Bilindiği üzere, 17/07/1964 tarihli, 506 sayılı "Sosyal Sigortalar Kanunu"nun Ek 5 inci maddesinin birinci fıkrasına 20/06/1987 tarihli, 3395 sayılı Kanunun 13’üncü maddesi ile eklenen IV numaralı bende göre, 01/09/1987 tarihinden sonra azotlu gübre ve şeker sanayiinde, fabrika, atölye, havuz ve depolarda, trafo binalarında çalışanların;
- Çelik, demir ve tunç döküm işlerinde,
- Zehirli, boğucu, yakıcı, öldürücü ve patlayıcı gaz, asit, boya işleriyle gaz maskesi ile çalışmayı gerektiren işlerde,
- Patlayıcı maddeler yapılmasında,
- Kaynak işlerinde,
geçen çalışma sürelerine 1/4 oranında itibari hizmet süresi verilmektedir.
Ancak, itibari hizmet süresinden yararlanmayı gerektiren olgunun sanayi kolları farklı da olsa belli ağır, riskli ve sağlığa zararlı işlerin yapılması olduğu, bu nitelikteki işleri yapan kişilerin aynı durumda olmadıklarının ileri sürülemeyeceği ve aynı hukuksal durumda bulunanların farklı kurallara tabi tutulmasının Anayasa’nın eşitlik ilkesine yer veren 10’uncu maddesine aykırı olduğu gerekçesiyle söz konusu düzenlemede yer alan "Azotlu gübre ve şeker sanayiinde," ibaresi, Anayasa Mahkemesinin 27/03/2007 tarihli, 26475 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 04/10/2006 tarihli, 2002/157 Esas, 2006/97 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir.
506 sayılı Kanunun Ek 5’inci maddesinin IV numaralı bendi, Anayasa Mahkemesinin söz konusu iptal kararının yürürlüğe girdiği 27/03/2007 tarihinden geçerli olmak üzere, aşağıda açıklandığı şekilde uygulanacaktır.
1 - Bir hizmet süresine itibari hizmet süresi eklenebilmesi, o hizmetin 506 sayılı Kanunun Ek 5’inci maddesindeki çizelgenin "Sigortalılar" ve "Hizmetin Geçtiği Yer" başlıklı sütunlarında nitelikleri sayılı hizmetler kapsamında bulunmasına bağlı olduğundan, hizmetin azotlu gübre ve şeker sanayiinde geçmesi şartına bakılmadan tüm fabrika, atölye, havuz ve depolarda, trafo binalarında çalışan sigortalıların çelik, demir ve tunç döküm, zehirli, boğucu, yakıcı, öldürücü ve patlayıcı gaz, asit, boya işleriyle gaz maskesi ile çalışmayı gerektiren, patlayıcı maddeler yapılmasında ve kaynak işlerinde geçen hizmetleri de, 27/03/2007 tarihinden sonra itibari hizmet kapsamında değerlendirilecektir.
2 - Kanun, itibari hizmet kapsamındaki işyerleri ve işleri birlikte tanımladığından bu işlerin üretim süreci içerisinde yapılmış olması gerekmektedir. Bu nedenle, fabrika, atölye, havuz ve depolarda, trafo binaları işyerlerinde kontrol ve benzeri amaçlarla kısa süreli çalışanlarla, bu işleri fiilen yapmayıp işin yönetim görevini yapan veya bu işyerleri dışında söz konusu işleri yapan sigortalılar, itibari hizmet süresinden yararlandırılmayacaktır.
3 - Anayasa Mahkemesi kararı gereğince itibari hizmet süresi kapsamına giren sigortalılar için işverenlerce yasal süresinde internet ortamında verilecek aylık prim ve hizmet belgeleri "3" numaralı belge türü ile düzenlenecek olup, itibari hizmet süresinden yararlanacak sigortalılar için % 9 sigortalı hissesi, % 13 işveren hissesi olmak üzere % 22 oranında malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası primi ödenecektir.
4 - 27/03/2007 tarihi ile bu Tebliğin yayımı tarihi arasında Anayasa Mahkemesi Kararında öngörülen itibari hizmet süresi kapsamında geçtiği halde "1" numaralı belge türü ile Kuruma bildirilen sigortalılar için kağıt ortamında iptal aylık prim ve hizmet belgesi ve "3" numaralı belge türü ile asıl aylık prim ve hizmet belgesi düzenlenerek verilecektir.
5 - Anayasa Mahkemesi kararı gereğince itibari hizmet süresi kapsamına giren ancak tebliğin yayımlandığı 2007/Ağustos ayı sonuna kadar "1" nolu belge türü ile Kuruma bildirilen sigortalılar için kağıt ortamında iptal nitelikte aylık prim ve hizmet belgesi, bunun yerine ise yine kağıt ortamında "3" numaralı belge türünden asıl nitelikte aylık prim ve hizmet belgesi düzenlenerek Kuruma verilecektir.
Anayasa Mahkemesi kararına istinaden itibari hizmet süresi kapsamına giren çalışmalara ilişkin 2007/Mart ila 2007/Temmuz dönemi aylarına ait olmak üzere "3" numaralı belge türünden düzeltme amacıyla verilecek olan aylık prim ve hizmet belgelerinin, en geç 30/11/2007 tarihine kadar verilmesi ve tahakkuk edecek fark primlerin de bu süre içinde ödenmesi halinde gecikme cezası ve gecikme zammı tahsil edilmeyecektir. Anılan sürede primlerin ödenmemesi halinde ise 30/11/2007 tarihini takip eden ilk günden itibaren gecikme cezası ve gecikme zammı uygulanacaktır.