Bu doküman Resmi Gazete dışında bir kaynakta yayınlanmıştır. Konsolide metin çalışmaları ilgili kaynak güncellendikçe sağlanabilmektedir.
İlgide kayıtlı özelge talep formunun incelenmesinden, Enstitü Müdürlüğünüz tarafından, 5042 sayılı "Yeni Bitki Çeşitlerine Ait Islahçı Haklarının Korunmasına İlişkin Kanun" kapsamında yeni geliştirilen bitki çeşitlerinden "Islahçı Hakkı (Royalty)" adı altında gelir elde ettiğiniz, elde ettiğiniz bu gelirin bir kısmını 30/04/2005 tarih ve 25801 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Görevlilerin Islahçı Hakkından Yararlanmasına İlişkin Yönetmelik" ile "Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü Araştırma Enstitülerinde ve İstasyonlarında Çalışan Görevlilerin Islahçı Hakkından Yararlanmasına İlişkin Yönerge" kapsamlarında çalışan personelinize Islahatçı Hakkı olarak ödediğinizi belirterek, personele ödenen bu tutarların 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 29 uncu maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı bendi kapsamında değerlendirilerek gelir vergisinden istisna tutulup tutulmayacağı ile vergiye tabi olması halinde personelin süregelen gelir vergisi matrahına ilave edilip edilmeyeceği hususlarında Başkanlığımız görüşünün bildirilmesinin istenildiği anlaşılmıştır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun;
29 uncu maddesinde, "Teşvik gayesiyle verilen aşağıda yazılı ikramiye ve mükafatlar Gelir Vergisi'nden müstesnadır:
1. İlim ve fenni, güzel sanatları, tarımı, hayvan yetiştirilmesini ve memleket bakımından faydalı olan diğer işleri ve faaliyetleri teşvik maksadıyla verilen ikramiyeler ve mükafatlar;" hükmü,
61 inci maddesinde, "Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.
Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez..." hükmü
yer almıştır.
Buna göre ödemenin Gelir Vergisi Kanununun 29 uncu maddesi kapsamında değerlendirilebilmesi, ilim ve fenni, güzel sanatları, tarımı, hayvan yetiştirilmesini ve memleket bakımından faydalı olan diğer işleri teşvik maksadıyla yapılması, hizmet erbabı işveren ilişkisinin gereği ve hizmet karşılığı olmaması, ayrıca süreklilik arz etmemesi, ikramiye ve mükafat niteliği taşıması koşullarına bağlıdır.
Aynı Kanunun 62 inci maddesinde "İş verenler, hizmet erbabını işe alan, emir ve talimatları dahilinde çalıştıran gerçek ve tüzel kişilerdir...."
86 ncı maddesinde ise "Aşağıda belirtilen gelirler için yıllık beyanname verilemez, diğer gelirler için beyanname verilmesi halinde bu gelirler beyannameye dahil edilmez.
1- Tam Mükellefiyette
...
b) Tek işverenden alınmış ve tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücretler (birden fazla işverenden ücret almakla beraber, birden sonraki işverenden aldıkları ücretlerinin toplamı, 103 üncü maddede yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı aşmayan mükelleflerin, tamamı tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücretleri dahil)"
hükümleri yer almaktadır.
Adı geçen Kanunun 94 üncü maddesinde ise tevkifat yapmak zorunda olan mükellefler sayılmış, aynı maddenin birinci fıkrasının 1 numaralı bendinde de, "Hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61 inci maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç), 103 ve 104 üncü maddelere göre" vergi tevkifatı yapılacağı belirtilmiştir.
Diğer taraftan, gelirin toplanması ve beyanına ilişkin olarak 16 no.lu Gelir Vergisi Sirkülerinde ayrıntılı açıklamalara yer verilmiş olup işveren değişikliği ile ilgili olarak 160 seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde, "…Buna göre, bir hizmet erbabının birden fazla işverenden ücret alması halinde, her bir işverenin ödediği ücretler, ayrı ayrı vergilendirilmektedir. Dolayısıyla vergi tarifesi, her bir işverenin ödediği ücrete, diğer işveren veya işverenlerin ödediği ücretle ilgilendirilmeksizin ayrı ayrı uygulanmaktadır..." açıklamalar yer almaktadır.
Öte yandan, 5042 sayılı Yeni Bitki Çeşitlerine Ait Islahçı Haklarının Korunmasına İlişkin Kanunun;
2 nci maddesinde, "Bu Kanunda geçen ;
…
c) Islahçı : Yeni bir bitki çeşidini ıslah eden veya bulan ve geliştiren kişiyi,
d) Hak sahibi : Islahçı veya onun hukukî haleflerini,
...
ifade eder."
3 üncü maddesinde, "Yeni, farklı, yeknesak ve durulmuş olduğu tespit edilen bitki çeşitleri, bu Kanunda belirtilen diğer şartların yerine getirilmesi kaydıyla, ıslahçı hakkı verilerek korunur."
12 nci maddesinde, "Aralarındaki özel sözleşmeden veya işin mahiyetinden aksi anlaşılmadıkça, çalışanların işlerini görürken ıslah ettikleri veya buldukları ve geliştirdikleri çeşitlerin sahibi, bunların işverenidir.