Dosya olarak kaydet: PDF - WORD
Görüntüleme Ayarları:

Genel açıklama:

17/7/1964 tarihli ve 11756 numaralı Resmî Gazete’de neşir ve ilân edilen ve 140 ıncı maddesi hükmüne göre 1 Kasım 1964 tarihinde yürürlüğe girecek olan Harçlar Kanununun bazı önemli maddeleri ile bu kanunun ihdasını gerektiren sebepler ve getirilen yenilikler hakkında umumi bir izahat verilmesi faydalı görülmüştür.

Kanun malî sistemimizde dağınık ve insicamsız bir şekilde yer alan harc mükellefiyetini mümkün olduğu kadar derli toplu ve rasyonel bir hale getirmek amaciyle hazırlanmıştır. Bu amacın gerçekleştirilmesi için alman tedbirlerin başlıcaları aşağıda özetlenmiştir:

1 - Vergi mahiyetini iktisap edebilmesi için gerekli şartları haiz olan yani uygulama sahası geniş ve fiskal randımanı yüksek bulunan bazı konular harc mevzuundan çıkarılmış ve münferit vergiler haline getirilmiştir. Nitekim 1963 yılında tapu harçları mevzuu içinde önemli bir yer işgal eden gayrimenkul iktisaplarının münferit, bağımsız bir vergi haline getirilebilme şartlarını taşıdığı müşahade olunmuş ve sözü edilen iktisaplar harc konusundan çıkarılarak Emlâk Alım Vergisi mevzuuna alınmıştır.

2 - Aynı zamanda harca ve resme tabi konular, bunlardan sadece birine tabi tutulmuştur. Bilindiği üzere bugüne kadar adlî muameleler, pasaport ve konsolosluk muameleleri ile ruhsatnameler hem harca hem de damga resmine tabi bulunmakta idi. Modern vergi anlayışına ve tekniğine uygun bulunmıyan bu usul terk olunarak harc ve resmi, bunlardan birinde birleştirme yoluna gidilmiştir.

3 - Verimi pek düşük sosyal ve ekonomik bakımlardan mahzurlu ve tatbiki müşkül bazı eski resimler kaldırılmıştır. (405 sayılı eski bir kanuna dayanan ve hayvanların ve hayvani maddelerin muayenesi dolayısiyle alınan Hayvan Sağlık Zabıtası Resmi ve Sefineler resmi.)

4 - Yeni harc tarifelerinde uygulanan metodun icabı olarak bazı işlemler harc mevzuu dışına çıkarılmıştır. Bunları şöylece özetlemek mümkündür.

a) 5887 sayılı kanunun 6 sayılı tarifesinin mevzuunu teşkil eden nüfus işlemleri ile 9 sayılı tarifesinin mevzuunu teşkil eden vatandaşlık işlemleri harc mevzuu olmaktan çıkarılmış ve bu tarifeler tamamen tasfiye edilmiştir.

Nüfus işlemlerinin değersiz bir harc mevzuu olması ve artırılmasına mahiyetinin elverişli bulunmaması ve işlemin esasının da harca tabi tutulmamış olması bu harcın tamamen tasfiyesini haklı kılmaktadır.

Vatandaşlık işlemlerine gelince, bunlar da esas itibariyle arizi işlemlerdir. Nüfus işlemlerine benziyen karakteri de nazara alındığı takdirde vatandaşlık işlemlerinin bir harc konusu olarak muhafaza edilemiyeceği izahtan varestedir.

b) Şahsi haklarla ilgili dâvalar hariç olmak üzere, ceza dâvalarından alınacak harçlar ile avukatlık işlerine mütaallik harçlar harç mevzuu dışına çıkarılmıştır.

Gerçekten ceza dâvalarının bir hare mevzuu ve sebebi yapılması harçların dayandığı prensip ile bağdaştırılamamış, Devletin âmme menfaatine kullandığı tedip ve islâh hakkının suçlulara yönelen bir harç mükellefiyeti meydana getiremiyeceği neticesine varılmıştır.

Esasen önemli bir değeri bulunmıyan ceza dâvası harçlarının vergi dairelerini normalden çok fazla işgal ettikleri de gözönüne alınarak bu harçların da mevzu dışında bırakılması öngörülmüştür.

c) Yabancı memleketlerde oturan Türk vatandaşlarının ahvali şahsiyelerine mütaallik işlemlerden alınan konsolosluk harçları vatandaşı sıkıcı mahiyette olması dolayısiyle bu harçlar da mevzu dışına çıkarılmıştır.

d) 5887 sayılı kanuna bağlı 7 sayılı tarifede yer alan menşe şahadetnamesi tasdik harçları GATT çerçevesi dahilinde varılan anlaşmalara uyularak kaldırılmıştır.

5 - Harc miktarı veya nispetleri bugünün para rayicine göre ayarlanmıştır. Bilindiği gibi harç mevzuunda 201 sayılı kanunla konsolosluk ve pasaport harçlarında 1961 de yapılan artırmalar hariç para değerinde vukua gelen tahavvüller nazara alınarak herhangi bir ayarlama yapılmamıştır. Bu sebeple ve bilhassa bir çok muamelelerde Damga Vergisi ve harç mükellefiyetlerinin birleştirilmiş olması dolayısiyle tarifelerdeki harç miktarı ve nispetleri mevzuun mahiyetine göre yeniden tâyin ve tesbit edilmiştir.

Harca tabi konular 5887 sayılı kanunda olduğu gibi yine tarifeler şeklinde düzenlenmiştir.

Kanun, harçları, harca mevzu olan muameleleri yapan daire ve mercileri ve bizatihi muhtelif harçların mahiyet ve hususiyetlerini nazara alarak dokuz ayrı kısımda toplamış ve bunlar arasında müşterek ve umumi hükümlere de onuncu kısımda yer vermiştir. Ayrıca aynı numara verilmek suretiyle kısımlarla tarifeler arasında irtibat sağlanmıştır.

BİRİNCİ KISIM

Kanunun şümulü

Kanunun şümulü 1 inci maddede tâyin edilmiştir. Bu maddeye göre:

1 - Yargı işlemleri

2 - Noter işlemleri

3 - Vergi itiraz işlemleri

4 - Tapu ve kadastro işlemleri

5 - Konsolosluk işlemleri

6 - Pasaport, ikamet tezkeresi, vize ve Dışişleri Bakanlığı tasdik işlemleri

7 - Gemi ve liman işlemleri

8 - İmtiyazname, ruhsatname ve diplomalar

9 - Trafik işlemleri

Bu kanuna göre alınacak harçların mevzuunu teşkil etmektedir.

Bilindiği üzere 232 sayılı kanuna göre alınmakta olan trafik harçları 197 sayılı Motorlu Kara Taşıtları Vergisi Kanunu ile kaldırılmıştı. Bu kanun ile trafik işlemleri yeniden harç mevzuuna alınmıştır. Ayrıca 216 sayılı kanuna göre alınmakta olan Merakibi Bahriyeden Alınan Rüsum Hakkındaki Kanun bu kanunla kaldırılmış ve bu resmin yerine kaim olmak üzere Gemi ve Liman harçları adı altında yeni bir mükellefiyet tesis olunmuştur.

Yargı harçları

Kanunun yargı harçları ile ilgili bulunan birinci kısmı beş bölüme ayrılmış bulunmaktadır. Birinci bölüm mevzuu ve mükellefiyeti, ikinci bölüm istisna ve muafiyeti, üçüncü bölüm harcın nispetini, dördüncü bölüm ödeme usulünü tâyin etmekte beşinci bölüm de çeşitli hükümleri ihtiva etmektedir.

BİRİNCİ BÖLÜM

Mevzu

Kanunun ikinci maddesinde yargı harçlarının mevzuu tâyin edilmiştir. Bu maddenin birinci fıkrası hükmüne göre, yargı işlemlerinden bu kanuna bağlı (1) sayılı tarifede yazılı olanları yargı harçlarına tabi bulunmaktadır. Bu duruma göre (1) sayılı tarifede yazılı bulunmayan yargı işlemleri harç mevzuu dışında kalmaktadır.

Tetkikinden de anlaşılacağı veçhile kanuna bağlı (1) sayılı tarifede yer alan yargı harçları:

A - Mahkeme harçları

B - İcra ve iflâs harçları

C - Ticaret sicili harçları

D - Diğer yargı harçları

olmak üzere 4 grupa ayrılmıştır.

A - Mahkeme harçları ise:

I - Başvurma harcı

II - Celse harcı

III - Karar ve ilâm harcı

olmak üzere üç kısımda toplanmıştır.

I - Başvurma harcı:

Başvurma harcı 5887 sayılı Harçlar Kanununda yer alan, kaydiye, tebliğ, tezkere, zabıt harçları gibi çeşitli harçlar yerine kaim olmuştur.

Bu hare hukuk ve ticaret mahkemeleri ile icra tetkik mercilerinde, Yargıtay ve Danıştay'da dilekçe ile veya tutanakla dâva açılması sebebiyle ödenecek maktu bir harcı ifade etmektedir.

Dâvaya müdahale edilmesi hali bir nevi yeni dâva mahiyetinde bulunduğundan müdahale eden tarafın da başvurma harcı ödemesi gerek-mektedir.

II - Celse harcı:

«Celse harçlarında mükellef» başlığı altında kanunun 12 nci maddesinde yer alan hüküm 5887 sayılı kanunun 11 ve 35 inci maddelerine mütenazır olup tatbikatta herhangi bir değişikliği intaç etmiyeceğinden bu konuda izahat verilmesine lüzum görülmemektedir.

III - Karar ve ilâm harcı:

Mahkeme harcının üçüncü çeşidini «karar ve ilâm harcı» teşkil etmektedir. Bu harçlar nispî ve maktu olmak üzere iki kısma ayrılmıştır.

1 - Nispi harc; Nispî harçlar, konusu belli bir değerle ilgili bulunan dâvalarda esas hakkında karar verilmesi halinde hüküm altına alman anlaşmazlık ko¬nusu değer üzerinden müterakki bir tarife gereğince alınacaktır.

«Anlaşmazlık konusu değer» deyimi 5887 sayılı kanunda ve bu kanuna bağlı tarifelerde yer almış bulunan «hüküm altına alınmış olan miktar ve kıymet» tabirine tekabül etmektedir.

Kanunun «değer esası» başlığı altındaki 16 ncı maddesinin ilk fıkrasında, müdahalenin men’i, tescil ve tapu kayıt iptali gibi gayrimenkulün aynına taallûk eden dâvalarda gayrimenkulun değerinin nazara alınacağı belirtildikten sonra bu maddenin mütaakıp fıkralarında, değer tâyini mümkün olan hallerde dâva dilekçelerinde değer gösterilmesinin mecburi olduğu ve değer gösterilmemişse davacıya tesbit ettirileceği, tesbitten kaçınma halinde dâva dilekçesinin muameleye konmıyacağı açıklanmıştır.

2 - Maktu harç:

Konusu belli bir değerle tesbit edilmemiş olan dâvalardan nispî harcın alınmasına imkân bulunmadığı cihetle bu nevi dâvalar maktu harca tabi tutulmuşlardır. Maktu harca tabi işlemler (1) sayılı tarifede gösterilmiştir.

B - İcra ve iflâs harçları:

Bilindiği üzere 5887 sayılı kanunda icra ve iflâs harçları müstakil bir kısım teşkil etmekte ve bu harçlara ait II sayılı özel bir tarife bulunmaktaydı. Bu kanunda ise icra ve iflâs harçları ile ilgili hükümler yargı harçları içinde yer almış ve tamamı (1) sayılı tarifede toplanmıştır.

Gerek kanun metnindeki icra ve iflâs harçları ile ilgili hükümler gerekse tarifede yazılı işlemler pek az farkla 5887 sayılı kanundaki hükümlere ve bu kanuna bağlı (2) sayılı tarifedeki işlemlere mütenazır bulunduğundan bu konuda izahat verilmesine lüzum görülmemektedir.

C - Ticaret sicili harçları:

Bilindiği gibi 5887 sayılı Harçlar Kanununa bağlı I sayılı tarifenin 62 sıra numarasına göre ünvanı ticaretin tescil ve ilânı 10 lira, ticaret şirketlerinin tescil ve ilânı ise aynı tarifenin 63 sıra numarası gereğince sermaye üzerinden binde bir nisbetinde harca tabi bulunmakta idi.

Bu durumun teşvik edilmeleri gereken sermaye şirketlerinin kuru¬luşlarını engellediği müşahede edildiğinden bu mahzurun ortadan kaldırılması bakımından ticaret sicili işlemlerinden nispî harç alma usulü terkedilmiş ve bu kanuna bağlı (1) sayılı tarifede görüldüğü veçhile işlemin nev’i ve mahiyetine uygun surette maktu harç alma cihetine gidil¬miştir,

D - Diğer yargı harçları:

Yargı harçları ile ilgili (1) sayılı tarifenin tahsisen muayyen bir bölümüne girmesi imkânı bulunmıyan ve bütün yargı harçlarında müşterek mahiyette görülen harçlar bu grupta toplanmıştır.

Yargı harçları mevzuu ile ilgili bulunan hakem kararları kanunun 3 üncü, yabancı mahkeme ilâmları 4 üncü, Danıştay işlemleri 5 inci maddelerinde hükme bağlanmış bulunmaktadır. Yeniden harç alınması gereken hallerle, hükmün bozulması, tashihi karar ve iadei muhakeme hallerinde ne yolda harç alınacağı da sırasiyle 7, 8, 9 ve 10 uncu maddelerde düzenlenmiştir.

Mükellef;

Yargı harçlarının mükellefi kanunun 11 inci maddesinde tâyin ve tesbit edilmiştir. Bu madde hükmüne göre, mükellef dâvayı açan ve harca mevzuu olan işlemin yapılmasını isteyen kişilerdir.

İKİNCİ BÖLÜM

İstisna ve muaflıklar

Yargı harçlarından muaf olan kişilerle harçtan müstesna tutulan işlemler kanunun 13 ve 14 üncü maddelerinde gösterilmiştir.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Harcın nisbeti

Kanunun 21 inci maddesinde de belirtildiği üzere yargı harçları (1) sayılı tarifede yazılı nisbetler üzerinden alınacaktır.

Yargı harçlarının en önemli kısmını teşkil eden ve 5887 sayılı kanuna göre binde 40 nisbetinde alınmakta olan ilâm harcında önemli indirme yapılmıştır. Şöyleki:

(1) sayılı tarifenin «karar ve ilâm harcı» başlığı altındaki a) işaretli kısmında, konusu belli bir değerle ilgili bulunan dâvalarda esas hakkında karar verilmesi halinde hüküm altına alınan anlaşmazlık konusu değer üzerinden ilk 3000 bin liraya kadar binde 20, 3000 den yukarısı için binde 30 nisbetinde harç alınacağı hükme bağlanmış ve bu mevzudaki şikâyetler de bu suretle önlenmiştir.

Dâvadan feragat, dâvayı kabul veya sulh hallerinde, icra takibin¬den vazgeçmede, gayrimenkul veya gemilerin tahliye ve tesliminde harç nisbetlerinin ne olacağı sırasiyle 22, 23 ve 24 üncü maddelerde düzenlenmiştir. Esasen bu hususlarla ilgili yukarıdaki hükümler 5887 sayılı kanundaki hükümlerden farklı bulunmamaktadır.

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

Haran ödenmesi

Harcın ödenmesi ile ilgili bu bölümde harcın ödenmesi usulü, yeri ve zamanı açık bir şekilde belirtilmiştir.

Kanunun 25 inci maddesinde, yargı harçlarının ilgili kâğıt ve bel¬gelere harç pulu yapıştırılmak suretiyle ödeneceği açıklanmıştır. Ancak 5887 sayılı kanunda olduğu gibi bu kanunun 131 inci maddesinde de harçların makbuz karşılığı veya sair bir şekilde tahsili için Maliye Bakanlığının ilgili daireye yetki verebileceği tasrih edilmiştir. Bu itibarla 1000 liradan yukarı harç alınmasını gerektiren dâvalarda ve icra muamelelerinde harcın, 11 ve 12 Seri Numaralı Harçlar Kanunu Genel Tebliği uyarınca malsandıklarınca makbuz mukabilinde tahsiline devam olunacaktır.

Yargı harclarının nereye ödeneceği kanunun 26 ncı maddesinde tâyin edilmiştir. Bu madde hükmüne göre, yargı harçları harca konu olan işlemleri yapan mahkeme ve daireler tarafından alınacaktır. Bununla beraber herhangi bir sebeple süresi içinde ödenmemiş olan yargı harçları, kanunun 130 uncu maddesi mucibince sürenin bitiminden itibaren 15 gün içinde düzenlenerek vergi dairesine gönderilecek olan müzekkereye müsteniden vergi daireleri tarafından da tahsil edilebilecektir.

Ödeme zamanına gelince, kanunda maktu ve nispî yargı harçları için ayrı ödeme zamanları kabul edilmiştir. Kanunun 27 nci maddesi maktu harçlarda ödeme zamanını 28 inci maddesi de nispî harçlarda ödeme zamanını tâyin etmektedir.

Kanunun 27 nci maddesi hükmüne göre, (1) sayılı tarifede yazılı maktu harçlar ilgili bulunduğu işlemin yapılmasından önce peşin olarak ödenecektir.

Mahiyetleri icabı işin sonunda hesap edilip alınması gerekenler, harç alacağının doğması tarihinden itibaren 15 gün içinde ödenecektir.

Harç peşin veya süresinde ödenmemiş ise, mutaakıp muamelelere ancak harç ödendikten sonra devam olunacaktır.

Nispî harçların ödenmesi usulünde 5887 sayılı kanundaki esaslara nazaran bir değişiklik bulunmamaktadır. Kanunun 28 inci maddesinin a) işaretli fıkrası hükmüne göre, karar ve ilâm harçlarının 1/4 i peşin, geri kalanı kararın verilmesinden itibaren iki ay içinde ödenecek ve ilâm harcı tediye edilmedikçe ilgiliye ilâm verilmiyecektir.

İcra tahsil harcı ve diğer nispî yargı harçları 28 inci maddenin ilgili fıkralarında belirtilen süreler içinde ödenecektir.

BEŞİNCİ BÖLÜM

Çeşitli hükümler

Bu bölümde, harcı ödenmiyen işlemler, işçi dâvaları, tebliğ giderleri, yol giderleri ve tazminatı gibi hükümler yer almaktadır. 5887 sayılı kanunun bu konu ile ilgili hükümleri arasında herhangi bir fark bulun¬madığından ayrıca izahat verilmesine lüzum görülmemiştir.

İKİNCİ KISIM

Noter harçları

Kanunun ikinci kısmında noter harçları ile ilgili hükümler yer almış bulunmaktadır. Bu harçlarda yapılan belli başlı değişiklikleri üç noktada topluyabiliriz:

1 - Harç miktarları günün para rayicine göre ayarlanmıştır.

2 - Muayyen meblâğı ihtiva eden her nevi senet, mukavelename ve kâğıtlarda alınan nispî harçlar 25.000 lira ile sınırlandırılmıştır.

Bu duruma göre bir noter muamelesi dolayısiyle alınan nispî harcın miktarı 25.000 lirayı geçmiyecektir.

Bu husus kanuna bağlı (2) sayılı tarifenin I/1 sıra numarasında açıkça belirtilmiştir.

3 - Harç pullarından dolayı noterlere verilecek bey’iye aidatı % 15 den % 5 e indirilmiştir.

Yukarıda da belirtildiği Üzere yeni kanunun hazırlanması sırasın¬da, bir kısım harçlar konu dışı bırakılmış, ve devamlı şikâyetlere yol açan bazı harç nisbetleri azaltılmış buna mukabil bazı maktu harç miktarları da artırılmıştır. Bu meyanda noterlerin yapacakları işlemlerden alacakları maktu harçlar takriben % 100 ilâ % 400 arasında artırılmış bulunduğundan bu harçlar üzerinden alınması lâzım gelen ücret ve bey'iye aidatının da indirilmesi zaruri görülmüştür.

Noter harçları ile ilgili diğer hükümler ise 5887 sayılı kanundaki hükümlere mütenazır bulunmaktadır.

ÜÇÜNCÜ KISIM

Vergi itiraz harçları

Vergi itiraz hardan mükellefiyet, harcın ölçüsü, ödenmesi ve geri verilmesi ile ilgili olmak üzere iki bölümü ihtiva etmektedir.

BİRİNCİ BÖLÜM

Mevzu ve mükellef

Vergi itiraz harçlarının mevzuu kanunun 52 nci maddesinde tâyin edilmiştir. Bu madde hükmüne göre, vergi itiraz işlemlerinden bu kanuna bağlı (3) sayılı tarifede yazılı olanları vergi itiraz harçlarına tabidir.

Vergi itiraz harçları adı altında toplanan harçlar, mükelleflerce Vergi itiraz ve Temyiz Komisyonlarına ve Danıştay’a intikal ettirilen vergi, resim, harç ve vergi cezalan ile ilgili bütün anlaşmazlıkları şümulü içine almaktadır.

Kanuna bağlı (3) sayılı tarifede bu harçlar:

1 - Başvurma harcı

2 - Nispî harçlar

3 - Maktu harçlar

olmak üzere üç kısma ayrılmıştır.

1 - Başvurma harcı:

Tarifenin tetkikinden de anlaşılacağı üzere Vergi İtiraz Komisyonlarına başvurmada 5 lira, Vergi Temyiz Komisyonlarına başvurmada 10 lira, Danıştay'a başvurmada 20 lira olarak tesbit edilen bu harçlar yargı harçlarında olduğu gibi 5887 sayılı kanunun kaydiye ve talep harçlarına tekabül etmektedir.

5887 sayılı kanun hükümleri gereğince komisyonlara verilen her nev’i dilekçelerin, bunların eklerinin tabi bulunduğu bütün harçlarla, mükelleflerin mühlet, tadilât, tashih ve incelemenin iadesi ile ilgili taleplerinin tabi bulunduğu bütün çeşitli harçlar kaldırılmış ve bunların yerine sadece yukarıda belirtilen başvurma harçları konulmuştur.

2 - Nispî harçlar:

Bu harçlar, kesin mahiyetteki itiraz ve Temyiz Komisyonu kararlarına göre anlaşmazlık konusu değer üzerinden alınacak harçlarla, Danıştay kararlarında keza anlaşmazlık konusu değer üzerinden alınacak harçlardan ibaret olup (3) sayılı tarifenin II/1, II/2, II/3 sıra numaralarında bu kararlar dolayısiyle alınacak harç nisbetleri gösterilmiş bulunmaktadır.

3 - Maktu harçlar:

Bu harçlarda anlaşmazlık konusu değeri bulunmıyan İtiraz ve Temyiz Komisyonu kararları ile Danıştay kararlarından alınacak maktu harçlarla Temyiz Komisyonu ve Danıştay’ın tehiri icra kararlan dolayısiyle alınan maktu harçlardan ibaret bulunmaktadır.

MÜKELLEF

Vergi itiraz harçlarının mükellefi kanunun 53 üncü maddesinde tâyin edilmiştir. Bu madde hükmüne göre, vergi itiraz harçları, harca mevzu olan işlemden dolayı İtiraz ve Temyiz Komisyonları ile Danıştay’a başvuran mükellefler tarafından ödenecektir.

İKİNCİ BÖLÜM

Bu bölümde, harç alma ölçüleri, harcın ödenmesi, harcın geri verilmesi, sırasiyle 54, 55 ve 56 ncı maddelerde hükme bağlanmıştır.

Kanunun 54 üncü maddesi, vergi itiraz harçlarının (3) sayılı tarifede yazılı işlemlerden değer ölçüsüne göre nispi esas üzerinden işlemin nev’i ve mahiyetine göre maktu esas üzerinden alınacağını âmir bulunmaktadır. Hangi kararlardan nispî ve hangi kararlardan maktu harç alınması gerektiği yukarıda tarifenin tetkiki sırasında açıklanmış olduğundan burada tekrar izahat verilmiyecektir.

Kanunun 55 inci maddesi harcın ne suretle ödeneceğini iki fıkra halinde tâyin etmektedir.

Bu maddenin ilk fıkrası hükmüne göre, vergi itiraz harçlarından «başvurma harcı» işle ilgili başvurma dilekçesine pul yapıştırılmak suretiyle peşin olarak ödenecektir. Fıkra hükmü sarih olup izahı gerektirir bir cihet bulunmamaktadır.

Maddenin ikinci fıkrasında ise, nispî ve maktu harçların ihbarname esasına göre, İtiraz ve Temyiz Komisyonu karariyle, Danıştay kararlarının, ilgiliye tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde, keza itiraz Komisyonunun temyiz edilmiyerek kesinleşen kararlarından alınacak harçların da kesinleşme tarihinden itibaren bir ay içinde ilgili vergi dairesine ödeneceği tasrih edilmiştir.

Bu durum muvacehesinde tahakkuk ve tahsili belediyelere ve Ma¬liye Vergi Dairelerine terettüp eden vergi, resim, harç ve ceza miktarı üzerinden alınacak nispî karar harçları ile maktu harçların eskiden olduğu gibi 18/3/1952 günlü ve 1 Seri Numaralı Harçlar Kanunu Genel Tebliğinin A/F ve 4 Seri Numaralı Tebliğin 2/c kısımlarında izah edil¬miş bulunan esaslar dairesinde tahsiline devam olunması gerekmektedir.

Tahrire dayanan tarhiyatla ilgili olarak Bina ve Arazi Vergileri İtiraz Komisyonunca verilen kararlar 5887 sayılı Harçlar Kanununa bağlı 4 sayılı tarifede maktu harca, tabi tutulmuş olduğundan bu harçların kararı veren komisyonlar tarafından pul ilsakı suretiyle ve peşinen tahsil olunması icap edeceği 4 seri numaralı Genel Tebliğin 2/b kısmın¬da belirtilmişti. Ancak 492 sayılı Harçlar Kanununda tahrire dayanan tarhiyatla ilgili olarak verilen İtiraz ve Temyiz Komisyonu kararları ile Danıştay kararları mahiyetine göre nispî harca da tabi olabileceğinden, bu harçların da, 4 Seri Numaralı Genel Tebliğin Belediye gelirleri karar harçlarına ilişkin 2/e işaretli kısmında belirtilen esaslar dairesinde tahsili uygun görülmüştür.

Harcın geri verilmesiyle ilgili 56 ncı madde hükmü ile 5887 sayılı Kanunun 59 uncu maddesi hükmü arasında bir fark bulunmamaktadır. Bu itibarla bu maddeye müsteniden geri verilmesi icabeden harçlar hakkında yukarıda sözü edilen 19/3/1952 günlü ve 1 Seri Numaralı Harçlar Kanunu Genel Tebliğinin B işaretli kısmında verilen izahat dairesinde işlem yapılacaktır.

DÖRDÜNCÜ KISIM

Tapu ve kadastro harçları

Kanunun dördüncü kısmında tapu ve kadastro harçları ile ilgili hükümler yer almış olup harca tabi tapu ve kadastro işlemleri kanuna bağlı (4) sayılı tarifede gösterilmiştir. 5887 sayılı Kanunun bu konu ile ilgili 5 sayılı tarifesine nazaran yapılan başlıca değişiklikler aşağıda özetlenmiştir:

1 - Müterakki nispetler kaldırılmıştır.

Bilindiği gibi eski 5 sayılı tarifede harca tabi işlemler genel olarak müterakki bir nispete tabi tutulmuş bulunmaktadır. Bu usulün tatbikatta harcın hesabında yanlışlıklara sebep olduğu, mükelleflerden bazan fazla bazan eksik miktarda harç alındığı müşahade edilmiş ve tarifede yazılı işlemler tek nispette harca tabi tutulmuştur.

2 - Yapı kooperatiflerinin ortaklarına dağıtacağı gayrimenkullerin tescilleri, teferruatın tapu siciline kaydı, satış vaadi sözleşmelerinin tapu kütüğüne şerhleri gibi bazı işlemler harç mevzuuna alınmıştır.

3 - Bazı işlemler 5887 sayılı kanuna nazaran daha düşük nispette harca tabi tutulmuştur.

4 - İpotekli borç senedi, irat senedi ve gayrimenkul karşılık gösterilerek ihraç olunacak senetlerin ciroları, ipotekli borç ve irat senetlerinde vâde temdidi, ihbarname gönderilmesi gibi tatbikatı olmıyan ve dolayısiyle gelir de sağlamıyan bazı işlemler mevzu dışına çıkarılmıştır.

Diğer taraftan tapulama harçlarının tarh tahakkuk ve tahsili ile ilgili hükümler, tapulama işlemleri ile olan bağlantısı bakımından bu kanundan çıkarılmış ve Tapulama Kanununa alınmıştır.

Tapu ve kadastro harçları ile ilgili hüküm ve tarifelerde 5887 sayılı kanuna nazaran yukarıdakiler dışında bir değişiklik bulunmamaktadır.

BEŞİNCİ KISIM

Konsolosluk harçları

Kanunun beşinci kısmı konsolosluk harçları ile ilgili hükümleri ihtiva etmekte olup bu konuda 5887 sayılı Kanuna nazaran önemli bir değişiklik bulunmamaktadır.

Ancak «Genel açıklama» kısmında da belirtildiği üzere 5887 sayılı Harçlar Kanununa bağlı 7 sayılı tarifenin 1 sıra numarası gereğince alınmakta olan menşe şahadetnamesi tasdik harçları GATT çerçevesi dahilinde varılan anlaşmalara uyularak kaldırılmış olduğundan bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren menşe şahadetnamelerinin konsolosluklarca tasdikinden harç alınmıyacaktır.

Konsolosluk harçlarının eskiden olduğu gibi konsolosluklarca makbuz mukabilinde tahsiline devam edilecektir.

ALTINCI KISIM

Pasaport, ikamet tezkeresi, vize ve Dışişleri Bakanlığı

tasdik harçları

Kanunun altıncı kısmında, pasaport, ikamet tezkeresi, vize ve Dışişleri Bakanlığı tasdik harçları ile ilgili hükümler yer almıştır.

Bu harçlarda 5887 sayılı Kanuna nazaran yapılan değişiklikleri üç noktada belirtmek mümkündür.

1 - 201 sayılı Kanunla tesbit edilen pasaport harçlarına, pasaportların damga resmi mevzuundan çıkarılmaları sebebiyle cüz’i miktarda zam yapılmıştır.

2 - Yabancı memleketlere giden işçiler ile bunların eş ve velâyeti altındaki çocukları için pasaport harcı bakımından muafiyet tanınmıştır.

3 - 5887 sayılı Kanunun, zamanında ikamet tezkeresi almayanlara uygulanacak cezalar ile ilgili 94 ve 95 inci maddelerine yeni kanunda yer verilmemiştir. Bu duruma göre zamanında ikamet tezkeresi almayanlar hakkında 213 sayılı Vergi Usul Kanununda belirtilen ceza hükümleri uygulanacaktır.

Bilindiği üzere 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 344 üncü maddesinde «Kaçakçılık, mükellef veya sorumlu tarafından kasten vergi, ziyama sebebiyet verilmesidir.» denilmekte aynı kanunun 348 inci maddesinde de, kaçakçılık sayılan haller dışında herhangi bir suretle vergi ziyama sebebiyet verilmesi kusur olarak tarif edilmiş bulunmaktadır.

Bu duruma göre kanuni süresi içerisinde ikamet tezkeresi alma¬dığı veya yeniletmediği zabıtaca tesbit olunan yabancılar adına 213 sayılı Kanunun 345 inci maddesinin 3 üncü fıkrası gözönünde bulundurulmak suretiyle ikamet tezkeresi harcımın üç katı tutarında kaçakçılık cezası kesilmesi icap etmektedir. Zira yabancının, bu durumunun zabıtaca tesbit edilmiş olması kastın mevcudiyetine karine teşkil etmektedir. Aksi halde yani kanuni süresi geçtikten sonra ikamet tezkeresi almak veya yeniletmek üzere yabancı bizzat alâkalı merciye müracaatta bulunduğu takdirde yabancıya vergi kaçırma kastı isnat edilemiyeceğinden bu durumda ikamet tezkeresi harcının yarısı nispetinde kusur cezası kesilmesi gerekmektedir.

Cezanın ne suretle hesaplanacağı hususuna gelince:

İkamet tezkeresi 6 aylık, 1 yıllık ve 2 yıllık olarak verildiğine göre 213 sayılı Kanunun 345 inci maddesi uyarınca üç kat olarak kesilmesi icap eden cezanın (Bu maddenin son fıkrası hükmü gözönünde bulundurulmak kaydiyle) tecavüz edilen müddete göre hesaplanması uygun görülmektedir. Şöyleki:

İlk ikamet tezkereleri alınmasında kanuni sürenin, yenileme halinde, ikamet tezkeresinde kayıtlı sürenin bitim tarihinden itibaren tecavüz olunan süre 1 gün ilâ 6 ay (Yenileme halinde 16 gün ile 6 ay) arasında kaldığı takdirde (6 ay dâhil) altı aylık ikamet tezkeresi harcının kaçakçılıkta üç katı, kusurda yarısı; geçirilen süre, altı ayla bir yıl arasında bulunduğu takdirde (1 yıl dâhil) bir yıllık ikamet tezkeresi harcının kaçakçılıkta üç katı, kusurda yarısı, tecavüz olunan süre bir yılı geçtiği takdirde ise iki yıllık ikamet tezkeresi harcının keza kaçakçılıkta üç katı kusurda yarısı ceza olarak kesilecektir.

13 Seri numaralı Harçlar Kanunu Genel Tebliğinde de belirtildiği üzere harç aslı alâkalı emniyet dairelerince, ceza ise yabancının adı so¬yadı, açık adresi, geçirilen süre, yabancının ikamet tezkeresi almak veya yeniletmek üzere bizzat mı müracaat ettiği yoksa durumunun emniyetçe mi tespit edildiği hususlarını muhtevi olarak emniyetçe gönderilecek bir müzekkereye müsteniden alâkalı vergi dairelerince tahakkuk ve tahsil edilecektir.

YEDİNCİ KISIM

Gemi ve liman hardan

«Genel açıklama» kısmında da belirtildiği üzere, gemi ve liman hardan bu kanunla kaldırılan «Sefineler resmi» yerine kaim olmak üzere yeniden ihdas edilen yeni bir harç mükellefiyeti olup harca tabi işlemler kanuna bağlı (7) sayılı tarifede gösterilmiştir.

Tarifede yazılı olan işlemler:

1 - Gemi sicil işlemleri

2 - Liman işlemleri

olmak üzere iki kısımdan müteşekkildir.

1 - Gemi sicil işlemleri:

Gemi sicil işlemlerinden alınacak harçlar (9) pozisyon içinde tesbit edilmiştir.

Harca tabi işlemler, kısmen 216 sayılı Merakibî Bahriyeden Alınacak Rüsum Hakkındaki Kanunda yer almış bulunan işlemlerden, kısmen de harca tabi bulunmıyan ve bu kanun ile yeniden harca tabi tutulan gemi sicil işlemlerinden ibarettir.

Gerçekten aynı mahiyetteki gayrimenkul tapu sicil işlemleri tapu harcına tabi tutulurlarken ayniyet gösteren gemi sicil işlemlerinin, harç mevzuu yapılmamış olması, öteden beri vergi adaletini bozan ve bu sebeple nazarı dikkati çeken bir boşluk teşkil etmekteydi. Gemi sicil işlemleri de harç mevzuuna alınmak suretiyle bu boşluk giderilmiştir.

2 - Liman işlemleri:

Tarifenin ikinci grupunu teşkil, eden liman işlemleri 7 pozisyondan ibarettir. Bunlar denize elverişlilik belgesi, ölçme belgesi, yola elverişlilik belgesi, Ulaştırma Bakanlığınca verilen bayrak şahadetname¬leri, gemi jurnalları tasdiki yeterlik belgesi ve Türk Denizci Kütüğü kayıt suretleridir.

Yukardaki işlemlerin bir kısmı 216 sayılı Merakibî Bahriyeden Alınacak Rüsum Hakkındaki Kanunda mevcut mururiye resmine, vize resmine, tayfa tezkeresi, mesaha resmi ve gemi kaptanları ile çarkçılarına verilen şahadetnamelerden alınacak resimlere tekabül etmekte, bir kısmı ise mahiyetleri ve benzerlikleri itibariyle harca tabi tutulması gereken yeni harç konularından ibaret bulunmaktadır.

a) Tarifenin liman işlemlerine ait kısmının 1 inci sırasında yer alan, denize elverişlilik belgesi harcı yenidir.

4922 sayılı Denizde Can ve Mal Emniyetinin Korunması hakkındaki Kanunun 3 üncü maddesine göre ticaret gemilerinin tahsis edildikleri işlere ve yapacakları yolculuklara göre tekne, makina, kazan, genel donanım, can kurtarma, yangından korunma ve yangın söndürme ve sair araç ve teferruatının, kanunun tüzüğü gereğince haiz olmaları lâzım gelen durumları, yılda en az bir defa denetlenmektedir.

Bu denetleme, ticaret gemilerinin rüsum tonilâtolarına göre değişen bir harç konusu yapılmıştır.

Tarifedeki ibare Türk Ticaret Kanununun 817 nci maddesinden alınmıştır.

b) Ölçme belgesine gelince, 216 sayılı Kanunda mevcut mesaha resminin yerine kaim olan ölçme belgesi harcı, ticaret gemilerinin 4922 sayılı Kanunun 7 nci maddesine müsteniden hususi tüzüğüne göre liman idarelerince ölçülmeleri karşılığında alınacak bir harç nev'idir.

c) Yola elverişlilik belgesi ise, ismini Ticaret Kanununun 817 nci maddesinin 2 nci fıkrasından aynen almaktadır. 4922 sayılı Kanunun 6 nci maddesi gereğince yapılan denetlemeler karşılığı alınacak olan bu harç, aynı zamanda 216 sayılı Kanundaki mururiye ve vize resimlerinin yerine geçmektedir.

d) Tarifenin liman işlemleri kısmının 4 üncü sırasında yer alan ve Ulaştırma Bakanlığınca verilen bayrak şahadetnamelerinin, harç konusu yapılmasını gerektiren işlem, Türk Ticaret Kanununun 824 üncü maddesine müstenit bulunmakta ve yeni bir harç mevzuunu teşkil etmektedir.

e) Tarifenin 5 inci sırasında yer alan gemi jurnallarının liman idarelerince tasdiki ise keza yeni bir harç mevzuudur.

f) Yeterlik belgesi harçlarına gelince, harç olarak 216 sayılı Kanundaki deniz ticaret kaptanları ile çarkçılarına verilen şahadetnamelerden alınan harçlara tekabül etmektedir.

Tarifenin son fıkrasını teşkil eden Türk Denizci Kütüğü kayıt suretlerinden alınacak 5 liralık maktu harç, emsali muameleler nazara alınarak ihdas olunan yeni bir harç konusudur.

SEKİZİNCİ KISIM

İmtiyazname, ruhsatname ve diploma harçları

Kanunun 108 inci maddesine göre, imtiyazname, ruhsatname ve diplomalardan kanuna bağlı (8) sayılı tarifede yazılı olanları harca tabi tutulmuştur.

Bu harçlarda 5887 sayılı Kanuna nazaran önemli bir değişiklik bulunmayıp sadece harç miktarları günün para, rayicine göre ayarlanmıştır.

DOKUZUNCU KISIM

Trafik harçları

Bilindiği üzere trafik harçları 5887 sayılı Harçlar Kanunu dışında, 6085 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ile bu kanunu değiştiren 232 sayılı Kanuna göre alınmaktaydı.

Çeşitli kanunlar içinde bulunan harçları bir araya toplamak gayesiyle yukarıda sözü edilen kanunlardaki trafik harçları ile ilgili hükümler 1 Mart 1963 tarihinde yürürlüğe giren 197 sayılı Motorlu Kara Ta¬şıtları Vergisi Kanunu ile kaldırılmış ve bu harçlar, Harçlar Kanunu mevzuuna alınmıştır. Ancak tasarının kanunlaşması bir hayli zamana mütevakıf bulunduğundan 1/3/1963 tarihinden bu kanunun yürürlüğe girdiği 1/11/1964 tarihine kadar trafik harçları alınamamıştır.

Kanuna bağlı (9) sayılı tarifenin tetkikinden de anlaşılacağı üzere harca konu olan işlemlerin tesbitinde genel olarak yukarda sözü edilen kanunların esaslarına sadık kalınmış ve harçlar ufak tefek değişikliklerle aynen alınmıştır.

Yapılan bazı değişiklikleri iki kısımda özetlemek mümkündür,

1 - Harç mevzuu dışına çıkarılan işlemler:

a) Eski kanuna göre şoför adayı belgelerinden 5 lira maktu harç alınmaktadır. Yeni kanun ile bu harç, mevzuu dışına çıkarılmıştır.

Bu gibi kimselerin ileride şoför ehliyetnamesi alması halinde buna mahsus harcı ödeyeceği nazara alınarak, şoför adayı belgelerinin harca tabi tutulması muvafık görülmemiştir.

b) Eski kanuna istinaden her türlü tasdik işlemlerinden 5 lira maktu harç alınmakta idi. Yeni kanunda bu harçlara yer verilmemiştir.

c) Karayolları Trafik Tüzüğünün 19 uncu maddesinin 4, 6, 8, 9 uncu fıkralariyle 23 ve 74 üncü maddelerine göre verilecek ruhsatlar harç mevzuu dışında bırakılmıştır.

19 uncu maddenin muhtelif fıkralariyle 23 ve 74 üncü maddeler mucibince evvelce harç konusu yapılan işlemlerin mahiyetleri şunlardan ibarettir:

Bu maddelere göre, karayolları kenarında mesken, dükkan vesair tesislerin, çitler ve ihata duvarlarının, su arklarının kesif ağaçlıkların tesisleri bir ruhsata tabi tutulmuştur.

Keza belediye sınırları içindeki karayolları kenarında kurulacak akaryakıt depoları, umumi garaj, servis istasyonları da bir müsaadeye tabidir.

İl veya illerin karayollarında yapılacak her türlü koşu ve yarışlar için de aynı şekilde bir izin alınması icap etmektedir.

Halen bu izin ve müsaadeler muhtelif miktarlarda maktu harca tabi bulunmaktadır ki yeni kanunda bu işlemlerin mahiyetleri icabı harç konusu yapılmamaları uygun görülmüştür.

d) Bilindiği gibi Karayolları Trafik Tüzüğünün 12 nci maddesinin F bendinin 15 inci sırasında tüzükte harca tabi bulundukları açıkça yazılı ruhsatların dışında, tüzüğün diğer maddeleri mucibince verilecek ruhsatlar da seyyanen 25 liralık maktu harca tabi tutulmuş bulunmak¬tadır.

Bu madde gereğince verilecek ruhsatlardan da harç alınmaması prensip itibariyle uygun görülmüştür.

2 - Harç miktarlarında yapılan değişiklikler:

Kanuna bağlı (9) sayılı tarife mucibince mevzu içinde bırakılan bazı harçların miktarlarında bir kısım artırma veya eksiltmeler yapılmıştır.

ONUNCU KISIM

Müşterek hükümler

Kanunun 10 uncu kısmında yer alan müşterek hükümler ile geçici hükümler gayet açık olduğundan bu hükümler hakkında izahat verilmesine lüzum görülmemiştir.

Gereğinin buna göre ifası tamimen tebliğ ve rica olunur.