizmet müddetleri toplamındaki ay kesirleri tam ay sayılır. Yıl kesirlerinin her ayı için adi malullük aylığı bağlanmasında esas tutulan vazife aylık veya ücreti tutarlarının % 1 inin 12 de biri adi malullük aylığına ayrıca eklenir.
Bağlanan aylıkların elli kuruştan aşağı kesirleri elli kuruşa elli kuruş ve daha fazla kesirleri liraya çıkarılır.
Asgari beş sene emekliliğe esas bir hizmette bulunmak şartıyla tedavisi gayri mümkün bir maluliyete duçar olup herhangi bir şekilde kazanç ve başkasının yardımı olmaksızın idamei hayat imkanı kalmayan adi malullere; Mezkur kanunun 48 inci maddesinde yazılı hususlar nazarı dikkate alınmak suretiyle" 15 sene fiili hizmeti bulunan maluller gibi maaş tahsis olunur.
Ancak, bu maaşlar dul ve yetimlere intikal etmez.
88 inci madde gereğince emekli kesenekleri geri verilmemiş olanlardan 61 yaşını doldurmadan evvel adi malul durumuna girenlere 53 üncü madde esaslarına göre adi malullük aylığı bağlanır.
ON YEDİNCİ KISIM
Vazife Malullüğü Aylığı
Vazife malullüğü aylığı, vazife malullerinden fiili ve itibari hizmet müddetleri toplamı:
a) (30) yıla kadar olanlara (30) yıl üzerinden;
b) (30) yıl ve daha yukarı olanlara fiili ve itibari hizmet müddetleri toplamı üzerinden;
53 üncü maddeye göre hesaplanacak adi malullük aylıklarına malullük derecelerine göre aşağıda yazılı nispetlerde ayrıca zam yapılmak suretiyle bağlanır:
Malullük derecesi | Zam nispeti |
1 | % 60 |
2 | % 50 |
3 | % 40 |
4 | % 30 |
5 | % 20 |
6 | % 15 |
Vazife malullüğü aylıkları, buna esas tutulan vazife aylık veya ücretleri tutarlarının % 90 ını geçemez.
Bağlanan aylıkların 50 kuruştan aşağı kesirleri 50 kuruşa, 50 kuruş ve daha fazla kesirleri liraya çıkarılır. Şu kadar ki 53 üncü maddeye göre hesaplanacak kesir o madde gereğince ayrıca nazara alınmaz.
Muvazzaf, yedek ve gönüllü erlerin silah altında bulundukları esnada veya celp ve terhislerinde (Serbest sevkler dahil) sevkleri sırasında, yedek subay ve yedek astsubay okulu öğrencilerinin gerek okulda, gerek okuldan evvelki hazırlık kıtasında vazife malulü olmaları halinde, kendilerine, öğrenim durumlarına göre, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 36 ncı maddesinde tespit edilen giriş derece ve kademe tutarlarının, daha önce Devlet Memuriyetinde bulunmuş olanlardan kazanılmış hak aylıkları veya emekli keseneğine esas aylıkları, sözü edilen giriş derece ve kademe tutarının üzerinde olanlara bu aylıkları emeklilik gösterge tablosunda karşılığı olan derece ve kademe tutarının,% 70'i üzerinden aylık bağlanır.
Harp okulları ve astsubay meslek yüksekokullarında okuyanlar, Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi fakülte ve yüksekokullarında okuyanlar, üniversitelerin fakülte ve yüksekokullarında Millî Savunma Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı adına öğrenim görenler ya da kendi hesabına öğrenim görmekte iken Millî Savunma Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı nam ve hesabına okumaya devam edenler, Polis Akademisi ile Polis Meslek Eğitim Merkezlerinde veya üniversitelerin fakülte ve yüksekokullarında Emniyet Genel Müdürlüğü hesabına öğrenim görenler veya kendi hesabına öğrenim görmekte iken Emniyet Genel Müdürlüğü hesabına öğrenim görmeye devam edenler, Emniyet Genel Müdürlüğü veya Millî İstihbarat Teşkilatı hesabına açılan okullarda öğrenim görenler ile Millî Savunma Bakanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı veya Emniyet Genel Müdürlüğü adına öğrenim görmek üzere temel ve intibak eğitimine tabi tutulanlardan; 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı sayılmamış olup bu öğrenimleri veya eğitimleri nedeniyle 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu kapsamındaki terör eylemlerinde hedef alınarak hayatını kaybedenlerin hak sahibi yakınlarına veya engelliliğinin derecesi itibarıyla bu Kanun hükümlerine göre malul olduğuna karar verilenler, birinci fıkra hükümlerinden aynı şekilde yararlandırılırlar.*
Bu suretle bağlanacak aylıklarına, maluliyet derecelerine göre, 55 nci maddede gösterilen nispetlerde zam yapılır.
Askerlik vazifesini veya yedek subaylık ve yedek astsubaylık hizmetini başkasının yerine yaptığı anlaşılanlara aylık bağlanmaz.
Emekli veya adi malullük aylığı alanlardan; emeklilik hakkı tanınan bir vazifeye alınanların bu vazifede iken adi malul olmaları dolayısıyla vazifelerinden ayrılmalarında eski aylıklarının 100 üncü madde gereğince son hizmet zammı eklenir. Şu kadar ki, eski aylık ile son hizmet zammı toplamı, eski aylığa veya son hizmet zammına esas olan vazife aylıklarından fazla olanının % 70'ini geçemez.
Vazife malullüğü aylığı alanlardan; emeklilik hakkı tanınan bir vazifeye girenlerin; tekrar vazife malulü olarak ayrılışlarında haklarında aşağıdaki hükümler uygulanır.
a) Daha yüksek derecede vazife malulü olmuş iseler, eski aylıkları;bunlarda dahil bulunan 55 inci maddede yazılı zamlar çıkarılmak, kalan kısmına 100 üncü madde gereğince son hizmet zammı eklenmek ve bulunacak miktara yeni malullük dereceleri üzerinden 55 inci maddeye göre zam yapılmak suretiyle yükseltilir.
b) Aynı veya daha aşağı derecede vazife malulü olmuş iseler, eski aylıklarına, 100 üncü madde gereğince son hizmet zammı ile yalnız bu zam üzerinden yeni malullük derecesine ve bu derece için 55 inci maddede yazılı nispete göre hesaplanacak miktar eklenir.
Şu kadar ki, eski aylık ile son hizmet zammı toplamı, eski aylığa veya son hizmet zammına esas olan vazife aylıklarından fazla olanının % 90 ını geçemez.
Emekli veya adi malullük aylığı alanlardan emeklilik hakkı tanınan bir vazifeye alınanların, vazife malulü olarak ayrılışlarında, emekli veya adi malullük aylıklarına 100 üncü madde gereğince son hizmet zammı eklendikten sonra toplamına, malullük dereceleri üzerinden 55 inci maddeye göre bulunacak zam da ayrıca eklenir. Şu kadar ki, eski aylık ile son hizmet zammı toplamı, eski aylığa veya son hizmet zammına esas olan vazife aylıklarından fazla olanın % 90 ını geçemez.
Emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı alanlardan; her ne sebeple olursa olsun er olarak silah altına alınanların vazife malulü olmaları halinde kendilerine malullük derecelerine göre 56 ncı madde gereğince ayrıca erlere mahsus vazife malullüğü aylığı bağlanır.
Emeklilik hakkı tanınan vazifelerde bulunmakta iken her ne suretle olursa olsun er olarak silah altına alınanlardan; kanunlarına göre vazifeleri ile ilgileri kesilmiyenlerin, silah altında iken vazife malulü olmalarında; haklarında aşağıda yazılı hükümler uygulanır:
a) malullükleri, esas vazifelerini yapmaya mani olan iştirakçilere vazife malullüğü aylığı, esas vazifelerinin aylık veya ücretleri tutarı ve fiili ve itibari hizmet müddetleri üzerinden 55 inci maddeye göre ve mani değilse 56 ncı maddeye göre bağlanır;
Erler gibi aylık bağlanmış olanların bu aylıkları, ileride esas vazifelerinden dolayı emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı bağlanması halinde o aylıklarla birlikte ödeneceği gibi toptan ödemeye istihkak halinde de ona mani olmaz;
b) (…)
Vazife malullüğü aylığı bağlananların, malullük derecelerinin belirtilmesi için 50 nci maddedeki esaslara göre ilk defa yapılan muayeneye ait raporun sağlık kurulunca tasdik edildiği tarihten itibaren üçer yıl sonlarında ve yine aynı madde esaslarına göre iki defa muayeneleri yapılır.
Gerek vazife malullüğü aylığının bağlanması için 50 nci maddeye göre yapılan ilk muayenede,gerek yukarda ki birinci fıkraya göre birinci ve ikinci (3) yıl sonlarında yapılan muayenelerde malullük derecelerinin değişmeyeceği anlaşılanların başka muayeneleri yapılmaz ve bu durumları aylık kayıtlarına yazılır.
Malullüklerinin değişmeyeceği anlaşılanlar, malullük derecelerinde yükseliş olduğu takdirde son raporlarının sağlık kurulunca tasdik edildiği tarihlerden itibaren (3) yıl içinde bir defaya mahsus olmak üzere yeniden muayene edilmelerini yazı ile Sandıktan isteyebilirler.
61 inci madde gereğince malullük derecelerinin değiştiği veya malullüklerinin tamamıyla geçtiği sağlık kurulunca tasdik edilecek raporlarıyla anlaşılanların aylıkları, bu raporların tasdik tarihlerini takip eden ay başlarından itibaren yeni derecelerine göre düzeltilir veya kesilir.
Aylıkları kesilenler hakkında aşağıda yazılı esaslar uygulanır:
a) Emeklilik hakkı tanınan bir vazifeye tayin edilmeyenlere isterlerse fiili hizmet müddetleri 5 yıldan fazla 10 yıldan az olmak şartıyla emekli kesenekleri geri verilerek sandıkla alakaları kesilir.
İstemezlerse veya fiili hizmet müddetleri 10 yıl ve daha fazla ise 61 yaşını doldurdukları zaman fiili ve itibari hizmet müddetleri toplamına göre emekli aylığı bağlanır veya hizmeti 10 yıldan az ise 82 nci maddeye göre toptan ödeme yapılır. Şu kadar ki bunlardan fiili hizmet müddetleri 30 yılı doldurmuş bulunanlar emekli aylığı bağlanmasını her vakit isteyebilirler.
b) Emeklilik hakkı tanınan bir vazifeye alınanların eski fiili ve itibari hizmet müddetleri yeni vazifelerinde geçecek fiili ve itibari hizmet müddetlerine eklenerek haklarında bu kanunun ilgili hükümleri uygulanır.
c) Emeklilik hakkı tanınan bir vazifeye tayin edilmediği gibi emekli keseneğini istememiş, henüz emekli aylığı bağlanmamış veya toptan ödeme yapılmamış olanların eski malullükleri, bunların tamamıyla geçtiği hakkındaki raporların sağlık kurulunca tasdiki tarihlerinden itibaren (3) yıl içinde yeniden meydana çıkarsa ilgililer bu tarihten itibaren en çok bir yıl içinde tekrar muayenelerini yazı ile Sandıktan isteyebilirler.
Yapılacak muayenelerinde malullükleri anlaşılanlara raporlarının tasdik tarihlerini takip eden ay başlarından itibaren belirtilen dereceleri üzerinden yeniden vazife malullüğü aylığı bağlanır.
Vazife malullüğü aylığı bağlananlardan; sonradan adi malul oldukları bağlama tarihinden itibaren (3) yıl içinde anlaşılanlar hakkında aşağıda yazılı esaslar uygulanır:
a) Vazife malullüğü aylıkları kesilir.
b) Mevcut fiili ve itibari hizmet müddetleri üzerinden 53 üncü maddeye göre adi malullük aylığı bağlanır veya 82 nci maddeye göre toptan ödeme yapılır.
c) Adi malullük aylığı bağlanacaklardan; bu aylık ile ödenen vazife malullüğü aylıkları arasındaki farkların toplamı adlarına borç kaydedilerek yeni aylıklarının her ay 1/5 i kesilmek suretiyle geri alınır, ölümleri halinde borç bakiyeleri silinir.
ç) Toptan ödeme yapılacak ise, bundan vazife malullüğü aylığının ödendiği her ay için toptan ödemenin fiili ve itibari hizmet müddetlerine göre bir aya isabet eden miktarı kadar indirme yapılır.
d) Adi malul iken vazife malullüğü aylığı bağlanması, ilgilinin kötü niyet ve hareketlerinden ileri gelmiş ise,müddet kaydı ile mukayyet olmaksızın (c) fıkrasında yazılı geri alma yeni aylıklarının yarısı kesilmek suretiyle yapılır ve toptan ödeme yapılacak ise evvelce ödenen aylıkların tamamı mahsup edilir.Borcu kalırsa bu da hükümle tahsil olunur.
ON SEKİZİNCİ KISIM
Harp Malullüğü
Vazife malullerinden bu malullüklere;
a) Harpte fiilen ateş altında,
b) Harpte, harp bölgelerindeki harp harekat ve hizmetleri sırasında, bu harekat ve hizmetlerin sebep ve etkileriyle,
c) Harpte veya harbe hazırlık devresinde her çeşit düşman silahlarının etkisiyle,
ç) Askeri harekatı gerektiren iç tedip ve sınır hareketleri sırasında, bu hareketlerin sebep ve etkisiyle,
d) Barışta ve olağanüstü hallerde, emir veya görev ile uçuş yapan uçucularla hangi meslek ve sınıftan olursa olsun emirle görevli olarak uçakta bulunanlardan uçuşun havadaki ve yerdeki sebepleriyle ve yine emir ve görev ile dalış yapan dalgıçlarla, hangi meslek ve sınıftan olursa olsun emirle görevli olarak denizaltı gemisinde veya dalgıç kıtasında bulunanlardan denizaltıcılığın veya dalgıçlığın çeşitli sebep ve tesirleriyle,
e) Anayasanın 66 ncı maddesi veya Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası antlaşmalar uyarınca yabancı ülkelere Türk Silahlı Kuvvetleri gönderilmesini gerektiren durumlarda, birliklerin bulundukları yerlerden hareketlerinden itibaren yurt içinde, yurt dışında, yabancı ülkelerde veya yurda dönüş sırasında, uğramış olan muvazzaf ve yedek subay, astsubay, uzman jandarma çavuş, uzman çavuş, erbaş ve erler (gönüllü erler dahil) ile Türk Silahlı Kuvvetlerince görevlendirilen sivil iştirakçilere ve T.C. Emekli Sandığına, Sosyal Sigortalar Kurumuna, Bağ - Kur'a ve çeşitli sandıklara tabi olmayan sivil görevlilere de ayrıca (harp malulü) denir.
Bunlardan uzman erbaşlara bulundukları kademenin üç ilerisindeki kademenin, uzman jandarma çavuşlara bulundukları rütbenin bir üst rütbesinin aynı kademesinin; astsubaylarla yarbay rütbesine kadar, (yarbay hariç) bir üst rütbenin aynı kademesinin, yarbaylara albay, albaylara kıdemli albay, kıdemli albay ile general ve amirallere bir üst rütbenin, sivil iştirakçilere ise bulundukları derecenin bir üst derecesindeki aynı kademesinin emekli aylığı bağlanmasına esas gösterge tablosunda karşılığı olan derece veya kademesi üzerinden vazife malullüğü aylığı bağlanır.
Bulundukları derecenin bir üst derecesi olmayanlar için o derecenin üç ilerisindeki kademe göstergesi, üç ilerisindeki kademe göstergesi olmayanlar için de o derecenin son kademe göstergesi esas alınır.
Şu kadar ki, harp malulü olan erbaş ve erler ile Türk Silahlı Kuvvetlerince görevlendirilen sivil görevlilere öğrenim durumlarına göre 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 36 ncı maddesinde tespit edilen giriş derece ve kademesinin bir üst derecesindeki aynı kademesinden; bunlardan öğrenim görmemiş olanlara aynı maluliyet derecesinden vazife malulü olan ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa ekli gösterge tablosundaki ilkokulu bitiren iştirakçiye bağlanması icabeden derece ve kademesinin bir üst derecesindeki aynı kademesinden, yine bunlardan 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre devlet memuriyeti yapanların ise memuriyette kazanılmış hak olarak kendilerine uygulanan derece ve kademenin bir üst derecesindeki aynı kademesinden vazife malullüğü aylığı bağlanır.
İştirakçilerden harp malulü olanlara bağlanacak vazife malullüğü aylığı, harp malulü erlere bağlanacak vazife malullüğü aylığından az olamaz.
Harp ve vazife malullerinin, malullük derecesine göre aşağıdaki yazılı ek göstergelerin yürürlükteki katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak miktar "Harp malullüğü zammı" olarak aylıklarına ayrıca eklenir.
Maluliyet Derecesi | İştirakçiler, erbaş ve erler ile sivil görevliler için |
1 | 1100 |
2 | 950 |
3 | 800 |
4 | 600 |
5 | 500 |
6 | 400 |
Harp malulü sayılacak vazife malullerinden bir harekatın başarıyla sonuçlanmasını şahsen sağladığı ve örnek tutulacak cesaret ve fedakarlık gösterdiği sıralarda bu malullüğe uğradıkları usulüne göre sıralı üstlerince saptanan Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları ile, Türk Silahlı Kuvvetlerince görevlendirilen sivil görevlilere, Genelkurmay Başkanlığının uygun görmesi ve Milli Savunma Bakanının onayı ile harp malullüğü zamları % 25 fazlasıyla bağlanır.
Türk Silahlı Kuvvetleri vazife malullerine bağlanacak aylıkların hesabında; 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununun bu Kanunla değişik 64 üncü maddesi uyarınca, kendilerinin harp malulü olması halinde bağlanacak aylık ve harp malullüğü zammı ile vazife malullüğü aylığı arasındaki farkın % 80'i vazife malullüğü aylıklarına ayrıca eklenir.
Harb malullerine aşağıda yazılı yardımlar yapılır:
a) Eksilen vücut organları, son usullere göre yapılması mümkün sunileriyle tamamlattırılır ve gerekirse tamir ettirilir veya yenisi yaptırılır.
b) Yurt içinde tedavileri mümkün olmadığı sağlık kurulunca tasdik olunacak raporla anlaşılanlar, yurt dışında parasız tedavi ettirilir.
c) Kurumlarla yabancı ortaklıkların işlettikleri tarifeli her çeşit vasıtalarla yapacakları yolculuklarında askerlik şubelerinden tasdikli ve fotoğraflı hüviyet cüzdanına istinaden muvazzaf ordu mensupları gibi ücret alınır ve bilet ve yer temininde tercih edilirler.
ç) Yaşamak için gerekli hareketleri kendi kendine yapmaktan aciz oldukları sağlık kurulunca tasdikli raporla anlaşılacak ve kimsesizlikleri 108 inci maddeye göre belirtilecek olanlar Sandıkça, kurulacak (Harb malulleri Yurdu) nda parasız barındırılır ve tedavileri yaptırılır. Yedirilmeleri için harcanacak paralar, bunların aylık ve harb malullüğü zamlarından kesilir.
d) Çocuklarından biri okulunu bitirmiş veya bütünlemeye kalmaksızın bulunduğu sınıfa yükselmiş bulunmak şartiyle ve her yıl adedi yüzü geçmemek üzere Devlete ait yatılı orta öğrenim okul ve müesseselerinde parasız okutturulur.
Savaşta ölenlerin çocukları da nazara alınır.
Şu kadar ki, talip olanlar (100)'ü geçtiği takdirde Sandık Yönetim Kurulunca bu sayı yıllık bütçe imkanlarına göre artırılabilir.
e) Ayakta veya meskende tedavileri halinde kullanılacak ilaç ve sağlık malzemesi hakkında, bu Kanuna 1425 sayılı Kanunla eklenen değişik Geçici 7 nci madde hükümleri uygulanır.
f) (ç) fıkrası dışında kalanlar, müracaat edecekleri genel ve katma bütçeli dairelerle belediyelerin hastanelerinde parasız muayene ve tedavi edilirler.
(a), (b), (ç) fıkralarında yazılı yardımlar için Sandıkça harcanacak paralar her yıl sonunda faturası karşılığında Hazineden alınır.
Yukarıdaki hükümler 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamındaki sigortalılar ile hak sahipleri hakkında ilgisine göre uygulanır.
ON DOKUZUNCU KISIM
Dul ve Yetim Aylığı Bağlanacak Haller
Dul ve yetim aylıkları:
a) Cumhurbaşkanı iken veya ayrıldıktan sonra ölenlerin,
b) İştirakçilerden fiili hizmet müddetleri 10 yıl ve daha fazla olanlardan ölenlerin,
c) Emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı alanlardan (aylığa müstahak duruma girip te henüz bağlama yapılmamış olanlar dahil) ölenlerin,
ç) İştirakçilerden 45 inci maddede yazılı vazifeden doğma sebeplerle ölenlerin veya aynı sebeplerden doğma kaza ve yaralanmaları üzerine tedavi sırasında veya ameliyat yüzünden ölenlerin;
d) Erlerden 56 ncı maddede yazılı vazifeden doğma sebeplerle veya aynı sebeplerden doğma kaza ve yaralanmaları üzerine tedavi sırasında veya ameliyat yüzünden ölenlerin;
e) Erlerden 56 ncı madde gereğince vazife malullüğü aylığı alanlardan (aylığa müstahak duruma girip te henüz bağlama yapılmamış olanlar dahil) ölenlerin,
f) Fiili hizmet müddetleri 10 yıl ve daha fazla olup ta kesenekleri geri verilmemiş durumda olanlardan 61 yaşını doldurmadan ölenlerin,
g) Vazife malullüğü geçtiğinden dolayı aylığı kesilmiş ve emeklilik hakkı tanınan bir vazifeye tayin edilmemiş ve fiili hizmet müddetleri de 10 yılı doldurmuş bulunanlardan ölenlerin,
Ölüm tarihinde bu kanuna göre aylığa müstahak dul ve yetimlerine bağlanır.
66 ncı maddede sözü geçen dul ve yetimler şunlardır:
a) Karı;
b) Koca;
c) Çocuklar;
ç) Ana;
d) Baba
YİRMİNCİ KISIM
Dul ve Yetim Aylıkları
Dul ve yetim aylıkları:
Ölenin bağlanmış veya bu Kanun hükümlerine göre hesaplanacak emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylıklarının;
a) Dul karı ve koca için % 50'si, aylık alan yetimi bulunmayanların dul eşlerine % 75'i,
b) Çocuklarla ana veya babanın her biri için % 25'i, oranında bağlanır.
Ölenin aylığa müstehak bir dul karı veya kocası ile bir yetimi bulunması halinde, dul karı veya kocaya % 60, yetimine % 30 oranı uygulanır.
Ölenin önceki eşinden olan çocuklarıyla, hem anadan hem babadan yetim olan veya af kanunlarına göre tescil edilmiş bulunan çocuklarına % 30 oranında aylık bağlanır. Sonradan hem anadan hem babadan yetim duruma giren çocukların aylıkları da % 30 oranı uygulanmak suretiyle yükseltilir.
Emekli, adi malullük, vazife malullüğü aylığı alan veya iştirakçi olan dul eşe % 50 oranında dul aylığı bağlanarak ödenir.
Yukarıda belirtilen oranlara göre bağlanacak dul ve yetim aylıkları toplamı, bunlara esas tutulan, emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylıklarından fazla olursa, fazlası, dul ve yetim aylıklarından mütenasiben indirilir.
Ölen, dul karı veya koca bırakmazsa veya bıraktığı koca aylığa müstehak değilse, bunların payı çocuklarla ana babanın aylıklarına eşitlikle eklenir. Şu kadar ki, bu aylıkların toplamı yapılan eklemelerden sonra bağlamaya esas tutulan aylığın yetim bir kişi ise % 50'sini, 2 kişi ise % 80'ini, 3 kişi ise % 100'ünü geçemez.
Dul ve yetimlerin aylık oranlarının yükseltilmesini gerektiren durumların doğması, sonradan veya yeniden aylık ödenmesine hak kazanılması veyahut ödenmekte olan aylıkların kesilmesi hallerinde yukarıdaki hükümler gözönüne alınarak, ödenecek aylıklar yeniden hesaplanır.
Dul ve yetim aylıklarının bağlanmasında:
a) İştirakçilerle 88 nci madde gereğince kesenekleri geri verilmemiş olanlardan veya vazife malullüğü aylığı kesilmiş ve emeklilik hakkı tanınan bir vazifeye tayin edilmemiş durumda bulunanlardan ölenler için; bunların adi malul olmaları halinde kendilerine bağlanması gereken aylıklar,
b) Emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı almakta olanlardan, (aylığa müstahak duruma girip te henüz bağlama yapılmamış olanlar dahil) ölenler için; bu aylıklar ile varsa son hizmet ve harp malullüğü zamları toplamı,
c) İştirakçilerle emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı bağlandıktan sonra tekrar emeklilik hakkı tanınan bir hizmete girenlerden vazifeden doğma sebeplerle ölenler ile aynı sebeplerden doğma kaza ve yaralanmaları üzerine tedavi sırasında veya ameliyat yüzünden ölenler için; kendilerinin birinci dereceden vazife malulü olmaları halinde bağlanacak vazife malullüğü aylıkları;
ç) Emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı alanlardan yedek er olarak silah altına alınanlardan (c) fıkrasında yazılı surette ölenler için; eski aylıkları ve 56 ncı maddeye göre birinci derece üzerinden hesaplanacak vazife malullüğü aylıkları toplamı,
d) Yukarıdaki (c) ve (ç) fıkralarında yazılı olanlar 64 üncü madde kapsamına girmekte iseler veya 64 üncü madde de yazılı hallerde şehit olmuşlarsa; (c) ve (ç) fıkralarında yazılı ve 64 üncü maddede öngörülen esaslara göre saptanacak aylıklar ile yine 64 üncü maddeye göre birinci maluliyet derecesi üzerinden hesaplanacak harp malullüğü zammı toplamı,
esas tutulur.
Birden fazla karısı olan kocanın ölümünde 68 inci maddede yazılı nispette hesaplanacak dul aylığı, bunlar arasında paylaştırılmak suretiyle bağlanır. Bunlardan birinin ölümünde veya aylığının kesilmesini gerektiren bir duruma girmesinde aylığı en çok bir yıl içinde yazı ile Sandığa müracaat olunması şartıyla kalan dul bir ise onun aylığına ve birden fazla ise eşitlikle bunların aylıklarına eklenir. 77 nci maddenin (a) fıkrası hükümleri bunların birbirleri hakkında da uygulanır.
İştirakçi karı veya koca eşinden 30 yaş veya daha büyük ise ölümünde eşine yarı nispetinde aylık bağlanır. Ancak evlenme akdi en az 10 yıl evvel yapılmış veya çocukları olmuş ise bu indirme yapılmaz.
Emekli olduktan sonra evlenenler hakkında dahi aynı hükümler uygulanır.
(,...)
(..,.)
(.,..)
Bu Kanunun 56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddeleri, 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesi ve 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre aylık bağlanmış malullerden ölenlerin ya da bu hükümlere göre aylık bağlanmasını gerektiren olaylar sebebiyle hayatını kaybedenlerin ana veya babalarına, ölüm tarihini takip eden ay başından geçerli olmak üzere 5510 sayılı Kanunun 56 ncı maddesi ile bu Kanunun mülga 77 nci ve 92 nci maddelerinde sayılan haller hariç olmak kaydıyla herhangi bir şart aranmaksızın aylık bağlanır; erbaş ve erler ile yedek subay ve yedek astsubay okulu öğrencilerinin ana veya babasına bağlanan aylığın toplamı 16 yaşından büyükler için tespit edilen bir aylık asgari ücretin net tutarından az olamaz. Babaya bağlanan aylık, dul ve yetimlerin bulunması hali de dahil, ana ve babaya eşit olarak paylaştırılarak ödenir. Dul ve yetimlerle beraber baba veya anaya aylık bağlanması halinde, eş ve çocukların aylıkları baba veya ananın bulunmadığı durumlarda bağlanacak aylıktan az olamaz. Erbaş ve erler ile yedek subay ve yedek astsubay okulu öğrencilerinin ana ve babalarına bağlanacak aylığın 16 yaşından büyükler için tespit edilen bir aylık asgari ücretin net tutarına yükseltilmesi amacıyla aylık yükseltilmesi yapılan hallerde ilave edilen kısım hariç olmak kaydıyla, bu fıkra kapsamında ana ve babalara bağlanacak aylıklar Cumhurbaşkanı kararı ile %200’üne kadar yükseltilebilir. Ödenecek aylığın Cumhurbaşkanınca artırılması halinde, bağlanan aylıkta meydana gelecek farklar ile dul ve yetimlerle beraber aylık bağlanması halinde, baba veya anaya bağlanan aylıklar da sosyal güvenlik kurumlarınca Hazineden tahsil edilir.
(.,.)
67 nci maddede yazılı çocuklardan, Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre:
a) Nesebi sahih;
b) Nesebi tashih edilmiş;
c) Evlat edinilmiş;
ç) Nesebi sahih olmıyan; (anadan aylığa müstahak olma halinde)
d) Tanınmış;
f) Babalık davası ile hükmen tanınmış; (Türk Medeni Kanununun 297 nci maddesi gereğince babanın yalnız para ödemesi için açılan davalar sonunda bu yolda hüküm alınması hariç.)
çocuklar anlaşılır.
Ölüm tarihinde (18) yaşını, ortaöğrenim yapmakta ise (20) ve yükseköğrenim yapmakta ise (25) yaşını doldurmamış erkek çocuklara aylık bağlanır.
Ölüm tarihinde (18) yaşını doldurmuş ve öğrenci olmamaları nedeniyle aylık bağlanmamış erkek çocuklara, öğrenim durumlarına göre yukarıdaki bentte belirtilen yaşları geçmemek şartıyla aylık bağlanır.
Yetim aylığını almakta iken öğrenim durumlarına göre yukarıda belirtilen yaşları doldurmaları veya öğrencilik durumlarının sona ermesi nedeniyle aylıkları kesilen veyahut ortaöğrenimde (20) yaşını doldurmuş olmaları nedeniyle aylık bağlanmamış erkek çocuklardan, yukarıda belirtilen yaşları geçmemek şartıyla yeniden veya ilk defa öğrenci olanlara öğrenci oldukları tarihi takip eden aybaşından itibaren aylık bağlanır.
Ortaöğrenimi bitirdikten sonra ve (20) yaşını doldurmadan önce ilk ders yılında yükseköğrenime başlayan erkek çocukların aylıkları aralıksız ödenir.
Ortaöğrenimi bitirdikten sonra yükseköğrenime devam edebilmek için yurt dışında yabancı dil öğreniminde geçen sürenin en çok bir yılı ile master ve lisans üstü uzmanlık öğrenimlerinde geçen sürelerin tamamı yükseköğrenimden sayılır.
Bir yükseköğrenimin bitirilmesinden sonra ikinci bir yükseköğrenimde geçen süreler ile doktora veya ikinci defa yapılan master veyahut lisans üstü uzmanlık öğreniminde geçen sürelerde aylık ödenmez.
Ölüm tarihinde iyileştirilmesi olanaksız hastalıklarının veya sakatlıklarının çalışmalarına engel olduğu sağlık kurulunca onaylanacak raporla tespit edilenlere muhtaç olmaları şartıyla, ölüm tarihindeki yaşları ne olursa olsun ölüm tarihini izleyen aybaşından, sonradan bu şekilde malul ve muhtaç duruma düştükleri anlaşılanlara kendileri veya veli veyahut vasileri tarafından Sandığa müracaat tarihlerini takip eden aybaşından itibaren aylık bağlanır.
Aylık almakta iken yukarıdaki bent kapsamına girdikleri aynı şekilde anlaşılanların aylıkları, yaşları dolayısıyla aylıklarının kesilmesi gereken tarihte kesilmeyerek ödenmeye devam edilir.
5 yıl ve daha fazla fiili hizmeti bulunanların aylık bağlanan kız ve erkek çocukları hakkında da (malullük şartları hariç) bu madde hükümleri uygulanır.
Kendisinden aylık bağlanacak olanların ölümü tarihinde evli bulunmayan kız çocuklarına aylık bağlanır.
Evlenme dolayısıyla aylığı kesilmiş olanlardan sonradan boşanan veya dul kalanların da eski aylıkları bağlanarak ödenir.
Ölüm tarihinde evli olmaları sebebiyle aylık bağlanmamış kız çocuklarından bilahare boşanan veya dul kalanlara da bu tarihleri takip eden ay başından itibaren aylık bağlanır. Bu takdirde evvelce 68 inci madde gereğince ölüm tarihinde müstahak dul ve yetimlere bağlanmış olan aylıklarda; bu kere aylık bağlanan çocuk da nazara alınmak suretiyle gerekirse düzeltme yapılır.
Ölüm tarihinde gebe olan karının sonra doğurduğu çocuğa, doğum gününü takip eden ay başından itibaren aylık bağlanır. Ve evvelce 68 inci madde gereğince ölüm tarihinde müstahak dul ve yetimlere bağlanan aylıklarda, doğan çocukta nazara alınmak suretiyle, gerekirse, düzeltme yapılır.
Ölümden sonra mahkemece babalığa hükmolunan çocuklar hakkında da aynı hükümler uygulanır.
YİRMİ BİRİNCİ KISIM
Dul ve Yetim Aylığının Bağlanmıyacağı Haller
Aşağıda yazılı hallerde dul ve yetimlere aylık bağlanmaz:
a) Kendisinden aylık bağlanacak, iştirakçiyi veya emekli, adi malullük, vazife malullüğü aylığı alanı;
Kasten ve haksız yere öldüren veya öldürmeye teşebbüs edenlere veya bu kanun gereğince adi malul sayılacak hale getirenlere;
b) Kendisine aylık bağlatacak iştirakçiye, veya emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı alana veya ailesine karşı ağır bir cürüm işlediğinden veya bunlara karşı kanunen mükellef olduğu vazifeleri ifada büyük bir kusur irtikap eylediğinden dolayı ölüme bağlı bir tasarrufla mirastan ıskat edilenlere;
c) Evli kız ve erkek çocuklarla anaya.
İştirakçilerle 88 inci maddeye göre kesenekleri geri verilmemiş veya 62 nci maddeye göre vazife malullüğü aylığı kesilerek emeklilik hakkı tanınan bir vazifeye tayin edilmemiş durumda olup da mahkemece gaipliklerine hükmolunanlardan; fiili hizmet müddetleri 10 yıl ve daha fazla bulunanların dul ve yetimlerine hükmün kesinleştiği tarihten itibaren bir yıl içinde yazı ile Sandığa müracaat etmeleri şartıyla gaipliğin başladığına hükmolunan tarihi ve bir yıl geçtikten sonra yine yazı ile Sandığa müracaat edenlere de müracaatları tarihlerini takip eden ay başlarından itibaren 68 inci madde esaslarına göre aylık bağlanır ve gaipliklerinin geçmesi halinde bağlanan aylıklar gaipliğin geçtiğinin belirdiği tarihi takip eden ay başından itibaren kesilir.
Gaiplikleri geçenlerden bir yıl içinde emeklilik hakkı tanınan bir vazifeye tayin olunanlar, iştirakçi durumlarını tekrar iktisap ederler ve gaiplikleri sırasın da dul ve yetimlerine ödenmiş aylıkların veya toptan ödemenin toplamı adlarına borç kaydedilerek aylık veya ücretleri tutarından emekli, adi malullük veya vazife malulü aylığı bağlanmasında bu aylıklarından ve ölümü halinde de dul ve yetimlerine bağlanacak aylıklardan yüzde on kesilmek suretiyle tahsil olunur.
Yukarıdaki fıkrada yazılı müddet içinde emeklilik hakkı tanınan bir vazifeye tayin edilmeyenlerin Sandıkla ilgileri kesilir ve Sandıkta birikmiş keseneklerinin faizsiz toplamı dul ve yetimlere ödenen aylıkların veya 82 nci maddenin (d) fıkrasına göre yapılan toptan ödemenin toplamından fazla ise, fazlası toptan kendilerine ödenir. Noksan ise farkı aranmaz.
Gaiplikleri geçenlerden; emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı bağlanmasına hak kazanmış durumda olanlar hakkında yukarda ki fıkra hükmü tatbik edilmeyip istediklerinde kendilerine müstahak oldukları aylıklar bağlanır ve yukarda ikinci fıkrada gösterilen borçları bu aylıklarından kesilir.
Emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylıklarından birini almakta iken gaipliklerine hükmolunanların dul ve yetimlerine aylık bağlanır. Gaiplikleri geçenlerin kendi aylıklarının ödenmesine başlanır ve gaiplikleri sırasında dul ve yetimlerine ödenen aylıkların toplamı, emekli aylıkları toplamından eksik ise farkı ayrıca kendisine toptan ödenir.
5434 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra harp de kaybolan iştirakçilerin dul ve yetimlerine gaipliğin hükme bağlandığı tarihi takip eden aybaşından itibaren vazife yüzünden ölmüş olanlar gibi ve durumlarına göre bu kanunun hükümleri gereğince aylık bağlanır. Gaiplikleri geçmesi halinde yukardaki fıkralar hükümleri kıyasen tatbik olunur. Bunlardan fiili hizmet müddetleri 10 yıldan az olduğundan dolayı dul ve yetimlerine toptan ödeme yapılmış ise ödenen para, bağlanan aylıkların müterakiminden indirilerek varsa artanı aylıklarının dörtte birinin kesilmesi suretiyle tahsil olunur.
64 ncü maddede belirtilen zaman ve durumlarda gaip olanların dul ve yetimlerine gaiplik kararında gaipliğin başlangıcı olarak belirtilen tarihi izleyen aybaşından itibaren birinci derece harp malullüğü aylığı üzerinden aylık bağlanır ve harp malullüğü zammı ödenir.
Gaiplikleri nedeniyle dul ve yetimlerine aylık bağlananların, gaipliklerinin sona ermesi halinde dul ve yetimlerinin aylıkları, gaipliğin geçtiği tarihi izleyen aybaşından itibaren kesilir ve ödenmiş aylıklar geri alınmaz.
64 üncü maddede öngörülen durumlarda gaip oldukları Genelkurmay Başkanlığınca bildirilenler hakkında mahkeme hükmü beklenmeksizin bu Kanunun gaipliğe ilişkin hükümleri uygulanır.
64 üncü maddede yazılı hallerde şehit olduğu iddia olunanların aylığa müstahak dul ve yetimleri tarafından, aylık bağlanması isteği ile yapılacak müracaatlarda mahkemelerden aldıkları veraset vesikaları ile Sandık gıyabında yapılmış muhakeme sonunda aldıkları ilamlarda gösterilen şehitlikler, resmi kayıtlara göre hakikate uygun değilse Sandık, bu vesika veya ilamlardaki ölümün şehitlikle olduğu hakkındaki hüküm ve kararların bozulmasını ilgili mahkemeden istemeğe yetkilidir.
92 nci madde gereğince emeklilik hakkı düşen iştirakçilerden fiili hizmet müddetleri 20 yıl ve daha fazla olanlarla 93 üncü madde gereğince aylıkları kesilen emekli, adi malul veya vazife malullerinin yalnız Türkiye sınırları içinde Türk uyruğunda kalan, muhtaç dul ve yetimlerine, mezkur maddedeki durumlarının belli olduğu tarihlerden itibaren en çok bir yıl içinde yazı ile Sandığa müracaatlarını takip eden ay başından itibaren aylık bağlanır. Durumlarının zail olduğu tarihleri takip eden ay başından itibaren kesilerek ölümlerinde müstahak olanlara tekrar bağlanır.
(…)
YİRMİ İKİNCİ KISIM
Toptan Ödeme
Toptan ödeme, aşağıda yazılı hallerde yapılır:
a) Yaş haddinden dolayı emekliye ayrılanlardan veya (61) yaşını doldurarak emekliye ayrılmalarını isteyenlerden, fiili hizmet müddetleri 15 yıldan az olanlara;
b) 39 uncu maddenin (e) ve (f) fıkralarında yazılı olanlardan; fiili hizmet müddetleri 25 yılı doldurmamış olanlara;
c) Haklarında adi malullük hükümleri tatbik edilen iştirakçilerden; fiili hizmet müddetleri 10 yıldan az olanlara;
ç) Vazife malullüğü geçtiğinden aylığı kesilmiş ve emeklilik hakkı tanınan bir vazifeye tayin edilmemiş durumda iken (61) yaşını dolduranlardan; fiili hizmet müddetleri 15 yıldan az olanlara veya yine bu durumda iken ölen ve fiili hizmet müddetleri 15 yıldan az olanların; dul ve yetimlerine;
d) Mahkemece gaipliklerine hükmolunan iştirakçilerden fiili hizmet müddetleri 10 yıldan az olanların; hüküm tarihinden itibaren bir yıl içinde yazı ile Sandığa müracaat eden dul ve yetimlerine.
Toptan ödeme, ilgililerin, fiili ve itibari hizmet süreleri ile borçlandıkları hizmet süreleri için ödedikleri paralara tekabül eden süreler toplamının her tam yılı ile, görevlerinden ayrıldıkları tarihteki emekli keseneğine esas aylıklarının iki katının çarpımından oluşan miktarı ifade eder. Hizmet süresi toplamında bulunan yıl kesirleri tama iblağ edilir. Tahakkuk ettirilen toptan ödeme miktarı, bir yıllık hizmet için tahakkuk ettirilecek miktardan az olamaz.
70, 71 ve 72 nci maddelerle 74 üncü maddenin 1 inci fıkrası 75 ve 77 nci maddeler hükümleri, dul ve yetimlere yapılacak toptan ödemelerde de uygulanır.
Ölüm tarihinde çalışmağa mani ve tedavisi imkansız hastalık veya malullük sebepleriyle muhtaç oldukları sağlık kurulunca tasdik edilecek raporla anlaşılan erkek çocuklara da yaş kaydı aranmaksızın toptan ödeme yapılır.
Ancak gerek bunların, gerek muhtaç ana, baba ve kocanın müstahak sayılabilmesi için ölüm tarihinden itibaren en çok iki yıl içinde yazı ile Sandığa müracaat olunması şarttır.
İstihkak sahibi olanlardan hepsi müracaat etmemiş olduğu takdirde müracaat edenlerin hissesi ödenir ve müracaat etmeyenlerin hissesi ölüm tarihinden itibaren iki yıl müddetle mevkuf tutulur. Bu müddet içinde müracaat vaki olmadığı takdirde bunların hisseleri 83 üncü madde hükümleri mahfuz kalmak üzere diğerleri arasında taksim olunur.
Ölüm tarihinde dul karı gebe ise, gebelik dul karı tarafından ölüm tarihinden itibaren en çok 6 ay içinde yazı ile Sandığa bildirilmek şartıyla doğacak çocuk için de toptan ödeme tahakkuk ettirilerek Sandıkta saklı tutulur ve doğumda genel hükümlere göre ödenir.
Doğum olmaz veya çocuk ölü doğarsa, bu para, 68 inci madde hükümlerine göre gerekiyorsa diğerlerinin hisselerine eklenir.
Ölümlerinde aylığa veya toptan ödemeye müstahak dul ve yetim bırakmayanların kesenekleri Sandığa kalır.
YİRMİ ÜÇÜNCÜ KISIM
Emekli Keseneklerinin Geri Verilmesi
Aşağıda yazılı sebeplerle, emeklilik hakkı tanınan vazifelerden ayrılanların, Sandıkla ilgileri kesilir ve o tarihe kadar aylık ve ücretlerinden kesilerek Sandıkta birikmiş kesenekleri (34 ve 38 inci maddelerde yazılı kesenek ve karşılık toplamlarının kesenek itibar edilen kısımları dahil) faizsiz olarak kendilerine ödenir.
a) İstifa edenler; (Milletvekilliğine seçilmek üzere seçim kanununda yazılı müddet içinde istifa etmiş olup ta milletvekili seçilmiş bulunanlar hariç)
b) İstifa etmiş sayılanlar;
c) Emeklilik hakkı tanınmayan kadrolara nakil suretiyle tayin edilenler;
ç)
d) Belediye başkanlığından veya il daimi komisyonu üyeliğinden 39 uncu maddenin (b) fıkrasında yazılı duruma girmeden ayrılanlardan emeklilik hakkı tanınan bir vazifeye tayin edilmemiş veya 40 ıncı maddede yazılı yaş hadleri sebebiyle tayin edilememiş olanlar;
e) İdareten veya cezaen vazifelerine son verilenler;
f) Asillikleri tasdik olunmayarak vazifelerine son verilen stajyerler ve adaylar;
g) Bakanlık emrine alınanlardan, kurumlarca teklif edilen eski vazifelerine eşit veya bir aşağı derecedeki emeklilik hakkı tanınan vazifeleri kabul etmemek suretiyle ilgisi kesilerek aylıksız duruma geçenler;
h)
ı) Kadro yüzünden açıkta kalanlardan aylıksız veya ücretsiz duruma girenler;
j) Kadroları kurumlarınca geçici hale getirilenler;
k) 92 nci madde gereğince emeklilik hakkı düşen iştirakçiler;
l) Harp okulları ve astsubay meslek yüksek okullarındaki öğrenciler ile astsubay nasbedilmek üzere temel askerlik eğitimine tâbi tutulanlardan eğitimlerini tamamlayamayarak ayrılanlar (yalnız öğrenci aylıklarından kesilen miktarlar);
m) Muvazzaflık hizmetini kısa veya tam olarak yapmak üzere vazifeleri ile ilgileri kesilmek suretiyle silah altına alınan iştirakçilerle, seferberlik, talim veya manevra için er olarak silah altına alınan ve vazifeleri ile ilgileri kesilen hizmetliler;
Bu maddede yazılı olanlardan fiili hizmet müddetleri ile fiili hizmet zamları 5 yılı doldurmamış bulunanlara bir şey verilmez. Ancak tekrar iştirakçi olanların hakları devam eder.
87 nci maddenin (a, b, c, d, e, g, h, i, j, m) fıkralarında yazılı olanlardan fiili hizmet müddetleri 10 yıl ve daha fazla bulunanların ayrılışlarında kesenekleri geri verilmez.
YİRMİ DÖRDÜNCÜ KISIM
İkramiye
Hizmet sürelerinin tamamı bu Kanun ve/veya 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun geçici 4 üncü maddesi kapsamında geçenlerden emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı bağlanan veyahut toptan ödeme yapılan asker ve sivil tüm iştirakçilere, her tam fiili hizmet yılı için aylık bağlamaya esas tutarın bir aylığı emekli ikramiyesi olarak verilir.
Birinci fıkra kapsamına girmemekle birlikte, bu Kanun ve/veya 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi kapsamında hizmeti bulunanlardan mülga 2829 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumlarına Tabi Olarak Geçen Hizmetlerin Birleştirilmesi Hakkında Kanunun 8 inci maddesi uyarınca birleştirilen hizmet süreleri üzerinden emeklilik, yaşlılık ya da malullük aylığı bağlananlara ise; bu Kanun veya 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi hükümlerine tabi olarak bu Kanuna tabi daire, kuruluş ve ortaklıklarda geçen çalışmalarının, 25/8/1971 tarihli ve 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesinde belirtilen kıdem tazminatına hak kazanma şartlarına uygun olarak sona ermiş olması şartıyla emekli ikramiyesi ödenir.
İkinci fıkra uyarınca ödenecek emekli ikramiyesi, bu Kanun veya 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi kapsamına giren görevlerde geçen her tam fiili hizmet yılı ile sınırlı olarak bu görevlerden ayrıldıkları tarihteki emeklilik keseneğine esas aylık tutarı üzerinden ve aylığın başlangıç tarihindeki katsayılar dikkate alınarak ödenir. Mülga 2829 sayılı Kanunun 12 nci maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi ile üçüncü fıkrasının son cümlesinin bu maddeye aykırı hükümleri uygulanmaz.
Yukarıdaki fıkralara göre mülga 2829 sayılı Kanunun 8 inci maddesi uyarınca birleştirilen hizmet süreleri üzerinden aylık bağlananlara ödenecek emeklilik ikramiyesinin hesabında bu Kanun veya 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi hükümlerine tabi olarak bu Kanuna tabi daire, kuruluş ve ortaklıklarda geçen ve 1475 sayılı Kanunun 14 üncü maddesine göre kıdem tazminatı ödenmesini gerektirmeyecek şekilde sona eren geçmiş hizmet süreleri ve her ne suretle olursa olsun evvelce iş sonu tazminatı veya bu mahiyette olmakla birlikte başka bir adla tazminat ödenen süreleri ile kıdem tazminatı ya da emekli ikramiyesi ödenmiş olan süreleri dikkate alınmaz. Ancak, mülga 2829 sayılı Kanun hükümleri uygulanmış olmakla birlikte, bu Kanun veya 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi kapsamında hizmetleri arasında başka bir sigortalılık hali kapsamında çalışması bulunmayanların emekli ikramiyesine esas fiili hizmet sürelerinin hesabında, 1475 sayılı Kanunun 14 üncü maddesindeki şartlar aranmaz.
Emekli ikramiyesinin hesabına esas hizmet süresinin tespitinde dikkate alınmak üzere, emeklilik veya malullük aylığı bağlanması dışında herhangi bir sebeple görevleri sona erenler için, görevin sona erme sebebinin bu durumu kanıtlayan belgelerle birlikte yazılı olarak kuruma bildirilmesi ve bunların özlük dosyasında saklanması zorunludur. Bu zorunluluğa uymayanlar ikinci fıkra hükümlerinden yararlandırılmazlar.
İştirakçilerden, kanunlarla belirlenen bekleme süreleri sonunda kadrosuzluk veya yaş haddi sebebiyle emekliye sevk edilenler ve vazife malullüğü hükümlerine göre vazife malullüğü aylığı bağlananlar ile ölüm sebebiyle haklarında emeklilik işlemi uygulananlara; bu Kanuna göre aylığa hak kazandıkları tarihi takip eden üç ay içinde emekli ikramiyesinin hesaplanmasına esas alınan katsayılarda meydana gelecek artış nedeniyle oluşacak ikramiye farkları ile ilk mali yılın birinci ayında katsayılar dışındaki diğer unsurlarda meydana gelecek artışa, bu tarihte yürürlükte olan katsayılar uygulanmak suretiyle bulunacak ikramiye farkları, emekli ikramiyesi ile ilgili hükümlere göre ayrıca ödenir. Ancak, aylığa hak kazandıkları tarihi takip eden üç ay içinde katsayılarda artış yapılmadığı takdirde, müteakiben katsayılarda altı ay içinde yapılacak ilk artıştan doğan ikramiye farkları da bunlara ayrıca ödenir.
Emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı bağlanmadan veyahut toptan ödeme yapılmadan ölen iştirakçiler için yukarıdaki esaslara göre hesaplanacak ikramiyenin tamamı, aylığa veya toptan ödemeye hak kazanan dul ve yetimlere, bu Kanunun mülga 68 inci maddesinde gösterilen hisseleriyle orantılı olarak ödenir.
Emekli ikramiyesini aldıktan sonra yeniden iştirakçi durumuna girenlerin tekrar emekliye ayrılmalarında, sadece sonradan geçen hizmetlerine karşılık yukarıdaki esaslara göre emekli ikramiyesi ödenir.
Bu Kanunun mülga 88 inci maddesi kapsamına girenlerin emekli ikramiyeleri hakkında da yukarıdaki hükümlere göre işlem yapılır.
Sosyal Güvenlik Kurumunca tahakkuk ettirilmiş veya ettirilecek emekli ikramiyelerini almadan ölenler ile ölüm tarihinde aylığa müstahak dul ve yetim bırakmadan ölen iştirakçilerin ikramiyeleri, kanuni mirasçılarına ödenir.
Bu madde gereğince Sosyal Güvenlik Kurumunca ödenen emekli ikramiyeleri, düzenlenecek fatura üzerine Sayıştay ve Danıştay başkanları için kendi kurumları, diğerleri için emekliye sevk onayını veren kurum tarafından karşılanır. Özelleştirilen, faaliyeti durdurulan, kapatılan veya tasfiye edilen kamu idareleri tarafından karşılanması gereken emekli ikramiyesi tutarları ise, emekliye sevk onayı aranmaksızın ve faturası karşılığında Hazine tarafından karşılanır. Bu fıkraya göre Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılacak ödemelerin, fatura düzenlenmesini müteakip iki ay içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna aktarılması zorunludur.
Ölenlerin hak sahiplerine ödenecek emekli ikramiyesinin tahsili hakkında da yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır.
Evlenmeleri sebebiyle dul ve yetim aylığı kesilen eş ve kız çocuklarla anaya bir defaya mahsus olmak üzere almakta oldukları dul veya yetim aylıklarının oniki aylık tutarı evlenme ikramiyesi olarak ödenir.
Bunlardan evlenme tarihinden itibaren oniki aydan önce boşananlarla evliliğin butlanına veya feshine karar verilenlere yeniden aylık bağlanması halinde, ödenmiş bulunan evlilik ikramiyesinin oniki aydan eksik süreye ait kısmı tahsil edilinceye kadar aylıkları ödenmez.
YİRMİ BEŞİNCİ KISIM
Aylıkların Başlangıcı
Bu Kanuna göre bağlanan çeşitli mahiyetteki aylıkların ödenmesi aşağıdaki fıkralarda yazılı tarihlerden başlar:
a) 42 nci maddede yazılı olanlar için mezkür madde hükmü dairesinde yazı ile vaki isteme tarihini takip eden ay başından;
b) Emeklilik hakkı tanınan bir vazifede iken bu kanunda yazılı çeşitli sebeplerle emekliye ayrılanların emekli, adi malullük, vazife malullüğü aylıklarıyla ölenlerin dul ve yetimlerine bağlanacak aylıklar hizmet aylıklarının kesildiği tarihi takip eden ay başından; (Emekliliklerini kendileri istemiş olanlar bu istemelerinin kabul edildiği salahiyetli makamlarca kendilerine yazı ile bildirilmezse isteklerini yaptıkları tarihten itibaren bir aydan evvel olmamak üzere vazifelerini terk edebilirler. Bunların emeklilik isteklerinin kabul edildiğinin salahiyetli makamlarca yazı ile bildirilmesi tarihinden itibaren en çok bir ay içinde vazifelerinden ayrılmaları mecburidir. Erlerin vazife malullüğü aylıklarının başlangıcı bu husustaki müracaatlarını takip eden ay başıdır.)
c) Her ne suretle olursa olsun açıkta bulunanlardan emekli aylığına müstahak olanların veya ölenlerin emekli ve adi malullük aylıklarıyla dul ve yetimlerine bağlanacak aylıklar, son ayrıldıkları kurumlara kendileri veya dul ve yetimleri tarafından yazı ile yapılacak müracaat tarihlerini takip eden ay başından;
ç) Emekli, adi malullük ve vazife malullüğü aylığı almakta iken ölenlerin dul ve yetimlerine bağlanacak aylıklar ölüm tarihini takip eden ay başından;
(Şu kadar ki, dul ve yetim aylıklarının tahsisinde 72 nci madde hükmü mahfuz tutulur.) Emekliye ayrılanların ay sonuna kadar olan hizmet aylığı geri alınmaz.
Hükümle veya sicilleri veyahut askeri mahkemelerce verilecek karar üzerine kurumlarınca re'sen emekliye sevk edilenlerin emekli aylıklarının başlangıç tarihlerinden ve yaş haddini dolduranların bu haddi doldurdukları tarihleri takip eden ay başından sonra her ne sebeple olursa olsun kurumlarınca vazifeleriyle ilgileri kesilmeyerek aylık veya ücretleri ödenenlerin bu suretle geçen müddetleri fiili hizmet müddeti sayılmaz ve bunlar için kesenek ve karşılık alınmışsa geri verilir.
Şu kadar ki, bağlanan aylıklar vazifelerinden ayrılarak vazife aylığı veya ücretlerinin kesildiği tarihleri takip eden ay başlarına kadar ödenmez.
YİRMİ ALTINCI KISIM
Emeklilik Haklarının Düşmesini ve Bağlanan Aylıkların Devamlı Olarak Kesilmesini Gerektiren Sebepler
İştirakçilerden Türk vatandaşlığından çıkarılan, Türk vatandaşlığını bırakan, yabancı memleket uyruğuna girenlerin (Türk vatandaşlığını muhafaza edenler hariç) bu Kanunla tanınan her çeşit hakları düşer.
Aylık almakta iken veya aylık bağlama hakkı doğmadan önce, tanınan her çeşit hakları bu madde uyarınca düşenler, bu durumlarının ortadan kalkması halinde, Sandığa yazılı olarak yapacakları müracaatları takip eden aybaşından itibaren ve bu Kanunda öngörülen diğer şartları da taşımaları kaydıyla bu haklardan yeniden yararlandırırlar.
Yukarıdaki hükümler 88 inci madde kapsamına girenlerle, dul ve yetimleri hakkında da uygulanır.
Bu Kanuna göre bağlanan aylıkları alanlardan:
a) 92 nci maddede yazılı durumlara girenlerin;
b) Evlenen dul eşlerin, ana ve kız ile erkek çocukların (harp malulleriyle evlenen karılar hariç);
c) Muhtaç durumdan çıkan ana ve babanın;
ç) 74 üncü madde hükmü uygulanmak suretiyle (18) yaşını, ortaöğrenimde ise (20) yaşını, yükseköğrenim yapmakta ise (25) yaşını geçmemek üzere bu öğrenimlerini bitiren erkek çocukların;
Aylıkları, bu durumlarının kati olarak belirtildiği tarihleri takip eden aybaşından itibaren kesilir.
Bunların, bu Kanun uyarınca yeniden aylığa müstehak olmaları şartıyla tekrar aylıkları bağlanır.
YİRMİ YEDİNCİ KISIM
İki Cihetten veya Aynı Sıfatla (Aylık) veya (Toptan Ödeme)'ye İstihkak Halleri
Bu Kanunda belirtilen istisnalar dışında, iki yönden aylığa hak kazananların, tercih ettikleri aylıkları, Sandığa yazılı müracaatları takip eden aybaşından itibaren ödenir. Diğer aylıkları sürekli olarak kesilir.
Ancak, iki yönden aylığa aynı zamanda hak kazananlara, müstehak oldukları tarihten itibaren fazla olan aylıkları ödenir.
Tercih ettikleri aylıklarını alanlar, yeniden Sandığa yazılı olarak başvurdukları tarihi izleyen aybaşından itibaren bu isteklerinden dönebilirler.
Emekli, adi malullük, vazife malullüğü, harp malullüğü veya er vazife malullüğü aylığı almakta iken dul veya yetim aylığını tercih edenlerin ölümlerinde, dul ve yetimlerine kendi emekli, adi malullük, vazife malullüğü, harp malullüğü, er vazife malullüğü aylıkları üzerinden aylık bağlanır.
Dul ve yetim sıfatıyla toptan ödeme yapılanlara, gerek yine dul ve yetim sıfatıyla gerek kendi vazifelerinden dolayı müstehak oldukları toptan ödeme ayrıca yapılır.
Evlendiğinden dolayı aylığı kesilenlerin, kocasının ölümü sebebiyle toptan ödemeye müstehak olması, yetim aylığının ödenmesine mani olmaz.
İki cihetten aylık veya toptan ödemeye aynı zamanda müstehak duruma girenler hakkında da yukarıdaki hükümler uygulanır.
Dul ve yetim aylığı almakta iken emeklilik hakkı tanınan bir vazifeye giren karı ve çocukların; vazifelerinden dolayı vazife malullüğü aylığına müstahak olmalarında, bu aylıkları bağlanır.
Vazife malullüklerinin geçmesinde de, müstahak iseler, eski dul ve yetim aylıklarının ödenmesine başlanır.
Vazifelerinden dolayı (Toptan ödeme) ye müstahak duruma girmelerinde bu istihkakları verilmekle beraber müstahak iseler kesilen aylıklarının ödenmesine de başlanır.
Dul ve yetim aylığı almakta iken iştirakçi durumuna giren dul ana ile karı ve kızın sonradan kendi vazifelerinden dolayı aylığa müstahak duruma girmelerinde; tercih ederlerse bir ay içinde yazı ile Sandığa müracaat etmek ve müstahak olmak şartıyla, kesilen eski aylıklarının ödenmesine başlanır ve bu durumda iken ölümlerinde; yetimlerine emekliliğe esas olan vazife aylıkları üzerinden aylık bağlanır.
Tercih etmezlerse veya ana muhtaç değilse eski aylıkları sürekli olarak kesilip vazifelerinden dolayı müstahak oldukları aylıkları bağlanır.
Vazifelerinden dolayı (toptan ödeme) ye hak kazanmışlarsa, bu istihkakları verilmekle beraber yine müstahak olmaları şartıyla, kesilen aylıklarının ödenmesine de başlanır.
Toptan ödeme yapılmış dul veya yetimlerin sonradan aynı sıfatların birinden dolayı aylığa müstahak duruma girmelerinde evvelce yapılan toptan ödeme nazara alınmaz.
Dul ve yetim aylığı almakta iken aynı sıfatların birinden dolayı toptan ödemeye hak kazanılmasında da toptan ödeme ayrıca yapılır.
Aylık ve toptan ödemeye istihkak; aynı zamanda doğmuş olursa yine bu hükümler uygulanır.
YİRMİ SEKİZİNCİ KISIM
Emekli, Adi malullük, Vazife malullüğü, Dul ve Yetim Aylığı Alanlardan veya Kesenekleri Geri Verilenlerle Toptan Ödeme Yapılanlardan Bir Vazifeye Tayin Edilenler
Emekli, adi malullük ve vazife malullüğü aylığı alanların; kurumlarda emeklilik hakkı tanınan vazifelere tayin edilebilmeleri için tayin edilecekleri vazifelere ait yaş hadlerini doldurmamış olmaları ve malullerin, malullüklerinin bu vazifeleri yapmağa mani olmadığının sağlık kurulunca tasdik edilecek raporla belirtilmesi şarttır.
Emekli, adi malullük, vazife malullüğü, dul veya yetim aylığı, son hizmet zammı alanlardan; hiçbir şarta bağlı olmaksızın emeklilik hakkı tanınan vazifelere tayin edilenlerin, aylıklarının tamamı, bu vazifelere tayinleri tarihini takip eden ay başından itibaren kesilir. Ancak hayrat hademesinin aylıkları kesilmez ve kendilerine bu hizmetlerinden dolayı son hizmet zammı da yapılmaz.
Vazife malullüğü aylığı alanların, varsa, harp malullüğü zammı ile Harp Okulu öğrencilerinden yetim aylığı alanların bu aylıkları kesilmez.
Bu vazifelerden ayrılanların kesilen aylıklarının ayrıldıkları tarihi takip eden ay başından itibaren müstahak olmaları şartıyla ödenmesine başlanır.
Peşin ödenen aylıklardan yukarda ki fıkra gereğince istirdadı gereken ve tayin tarihlerini takip eden ay başlarından sonraya rastlayan kısımları, Sandığın bildirimi üzerine kurumlarınca ilgililerin istihkaklarından en geç (3) ay içinde ve (3) eşit taksitte kesilmesi suretiyle tahsil olunarak Sandığa gönderilir.
Bu maddenin hayrat hademesi hakkındaki hükümleri dersiamlara da şamildir.
Emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı almakta iken (erlerle emeklilik hakkı şarta bağlı olanlar hariç) emeklilik hakkı tanınan bir vazifeye tayin edilenlerin tekrar emekliye ayrılmalarını istemeleri veya emekliye sevk edilmeleri halinde kendilerine veya ölümlerinde dul ve yetimlerine eski ve yeni hizmetlerinin toplamı üzerinden ve bu kanun hükümleri dairesinde aylık bağlanır.
Ancak, bu gibilere yeniden bağlanacak aylıklar eski aylıklarından az olamaz.
Vazife malullüğü aylığı alan erlerden, sonradan emeklilik hakkı tanınan vazifelere tayin edilenlerin, çeşitli sebeplerle ayrılışlarında veya ölümlerinde bu vazifelerinden dolayı haklarında bu kanunun ilgili hükümleri ayrıca uygulanır.
Sandıkta birikmiş emekli keseneklerini geri almış bulunanlarla, toptan ödeme yapılmış olanlardan, 98 inci maddenin vazifeye alınmaya ait hükümleri mahfuz kalmak üzere, emeklilik hakkı tanınan veya 130 uncu maddede gösterilen vazifelere, belediye başkanlığına, illerin daimi komisyon üyeliklerine geçenlerden, aldıkları paraları, aldıkları tarihlerden itibaren ödeyecekleri tarihe kadar hesaplanacak kanuni faizi ile birlikte toptan Sandığa geri verirlerse;
Tayin veya seçilme tarihindeki yaşlarından, emeklilik hakkı tanınan vazifelerde evvelce geçen fiili hizmet müddetlerinin indirilmesinden sonra kalan yaş sayısı 35’i geçenlerden, 14 üncü maddenin (e) fıkrası uyarınca tamamlayıcı kesenek alınmak şartıyla, Sandıkla ilgilendirilirler ve eski fiili ve itibari hizmet müddetleri yenilerine eklenir.
Ancak;
a) İstekleri ile emekliye ayrılacak olanların bu paraları istek tarihlerinden en az 6 ay önce,
b) Kurumlarınca re'sen (malullük, yaş haddi dahil) emekliye ayrılacak olanlarla ölenlerin, görevleri ile ilgilerinin kesildiği tarihlerden itibaren en geç 6 ay içinde,
kendileri veya dul yetimleri tarafından Sandığa ödenmiş olması şarttır.
Aldıkları paraları, yukardaki süreler içinde geri vermeyenler ile paraları zamanaşımına uğramış bulunanlar emeklilik hakkı tanınan bir vazifeye ilk defa alınmış sayılırlar.
Kesenek veya toptan ödemeleri zamanaşımına uğramış olanlardan, birinci fıkrada yazılı vazifelere geçenler zamanaşımına uğrayan paralarını (faizsiz olarak) yukardaki süreler içerisinde toptan Sandığa geri verirlerse haklarında o fıkra hükümleri gereğince işlem yapılır.
Fiili hizmet müddetlerinin 5 yıldan az olması dolayısıyla 87 nci madde gereğince emekli kesenekleri geri verilmemiş veya tahakkuk ettirilen keseneklerini veyahut toptan ödemeyi henüz almamış olanlar ile alma hakları zamanaşımına uğramamış bulunanlardan, birinci fıkrada yazılı vazifelere geçenler hakkında da paranın iadesi kaydı hariç olmak üzere sözü geçen fıkra hükümleri uygulanır.
Meydana çıkan gaiplerden 78 inci madde gereğince Sandıkla ilgileri kesilenler hakkında da keseneğin geri verilmesinde; gaipliklerinden dolayı dul ve yetimlerine aylık bağlanmış ise, gaiplikleri tarihine kadar Sandıkta birikmiş kesenekleri miktarında bir para, toptan ödeme yapılmış ise, bu para esas alınmak suretiyle yukarıda ki hükümler uygulanır.
Emekli, adi, malullük veya vazife malullüğü aylığı alanlardan; talim, manevra, seferberlik veya harb için silah altına alınanlar hakkında aşağıdaki hükümler uygulanır:
a) Aylıkları, rütbe aylıklarından az ise aradaki fark ilgili kurumlarınca ödenerek, rütbeleri aylıklarından kesenek alınır.
b) Aylıkları, rütbeleri aylıklarından çok ise farkları Sandıkça ödenerek kurumlarca yalnız rütbeleri aylıklarından kesenek alınır.
c) Er olarak silah altına alınanların aylıkları kesilmez.
(a) ve (b) fıkralarında yazılı olanların terhislerinde rütbeleri aylıkları üzerinden 100 üncü madde hükmü uygulanır.
Yukarıdaki hükümler 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamındaki sigortalılar ile hak sahipleri hakkında ilgisine göre uygulanır.
39 uncu maddenin yetersizlik ve disiplin sebepleri hariç olmak üzere (e) ve (f) fıkralarıyla 92 nci maddede gösterilenler, kurumlarda emeklilik hakkı tanınan vazifelerde çalıştırılamazlar.
YİRMİ DOKUZUNCU KISIM
Yaş
Bu Kanunun iştirakçilere ait çeşitli hükümlerinin tatbikinde; emeklilik hakkı tanınan bir vazifeye ilk defa tayin sırasında kurumlara gösterilen nüfus hüviyet cüzdanlarında yazılı doğum tarihleri, eğer 18 yaşını tamamladıktan sonra yaş düzeltilmesi yapılmış ise 18 yaşının doldurulması tarihindeki doğum tarihleri, dul ve yetimler hakkındaki hükümlerinin uygulanmasında da, dul ve yetim aylıklarına veya (toptan ödeme) ye hak kazanıldığı tarihlerde bunların kayıtlı bulundukları nüfus idarelerindeki doğum tarihleri esas tutulur.
Nüfus hüviyet cüzdanlarındaki doğum tarihleri ile nüfus kayıtlarındaki doğum tarihleri arasında fark varsa, nüfus kayıtlarındaki tarih ve birden fazla nüfus kaydı bulunanların bu kayıtları arasında fark varsa, tarihi eski olan kayıt; sonraki kayıt idare veya kaza mercilerinden verilmiş bir karar ile yapılmış veya düzeltilmiş ise, kararlar nüfus kayıtlarına henüz geçirilmemiş olsa bile iştirakçiler için bu karar 18 yaşın doldurulmasından evvel alınmış olmak şartıyla bu kayıt esas olur.
Ancak, doğum tarihlerinde, iştirakçiler için 18 yaşın doldurulmasından sonra, dul ve yetimler için de aylığa veya toptan ödemeye istihkak tarihlerinden geriye doğru bir yıl içinde yapılan düzeltmeler, nazara alınmaz.
Doğum tarihlerinde ay gösterilmemiş ise, o yılın Temmuz ayının birinci günü, ay yazılı gün gösterilmemiş ise, o ayın birinci günü, doğum günü sayılır.
Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarının bu Kanunun 40 ncı maddesinde gösterilen yaş hadleri sebebiyle emeklilik işlemleri; doğum tarihlerinde ay ve gün yazılı olmayanlar ile doğum günleri 1 Eylülden önce olanlar için 1 Eylül, doğum günleri 1 Eylül ve daha sonra olanlar için müteakip yılın 1 Eylül tarihinde yapılır.
Kurumlar kendilerine gösterilen nüfus hüviyet cüzdanlarının tasdikli bir örneğini, ilgililerin işe başlama tarihlerinden itibaren en çok bir ay içinde Sandığa göndermeğe mecburdurlar.
Ancak, Sandık; gönderilen örnekleri nüfus idarelerindeki kayıtları ile karşılaştırabilir ve bunlar hakkında 105 inci maddeye göre muamele yapar.
Nüfus hüviyet cüzdanları ile nüfus kayıt örneklerinin; Sandığa bilerek yanlış bildirilmesinden doğan her çeşit zararlardan, ilgisine göre, kurumlar veya nüfus memurları ve doğru olmayan nüfus hüviyet cüzdanlarının bilerek kurumlara gösterilmesinden doğan her çeşit zararlardan da bunları gösteren veya bunları bilerek kabul edip örneklerini Sandığa gönderenler malen sorumludurlar.
OTUZUNCU KISIM
Muhtaçlık
4857 sayılı İş Kanununun 39 uncu maddesi uyarınca 16 yaşından büyük işçiler için tespit edilen asgarî ücretin net tutarından daha az aylık geliri olup, kendisini ve Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre bakmaya mecbur olduğu ailesi fertlerini geçindirmeye yetecek kadar malı da (para veya o mahiyetteki kıymetler dahil) olmayanlar bu Kanunun uygulanmasında muhtaç sayılırlar.
Muhtaçlık, dul ve yetimler tarafından tanzim ve imzaları ihtiyar heyetlerince tasdik edilecek beyan kağıtları üzerine daimi olarak oturdukları yerlerin bağlı bulundukları il veya ilçe idare heyetleri tarafından muhtaçlık sebepleri açıkça gösterilmek suretiyle verilecek mazbatalarla belirtilir.
Bu mazbatalara karşı ilgili veya Sandık tarafından Danıştay’da dava açılabilir. Sandıkça itirazda bulunulması halinde netice alınıncaya kadar aylığın yarısı ve toptan ödeme, kesenek iadesi ve ikramiye gibi ödemelerin tamamı emanet olarak Sandıkta alıkonulur.
Sandık Yönetim Kurulu, idare heyetlerinin soruşturma ve kararları dışında ilgililerin gelir, kazanç ve malları hakkında başka yerlerde de idare makamları vasıtasıyla ayrıca her çeşit soruşturma yaptırmaya, resmi ve özel idare, müessese ve ortaklıklardan ve şahıslardan bilgi istemeye yetkili ve bunlar da vermeye mecburdurlar.
Sonradan veraset, bağış, vasiyet yoluyla veya başka suretlerle para, menkul ve gayrimenkul mal ve gelir edinmiş veya kazanç sağlamış olanlar; bu durumlarını, bunları iktisap ettikleri tarihten itibaren bir ay içinde beyanname ile Sandığa bildirmeye mecburdurlar. Bu takdirde bu hallerin muhtaçlığını gidermiş olup olmadığı Sandık tarafından evvelce bu muhtaçlığı karara bağlıyan yerler idare heyetlerince yeniden karara bağlattırılır.
Sandık Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre bakmaya mecbur olanlar tarafından bakılmadığından veya bağlanan nafaka veya sağlanan menfaatin azlığından dolayı muhtaç durumda olmaları hasebiyle aylık bağladığı dul ve yetimlerin bakmaya mecbur yakınları aleyhine gerekli nafakanın bağlanması veya bağlanan miktarın artırılması için doğrudan doğruya veya üçüncü şahıs sıfatıyla dava açmaya yetkilidir.
OTUZ BİRİNCİ KISIM
Aylık Bağlanıncıya, Toptan Ödeme ve Kesenek İadesi Yapılıncaya Kadar Verilecek Avanslar
İlgililere bu Kanun gereğince aylık bağlanıncaya kadar geçecek müddet için yazı ile Sandıktan istemelerinde aşağıdaki esaslara ve bu kanunun genel hükümlerine göre (avans aylık) ödenir:
a) Emeklilik hakkı tanınan vazifelere alınmış emekli, adi malul ve vazife malullerinden emekliye ayrılanlara, kesilen aylıkları,
b) Emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı bağlanacak veya aylık şeklinde son hizmet zammı yapılacaklara bu aylıklarının dul ve yetimlere de (68) inci maddeye göre bağlanması gereken aylıkların yarısı.
Bağlanan aylıkların avans aylıklardan artanı toptan ödenir. Fazla ödendiği anlaşılan kısım, bağlanan aylığın dörtte birinin kesilmesi suretiyle geri alınır.
Müstahak olmadıkları sonradan anlaşılanlara ödenmiş avans aylıklar genel hükümlere göre tahsil edilir.
İlgililerin, aylık yerine (toptan ödeme) ye müstahak bulundukları anlaşılırsa, ödenen avans aylıklar, toptan ödemelerden indirilir.
Bu Kanun gereğince (toptan ödeme) yapılıncaya kadar yazı ile istemeleri şartıyla, Sandıkta birikmiş kesenekler ilgililere veya (68) inci maddede yazılı nispetlere göre, dul ve yetimlerine avans olarak ödenir.
Bu Kanun gereğince kesenekleri geri verileceklere, ödeme yapılıncaya kadar, yazı ile istemeleri şartıyla, yarısı avans olarak verilir.
Yer sarsıntısından zarar gören bölgelerin, Bakanlar Kurulunca belirtilecek yerlerinde veya yangın, sel gibi önemli olaylara maruz kalan yerlerde, yardıma muhtaç olacak derecede malca veya bedence mühim zarara uğradıkları o yerlerin idare heyetleri tarafından tasdik olunan; emekli, adi malul, vazife malulü ve dul ve yetimlere, aylıklarının üç mislini geçmemek üzere Yönetim Kurulunca uygun görülecek miktarda avans verilir.
Bu avanslar, ilgililerin aylıklarından eşit taksitlerle ve ödeme tarihlerinden itibaren iki yıl içinde geri alınır.
Aylıkları henüz bağlanmamış olanlara bu ödemeler 112 nci maddede yazılı avans aylıklar üzerinden yapılır.
Ölüm halinde tahsil edilmemiş kısımlar aranmaz.
OTUZ İKİNCİ KISIM
Zamanaşımı
Emekli, adi malullük, vazife malullüğü, dul ve yetim aylıklarını almak üzere, bu aylıkların tahakkuk ettirildiği tarihlerden itibaren aralıksız bir yıl sonuna kadar Sandığa müracaat etmeyenlerin aylıkları kesilir. Bunlardan kesilme tarihinden itibaren 5 yıl içinde yazı ile Sandığa müracaat edenlere kesilen aylıkları tekrar bağlanır ve geçmiş müddete ait aylıkları da toptan ödenir. Bu müddetten sonra müracaat edenlerin aylıkları, müracaat tarihlerini takip eden ay başından itibaren yeniden bağlanarak ödenir ve geçmiş müddet için bir şey verilmez.
Bu kanunda ayrıca belirtilen haller dışında aylık bağlanmasına istihkak kesbedildiği tarihten itibaren beş yıl sonuna kadar yazı ile müracaat edilmezse bu aylıklar, müracaat tarihini takip eden ay başından itibaren bağlanır.
Bu kanun gereğince çeşitli adlarla ödenecek paralardan; istihkak kesbedildiği tarihlerden itibaren beş yıl sonuna kadar alınmıyan veya yazı ile müracaat edilerek aranmıyanlar Sandık lehine zamanaşımına uğrar.
116 ve 117 nci maddeler, ilgililerin her birinin istihkakları hakkında ayrı ayrı uygulanır.
Sandığa müracaat etmemenin makbul veya mücbir bir sebebe dayandığını genel hükümlere göre ispat edenler hakkında yukarda ki maddeler hükümleri uygulanmaz. Ölümü duymamış olmak, ispat edilmek şartıyla, mücbir sebep sayılır.
OTUZ ÜÇÜNCÜ KISIM
Ödeme
Bu kanun gereğince yapılacak her çeşit ödemeler için, kullanılacak belgeler ve ödemenin şekilleri yönetmelik ile belirtilir.
Bu Kanunda yazılı her çeşit istihkaklar;yerleştikleri yerlerde doğrudan doğruya hak sahiplerine, vekillerine veya kanuni temsilcilerine ödenir. Ancak köylerde oturanların aylıkları, bunların bağlı oldukları il veya ilçe merkezlerinde ödenir.
Ödemeler için Sandıkça yapılan masraflardan dolayı ilgililerden bir şey alınmaz.
Bu istihkakların son ödeme tarihlerini takip eden 3 aylığından fazlası temlik edilemez.
Her ne suretle olursa olsun istihkaklarından fazla yapılan ödemeler, ilgililerin, varsa sonraki her çeşit istihkaklarından hüküm alınmaksızın kesilmek suretiyle geri alınır. Ancak ilgili, Sandıkça yapılan bu muamelenin yersizliği hakkında Danıştay’da dava açabilir.
Herhangi bir nedenle Sandık tarafından ilgililere istihkaklarından fazla veya yersiz olarak yapılan ödemelerin, bu hatalı işlemlerin düzeltildiği tarihten geriye doğru hesap edilecek beş yıllık tutarları tahsil edilir. Tahsilin ne şekilde yapılacağı yönetmelikle düzenlenir.
Bağlanan aylıklar her ayın başında peşin ödenir.
Ödeme zamanı henüz gelmeyen aylıkları müteakip aylıklara mahsuben avans olarak ödetmeye, aylıkların ödeme tarihlerini ve iki veya üç aylık olarak ödenmesini belirlemeye Maliye ve Gümrük Bakanı yetkilidir.
Avans veya peşin olarak ödenen aylıklar ölüm halinde geri alınmaz.
İkinci fıkradaki yetkinin kullanılmasından dolayı ilgililerin mağduriyetlerine neden olunmaması için gerekli düzenlemeleri yapmaya Maliye ve Gümrük Bakanlığı yetkilidir.
OTUZ DÖRDÜNCÜ KISIM
Yoklama
Aylıkların ödenmesi için aylık sahiplerinin durumlarında değişiklik olup olmadığı bakımından yoklama yapılır.
Yoklamanın:
a) Esas ve şekilleri,
b) Zamanı ve müddeti,
c) Kullanılacak belgeler,
d) Kurumların, memurlarının ücret dereceleri özel teadül kanunları ile belirtilen daire, müessese ve ortaklıkların veya bunlara bağlı veya bunların kurduğu veya katıldığı ortaklıkların; aylık ve ücret tahakkuk ettiren ve ödeyen servislerinin, nüfus ve evlenme memurlarının, muhtarların ve yabancı memleketlerdeki Türk elçilik ve konsolosluklarının yoklama işlerindeki vazifeleri,
Yönetmelikle belirtilir.
Yoklama için yönetmelikle belirtilecek vazifeleri yerine getirmeyenler hakkında Türk Ceza Kanununun 230 uncu,
Aylık sahiplerinden yönetmelikle belirtilecek beyan kağıtlarını veya istenecek her çeşit belge veya bilgileri vermeyenlerle hakikat hilafı beyanda bulunanlar hakkında 528 inci,
Yönetmelikle belirtilecek her çeşit belgeleri doğru olmayarak düzenleyip göstererek haksız para alanlar ve yönetmelikle belirtilecek vazifeleri yaparken veya Sandık muameleleri ile ilgili belgeleri tanzim ve tasdik ederken bilerek doğru olmayan bilgi ve belge verenler hakkında 343 üncü,
maddelerine göre kovuşturma yapılır.
OTUZ BEŞİNCİ KISIM
Biriktirme Sandığı
(…)
(…)
OTUZ ALTINCI KISIM
Çeşitli Hükümler
Bu kanun gereğince bağlanacak aylıklar için aylık sahiplerine özel belgeler verilir. Bunların çeşitleri ve şekilleri yönetmelikle belirtilir.
107 ve 124 üncü maddeler dışında Sandıkça istenilen her çeşit bilgi ve sorulara tam, doğru veya hiç cevap vermeyen kurumlarla tüzelkişiliği haiz yerlerin ilgili memurları ve şahıslar ve emeklilik hakkı tanınan vazifelere ilk defa alınanlardan istenilen beyan kağıtlarını kasten yanlış olarak verenler hakkında Türk Ceza Kanununun, ilgisine göre, 230 veya 528 inci maddeleri gereğince kovuşturma yapılır. Sandığın zarara uğramasında bunlar; yapılan masraflarla birlikte hüküm ile kendilerine ödettirilir.
Kurumların emeklilik hakkı tanınan vazifelerine açıktan alınanlardan iki ay içinde bu kanun gereğince Sandığa verilmesi gerekli belge ve bilgileri vermeyenlerin müteakip aya ait aylık veya ücretleri ödenmez.
Vazifeleri içinde veya dışında herhangi sebeple zarar görmüş veya tehlikeye düşmüş ve bundan dolayı adi malul durumuna girmiş iştirakçilerin veya bunlardan ölenlerin, dul ve yetimlerinin; sebep olanlar aleyhine açacakları davaları Sandık dahi kovuşturmaya ve bu davalara üçüncü şahıs olarak girmeye ve dul ve yetimler tarafından dava açılmamış ise bunu doğrudan doğruya açmaya yetkilidir.
Dava sonunda para tazminatı da alınırsa bundan kovuşturma için yapılan masraflarla birlikte emekli, adi malullük, dul ve yetim aylıkları bağlanan hallerde bu aylıkların beş yıllığı; (toptan ödeme) yapılan hallerde de bunların toplamının yarısı Sandıkça alınarak, varsa, geri kalanı ilgililere ödenir.
Sebep olanlar iştirakçi ise ve bunlara bu kanuna göre Sandıklarca her hangi adla olursa olsun ödeme yapılacaksa istihkakları dava sonuna kadar hükmolunacak tazminata karşılık olmak üzere ödenmez.
(…)
Aylık bağlanması gerekirken (toptan ödeme) yapılmış olan hallerde bağlanan aylıklar, ödenen paranın tamamı geri alınıncaya kadar verilmez.
(Toptan ödeme) yapılması gerekirken aylık bağlanmış olan hallerde de ödenmiş aylıkların toplamı, hesaplanacak (toptan ödeme) den indirilir.
Bu kanunun mevzuu ile ilgili hükümler buna ek olarak yapılacak kanunlarda yer alır.
Aşağıda yazılı kanunlar kaldırılmıştır:
1306 tarihli İdarei Mahsusa Memurları Tekaüt Nizamnamesi kaldırılmıştır.
Yönetmeliğinde belirtilecek şartlar dairesinde Sandık memurları, hizmetleriyle İdare Meclisi Reis ve azalarının ve ailelerinin tedavileriyle meşgul olmak üzere bir (Sağlık Yardım Sandığı) kurulmuştur.
Bu Sandığın gelirleri:
1 - Sağlık Yardım Sandığı İdare Meclisinin teklifi ve Sandık Yönetim Kurulunun kararı ile tespit edilecek ve % 2'den az olmamak üzere personelin aylıklarından kesilecek aidattan;
2 - Her türlü teberrulardan yardımlardan ibarettir.
Dul ve yetim aylığı bağlanması veya bunlara toptan ödeme yapılması müracaata bağlı tutulmuş olan hallerde, ilgililerin; ölenin mensup bulunduğu kuruma veya bulundukları mahallin en büyük mülkiye amirine yapacakları müracaatlar Sandığa yapılmış sayılır.
Jandarma uzatmalı er, onbaşı ve sınıf çavuşları emekli hakkından istifade ederler ve bunların emekli hak ve muameleleri 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununda yazılı jandarma astsubaylarına ait hükümlere göre yürütülür.
Emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı alanların ölümü halinde, sağlığında beyanname ile gösterdiği kimseye, eğer beyanname vermemiş ise ailesine, almakta olduğu emekli aylığının (harp malullüğü zammı hariç) bir aylık tutarı yardım olarak ve tediye emri beklenmeksizin emekli maaşını veren kurum tarafından ödenir.
Şu kadar ki, bu Kanuna göre yapılacak yardımın miktarı en alt derecedeki Devlet memuruna 4598 sayılı kanunun 7 nci maddesinin (c) fıkrası gereğince yapılacak yardımdan daha az olamaz.
Yapılacak bu nevi ödemeler yazı ile istenilmesi üzerine emeklinin mensup bulunduğu en son kurum tarafından iki ay içinde ve faturası karşılığında, ödemeyi yapan sandığa tevsiye olunur.
Bu nam ile ödenecek paralar hiç bir suretle haciz ve temlik edilemez.
Bu paralar 5434 sayılı kanunun 14 üncü maddesinin (j) fıkrasında sayılan gelirlerden maduttur.
(...)
(...)
(...)
102 nci maddede yazılı süreler içinde yazı ile Sandığa müracaat edeceklerin:
a) Borçlandırılma mevzuuna giren geçmiş hizmetlerinin,
b) Emvali metruke veya mübadil hesabı carisinden aylık, ücret almak suretiyle geçmiş sürelerinin,
c) Muvazzaf ve ihtiyat askerlikte er olarak geçen sürelerinin,
d) 1/1/1950 tarihinden sonra yedek subay okulunda öğrenci olarak geçen sürelerinin,
e) Sonradan kanunla sürekli hale getirilen kadrolarda ve sigorta dışında geçen sürelerinin,
en çok 15 yılı, istek tarihindeki (re'sen emekliye sevk olunanlarla, ölenlerin vazife ile ilgilerinin kesildiği tarihlerdeki) emeklilik keseneğine esas derece tutarları nazara alınmak ve bu tarihlerde derece tutarlarının tabi olduğu kesenek ve karşılık tutarı üzerinden borçlandırılmak suretiyle fiili hizmet sürelerine eklenir.
Ancak; muvazzaf ve ihtiyat askerlikte er, yedek subaylıkta yedek subay okulu öğrencisi, olarak geçmiş ve bu maddeye göre borçlanılması kabul edilmiş bulunan hizmetlerden:
1. Daha önce herhangi bir sebeple fiili hizmet sayılan süreler,
2. Hastalık veya cezai bir sebeple uzayan süreler,
3. Vazife malullüğü sebebiyle kendilerine vazife malullüğü aylığı bağlanmış olanların da erlikte ve yedek subay okulunda geçen süreleri,
için borçlanma yapılmaz.
Çeşitli kanunlarla borçlandırılan süreler ile bu madde gereğince eklenecek sürelerin toplamı 10 yılı geçemez.
Sandıkça adlarına borç kaydedilecek bu paralar, müracaat tarihlerini takip eden aydan itibaren keseneğe esas derece tutarları üzerinden emeklilik keseneği nisbetinde 16 ve 17 nci maddeler gereğince kurumları tarafından tahsil edilerek Sandığa gönderilir.
İsteyenler borçlandıkları paraları toptan ödeyebilecekleri gibi aylıklarından daha fazla miktarda kesinti de yaptırabilirler.
Borçlanma isteğinden dönülemez.
87 nci maddede yazılı olanların ayrılışlarında borçlanmaları iptal edilerek bundan tahsil edilen miktarlar kesenekleri ile birlikte kendilerine geri verilir.
83 üncü maddede yazılı miktarlara borçlandırılan paradan yalnız tahsil edilen miktarlar eklenerek artığı silinir.
Borçlanmaları iptal edilenlerden tekrar emeklilik hakkı tanınan vazifelere girenlerin aldıkları toptan ödeme veya keseneklerini 102 nci maddeye göre geri vermiş olmaları halinde iptal edilen borçlanmaları ile silinen borç artıkları yenilenir.
Borçlandırıldıkları paraların tamamını ödemeden emekli, adi veya vazife malullüğü aylığı bağlananların bağlanan aylıklarından,
Dul ve yetimlerine aylık bağlanmasını gerektiren hallerde borç artıkları bağlanan aylıklar nisbetinde dul ve yetimlere bölünerek bu aylıkların herbirinden,
emeklilik keseneği nisbetinde tahsil olunur.
Aylığa müstehak dul ve yetim bırakmadan ölüm halinde veya dul ve yetimlerin aylıklarının bu kanun hükümlerine göre kesilmesinde, kendilerine isabet eden borç artığı aranmaz.
Bunlardan tekrar veya sonradan aylığa müstehak olacakların hisselerine isabet eden borçlar aylıklarından tahsil olunur.
(...)
(...)
T.C. Emekli Sandığı Kanununa tabi daire, kurum ve ortaklıklar ile bunların Sosyal Sigortalar Kanununa tabi işyerlerinde emekliliğe tabi olmayan ücretli, geçici kadrolu veya yevmiyeli hizmetlere tayin edilen emeklilerin, buralarda çalıştıkları sürece emekli aylıkları kesilir.
Bunları çalıştıranlar, vazifeye başladıkları tarihten itibaren bir ay içinde yazı ile T.C. Emekli Sandığına bildirirler.
Şu kadar ki, yaş haddini aşmamış olmaları kaydıyla her derece ve türdeki örgün ve yaygın eğitim kurumlarında ders ücreti karşılığı ders görevi verilenler ile mahiyeti itibariyle hizmetin görülmesi mücbir bir sebebe dayandığı ve özel bir ihtisası gerektirdiği ilgili Bakanlığın teklifi ve Maliye Bakanlığının mütalaası alınmak suretiyle Bakanlar Kurulu kararı ile belirtilen yerlere tayin edilecekler hakkında 1 inci fıkra hükmü uygulanmaz.
(…)
Fiili hizmet süresi 5 yılı doldurduktan sonra vefat eden iştirakçilerin, ölüm tarihinde, başkasının yardımı olmaksızın hayatlarını devam ettiremeyecek derecede malul ve muhtaç bulunan dul eşleri ile çocuklarına, yazı ile Sandığa müracaatlarını takip eden ay başından itibaren 15 yıl hizmet süresi üzerinden 68 inci maddedeki esaslara göre dul ve yetim aylığı bağlanır.
Ancak, ölüm tarihinde 18 yaşını, orta öğrenimde 20 yaşını ve yüksek öğrenim yapmakta ise 25 yaşını doldurmamış çocuklarda malullük şartı aranmaz. Bunların aylıkları, öğrenim durumları da göz önüne alınarak, yukarıdaki yaşları doldurdukları tarihi takip eden aybaşından itibaren kesilir. Şu kadar ki, bunlardan aylıklarının kesilmesi gereken tarihlerde başkasının yardımı olmaksızın hayatlarını devam ettiremeyecek derecede malul ve muhtaç bulunanların aylıklarının ödenmesine devam olunur.
Yukarıdaki hükümler, 22/6/1956 tarih ve 6741 sayılı Kanunla 53 üncü maddeye eklenen bent gereğince malullük aylığı alanlardan ölenlerin dul ve yetimleri hakkında da uygulanır.
Ölüm tarihinde, aylığa müstahak olmayan veya aylığı kesildikten sonra başkasının yardımı olmaksızın hayatlarını devam ettiremeyecek derecede malul ve muhtaç duruma giren erkek çocuklara, yazı ile Sandığa müracaatlarını takip eden ay başından itibaren aylık bağlanır ve gerekirse 68 inci maddeye göre düzeltme yapılır.
74 üncü maddenin 2 ve 3 üncü fıkralarında yazılı durumlarda olup da süresinde müracaat edemediklerinden aylık bağlanamamış olanlar hakkında da yukarıdaki fıkra hükmü uygulanır.
Bu kanunda geçen:
a) "Personel kanunları" deyimi; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ile 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu ve bunların ek ve tadillerini, bu kanunlara tabi olmayan kamu personelinin aylık ve sair özlük haklarını düzenlemek üzere çıkarılacak kanunları,
b) "Katsayı" deyimi; iştirakçilerin görev aylıklarının tayini için kabul edilen katsayıyı,
c)
ifade eder.
Aylıklarını personel kanunları hükümlerine göre alan iştirakçilerin, emeklilik keseneklerine, personel kanunları gereğince kazanılmış hak olarak aldıkları rütbe, kıdem, derece ve kademelerin gösterge rakamlarının katsayı ile çarpımı sonunda bulunacak aylık miktarı esas alınır.
İki yılda bir derece yükselmesine tabi bulunan iştirakçilerden, emeklilik keseneklerine esas aylıkları birinci dereceye yükselenlerin emeklilik kesenekleri, ilk yıl bu derecenin ilk kademesi, ikinci yıl ikinci kademesi ve üçüncü yıl son kademesi aylığı üzerinden kesilir.
Ancak, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri ile dışardan atanan bakanlardan emeklilik keseneğine esas aylıkları birinci dereceye yükselenlerin emeklilik kesenekleri, bu derecenin dördüncü kademesi aylığı üzerinden kesilir. Emeklilik keseneğine esas aylıkları diğer derecelerde bulunanların emellilik kesenekleri ise, bu derecelerin beşinci kademesi aylıkları başlangıç alınarak kesilir ve yürütülür.
Birinci derecenin dördüncü kademesinden emekliye ayrıldıktan sonra yasama organı üyeliğine seçilmiş olanlarla,yasama organı üyeliğinden ayrıldıktan sonra T.C. Emekli Sandığı ile iştirakçi olarak ilgilerini devam ettiren bir hizmet ve görevde bulunmuş olanlardan, emeklilik keseneğine esas aylıkları birinci derecenin dördüncü kademesine ulaşmış bulunanların emeklilik işlemleri, yasama organı üyeleri hakkında uygulanan ek göstergeler emsal alınarak yapılır. Bunlardan, bu Kanun yürürlüğe girdiği tarihten önce emekliye ayrılmış olanlar hakkında da aynı hükümler uygulanır. Ancak bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önceki süreler için fark ödenmez.
Aylıklarını personel kanunları hükümlerine göre almayan iştirakçilerin emeklilik keseneklerine, tahsil durumları itibariyle personel kanunlarına göre girebilecekleri derece ve kademelerin aylıkları esas alınır. Bunlardan daha önce emeklilik ile ilgili görevlerde bulunmuş olanların emeklilik keseneklerine, bu Kanunun geçici 11 inci maddesinin hükümleri de gözönüne alınmak suretiyle, önceki görevlerinde bıraktıkları derece ve kademe aylıkları esas tutulur.
Bunların, bu görevlerinde emeklilik keseneği vermek suretiyle geçirdikleri her yıl için bir kademe ilerlemesi verilmek ve tahsil durumları itibariyle, personel kanunlarına göre her derecede geçirmeleri gereken en az süreler kadar kademe ilerlemesi yaptıktan sonra bir derece yükselmesi yapılmak suretiyle emeklilik keseneğine esas aylıkları yükseltilir.
Ayrıca, Sosyal Sigortalar Kanunlarına tabi olarak geçmiş ve sigorta primi ödenmiş sürelerinin her yıl bir kademe ilerlemesine ve tahsil durumlarına göre her 3, 4 veya 5 yılı bir derece yükselmesine esas olacak şekilde, emeklilik keseneğine esas derece ve kademe aylıkları tespit edilir.
Ancak, bu suretle bulunacak emeklilik keseneğine esas aylıkları, fiilen aldıkları aylık, ücret veya ödeneklerinden fazla olamayacağı gibi, tahsil durumları itibariyle, personel kanunlarına göre yükselebilecekleri derecelerin son kademe aylıklarından da fazla olamaz.
Şu kadar ki, sigorta primi ödenmek suretiyle geçen sürelerin değerlendirilmesinde, daha önce herhangi bir şekilde değerlendirilmiş veya 18 yaşından önce geçen veyahut intibakın yapıldığı tarihteki tahsil derecelerinden daha aşağı bir tahsil derecesinde sigorta primi ödemek suretiyle geçirdikleri süreler dikkate alınmaz.
Sosyal Sigortalar Kanununa tabi görevlerde bulunduktan sonra iştirakçi olanların, emeklilik keseneklerine, personel kanunları gereğince kazanılmış hak olarak aldıkları derece ve kademe aylıkları üzerine, sigorta primi ödemek suretiyle geçirdikleri sürelerin, her yılı bir kademe ilerlemesine ve tahsil durumlarına göre her 2, 3, 4 veya 5 yılı bir derece yükselmesine esas olacak şekilde eklenerek bulunacak derece ve kademe aylığı esas alınır.
Bunların, personel kanunlarına göre kazanılmış hak olarak aldıkları kademelerin ilerletildiği veya derecelerin yükseltildiği sürece, emeklilik keseneğine esas kademeleri ilerletilir ve dereceleri yükseltilir.
Ancak, bunların emeklilik keseneğine esas aylık derecelerinin yükseltilebilmesi için, tahsil durumları itibariyle personel kanunları hükümlerine göre, en son yükselebilecekleri dereceleri geçmemeleri ve bir derecede en az geçirilmiş gereken yıl sayısı kadar kademeden emeklilik keseneği ödemiş olmaları şarttır.
Şu kadar ki, 18 nci yaşın ikmalinden önce veya iştirakçi oldukları tarihteki tahsil derecelerinden daha aşağı bir tahsil derecesinde sigorta primi ödemek suretiyle geçirdikleri süreler dikkate alınmaz.
Sigorta primi ödemek suretiyle geçen sürelerin, personel kanunları hükümlerine göre, memuriyette geçmiş sayılmak suretiyle, kazanılmış hak derece ve kademelerinin tespitinde değerlendirilen kısımları, bu madde uyarınca, emeklilik keseneğine esas aylığın tespitinde ayrıca nazara alınmaz.
Bu Kanuna göre bağlanacak emekli, adi malullük ve vazife malullüğü aylıklarının alt sınırı, bu Kanuna bağlı gösterge tablosunun 14 üncü derecesinin 2 nci kademesi üzerinden 30 fiili hizmet yılı için hesaplanacak emekli aylığıdır.
Dul ve yetimlere ödenecek aylıklar, bu maddenin birinci fıkrasına göre hesaplanan alt sınır aylığının;
a) Dul ve yetim sayısı 3 ve daha fazla ise tamamından,
b) Dul ve yetim sayısı 2 kişi ise % 90 ından,
c) Dul ve yetim sayısı 1 kişi ise % 80 inden,
az olamaz.
Vazife malulü erlerle, bunların dul ve yetimleri hakkında da yukarıdaki hükümler uygulanır.
Harp malullüğü zammı ayrıca nazara alınır.
Ülkemiz ile diğer ülkeler arasında yapılan sosyal güvenlik anlaşmaları gereğince bağlanan kısmî aylıklar için bu madde hükümleri uygulanmaz.
(…)
Bir meslek veya sanat okulunu bitirenlerden, Türk Medeni Kanunu hükümlerine göre kazai rüşt kararı almak suretiyle Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığına tabi ve öğrenimleri ile ilgili görevlere atananlar hakkında, 5434 sayılı Kanunun 12 nci maddesinde yazılı 18 yaşın bitirilmiş olması şartı aranmaz.
Sıhhi izin sürelerini dolduranlardan bu süreleri doldurdukları tarihleri takip eden aybaşından itibaren her ne sebeple olursa olsun kurumlarınca görevleri ile ilgileri kesilmeyerek aylıkları ödenenlerin, bu suretle geçen süreleri fiili hizmet müddeti sayılmaz ve bu süreler için kesenek ve karşılık alınmış ise geri verilir.
Şu kadar ki, bağlanan aylıklar; görevlerinden ayrılarak görev aylıklarının kesildiği tarihi takip eden aybaşına kadar ödenmez.
5434 sayılı Kanunun 68 inci maddesi uyarınca, indirme yapılmak suretiyle aylık bağlanan dul ve yetimlerden emeklilik ile ilgili görevlere girenlerin kesilen aylıkları, bu indirmeler giderilinceye kadar geri kalanların aylıklarına mütenasiben eklenir.
(…)
İştirakçilerin, 5434 sayılı Kanunun 12 nci maddesinde yazılı kurumlarda, Sosyal Sigortalar Kurumuna veya Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığına tabi bulunmadan ücretli, geçici kadrolu veya gündelikli olarak geçen hizmetleri, 23/2/1965 tarihli ve 545 sayılı Kanunla, 5434 sayılı Kanuna eklenen ek maddedeki esas ve oranlara göre borçlandırılır.
5434 sayılı Kanun ve ona ek kanunlara göre Sandıkla ilgilendirilenlerin emeklilik işlemleri;
a) Re'sen emekliye sevk hallerinde, iştirakçinin göreve tayinindeki usule göre tayine yetkili makamın,
b) İstek üzerine veya yaş haddi veya malullük (adi ve vazife malullüğü) hallerinde, iştirakçinin mensup olduğu kurumun en yüksek amirinin,
c) Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, belediye başkanları, illerin daimi komisyon üyeleri ile, Sandıkla ilgileri kesilmiş olup da bir kanunla bir kuruma bağlı olmaksızın iştirakçilik hakkı devam edenlerin, istek, maluliyet ve yaş haddi hallerinde daha önce Sandıkla ilgilendikleri en son kurumun en yüksek amirinin, bunlardan bu görevlerinden önce iştirakçiliği olmayanların son defa görev yaptıkları yer başkanının,
d) Kurumların, yönetim veya Müdürler Kurulu üyelerinin istek, maluliyet ve yaş haddi hallerinde, atanmalarında inhayı yapan kurumun en yüksek amirinin, (Müdürler Kurulundaki memur temsilcileri, bu göreve seçilmeden önceki görevi nazara alınarak yukarıdaki fıkralar hükümlerine göre),
e) Danıştay Başkanının istek, maluliyet ve yaş haddi hallerinde Başbakanlık, Sayıştay Başkanının aynı hallerde Millet Meclisi Başkanlığı,
onayı ile tekemmül eder
Özelleştirilmeleri sonucu sermayesindeki kamu payı %50'nin altına düşen kuruluşlar ile satış veya devri yapılmış olan kuruluşlarda çalışmakta iken emekliye ayrılanlar için emekliye sevk onayı aranmaz.
İştirakçi veya ölümü halinde dul ve yetimlerinin biri tarafından yapılan borçlanma isteği üzerine Sandıkça dilekçiye borç miktarı bildirilir. Bu duyurudan itibaren ilgili, 30 gün içinde Sandığa yazı ile müracaat etmek şartiyle, bir defaya mahsus olmak üzere borçlanma isteğini geri alabilir.
30 gün içinde istek geri alınmadığı takdirde, borçlanma isteğinden dönülemez.
(…)
5434 sayılı Kanunun 39, 53, 62, 66, 78, 82 ve 88 inci maddelerinde yazılı (15) ve (20) yıllık süreler, (10) yıla indirilmiştir. Ancak, 53 üncü maddeye 22/6/1956 tarihli ve 6741 sayılı Kanunla eklenen fıkra hükmü saklıdır.
İştirakçilerin, emeklilik keseneğine esas olan derece ve kademelerinin mevzuata uygunluğu Sandıkça incelenir, eksik gönderilen kesenek ve karşılık farkları kurumlarından tahsil, fazla gönderilen kesenek ve karşılıklar kurumlarına iade edilir. Sandıkça mevzuata uygun olarak tespit olunacak derece ve kademe üstündeki derece ve kademe aylığı üzerinden emeklilik keseneği kesilmiş olması, iştirakçilere emeklilik bakımından bir hak sağlamaz.
İştirakçilerden veya dul ve yetimlerinden 102 nci maddede yazılı süreler içerisinde yazı ile Sandığa müracaat edeceklerin;
a) (,..)
b) (..,,)
c) (..,)
d) 5434 sayılı T.C. Emekli Sanıdığı Kanununa tabi olarak halen hizmette bulunanlardan, evvelce (E) cetveli veya yevmiyeli olarak geçen ve borçlandırılmayan süreleri,
T.C. Emekli Sandığına yazılı olarak başvurdukları tarihteki öğrenim durumu itibariyle tabi oldukları personel kanunlarında yer alan hükümlere göre belirlenecek göreve giriş derece, kademe ve ek göstergeleri ile emekli keseneğine esas aylığın hesabına ait tüm unsurların toplamının, o tarihte yürürlükte olan katsayılarla çarpımı sonucu bulunacak tutarlar esas alınarak, yine o tarihteki kesenek ve karşılık oranlarına göre hesap edilir. Bu hüküm, bu Kanunun ek ve değişiklikleri ile diğer kanunlarla getirilen bütün borçlanmalar hakkında da uygulanır.
Ancak, bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar yapılmış olan borçlanma talepleri hakkında bu hüküm uygulanmaz.
Aylıklarını 22 Ocak 1962 tarihli ve 1 sayılı Kanun ile ek ve tadillerine göre alan ve almış olan Emekli Sandığı İştirakçilerinin, Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu veya Bağ - Kur Kanunu veya Sosyal Sigortalar Kurumu Kanununun geçici 20 nci maddesinde sözü edilen sandıkların kanunlarının kapsamındaki serbest meslekte geçmiş ve değerlendirilmemiş hizmet sürelerinin 15 yılı, bu hizmetlerin adı geçen kanunların hükümleri uyarınca belgelenmeleri halinde, öğrenim durumları itibariyle memuriyete giriş derecesi esas alınarak, hizmetin geçtiği kurum tarafından borçlandırılır.
e) (….)
Yukarıdaki hükümler 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamındaki sigortalılar ile hak sahipleri hakkında ilgisine göre uygulanır.
27/7/1967 tarih ve 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununa tabi olmayan görevlerden 1/3/1970 tarihinden önce emekli, adi malul veya vazife malulü olanlara, ölenlerin dul ve yetimlerine bağlanan aylıklar;
A) Görevlerinden ayrıldıkları tarihteki öğrenim durumlarına göre 657 sayılı Kanunun l897 sayılı Kanunla değişik 36 ncı maddesinin ortak hükümleri kısmının (A) bölümündeki tabloda gösterilen hizmete giriş derece ve kademesi başlangıç alınmak,
B) Emekli aylığı bağlanmasına esas alınan fiili hizmetin (fiili hizmet zammı, itibari hizmet süresi ve tamamlayıcı emeklilik keseneği tahakkuk ettirilen süreler hariç) her yılı için bir kademe ve her üç yılı için bir derece verilmek,
suretiyle öğrenim durumları itibariyle 36 ncı maddede belirtilen yükselebilecekleri derece ve kademeleri geçmemek üzere bulunacak derece ve kademelerin emekli aylığı bağlanmasına esas aylıkları üzerinden ve 1/3/1975 tarihinden geçerli olarak yükseltilir.
Şu kadar ki, bu yükseltmeler sırasında;
a) 657 sayılı Kanunun 1897 sayılı Kanunla değişik ek geçici 4 ncü maddesinin başlangıç ve tavan dereceleri ile ilgili hükümleri gözönünde tutulmak,
b) Hizmete girdikleri tarihteki kazanılmış hak aylık dereceleri yukarıdaki hükümlere göre alınacak başlangıç derecesinden daha yukarı olan hallerde bu dereceler esas alınmak,
c) Barem veya emeklilikte kazanılmış hak aylığının yükseltilmesinde sayılmış kıdemler, derece ve kademenin tespitinde değerlendirilmek,
d) Hazırlık kıtası ile okul dönemi dahil yedek subaylıkta (muvazzaflık dışında geçen süreler de dahil) yedek subay öğretmenlikte, muvazzaf ve ihtiyat erlikte geçen süreler değerlendirilmede gözönünde bulundurulmak,
suretiyle işlem yapılır.
Aynı süre ve aynı neden hiçbir şekilde mükerrer değerlendirilemez.
Yukarıdaki hükümlere göre bulunacak derece ve kademe, halen kazanılmış bulunan derece ve kademelerden aşağı olanların aylıkları, yüksek olan eski derece ve kademeleri üzerinden ödenmeye devam edilir.
Yükseltme sonunda 1 inci derecenin 4 üncü kademesine gelinmesi ve son görev için ek gösterge verilmiş olması halinde ek göstergeler de gözönünde bulundurulmak suretiyle işlem yapılır.
Bu madde gereğince yapılacak yükselmeler nedeniyle ikramiye farkı ve 1/3/1975 tarihine kadar geçen süre için aylık farkı ödenmez.
657 sayılı Kanunun 1897 sayılı Kanunla değişik 36 ncı maddesinin ortak hükümler kısmının (A) bendindeki tabloda ve aynı kanunun ek geçici 4 üncü maddesinde yapılacak değişiklikler bu kanun kapsamına girenler hakkında da değişiklik tarihinden geçerli olmak üzere uygulanır.
İştirakçilerden 1136 ve 1238 sayılı Kanunlar uyarınca serbest avukatlıkta geçen hizmet sürelerini borçlanmak suretiyle fiili hizmetlerine eklenmesi için zamanında müracaat etmemiş bulunanlardan veya bu kanunların yürürlük tarihinden sonra ve bu Kanundan yararlanarak iştirakçi olanlardan, 5/3/1970 gün ve 1243 sayılı Kanunun geçici 1 ve geçici 2 nci ve 8/7/1971 gün ve 1425 sayılı Kanunun geçici 18 inci maddesine göre müracaat etmemiş bulunanlardan, 1/3/1971 gün ve 1377 sayılı Kanunla 5434 sayılı Kanunun 12 nci maddesinin (II) işaretli fıkrasına eklenen (n) bendi ve geçici 1, geçici 2 nci, 26/8/1971 gün ve 1476 sayılı Kanunun geçici 4 üncü, 8/1/1972 gün ve 1512 sayılı Kanunun geçici 15 ve 16 ncı maddelerine göre, T.C. Emekli Sandığına yazı ile müracaat edenlerin borçlanmaları 3/6/1976 gün ve 2012 sayılı Kanunun ek maddesinin (d) fıkrasındaki esaslara göre yapılır.
(…)
Emekliliğe tabi görevlerden 5434 sayılı Kanunun 87 nci maddesinde yazılı nedenlerle ayrılanlarla Yasama organı üyeliği sona eren ve tekrar seçilemeyenlerden, keseneklerini almamış ve alma hakkı zamanaşımına uğramamış olup da, borçlandıkları sürelerle birlikte 88 inci maddede yazılı duruma girenlerin Sandığa yazılı müracaat tarihlerini takip eden aybaşından itibaren borç artıklarını, en son emeklilik keseneğine esas derece ve kademe tutarı üzerinden % 8 oranında her ay ödemeleri kaydıyla borçlanmaları iptal edilmez.
Vazife malullerine de 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun 65 nci maddesinde öngörülen yardımlar yapılır.
5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununun 34 ncü maddesi ile geçici 15 ve 16 ncı maddeleri gereğince alınan fiili hizmet süresi zammı 38 nci maddesi gereğince alınan itibari hizmet süresi ve 39 ncu maddesi gereğince alınan 55’ten eksik yaş farkları karşılıkları; emeklilik keseneği ve karşılığı toplamına yükseltilmiştir.
Ayrıca aynı kanunun diğer maddelerinde yer alan, kesenek oranları % 10; % 5, % 6, % 14 kurum karşılıkları % 18; kesenek ve karşılık toplamlarına ait oranlar da “Kesenek ve karşılık toplamı” olarak değiştirilmiştir.
T.C. Emekli Sandığınca, emekli, adi malul, vazife malulü olanlara, dul ve yetimlerin her birine ödenecek aylıklardaki, emekli ve evlenme ikramiyeleri, kesenek iadeleri, toptan ödeme işlemleri ve bunların farklarındaki kesirler, Genel Bütçe Kanununda kesirli işlemler için belirlenmiş miktara çıkartılarak ödenir. Giriş keseneği, emekli keseneği, artış farkı ve bunlara ait kurum karşılıkları, ek karşılıklar, itibari hizmet süreleri ile fiili hizmet süresi zamları, hizmet ihyaları, hizmet borçlanmaları ve 55 yaş farkına ilişkin her türlü paralardaki kesirler de (her ödeme, şahıs ve ay için ayrı ayrı olmak üzere) aynı miktara çıkartılarak tahakkuk ve tahsil edilir.
5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu ile ek ve değişikliklerine göre bağlanan, emekli, adi malullük, vazife malullüğü, dul ve yetim aylığı alanlara ayrıca her ay 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre ödenen Yakacak Yardımı tutarında Sosyal Yardım Zammı ödenir. Bu zamlar aylıklar ile birlikte ve peşin olarak ödenir. Dul ve yetim sayısı birden fazla olan hallerde bu zammın tamamı dul ve yetimlere eşit oranda bölüştürülür.
5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümleri uygulanmak suretiyle ayrı ayrı bağlanan iki aylığı (son hizmet zammı dahil) birlikte alanlara yalnız emekli aylığı bağlanmasına esas aylık derecesi yüksek olan aylıkları için sosyal yardım zammı ödenir.
Sosyal yardım zammı, 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununun 94 ncü maddesinde belirtilen durumlarda, emekli veya dul - yetim aylıkları ile birleştirilmek suretiyle işleme tabi tutularak fazla olan aylık tespit olunur. Ancak; evlenme ikramiyesi ve ölüm yardımı tahakkuklarında hesaba alınmaz.
Ölüm halinde peşin ödeme zamlar hakkında peşin ödenen aylıklara ilişkin hükümler uygulanır.
5/1/1961 tarihli ve 228 sayılı Kanun ile ek ve değişik hükümleri gereğince aylık bağlananlara ödenen sosyal yardım zammı hizmet sürelerine göre orantı ile tespit edilerek aynı nitelikteki zammı ödeyen ilgili sandık veya kurumdan tahsil edilir.
Emeklilikleri iptal edilenler ile yersiz ödeme yapılmış olanlara ödenmiş sosyal yardım zammının tamamı, ilgililer veya kurumlarından tahsil edilir.
Sosyal yardım zammı;
(a), (b):
c) 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu veya aynı Kanunun geçici 20 nci maddesi uyarınca kurulan sandık statüleri ile BAĞ - KUR'dan aylık alanlara,
T.C. Emekli Sandığınca ödenmez.
Bu zamlar haciz edilemeyeceği gibi, her türlü vergi, resim ve harçtan muaftır.
T.C Emekli Sandığınca ödenecek sosyal yardım zamları Hazinece karşılanır. Ancak, Türkiye Radyo Televizyon Kurumu, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ve Milli Piyango İdaresi ve Bakanlar Kurulu kararı ile tespit edilecek ve 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamına giren teşekkül ve kuruluşlarla bunların müessese, bağlı ortaklık ve iştiraklerinden emekli olanlara ödenen sosyal yardım zamları yazı ile istenilmesi üzerine en son emekli oldukları kuruluşlar tarafından en çok 2 ay içinde faturası karşılığında sandığa ödenir.
Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı belediye hudutları içinde veya dışında, uygun görülen yerlerde, emekli, adi malullük, vazife malullüğü, dul ve yetim aylığı alanlarla, vatani hizmet tertibinden aylık alanlar için dinlenme ve bakımevleri tesis eder ve işletir.
Dinlenme ve bakımevlerinde kalanların masrafları kendileri tarafından ödenir.
Masraflar karşılığında yapılacak kesinti miktarları yönetmelikle tespit edilir. Masraflar karşılanamadığı takdirde aradaki fark T.C. Emekli Sandığınca ödenir.
Yıllık yatırım programlarında yer alan, dinlenme ve bakımevlerinin yatırımlarının gerçekleştirilmesi ve işletilmesi için Sandık ihtiyatlarından, Maliye Bakanlığının muvafakatı ile yeteri kadar karşılık ayrılır.
Sandık, dinlenme ve bakımevleri için özel ve tüzelkişiler tarafından yapılacak her türlü bağışı kabul eder. Bu bağışlar, dinlenme ve bakımevlerinin tesis ve işletmelerinde kullanılır.
Bu suretle yapılacak bağış ve yardımlar gelir ve kurumlar vergisi matrahından tenzil edilir. Ayni olarak yapılan yardımlar maliyet bedeli üzerinden değerlenir.
Dinlenme ve bakımevlerinden yararlanacaklarda aranacak nitelikler, istenecek belgeler, kabul şartları, bunları inceleyecek kurul, işletme şekli ve esasları ile başka hususlar, Sandıkça hazırlanıp Maliye Bakanlığınca onaylanacak bir yönetmelikle tespit edilir.
T.C. Emekli Sandığı iştirakçisi olup 1/3/1965 tarihinden önce, herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna tabi olmadan Çarşı ve Mahalle Bekçi Teşkilatında çalışmış olanlar, bu teşkilatta geçmiş süreleri için 20/5/1976 tarih ve 2012 sayılı Kanunla 5434 sayılı Kanuna eklenen ek maddenin (d) fıkrasının 2 nci bendinde yer alan esas ve oranlara göre borçlandırılır.
Bu maddeye göre yapılacak borçlanmalar hakkında da 5434 sayılı Kanunun borçlanma ile ilgili diğer hükümleri uygulanır.
T.C. Emekli Sandığı iştirakçilerinden, herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna tabi olmadan;
a) Vakıflar Genel Müdürlüğüne bağlı mülhak vakıf camilerinde görev yapan ve ücretlerini bu genel müdürlükten alanlar,
b) Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı camilerde kadrolu daimi mezun imam hatip ve müezzin - kayyımlara vekalet edenler,
c) Köy, kasaba ve mahalle camilerinde dernek, vakıf veya köy bütçesinden ücret alarak imam hatiplik yapanlar;
bu görevlerde geçmiş süreleri için 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununa 20/5/1976 tarihli ve 2012 sayılı Kanunla Eklenen Ek Maddesinin (d) fıkrasının 2 nci bendinde yer alan esas ve oranlara göre borçlandırılırlar.
Köy, kasaba ve mahalle camilerinde yapılan hizmetlerin borçlandırılabilmesi için ilgililerin bu görevleri müftülükçe verilmiş bir belgeye istinaden yapmış olmaları ve ücretlerinin dernek, vakıf veya köy bütçesinden ödendiğinin defter veya bordro, bu olmadığı takdirde vergi dairesi kayıtlarına istinaden müftülüklerce verilmiş ve mahalli mülki amirlerce onanmış belgelerle tevsik etmiş olmaları şarttır.
Şu kadar ki; bu fıkrada adı geçen belgelerin tevsiki mümkün değilse, ilgilinin, Diyanet İşleri Başkanlığını temsilen ilgili müftülük hasım gösterilmek suretiyle açılan dava sonunda hizmet süresini belirleyen ve yetkili sulh hukuk mahkemesince verilmiş olan bir karar yeterli sayılır.
Bu maddeye göre yapılan borçlandırmalar hakkında da 5434 sayılı Kanunun borçlanmayla ilgili diğer hükümleri uygulanır.
a) Aylıklarını personel kanunlarına göre alan iştirakçilerin emeklilik keseneklerine; emekli keseneğine esas aylık derece ve kademelerinin gösterge rakamlarına almakta oldukları ek gösterge rakamları eklenmek suretiyle bulunacak rakamın her yıl Bütçe Kanununda tespit edilen katsayı ile çarpımı sonunda bulunacak tutar esas alınır.
b) Aylıklarını personel kanunlarına göre almayan iştirakçilere, genel idare hizmetleri sınıfında görev yapan genel müdürler için belirlenen ek gösterge rakamını geçmemek üzere, ifa ettikleri görevleri itibariyle Devlet Memurları Kanununa göre girebilecekleri sınıflardaki benzer görevlerin aynı kadro, unvan veya derecesi için belirlenmiş ek göstergeler uygulanır.
Belediye başkanı olarak iştirakçilikleri devam edenlere, genel idare hizmetleri sınıfında görev yapan genel müdürler için belirlenen ek gösterge rakamını ve öğrenim durumlarına göre yükselebilecekleri dereceyi geçmemek üzere emekli keseneklerine esas aylık dereceleri itibariyle mülki idare amirliği hizmetleri sınıfı için tespit edilen ek gösterge rakamları uygulanır.
Bu fıkralara girenlerden daha önce personel kanunlarına göre aylık almış iştirakçilere uygulanacak ek göstergeler, önceki görevleri için tespit edilmiş ek göstergelerden aşağı olamaz.
Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri ile dışardan atanan bakanlardan iştirakçi olanlara, emeklilik keseneğine esas aylık dereceleri 2-9 uncu dereceler için hakimlik sınıfında bulunanlara uygulanan ek gösterge rakamları, 1 inci derece için de iştirakçilerin yararlanmakta oldukları en yüksek ek gösterge rakamı, emekliliklerinde ise iştirakçilerin yararlanmakta olduğu en yüksek temsil tazminatı rakamları uygulanır.
5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununun geçici maddeleri uyarınca Sandığa devredilecek hizmetlere karşılık, çeşitli kurumlardan herhangi bir bedel alınmaksızın, bu hizmetler Sandıkça devir alınmış sayılır.
(…)
Yasama Organı Üyeliği yapanlarla dışarıdan bakanlığa atananlar, T.C. Emekli Sandığına, yazılı müracaat tarihlerini takip eden aybaşından itibaren yaşlarına bakılmaksızın T.C. Emekli Sandığı ile ilgilendirilirler. Bu gibilerin sandıkla ilgilendikleri tarihte, başka sosyal güvenlik kurumları ile ilgileri bulunuyorsa, bu ilgileri sona erer.
Bunların emeklilik keseneklerine ve kurum karşılıklarına birinci derecenin son kademesi ve iştirakçilere uygulanmakta olan en yüksek ek gösterge esas tutulur.
Ek birinci madde gereğince T.C. Emekli Sandığı ile ilgilendirilenlerin, istekleri üzerine 18 yaşını doldurdukları tarihten sonra geçen çalışma sürelerinin en çok 15 yılını işyerlerinden veya bağlı bulundukları meslek kuruluşlarından veyahut vergi daireleri ile diğer resmi mercilerden alacakları belgelerle belgelemek şartıyla, 20/5/1976 tarih ve 2012 sayılı Kanunun 2 nci maddesi ile 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununa eklenen ek maddedeki esas ve oranlara göre borçlandırılır. Borçlanmaya, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 36 ncı maddesinin (A) fıkrasında yer alan gösterge tablosundaki 4 yıllık yüksekokul mezununun girebileceği derecenin ilgili kademesi esas alınır.
Bu madde gereğince borçlandırılan süreler için tahakkuk ettirilen borç miktarı ödenmeden (ölüm, malullük ve 65 yaş haddi hariç) emeklilik işlemi yapılamayacağı gibi bu süreler emeklilik ikramiyesinin hesabında da sayılmaz.
Çeşitli sosyal güvenlik kurumlarından emekli olduktan sonra, Yasama Organı Üyeliği yapanlarla, dışarıdan bakanlığa atananlardan, T.C. Emekli Sandığı ile ilgilendirilmek isteyenlerin bu isteklerinin Sandık kaydına geçtiği tarihi takip eden aybaşından itibaren bu Kanunun Ek 1 inci maddesi gereğince Sandık iştirakçilikleri sağlanır ve aynı tarihten itibaren sosyal güvenlik kurumlarından almakta oldukları aylıkları kesilir. Bu gibilerin (emekli aylığı almak suretiyle geçmiş süreleri hariç) yine istekleri üzerine, bu Kanunun Ek 2 nci maddesi gereğince borçlandırılmaları yapılır. Ancak, sözü edilenlerden çeşitli Sosyal Güvenlik Kurumlarına prim veya kesenek ödeyerek geçen süreleri ile Ek 2 nci maddeye göre borçlandıkları hizmet süreleri toplamı aylık bağlanabilmesi için yeterli süreden eksik olanların, eksik olan bu süreleri de ayrıca borçlandırılır.
Yasama Organı Üyeleri veya dışarıdan atanan bakanlardan görev süreleri sona erenlerden;
a) T.C. Emekli Sandığı ile ilgilendirilmesi gereken bir göreve girenlerin emekli keseneklerine, kesenekleri kendileri, karşılıkları da kurumlarınca ödenmek üzere 1 inci derecenin son kademesi ve iştirakçilere uygulanmakta olan en yüksek ek gösterge esas alınır.
b) Diğer sosyal güvenlik kurumları ile ilgili bir görevde çalışanların istekleri üzerine, müracaatlarının T.C. Emekli Sandığı kayıtlarına geçtiği tarihi takip eden aybaşından itibaren kesenek ve kurum karşılıkları birinci derecenin son kademesi ve iştirakçiler için uygulanmakta olan en yüksek ek gösterge üzerinden hesap edilmek şartıyla T.C. Emekli Sandığı ile ilgilendirilmeleri sağlanır.
Bu suretle ilgileri devam edenlerin Bağ - Kur ile ilgilendirilmeleri gereken işlerde çalışanların kesenek ve karşılıklarının tamamı, Sosyal Sigortalar Kurumu ile ilgilendirilmeleri gereken görevlerde çalışanların keseneklerinin tamamı ile, Sosyal Sigortalar Kurumuna ödenecek işveren hissesi ile % 18 karşılık arasındaki farkın tamamı kendilerinden, işveren hissesi de çalıştıran işyerinden tahsil edilir. Ancak, bu suretle geçen süreler emeklilik ikramiyesinin hesabında dikkate alınmaz.
(a) ve (b) fıkrası kapsamına girenlere istekleri üzerine Ek 5 inci maddedeki esas ve oranlara göre aylık bağlanır.
Yasama Organı Üyeliği yapanlar, dışardan atanan bakanlar ile bu görevleri sona ermiş bulunanlardan;
T.C. Emekli Sandığı ile diğer Sosyal Güvenlik Kurumlarına prim veya kesenek ödemek, veyahut bu Kanunun Ek 2 ve Ek 3 üncü maddesiyle diğer kanunların hükümlerine göre borçlanılan hizmet süreleri toplamı kadın ise 20, erkek ise 25 fiili hizmet yılını dolduranlara, 5434 sayılı Kanunun 39 uncu maddesinin değişik (ç), (h) ve (i) fıkraları ile 23/9/1983 tarih ve 2898 sayılı Kanunun geçici 1 inci maddesinde sözü geçen yıllar itibariyle belirlenen yaşları doldurmaları şartıyla, aylık bağlanması için T.C. Emekli Sandığına yazılı müracaatlarını, takip eden aybaşından itibaren emekli aylığı bağlanır.
Bunlara bağlanacak aylığın hesabında, 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanununun değişik 41 inci maddesi hükümleri uygulanır. Bunların dul ve yetimlerine bağlanacak aylıkların hesabında da bu madde uygulanır. Bu Kanuna göre emekli aylığı bağlanmasında 2829 sayılı Kanunun 8 inci maddesi hükümleri uygulanmaz.
a) Bu Kanunla ek ve değişikliklerinde emeklilik kesenekleri ile kurum kesenek karşılıklarına bağlı olarak tespit edilmiş oranlar, 5434 sayılı Kanunun değişik 14 üncü maddesinin (a) ve (d) fıkralarında gösterilen oranlar esas alınarak yükseltilmiş sayılır.
b) “Emekli, Adi Malullük veya Vazife Malullüğü Aylığı Bağlanmış Olanlarla, Bunların Kanunen Bakmakla Yükümlü Bulundukları Aile Fertleri, Dul ve Yetim Aylığı Alanların Muayene ve Tedavileri Hakkında Tüzük” ile “Vazife Malullerinin Nevileriyle Dereceleri Hakkında Nizamname” ve “Vazife Malullüklerini Belirten Usul ve Belgeler Hakkında Tüzük” hariç bu Kanunda geçen diğer “tüzük” deyimleri “yönetmelik” olarak değiştirilmiştir.
T.C. Emekli Sandığı Kanununun uygulanmasından doğan Sandık alacakları on yıllık zamanaşımına tabidir.
Kanunla kurulan sosyal güvenlik kurumları ile 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun geçici 20 nci maddesine göre kurulan sandıklarla ilk defa bu Kanunun yürürlük tarihini takip eden aybaşından itibaren prim veya kesenek ödemek suretiyle ilgilendirileceklerden kadın iştirakçilere 20 fiili hizmet yılını ve (50) yaşını, erkek iştirakçilere 25 fiili hizmet yılını ve (55) yaşını, 1 Ocak 1990 tarihinden itibaren ilgilendirilecek kadın iştirakçilere 20 fiili hizmet yılını ve (55) yaşını, erkek iştirakçilere 25 fiili hizmet yılını ve (60) yaşını doldurduklarında, istekleri üzerine T.C. Emekli Sandığınca emekli aylığı bağlanır.
Türk vatandaşlarıyla evlenmiş yabancı uyruklu karılara, Türkiye'de ikamet ettikleri sürece, mütekabiliyet esası da dikkate alınarak, değişik 68 inci maddedeki oranlara göre aylık bağlanır.
(…)
(…)
(…)
(…)
(…)
(…)
(…)
Daha önce atanmış ya da seçilmiş oldukları kadro, görev veya aylık almış oldukları dereceler için belirlenmiş olan ek göstergelerden daha düşük ek gösterge ödenmesi gereken veya ek göstergesi olmayan bir kadro, görev veya dereceye atanan ya da seçilenler; daha önceden yararlanmış oldukları ek gösterge rakamı ile halen bulundukları kadro, görev veya dereceye ilişkin ek gösterge rakamı arasındaki farktan kaynaklanan kesenek ve karşılık tutarının tamamının aylıklarından kesilmesi suretiyle emeklilik açısından yüksek olan ek göstergeden yararlanmaya devam ederler. Bu Kanunun 12 nci maddesinin (II) numaralı fıkrasının (n) bendinde sayılanlar hariç, atandıkları veya seçildikleri kadro, görev ya da derecede en az altı ay görev yapmaksızın ek göstergesi daha düşük bir kadro, görev ya da dereceye atanan veya seçilenler hakkında bu fıkra hükümleri uygulanmaz.
Personel kanunlarında ya da aylık ödenmesine dayanak teşkil eden diğer kanunlarda kendileriyle eşit olarak ek gösterge verilmekte olan kadrolarda bulunanların yararlandıkları ek göstergelerden faydalanma imkanı da kalmayacak şekilde kadro unvanları personel kanunlarından ya da aylık ödenmesine dayanak teşkil eden diğer kanunlardan çıkarılan ve yararlanacakları ek gösterge hakkında ayrıca bir düzenleme yapılmamış olan kadro unvanları üzerinden emekli, dul ve yetim aylığı bağlanmış olanlar ile bu durumda olup iştirakçiliği devam edenlere uygulanacak ek göstergeler; Devlet Personel Başkanlığının görüşü alınmak suretiyle Maliye Bakanlığı ile Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü tarafından birlikte belirlenir. İlgili kanunlarında ayrıca ek gösterge belirlenmek suretiyle ve bir kadro şartı aranmaksızın yürütülmesi öngörülen görevlere asaleten atanmış veya seçilmiş olanlar hariç olmak üzere, münhasıran kadrosu ihdas edilmemiş görevler için bu fıkra hükmü uygulanmaz ve bu şekilde yürütülen görevler için sonradan ihdas edilen kadrolar dikkate alınmaz.
Ek göstergeleri yukarıdaki fıkra uyarınca belirlenenlere, bu belirleme işleminden önce ödenmiş emekli, dul ve yetim aylıkları ile emekli ikramiyeleri için herhangi bir fark ödemesi yapılmaz.
Makam tazminatı ile yüksek hakimlik tazminatı ödenmesini gerektiren görevlerde toplam 2 yıl bulunduktan sonra emekliye ayrılanlara makam veya yüksek hakimlik ve temsil veya görev tazminatları bulundukları en üst görevleri esas alınarak ödenir. Makam veya yüksek hakimlik tazminatı ödenmesini gerektiren görevlerde toplam en az iki yıl bulunmadan veya bu görevlerde hiç bulunmadan emekliye ayrılanlara ise, en az altı ay süreyle bulundukları en üst görevleri için belirlenen görev tazminatı veya hizmet yılları itibarıyla belirlenen görev tazminatından yüksek olanı ödenir. Makam tazminatı ile yüksek hakimlik tazminatı ödenmesini gerektiren görevlerde bulunanlardan, 10/10/1984 tarihli ve 3056 sayılı Kanunun 36 ncı maddesine göre istihdam edilenlere, Başbakanlıkta da makam tazminatı ödenmesini gerektiren görevlerde en az 6 ay çalışmış olmaları kaydıyla bu tazminatlardan yüksek olanı esas alınarak ödeme yapılır. Bu halde de iki yıllık süreyi doldurma şartı aranır. Ancak bu tazminatların ölenlerin dul ve yetimlerine ödenmesinde iki yıl görev şartı aranmaz.
Cumhurbaşkanlığı ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Sekreterlikleri teşkilatlarında asli ve sürekli görevlerde bulunanların makam tazminatları, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 36/F maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği ile Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Divanınca tespit edilen miktarlar üzerinden aynı esaslar dahilinde ödenir.
Yükseköğretim Kurulu Başkanı görevinde bulunmuş olanlara Başbakanlık Müsteşarı, Yükseköğretim Yürütme ve Denetleme Kurulu üyeliklerinde bulunmuş olanlara, Profesör unvanında üç yılını tamamlamış olanlar için belirlenen makam tazminatı göstergeleri esas alınarak ödeme yapılır.
Sandıkça emekli aylığı bağlanan büyükşehir belediye başkanlarına 7000, il belediye başkanlarına 6000, ilçe ve ilk kademe belediye başkanlarına 3000, diğer belediye başkanlarına 1500 gösterge rakamı üzerinden, bu maddede belirtilen usûl ve esaslar dâhilinde makam tazminatı, buna bağlı olarak temsil veya görev tazminatı ödenir. Bu tazminatlar ilgililere ödendikçe iki ay içinde faturası karşılığında Hazineden tahsil olunur. Birinci fıkrada öngörülen iki yıllık sürenin hesabında iştirakçi olup olmadıklarına bakılmaksızın belediye başkanı olarak geçen sürelerin tamamı dikkate alınır.
Temsil ve görev tazminatları; yönetim ve denetim kurulu üyelikleri dahil olmak üzere kamu kesiminde her ne suretle olursa olsun aylık veya ücret alıp almadıklarına bakılmaksızın görev alanlara bu durumları devam ettiği sürece ödenmez. Tazminattan yararlanırken, yararlanma şartlarını kaybedenler en geç bir ay içinde durumu Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Genel Müdürlüğüne bildirirler. Bu durumun ortaya çıktığı tarihi takip eden ay başından itibaren tazminat ödenmesine son verilir. Zamanında bildirimde bulunmayanlara ödenen tazminat kanuni faizi ile birlikte geri alınır.
Ancak, eğitim veya bilimsel araştırma kurum ve birimlerinde emekli aylıkları kesilmeksizin çalıştırılanlar, her derece ve türdeki eğitim kurumları veya eğitim birimlerinde ders ücreti karşılığında ders görevi verilenler, bu Kanunun ek 11 inci maddesi uyarınca Bakanlar Kurulu kararıyla emekli aylıkları kesilmeksizin çalıştırılanlar ile profesör unvanına sahip olanlardan 29.3.1984 tarihli ve 2992 sayılı Kanunun 34 üncü maddesine göre görevlendirilenlere, bu görevlerinden dolayı bu fıkra hükmü uygulanmaz.
Bu tazminatlar, ölenlerin 5434 sayılı Kanunun 67 nci maddesinde belirtilen aylığa müstehak dul ve yetimlerine 68 inci maddesindeki oranlar üzerinden ödenir.
Bu ödemeler, T.C. Emekli Sandığınca ödenmesini müteakip iki ay içinde Genel Bütçeye giren kurumlardan ayrılanlar için Hazineden, diğerleri için son kurumlarından faturası karşılığında tahsil edilir.
Başbakanlık görevinde bulunduktan sonra herhangi bir sebeple bu görevden ayrılanların emekli aylıkları, bu Kanuna göre bağlanan en yüksek emekli aylığının % 75'ine yükseltilmek suretiyle ödenir. Başbakanlık görevini yürütmekte bulunanlara görevleri süresince bu yükseltme yapılmaz.
Sandık iştirakçilerine ödenmekte olan;
a) Memuriyet taban aylığı ve kıdem aylığı tutarları ile,
b) Zam, tazminat ve ödenekler ile benzeri ödemeler toplamına karşılık gelmek üzere en yüksek Devlet memuru aylığı (ek gösterge dahil) brüt tutarının;
- Ek göstergesi 8400 ve daha yüksek olanlarda % 255’ine,
- Ek göstergesi 7800 (dahil) - 8400 (hariç) arasında olanlarda % 215’ine,
- Ek göstergesi 7000 (dahil) - 7800 (hariç) arasında olanlarda % 195’ine,
- Ek göstergesi 5400 (dahil) - 7000 (hariç) arasında olanlarda % 165’ine,
- Ek göstergesi 3600 (dahil) - 5400 (hariç) arasında olanlarda % 145’ine,
- Ek göstergesi 2800 (dahil) - 3600 (hariç) arasında olanlarda % 85’ine,
- Diğerlerinde % 55’ine,
tekabül eden miktarı, emeklilik keseneğine ve kurum karşılığına tabi tutulur.
Birinci fıkradaki oranları, ayrı ayrı veya birlikte üç katına kadar artırmaya, yukarıdaki ek gösterge gruplarını değiştirmeye ve personel kanunlarında yer alan ek göstergelerin artırılması halinde gruplardaki ek göstergeleri yeniden düzenlemeye Cumhurbaşkanı yetkilidir.
Aylıklarını personel kanunlarına göre almayan Sandık iştirakçileri hakkında da,sınıfı,görev ve kadro unvanı, derecesi ve hizmet süresi esas alınarak 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi emsali gibi işlem yapılır.
Bu tutarlar,bu Kanunun 41 inci maddesinin (a) fıkrasına göre emekli,adi malullük, vazife malullüğü,dul ve yetim aylıklarının; ek 20 inci maddesine göre de emeklilik ikramiyelerinin hesaplanmasına dahil edilir.
Sosyal güvenlik bakımından T.C. Emekli Sandığına tabi bir görevde bulunmakta iken, özelleştirme programına alınan kuruluşların bu Kanuna göre emeklilik hakkı tanınan kadro ve pozisyonlarına atananlarla, bu kuruluşların özelleştirilmeleri sonucu sermayelerindeki kamu payı % 50'nin altına düşenler ile bunlardan anonim şirkete dönüştürülüp dönüştürülmediğine bakılmaksızın satılan veya devredilenlerde T.C. Emekli Sandığına tabi olarak çalışan personelden isteyenlerin Sandıkla ilgileri devam eder. Ancak bu kuruluşların sermayelerindeki kamu payının %50'nin altına düştüğü tarihten, anonim şirket statüsünde olmayanların satışı veya devri tarihinden sonra Sandığa tabi olarak geçen süreler için emeklilik ikramiyesi ödenmez.
Bu madde gereğince T.C. Emekli Sandığı ile ilgilendirilenlere ve bu Kanuna tâbi olarak çalışmakta iken bu kuruluşların özelleştirilmesi, faaliyetinin durdurulması, kapatılması veya tasfiye edilmesinden önce emeklilik, malûliyet veya ölüm nedeniyle görevlerinden ayrılmış olup da kendilerine veya dul ve yetimlerine T.C. Emekli Sandığınca aylık bağlanmış olanlara ödenen emekli ikramiyesi, makam, görev ve temsil tazminatları ile ölüm yardımları ödenmesini takip eden iki ay içinde faturası karşılığında Hazine tarafından T.C. Emekli Sandığına ödenir.
Yukarıdaki hükümler 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamındaki sigortalılar ile hak sahipleri hakkında ilgisine göre uygulanır.
Personel mevzuatına göre aylıksız izinli sayılanlardan aylıksız izinli olarak geçen sürelere ilişkin kesenek ve karşılıklarını istekleri halinde her ay veya 102 nci maddede yazılı süreler içinde başvurmaları ve başvuru tarihindeki katsayılar ve emekli keseneğine esas aylığın hesabına ait diğer unsurlar ile kesenek ve karşılık oranları esas alınmak suretiyle hesaplanacak kesenek ve karşılıklarını aynı süreler içinde defaten ödemeleri halinde aylıksız geçen izin süreleri emeklilik yönünden eski derecelerinde değerlendirilir.
Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı iştirakçilerinden ek göstergeli veya daha yüksek ek göstergeli bir göreve atananlara; atandıkları görevin ek göstergesi üzerinden emekli aylığı, malullük aylığı bağlanması ve emekli ikramiyesi ödenebilmesi veya toptan ödeme yapılabilmesi için, atandıkları görevin ek göstergesi üzerinden, bu göreve başladıkları tarihten itibaren en az altı ay süreyle Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığına kesenek ve karşılık ödemiş olması şarttır. Altı ay kesenek ve karşılık ödenmemiş olanlara bu göreve atanmadan önce emekli keseneğine esas alınan ek gösterge rakamı üzerinden işlem yapılır.
Her türlü müşavirlik görevlerine atananlar hariç; Bakanlar Kurulu Kararı veya müşterek kararla atananlar, ilgili mevzuatı uyarınca mesleğe özel yarışma sınavı ile giren ve belirli süreli meslek içi eğitimden sonra özel bir yeterlilik sınavı sonunda atanılan görevlerde bulunanlar, Emniyet Hizmetleri Sınıfına dahil olanlar, 2937 sayılı Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu, 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu, 357 sayılı Askeri Hakimler Kanunu, 3466 sayılı Uzman Jandarma Kanunu ve 3269 sayılı Uzman Erbaş Kanununa tabi olanlar ile yaş haddi, vazife malullüğü veya ölüm nedeniyle altı aylık süreyi tamamlayamayanlar hakkında yapılacak emeklilik işlemlerinde yukarıdaki fıkra hükmü uygulanmaz.
5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun ek 68 inci maddesi hükümleri saklıdır.
Genel hayatı etkileyen doğal afetlerin meydana geldiği bölgede bulunan Sandığa tabi kurumlardan afet nedeniyle süresinde bildirimde bulunamayan ya da tahakkuk eden Sandık alacaklarını ödeyemeyen kurumların Sandığa olan her türlü borçlarına afet tarihinden itibaren 3 ay süre ile gecikme zammı ve faiz uygulanmaz.
Ancak, afetin doğrudan etkilediği yerleşim yerlerinde bulunan belediyelerin afet tarihine kadar Sandığa olan tüm borçları ile afet tarihinden sonraki 1 yıl içinde doğacak tüm borçlarının gecikme zammı ve faiz alınmaksızın ertelenmesine Yönetim Kurulu yetkilidir.
Ek 71, ek 72 ve geçici 192 nci maddeler gereğince emekli kesenek ve karşılıklarını kendileri ödeyen iştirakçilerle geçmiş hizmet sürelerini borçlanmış bulunan iştirakçilerden doğal afet nedeniyle mal veya bedence önemli zarara uğradıklarını belgeleyenlerin Sandığa yapacakları ödemeler istekleri halinde ertelenir. Erteleme süresi ve ertelenen borçların tahsilinde uygulanacak usul ve esaslar Yönetim Kurulunca belirlenir.
102 nci madde ile 24/5/1983 tarihli ve 2829 sayılı Kanunun 5 inci maddesinde geçmiş hizmet borçlanması ve hizmet ihyası yapılabilmesi için tanınan süre içinde doğal afetler sonucu mal veya bedence önemli zarara uğraması nedeniyle başvuruda bulunamadığını belgeleyenler süresi içinde başvurmuş sayılırlar. Borçlanma tahakkukunda başvuru tarihinde yürürlükte olan hükümler esas alınır. Hizmet ihyaları ise ihya için ödenmesi gereken paranın Sandıkça yapılacak bildirim tarihinden itibaren 2 ay içinde ödenmesi şartıyla yapılır.
Doğal afetler nedeniyle mal veya bedence önemli zarara uğrayanlar bu durumu hasar tespit komisyonu kararı, tedavilerini yapan sağlık kurumunun raporu veya il yada ilçe idare kurulu kararı ile belgeleyebilirler.
Süresi kanunlarla belirlenen görevlere atanan veya seçilenlerden görevleri sona erenlerin Sandıkla kurmuş oldukları ilgi Sandığa yapacakları başvuru tarihini izleyen aybaşından itibaren devam ettirilir.
Bunların emekli kesenekleri görevden ayrıldıkları tarihteki emekli keseneğine esas aylık derece, kademe ve ek göstergeleri üzerinden keseneğe esas diğer unsurlarda nazara alınmak suretiyle hesaplanır ve ilgililer tarafından ait olduğu ay içinde Sandığa ödenir.
Bu suretle geçen sürenin her yıl bir kademe her üç yılda bir derece yükseltilmek ve öğrenim durumları itibariyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 36 ncı maddesinde belirlenen en son yükselebilecekleri derece ve kademeyi geçmemek kaydıyla emekli keseneğine esas derece ve kademeleri yükseltilir ve ek göstergeleri bu derecelere göre ek 48 inci madde hükümleri uygulanmak suretiyle tespit edilir.
Bunlardan Sosyal Sigortalar Kurumu veya 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun geçici 20 nci maddesine tabi kurumlarda çalışanların kesenekleri kendileri, karşılıkları ise çalıştıran işverenden tahsil edilir.
Kesenek ve karşılıklarını bu maddede belirtilen sürede yatırmayanların o aya ait hizmetleri sayılmaz.
Bir süre Sandıkta ilgilendirildikten sonra veya ilgisi kurulmadan önce yaptığı ilgilenme isteğinden vazgeçenler bir defaya mahsus olmak üzere yeniden Sandıkla ilgilendirilme isteğinde bulunabilirler.
Bu suretle geçen süreler kazanılmış hak aylıklarında ve emekli ikramiyesinin hesabında dikkate alınmaz. Ancak, işçi statüsünde çalışanların 1475 sayılı İş Kanunundan doğan hakları saklıdır.
Bu Kanunun 56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddelerine, 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesine ve 2330 sayılı Kanuna veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp veya vazife malullüğü aylığı üzerinden aylık bağlananların bu aylıkları, aşağıdaki esaslar dahilinde yükseltilir.
a) Subay, astsubay, uzman jandarma, uzman erbaşlar, sözleşmeli subaylar, sözleşmeli astsubaylar, sözleşmeli erbaş ve erler ile Emniyet Teşkilâtı personeli ve Millî İstihbarat Teşkilâtı personeli dahil sivil iştirakçilerin dul ve yetimleri ile malul olanlara bunların ölümleri halinde de dul ve yetimlerine bağlanan aylıklar, kendisinden aylık bağlananlar ile malullerin emsalleri esas alınarak, her yıl kademe ilerlemesi, her üç yılda bir derece yükselmesi işlemine tabi tutulur.
b) Bu şekilde yükseltilen aylıklarda, azami rütbe tavanı subaylarda (öğrenim durumuna bakılmaksızın astsubaydan subay olanlar dahil) kıdemli albaydır. Kıdemli albaylar ile general ve amirallere bir üst rütbenin aylığı bağlanır. Astsubaylar ve uzman jandarmalarda yükselinebilecek azami derece ve kademe, 27/7/1967 tarihli ve 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununda kendilerine ilişkin aylık gösterge tablosunda belirlenmiş olan en yüksek derece ve kademedir. Uzman erbaşlar ile sözleşmeli erbaş ve erlerin aylık yönünden yükseltilmeleri ise 18/3/1986 tarihli ve 3269 sayılı Uzman Erbaş Kanunun 16 ncı maddesinde belirtilen esaslara göre yapılır.
c) Sivil iştirakçilere uygulanacak azami derece ve kademe, öğrenim durumları ve hizmet sınıfları itibarıyla 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre yükselebilecekleri derece ve kademe; bu Kanunun 56 ncı maddesi, 2330 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin (e) ve (f) bentleri ile 3713 sayılı Kanunun 21 inci maddesinin (i) ve (j) bentlerinde belirtilenlere uygulanacak azami derece ve kademe ise, genel idare hizmetleri sınıfı esas alınarak öğrenim durumları itibarıyla 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa göre yükselebilecekleri derece ve kademedir.
d) Bu şekilde yükseltilen aylıklarda, emniyet hizmetleri sınıfında bulunan personelin azami rütbe tavanı; Polis Akademisi ve dört yıllık yüksek okul mezunu rütbeli personel için il emniyet müdürü, diğer personel için öğrenim durumuna bakılmaksızın üçüncü sınıf emniyet müdürü rütbesidir.
e) Bu şekilde yükseltilen aylıklarda, milli istihbarat hizmetleri sınıfında bulunan personel için azami kadro unvanları; yükselebilecekleri en son yönetim veya uzmanlık kadrosunu geçmemek kaydıyla, yönetim kademelerinde olanlar için Başkan kadrosu, diğer personeller için 1 inci sınıf uzman kadrolarıdır.
f) Derece yükselmesi ve kademe ilerlemesi, kendisinden aylık bağlananların ve mallüllerin rütbe, kıdem ve unvanlarında herhangi bir değişikliği gerektirmez.
g) Bağlanacak aylıkların hesaplanmasında, tekabül eden unvan ve rütbenin derece ve kademesinin gösterge ve ek göstergesi ile bu Kanunun Ek 70 inci maddesine göre emekli aylığına yansıtılan tutar esas alınır.
Bu madde kapsamında yapılacak olan intibak işlemlerinde, 1 Eylül tarihi esas alınır. 1 Eylül tarihi esas alınarak yapılacak olan intibak işlemlerinde, görevde iken yapılan son terfi işleminin üzerinden bir tam yıl geçmemiş olanlar hakkında izleyen yılın 1 Eylül tarihi itibarıyla intibak işlemi yapılır.
Birinci fıkra kapsamında bulunanlardan, başkasının yardım ve desteği olmadan yaşamak için gereken hareketleri yapamayacak derecede malul olanlara, 16 yaşından büyük işçiler için tespit edilmiş olan otuz günlük asgari ücretin net tutarının iki katı, aylıklarıyla birlikte ayrıca ödenir.
(,,,)
Bu maddeye göre yükseltilenlerin dereceleri, 15/7/1950 tarihli ve 5682 sayılı Pasaport Kanununun 14 üncü maddesinin (A) bendindeki hükümlere göre de ayrıca dikkate alınır.
Birinci fıkranın uygulamasına ilişkin usul ve esaslar Maliye Bakanlığı, Adalet Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Devlet Personel Başkanlığının görüşü alınarak Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığınca çıkarılacak yönetmelik ile düzenlenir.
Bu maddeye göre yapılan ödemeler her türlü vergi, resim ve harçtan müstesna olup, faturası karşılığında Hazineden tahsil edilir.
28/2/1982 tarihli ve 2629 sayılı Uçuş, Paraşüt, Denizaltı, Dalgıç ve Kurbağa Adam Hizmetleri Tazminat Kanunu ve 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile 28/2/1985 tarihli ve 3160 sayılı Emniyet Teşkilatı Uçuş Hizmetleri Tazminat Kanunu kapsamına giren personelden, uçuş, paraşüt, denizaltı, dalgıç ve kurbağa adam hizmetlerinin fiilen ifası sırasında; yaşamını sürdürebilmek için gerekli hareketleri yapamayacak ve başkasının yardım ve desteğine muhtaç olarak derecede malul olanlar ile ölenlerin dul ve yetimlerine en yüksek Devlet memuru aylığı üzerinden, diğer malullere ise mevcut aylıkları üzerinden 30 yıl hizmet yapmış gibi emekli ikramiyesi ödenir. Bu madde hükümlerine göre ilgililere fazla olarak yapılan ödemeler, faturası karşılığı ilgili sosyal güvenlik kuruluşlarınca Hazineden tahsil edilir.
Bu Kanunun 56 ncı maddesi ile mülga 45 inci ve 64 üncü maddeleri, 5510 sayılı Kanunun 47 nci maddesi, 2330 sayılı Kanun veya 2330 sayılı Kanun hükümleri uygulanarak aylık bağlanmasını gerektiren kanunlara göre harp veya vazife malullüğü aylığı üzerinden aylık bağlananlara, bu madde uyarınca ek ödeme verilir.
Hak sahiplerine, yukarıda yazılı durumlar sebebiyle, sosyal güvenlik kurumlarınca aylık bağlanmasına esas olan tarihten geçerli olmak üzere müracaat tarihini izleyen yılın en geç ilk üç ayı içinde T.C. Emekli Sandığı tarafından ek ödeme yapılır. Ay farkları yıllık miktarın onikiye bölünmesi suretiyle hesaplanır.
Her yıl ödenecek miktar, malûllük derecelerine göre aşağıdaki yazılı göstergelerin ödemenin yapılması gereken yılın ilk dönemindeki Devlet memuru aylıklarına uygulanacak katsayı ile çarpımı sonucunda bulunacak tutardır.
Malûllük Derecesi | Göstergeler |
1 | 40 000 |
2 | 36 000 |
3 | 31 000 |
4 | 28 000 |
5 | 25 000 |
6 | 22 000 |
Birinci fıkrada belirtilen hükümlere göre aylık bağlanmasını gerektiren olaylar sebebiyle hayatını kaybedenlerin dul ve yetimleri, birinci derece malullere uygulanan gösterge üzerinden; aynı sebeplerle malullük aylığı almakta iken ölenlerin dul ve yetimleri ise malullerin hayatta iken maluliyet derecelerine göre yararlandıkları gösterge üzerinden ve sosyal güvenlik kanunlarına göre dul ve yetim aylığı aldıkları süre ile sınırlı olarak ek ödemeden yararlanır. Dul ve yetim sayısının bir kişiden fazla olması hâlinde, verilecek ek ödeme hak sahipleri arasında eşit olarak paylaştırılır.
(...,)
Birinci fıkrada belirtilen hükümlere göre aylık bağlanmasını gerektiren olaylar sebebiyle hayatını kaybedenlerin, aynı sebeplerle malullük aylığı almakta olanların veya bunlardan ölenlerin çocuklarına her ay için; ilköğretimleri sırasında (1.250), ortaöğretimleri sırasında (1.875) ve yükseköğretimleri sırasında (2.500) gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda eğitim ve öğretim yardımı yapılır. Ödemeler, her eğitim-öğretim yılında bir kez olmak üzere, ilgili eğitim-öğretim yılının Eylül ayında geçerli olan memur aylık katsayısı ve aynı eğitim-öğretim yılındaki öğrenim seviyesine göre hesaplanarak 1 Eylül-31 Aralık tarihleri arasında toptan yapılır. Öğrenim durumu ve seviyeleri tespit edilemeyenlere ise ilgili eğitim-öğretim yılı içinde talepleri üzerine eğitim ve öğretim yardımları ödenir. 8/2/2007 tarihli ve 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanununun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi kapsamında faaliyet gösteren özel eğitim okullarında eğitim alanlar da bu fıkranın durumlarına uygun hükümlerinden yararlanırlar. Birinci fıkra kapsamında aylık almakta olanlar da aynı usul ve esaslar çerçevesinde bu yardımdan yararlandırılır.*
Bu maddeye göre yapılan ödemeler herhangi bir vergi ve kesintiye tâbi olmayıp, faturası karşılığında, Hazineden tahsil edilir.
Yukarıda sayılanlar, 13.10.1988 tarihli ve 3480 sayılı Kanun hükümlerine göre yaptırılmış olan sosyal tesislerden yararlandırılırlar.
Bu madde hükümlerine göre yapılacak eğitim ve öğretim yardımı ile 13.10.1988 tarihli ve 3480 sayılı Kanun hükümlerine göre yaptırılmış olan sosyal tesislerin bakım, onarım ve işletilmesine ilişkin esas ve usuller yönetmelikle düzenlenir.
Birinci fıkrada belirtilen haller kapsamında harp veya vazife malulü sayılanlardan sınıf veya görev değiştirerek çalışmaya devam eden kamu görevlileri ile ilgili mevzuatına göre aylık bağlanan malullerden, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi kapsamında çalışmaya başlamaları sebebiyle ödenmekte olan aylıkları kesilenler de yukarıdaki esaslar dahilinde ek ödeme ile eğitim öğretim yardımından yararlanırlar.
T.C. Emekli Sandığı, emekli veya malullük aylığı alanlarla, bunların kanunen bakmakla yükümlü bulunduğu aile fertleri ile dul ve yetim aylığı alanların tedavi kurum ve kuruluşlarında yapılan tedavilerine (diş tedavileri dahil) ilişkin ücretler ile sağlık kurumlarınca verilen raporlar üzerine kullanılması gerekli görülen ortez, protez ve diğer iyileştirme araçları ile tetkik ve tahlil bedelleri için Maliye Bakanlığınca tespit edilen birim fiyatların altında bir fiyatla, ilgili kurum ve kuruluşlarla anlaşma yapabilir.
Millî İstihbarat Hizmetleri ve Emniyet Hizmetleri Sınıfına dâhil kadrolar ve Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığına mensup subay, astsubay, uzman jandarma ve 3269 sayılı Kanunun 5 inci maddesinde 19/6/2010 tarihli ve 6000 sayılı Kanunla yapılan değişiklik gereğince Devlet memuru olarak istihdam edilip emekliliğe hak kazananlar dâhil uzman erbaşlar, 926 sayılı Türk Silâhlı Kuvvetleri Personel Kanununun geçici 32 nci maddesi uyarınca araştırmacı unvanlı kadrolara atananlar ile çarşı ve mahalle bekçisi kadro unvanı esas alınarak emekli aylığı veya adi malûllük aylığı ödenenlerden emekli aylıklarıyla birlikte makam tazminatı ödenmesine hak kazanamamış olanlara, her ay emekli aylıklarıyla birlikte 100 YTL tutarında ayrıca ödeme yapılır.
Bu Kanun hükümlerine göre emekli aylığı bağlanmasından sonra sosyal güvenlik destek primi ödemek suretiyle çalışanlar dahil herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna tabi olarak çalışanlara bu ödeme yapılmaz. Bu ödemeden yararlanma şartlarını kaybedenler en geç bir ay içinde durumu T.C. Emekli Sandığı Genel Müdürlüğüne bildirmekle yükümlüdür. Bu durumun ortaya çıktığı tarihi takip eden aybaşından itibaren ödemeye son verilir. Zamanında bildirimde bulunmayanlara yapılan ödemeler kanunî faizi ile birlikte geri alınır.
Hizmet sınıfı veya kadro unvanı itibariyle birinci fıkra kapsamına girenlerin 67 nci maddede belirtilen aylığa müstahak dul ve yetimlerinden ek 77 nci madde kapsamına girmeyenler; ikinci fıkradaki şartlar dikkate alınarak, 68 inci maddedeki oranlar üzerinden bu ödemeden yararlandırılır.
Bu ödemeler T.C. Emekli Sandığı tarafından ödenmesini izleyen iki ay içinde faturası karşılığında Hazineden tahsil edilir.
Bu madde uyarınca yapılacak ödeme, 8/2/2006 tarihli ve 5454 sayılı Kanunun 1 inci maddesi uyarınca yapılacak ek ödemenin matrahına dahil edilmez.
Yukarıdaki hükümler 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamındaki sigortalılar ile hak sahipleri hakkında ilgisine göre uygulanır.
1) 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten sonra ilk defa 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olarak çalışmaya başlayanlardan;
a) 5510 sayılı Kanun hükümlerine göre aylık bağlanan ve uzun vadeli sigorta kolları açısından sigortalı çalışma sürelerinin tamamı 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında geçmiş olanlara,
b) 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentlerinde belirtilen sigortalılık hallerinin birden fazlasına tabi olarak çalışmış olmakla birlikte, anılan Kanun hükümlerine göre aylık bağlandığı sırada son defa uzun vadeli sigorta kolları açısından 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalışmakta olanlara,
c) 5510 sayılı Kanun hükümlerine göre aylık bağlandığı sırada uzun vadeli sigorta kolları açısından zorunlu olarak sigortalı olunması gereken bir işte çalışmamakla birlikte, uzun vadeli sigorta kolları açısından son olarak 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalışmış olanlara,
d) Yaşlılık toptan ödemesi yapılmış olup uzun vadeli sigorta kolları açısından son olarak 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalışmış olanlara,
e) Uzun vadeli sigorta kolları açısından 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalışmakta iken ölenlerin ölüm aylığı bağlanan veya ölüm toptan ödemesi yapılan hak sahiplerine,
f) Ölüm tarihi itibariyle uzun vadeli sigorta kollarına tabi olarak çalışmamakla birlikte, uzun vadeli sigorta kolları açısından son olarak 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında çalışmış olanların ölüm aylığı bağlanan veya ölüm toptan ödemesi yapılan hak sahiplerine,
Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından, 5510 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (21) numaralı bendinde belirtilen kamu idarelerinde aynı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (c) bentleri kapsamında geçen uzun vadeli sigorta kolları bakımından sigortalılık süreleri esas alınarak emekli ikramiyesi; anılan Kanunun geçici 4 üncü maddesine göre aylığa veya toptan ödemeye hak kazanan sigortalıların emeklilik ikramiyesine ilişkin azami süre, hesap yöntemi, emekli ikramiyesinin hesabında kullanılan ödeme unsurları ile bu ödeme unsurlarına hak kazanma şartlarına ilişkin esas ve usûller, ödeme unsurlarının ikramiye hesabına esas alınan oran ve/veya miktarları dikkate alınarak ödenir. Ancak, 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında geçen uzun vadeli sigorta kolları bakımından sigortalılık süreleri esas alınarak emekli ikramiyesi ödenebilmesi için; iş kanunlarına tabi olarak çalışmış olanların iş sözleşmelerinin kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona ermiş olması, sözleşmeli personel statüsünde çalışmış olanların ise hizmet sözleşmelerinin ilgili mevzuatına göre iş sonu tazminatı veya aynı mahiyette olmakla birlikte başka bir adla ödenen tazminata hak kazanılmasını gerektirecek şekilde sona ermiş olması şarttır. Ayrıca, bu kişilerin, her ne suretle olursa olsun evvelce iş sonu tazminatı veya bu mahiyette olmakla birlikte başka bir adla tazminat ödenen süreleri ile kıdem tazminatı ya da emekli ikramiyesi ödenmiş olan süreleri, emekli ikramiyesinin hesabında dikkate alınmaz.
2) Bu madde kapsamında emekli ikramiyesi ödenenlerden vazife malûllüğü, kanunlarla belirlenen bekleme süresi sonunda kadrosuzluk, yaş haddi veya ölüm sebebiyle haklarında 5510 sayılı Kanunun uzun vadeli sigorta kolları kapsamında aylık bağlanmış veya toptan ödeme yapılmış olanlara; aylığa veya toptan ödemeye hak kazandıkları tarihi takip eden üç ay içinde emekli ikramiyesinin hesabında esas alınan katsayılarda meydana gelecek artış nedeniyle oluşacak ikramiye farkları ile ilk mali yılın birinci ayında katsayılar dışındaki diğer unsurlarda meydana gelecek artışa bu tarihte yürürlükte olan katsayılar uygulanmak suretiyle bulunacak ikramiye farkları, emekli ikramiyesi ile ilgili hükümlere göre ayrıca ödenir. Ancak, aylığa veya toptan ödemeye hak kazandıkları tarihi takip eden üç ay içinde katsayılarda artış yapılmadığı takdirde, müteakiben katsayılarda altı ay içinde yapılacak ilk artıştan doğan ikramiye farkları da ayrıca ödenir.
3) Emekli ikramiyesinin hak sahiplerine ödenecek olması, emekli ikramiyesinin miktarında bir indirime gidilmesini gerektirmez. Emekli ikramiyesinin ödenecek hak sahiplerinin toplam sayısının birden fazla olması halinde, bu madde uyarınca hesaplanacak emekli ikramiyesinin tamamı 5510 sayılı Kanunun 34 üncü maddesinde belirtilen hisseleriyle orantılı olarak hak sahipleri arasında paylaştırılır.
4) Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından tahakkuk ettirilmiş veya ettirilecek emekli ikramiyelerini almadan ölen ve ölüm tarihinde hak sahibi bulunmayanların emekli ikramiyeleri, kanuni mirasçılarına ödenir.
5) 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olarak çalışmakta iken bu şekilde çalışmaları sona erdikten sonra uzun vadeli sigorta kolları açısından aynı Kanuna göre zorunlu olarak sigortalı olmayı gerektirecek bir işte çalışmayanlardan, anılan Kanunun 50 nci maddesine göre isteğe bağlı sigortalı olarak prim ödemeye devam ederek aylık bağlanan veya toptan ödeme yapılanlara, isteğe bağlı sigortalı olarak prim ödedikleri süreler hariç 5510 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (21) numaralı bendinde belirtilen kamu idarelerinde uzun vadeli sigorta kollarına prim ödedikleri süreler için yukarıdaki fıkralarda belirtilen usûl ve esaslara göre emekli ikramiyesi ödenir.
6) 28/2/1982 tarihli ve 2629 sayılı Uçuş, Paraşüt, Denizaltı, Dalgıç ve Kurbağa Adam Hizmetleri Tazminat Kanunu, 926 sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu ile 28/2/1985 tarihli ve 3160 sayılı Emniyet Teşkilatı Uçuş ve Dalış Hizmetleri Tazminat Kanunu kapsamına giren personelden, uçuş, paraşüt, denizaltı, dalgıç ve kurbağa adam hizmetlerinin fiilen ifası sırasında; başka birinin sürekli bakımına muhtaç olacak şekilde malûl olanlar ile ölenlerin dul ve yetimlerine en yüksek Devlet memuru aylığı üzerinden, diğer malûllere ise mevcut aylıkları üzerinden yukarıdaki fıkralarda belirtilen usûl ve esaslar çerçevesinde ve 30 yıl hizmet yapmış gibi emekli ikramiyesi ödenir.
7) 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olarak çalışmakta iken bu Kanunun ek 71 inci maddesi gereğince aynı sigortalılık haline göre sigortalılıkları devam ettirilenlere, 5510 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (21) numaralı bendinde belirtilen kamu idarelerinde uzun vadeli sigorta kollarına prim ödedikleri süreler için yukarıdaki fıkralarda belirtilen usûl ve esaslara göre emekli ikramiyesi ödenir. Ancak, 5434 sayılı Kanunun ek 71 inci madde kapsamına giren kuruluşların sermayelerindeki kamu payının % 50'nin altına düştüğü tarihten sonra, anonim şirket statüsünde olmayanların ise satışı veya devri tarihinden sonra 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında sigortalı olarak geçtiği kabul edilen süreler için emeklilik ikramiyesi ödenmez.
8) Bu madde gereğince ödenen emekli ikramiyesi, emekliye sevk onayı veren kamu idareleri (Danıştay Başkanları için Danıştay, Sayıştay Başkanları için Sayıştay) tarafından yazı ile istenilmesi üzerine en fazla iki ay içinde faturası karşılığında Sosyal Güvenlik Kurumunun göstereceği hesaplara yatırılır. Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından (6) numaralı fıkra uyarınca fazladan ödenecek emekli ikramiyesi tutarları ile (7) numaralı fıkra gereğince ödenecek emekli ikramiyesi tutarları ise yazı ile istenilmesi üzerine en fazla iki ay içinde faturası karşılığında Hazine tarafından Sosyal Güvenlik Kurumunun göstereceği hesaplara yatırılır.
Kendi isteği ile emekliye ayrılan, ancak daha sonra Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından hizmet süresinin eksik olduğu veya gerekli yaş şartını henüz haiz olmadığı tespit olunanlardan; emeklilik veya malûllük aylığı alınan süresi, eksik hizmet süresinden veya yaş şartının yerine getirilmesi için tamamlanması gereken süreden fazla olanların emeklilik işlemi iptal edilmez. Bunların en son aylık ödenen tarihten eksik hizmet süresi veya yaş şartının yerine getirilmesi için tamamlanması gereken süre kadar geriye gidilerek, bu dönemde kendilerine ödenen emeklilik veya yaşlılık aylıkları borç çıkarılır. Çıkarılan borç ve bu borca ilişkin faiz ile borç çıkarılan süreye ait kesenek ve kurum karşılıkları, ilgili kurum bütçesinin personel ödeneklerinden Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığına ödenir. Bu şekilde ilave olarak kesenek ve kurum karşılığı ödenen süreler için ilgililere ikramiye farkı ödenmez, ödenmiş olan ikramiyenin eksik hizmet süresine ilişkin kısmı geri alınmaz. Borç çıkarılan döneme ilişkin olarak ilgililer adına Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından karşılanmış olan tedavi ve ilaç bedelleri de kurumları bütçelerinden Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığına ödenir.
Bu Kanuna göre tabip veya diş tabibi kadro ve pozisyonları esas alınarak emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı bağlanmış olup, aylıklarıyla birlikte makam tazminatı ödenmesine hak kazanamamış olan tabip ve diş tabiplerinden ilgili mevzuatına göre uzman olanlara (26.000) gösterge rakamının, uzman olmayanlara (20.000) gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda her ay emekli aylıklarıyla birlikte ilave ödeme yapılır.
Birinci fıkra kapsamında yapılacak ödeme, ölenlerin mülga 67 nci maddede belirtilen aylığa müstahak dul ve yetimlerine mülga 68 inci maddede belirtilen oranlar üzerinden ödenir.
Bu madde kapsamında yapılacak ilave ödeme tutarları, ödemeyi izleyen iki ay içinde faturası karşılığında Hazineden tahsil edilir.
Bu madde uyarınca verilecek ilave ödeme, 5454 sayılı Kanunun 1 inci maddesi uyarınca yapılacak ek ödemenin matrahına dâhil edilmez.
Bu madde kapsamında ilave ödemeden yararlanacaklardan, sosyal güvenlik destek primi ödemek suretiyle çalışanlar dâhil herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna tabi olarak çalışanların ilave ödemeleri, çalışmaya başladıkları tarihi takip eden ay başından itibaren kesilir. Bu ödemeden yararlanma şartlarını kaybedenler en geç bir ay içinde durumu Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirmekle yükümlüdürler. Zamanında bildirimde bulunmayanlara yapılan ödemeler kanuni faiziyle birlikte geri alınır. Bu fıkra uyarınca ilave ödemeleri kesilenlerin, çalışmalarının sona erdiği tarih yazılı istek tarihi kabul edilerek ilave ödemeleri, çalışmalarının sona erdiği tarihi takip eden ay başından itibaren yeniden ödenmeye başlanır.
Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önceki dönem için geçmişe dönük herhangi bir ödeme yapılmaz.
Yukarıdaki hükümler 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamındaki sigortalılar ile hak sahipleri hakkında ilgisine göre uygulanır.
Millî İstihbarat Hizmetleri ve Emniyet Hizmetleri Sınıfına dâhil kadrolar ve Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığına mensup subay, astsubay, uzman jandarma ve uzman erbaşlar, 926 sayılı Türk Silâhlı Kuvvetleri Personel Kanununun geçici 32 nci maddesi uyarınca araştırmacı unvanlı kadrolara atananlar ile çarşı ve mahalle bekçisi kadro unvanı esas alınarak emekli/yaşlılık aylığı veya malullük aylığı ödenenlerden aylık bağlanmasına esas ek göstergeleri 3600 gösterge rakamının altında olup aylıkları ile birlikte makam tazminatı ödenmesine hak kazanamamış olanlara, her ay aylıkları ile birlikte 1.200 TL tutarında ilave ödeme yapılır. Bu fıkra kapsamında ilave ödemeden yararlananlar ek 81 inci madde hükümlerine göre ayrıca ek ödemeden yararlanamazlar.
Bu Kanun hükümlerine göre emekli aylığı bağlanmasından sonra sosyal güvenlik destek primi ödemek suretiyle çalışanlar dahil herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna tabi olarak çalışanlara bu ödeme yapılmaz. Bu ödemeden yararlanma şartlarını kaybedenler en geç bir ay içinde durumu Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirmekle yükümlüdür. Bu durumun ortaya çıktığı tarihi takip eden aybaşından itibaren ödemeye son verilir. Zamanında bildirimde bulunmayanlara yapılan ödemeler kanunî faizi ile birlikte geri alınır.
Hizmet sınıfı itibarıyla birinci fıkra kapsamına girenlerin 67 nci maddede belirtilen aylığa müstahak dul ve yetimlerinden ek 77 nci madde kapsamına girmeyenler; ikinci fıkradaki şartlar dikkate alınarak, 68 inci maddedeki oranlar üzerinden bu ödemeden yararlandırılır.
Bu madde kapsamında yapılacak ilave ödeme tutarları, ödemeyi izleyen iki ay içinde faturası karşılığında Hazineden tahsil edilir.
Bu madde uyarınca yapılacak ödeme, 8/2/2006 tarihli ve 5454 sayılı Kanunun 1 inci maddesi uyarınca yapılacak ek ödemenin matrahına dahil edilmez.
Yukarıdaki hükümler 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamındaki sigortalılar ile hak sahipleri hakkında ilgisine göre uygulanır.
Bu Kanuna göre emekli, adi malullük, vazife malullüğü aylığı ile dul ve yetim aylığı bağlananlara, ödenen aylıklar ve bu Kanunun ek 81 ve ek 85 inci maddeleri uyarınca yapılan ek ödemeler hariç aylıkları ile birlikte her ay itibarıyla yapılan ödemeler toplamının %6,34’ü oranında ilave ödeme yapılır.
Bu ödeme Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ödenmesini izleyen iki ay içinde faturası karşılığında Hazineden tahsil edilir.
Bu madde uyarınca yapılacak ödeme, 8/2/2006 tarihli ve 5454 sayılı Kanunun 1 inci maddesi uyarınca yapılacak ek ödemenin matrahına dahil edilmez.
Yukarıdaki hükümler 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamındaki sigortalılar ile hak sahipleri hakkında ilgisine göre uygulanır.
OTUZ YEDİNCİ KISIM
Geçici Hükümler
A) Devir Muameleleri
(…)
(…)
(…)
(…)
(…)
(…)
(…)
17/4/1940 tarihli ve 3803 sayılı kanunun 18 inci maddesiyle kurulup 4/9/1947 tarihli ve 5129 sayılı Kanunun 8 inci maddesiyle adı (Köy Öğretmenleri ve Köy Sağlık Memurları Emeklilik Sandığı) olarak değiştirilen Sandıkta birikmiş paralar (Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı) na devrolunur.
Bu öğretmen ve sağlık memurlarının bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar geçmiş hizmet müddetlerinin her yılı için, kanunun yürürlüğe girdiği tarihteki aylıklarının yıllık toplamının % 15 i üzerinden (Bu paranın yarısı kesenek ve yarısı karşılık sayılır) hesaplanacak paradan, yukarda ki hükme göre ödenen para çıkarılarak artanı, Milli Eğitim ve Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlıkları bütçelerine konacak ödenekten 2 yıl içinde ve bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren % 5 faizi ile birlikte (Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı) na ödenir.
(…)
(…)
(…)
(…)
(…)
B) Bu Kanunun Yürürlüğe Girdiği Tarihte Emeklilik Hakkı Tanınan Vazifelerde Bulunanlar veya Sonradan Bu Duruma Girenler
(…)
Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihte; Türkiye Cumhuriyeti Ordusunda bulunan muvazzaf ve gedikli subaylarla askeri memurlardan; emekli, adi malullük veya vazife malullüğü aylığı bağlanacak olanların; 32 nci madde gereğince fiili hizmet müddetlerine eklenen müddetler 3 yıldan az olduğu takdirde 3 yıla çıkarılır.
Bu suretle açıktan eklenecek müddetlerin her ayı için, o tarihte keseneğe esas olan aylıkları tutarının % l0 u Hazinece toptan Sandığa ödenir.
Bu Kanunun yürürlüğe g