Bu doküman Resmi Gazete dışında bir kaynakta yayınlanmıştır. Konsolide metin çalışmaları ilgili kaynak güncellendikçe sağlanabilmektedir.
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
Antalya Vergi Dairesi Başkanlığı
Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü
Konu: Sağlik hizmeti sunanların birbirlerine yapacakları mal ve hizmet satışlarına vergi uygulamaları.
İlgi: 20.01.2017 tarihli özelge talep formunuz.
İlgide kayıtlı yazınızla 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun 36. maddesi kapsamında üniversite kadrosunda yer alan ve sağlık hizmeti sunan profesör ve doçentlerin, üniversite ile özel sağlık kurumları arasında yapılan kurumsal sözleşme gereği ve ücreti üniversite döner sermaye işletmesine yatırılmak şartıyla özel sağlık kuruluşlarında görevlendirildiği belirtilerek verilen hizmetin Kurumlar Vergisine ve Katma Değer Vergisine tabi olup olmadığı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
GELİR VE KURUMLAR VERGİLERİ YÖNÜNDEN:
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun;
61 inci maddesinde, "Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.
Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetin değiştirmez." hükmü,
94 üncü maddesinin birinci fıkrasında, "Kamu idare ve müesseseleri, iktisadî kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar." denilmiş, aynı fıkranın (1) numaralı bendinde ise "Hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61 inci maddede yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç), 103 ve 104 üncü maddelere göre tevkifat yapılacağı" hükmü
yer almaktadır.
Diğer taraftan, 21.11.1989 tarih ve 20349 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 160 Seri No.lu Gelir Vergisi tebliğinde açıklandığı üzere, Bakanlıklar, bağlı kuruluşlar ve üniversiteler ile bu kuruluşlar bünyesinde kurulmuş olan döner sermaye işletmeleri tek işveren olarak kabul edilmiş olup bakanlıklar, bağlı kuruluşlar ve üniversitelerde bulunan tahakkuk birimlerinin, bu kuruluşlar bünyesinde kurulan döner sermaye işletmelerindeki tahakkuk birimleri ile koordineli olarak çalışarak, söz konusu kuruluşlar tarafından bir ay içinde yapılan ücret ödemeleri ile döner sermaye işletmeleri tarafından yapılan ücret ödemelerinin toplanarak, bu toplam tutarın Gelir Vergisi Kanununun 103 ve 104 üncü maddelerine göre vergilendirilmesi gerekmektedir.
Buna göre, Üniversiteniz kadrosunda yer alan ve sağlık hizmeti sunan profesör ve doçentlerin, ücreti döner sermaye işletmenize yatırılmak şartıyla özel sağlık kuruluşlarında görevlendirilmeleri nedeniyle elde ettikleri gelirin, ücret olarak değerlendirilmesi gerekmekte olup maaş ödemeleri ile birlikte döner sermaye işletmeniz tarafından yapılan ücret ödemelerinin tek işverenden alınan ücret olarak kabul edilip toplanarak bu toplam tutarın Gelir Vergisi Kanununun 103 ve 104 üncü maddelerine göre vergilendirilmesi gerekmektedir.
Öte yandan, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 2 nci maddesinde iktisadi kamu kuruluşları, kurumlar vergisi mükellefleri arasında sayılmış olup anılan maddenin üçüncü fıkrasında, Devlete, il özel idarelerine, belediyelere, diğer kamu idarelerine ve kuruluşlarına ait veya bağlı olup faaliyetleri devamlı bulunan ve sermaye şirketleri ile kooperatifler dışında kalan ticari, sınai ve zirai işletmelerin iktisadi kamu kuruluşu olduğu; altıncı fıkrasında ise iktisadi kamu kuruluşlarının kazanç amacı gütmemeleri, faaliyetlerinin kanunla verilmiş görevler arasında bulunması, tüzel kişiliklerinin olmaması, bağımsız muhasebelerinin ve kendilerine ayrılmış sermayelerinin veya iş yerlerinin bulunmamasının mükellefiyetlerini etkilemeyeceği, mal veya hizmet bedelinin sadece maliyeti karşılayacak kadar olması, kâr edilmemesi veya kârın kuruluş amaçlarına tahsis edilmesinin bunların iktisadi niteliğini değiştirmeyeceği hükme bağlanmıştır.
Aynı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde; "Kamu idare ve kuruluşları tarafından genel insan ve hayvan sağlığını korumak ve tedavi amacıyla işletilen hastane, klinik, dispanser, sanatoryum, huzurevi, çocuk bakımevi, hayvan hastanesi ve dispanseri, hayvan bakımevi, veteriner bakteriyoloji, seroloji, distofajin kuruluşları ve benzeri kuruluşlar. (Bunlardan sağlık hizmeti sunanların teşhis ve tedaviye yönelik olarak birbirlerine yapacakları mal ve hizmet satışları ile Sağlık Bakanlığına bağlı hastane, klinik, dispanser, sanatoryum gibi kurum ve kuruluşların yapacağı Gelir Vergisi Kanununun 70 inci maddesinde belirtilen mal ve hakların kiralanması işlemleri bu muafiyeti ortadan kaldırmaz.)" hükmüne yer verilmiştir.