Bu konuda 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 35 inci maddesinin on altıncı fıkrası “Bu Kanunun 16 ncı maddesinin birinci fıkrasına aykırı olarak yeteri kadar karşılık ayırmayanlar ile iki ilâ yedinci fıkralarına aykırı olarak teknik karşılık ayıranlar ve sekizinci fıkrasına aykırı olarak reasürör payını belirleyenler; 17 nci maddesinin birinci ve ikinci fıkrasına aykırı olarak teminat, dördüncü fıkrasına aykırı olarak minimum garanti fonu tesis edenler ile beşinci fıkra uyarınca teminatlardan ödeme yapmayanlar adlî para cezası ile cezalandırılır. Ancak, adlî para cezasının miktarı, yerine getirilmeyen yükümlülüğün veya yükümlülük eksik olarak yerine getirilmiş ise eksik kalan miktarın yüzde onundan az olamaz.” hükmünü, 34 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (h) bendi ise “Bu Kanunun 18 inci maddesinin birinci, ikinci ve üçüncü fıkralarına aykırı davranılması, dördüncü fıkrası uyarınca özel defter tutma, malî tabloları ilan etme yükümlülüklerinin yerine getirilmemesi ve dördüncü fıkra uyarınca şirket aktif yapıları da dahil olmak üzere Müsteşarlıkça belirlenecek esas ve usûllere aykırı davranılması halinde onikibin Türk Lirası idarî para cezası uygulanır.” hükmünü amirdir.
Bu doküman Resmi Gazete dışında bir kaynakta yayınlanmıştır. Konsolide metin çalışmaları ilgili kaynak güncellendikçe sağlanabilmektedir.
Aşağıda bir kısmını gördüğünüz bu dokümana sadece Standart, Profesyonel veya Profesyonel + pakete abone olan üyelerimiz erişebilir.
Bilindiği üzere; sigorta, reasürans ve emeklilik şirketlerinin mali tablolarının gerçeği yansıtması, bu amaca ulaşmak için muhasebe kayıtlarının mevzuat çerçevesinde tutulması, hiçbir işlemin kayıt dışı kalmaması hususları sektöre olan güvenin artması ve sigortalıların hak ve menfaatlerinin korunması için büyük önem arz etmektedir. Nitekim, 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu da bu hususu düzenlemiş, özellikle karşılıklar ile teminatların ayrılmasında eksiklik durumu, çok yüksek sayılabilecek adli para cezaları ile müeyyidelendirilmiştir.