Dosya olarak kaydet: PDF - WORD
Görüntüleme Ayarları:

Birinci Fasıl

MADDE 1

Nüfusu iki binden aşağı yurtlara (Köy) ve nüfusu iki bin ile yirmi bin arasında olanlara kasaba ve yirmi binden çok nüfusu olanlara (Şehir) denir. Nüfusu iki binden aşağı olsa dahi belediye teşkilâtı mevcut olan nahiye, kaza ve vilâyet merkezleri kasaba itibar olunur, ve belediye kanununa tabidir.

MADDE 2

Cami, mektep, otlak, yaylak, baltalık gibi orta malları bulunan ve toplu veya dağınık evlerde oturan insanlar bağ ve bağçe ve tarlalariyle birlikte bir köy teşkil ederler.

MADDE 3

Bu kanunun hükmü başlar başlamaz her köyün sınırı ihtiyar meclisi tarafından bir kâğıda yazılır, sınır için komşu köyler ile aralarında uzlaşamadıkları yerler varsa bu da gösterilir ve yazılan sınır kâğıdı ihtiyar meclisince mühürlenerek nahiye müdürüne gönderilir. Nahiye müdürü de bu sınır kâğıdını kaza veya vilâyete gönderir oralarda idare meclisince sınır kâğıdı tetkik ve tasdik olunduktan sonra tasdikli bir örneği tekrar köy ihtiyar meclisine verilmek üzere nahiye müdürüne yollandığı gibi asıl sınır kâğıdı da tasdikli olarak tapı dairesine verilir. İki köy arasında uzlaşılamıyan sınırlar için idare meclisler tahkikat ve tetkikat yaparak sınırı beşinci maddeye göre çizip her iki köye de tasdikli birer örneğini gönderir ve bu katidir. Kazadaki bütün köylerin tasdikli sınır kâğıtları tapuca bir deftere yazılıp defterin altı idare meclisine tasdik ettirilir. Ayrıca bu tasdikli defterin bir sureti de tapuca çıkarılıp idare meclisinde saklamak üzere verilir. Köy sınırlarına ait işlerde Devlet daireleri ve mahkemelere bu tasdikli defterler esastır.

MADDE 4

Bir köyün sınırı aşağıda tarif edildiği şekilde çizilir.

1. Eskidenberi bir köyün sayılan bütün tarla, bağ, bağçe, çayır, zeytinlik, palamutluk, baltalık ve otlaklar sınır içinde kalmalı.

2. Dağlık ve ormanlık havalide ötede beride dağınık olan evler, tarlalar, meralar parça parça en yakın köye bağlı sayılmakla beraber bunlar sınır haricinde bira kılmalı yalnız her birinin adı sınır kâğıdının altında yazılmalı.

3. Sınır mümkün olduğu kadar kolay anlaşılacak surette dereler, tepeler, yollar veya diğer değişmeyen işaretli yerlerden geçmeli ve bu dere, tepe ve yolları veya işaretli yerlerin köylüce adları ne ise behemehal sınırda sırasiyle yazılmalı.

4. Eğer bir köyün sınırını derelerden, tepelerden, yollardan veya diğer değişmeyen işaretli yerlerden geçirmek kabil olmazsa o halde sınır mümkün ölüm kadar düz yapılmalı ve büyük taşlar dikilerek sınır gösterilmeli.

5. Bir köy ahalisinden bazı kimselerin başka bir köy arazisi içinde kalan dağınık tarla, bağ, bağçe gibi yerleri sahibinin bulunduğu köyün sınırında değil köyün sınırında gösterilmeli.

6 Bir köyün sınırı mutlaka diğer köyün sınıriyle birleşmek lâzım gelmez köyün sınırları arasında eskidenberi hiç bir köyün malı sayılmıyan boş araziler, ormanlar, yaylaklar varsa bunlar yine sınırın dışında bırakılmalı.

7. Bir köyün malı olan yaylaların o köy ihtiyar meclisi tarafından ayrıca sınırı çizilmekle beraber bu sınır kâğıdı asıl köyün sınır kâğıdiyle birleştirilmeli.

MADDE 5

İki köy arasında nizalı sınırların çizilmesi için Hükümetin emriyle iki köy heyeti ihtiyariyesi bir araya toplanarak işin kendi aralarında düzeltilmesi için çalışılır. Yine uzlaşamadıkları halde idare meclisi tetkikat ve tahkikat yaparak altı ay içinde doğrudan doğruya sınırı çizer ve bu katî olur. Beş sene müddetle değiştirilemez.

Bir köy sınırı; bu kanun mucibince çizildikten beş sene sonra hâsıl olacak lüzum ve ihtiyaç üzerine ihtiyar meclisi sınırın büyültülüp küçültülmesi için müracaatte bulunabilir. Şayet bu sınırın büyültülmesi veya küçültülmesi başka bir köye dokunmuyorsa vilâyet veya kaza idare meclisleri karariyle sınır tashih olunur ve tasdikli deftere yazılır.

Sınırın büyültülmesi veya küçültülmesi başka bir köye dokunuyorsa bu maddenin birinci fıkrasına göre mesele halledilir.

MADDE 6

Bir kaç köy arasında müşterek olan sıvat, sulak, pınar, mera, baltalık, yaylak gibi yerler eğer bir köy sınırı içinde kalırsa o köyün malı olmakla beraber diğer köyler de eskisi gibi istifade ederler.

Bu gibi müşterek yerler hiç bir köy sınırı içinde kalmıyorsa buralardan is- tifade eden köylerin müştereken malı olup her köyün sınır kâğıdında bu hak- ları yazılır ve müştereken koruyup eskisi gibi istifade ederler.

MADDE 7

Köy bir yerden bir yere götürülebilen veya götürülemiyen mallara sahip olan ve işbu kanun ile kendisine verilen işleri yapan başlı başına bir varlıktır. Buna (Şahsı mânevi) denir.

MADDE 8

Köyün orta malı kanun karşısında Devlet malı gibi korunur. Bu türlü mallara el uzatanlar Devlet malına el uzatanlar gibi ceza görürler.

MADDE 9

İşbu kanun ile köye verilen işleri görmek (Köy muhtarının) ve (İhtiyar meclisinin) vazifesidir.

MADDE 10

Muhtar, köyün başıdır. İşbu kanuna göre köy işlerinde söz söylemek, emir vermek ve emrini yaptırmak muhtarın hakkıdır.

Muhtar, Devletin memurudur. Devlet işlerinde vazifesini (36) ncı maddeye göre yapar.

MADDE 11

Köy muhtarının ve yapacağı işde köy muhtariyle birlik olanların köy işlerinde fenalıkları anlaşılırsa Devlet memuru gibi muhakeme edilirler ve ceza görürler.

İkinci Fasıl

Köy işleri

MADDE 12

Köye ait işler ikiye ayrılır:

1. Mecburi olan işler;

2. Köylünün isteğine bağlı olan işler.

Köylü mecburi olan işleri görmezse ceza görür . İsteğe bağlı olan işlerde ceza yoktur. Ancak köylünün isteğine bağlı bu gibi işlerde köy derneğinin yarısından çoğu hükmederler ve vilâyete bağlı olan yerlerde vali ve kazaya bağlı olan köylerde kaymakamın rızasını alırlar ise o iş bütün köylü için mecburi olur ve yapmıyan ceza görür.

MADDE 13

Köylünün mecburi işleri şunlardır:

1. Sıtma, sivrisinek tarafından aşlandığı ve sivrisinek de su birikintilerinde barındığı ve ürediği için her şeyden evvel köy sınırı dahilindeki su birikintilerini kurutmak;

2. Köye kapalı yoldan içilecek su getirmek ve çeşme yapmak, köyün içtiği su kapalı geliyorsa yolunda delik deşik bırakmamak ve mezarlıktan veya süprüntülük ve gübrelikten geçiyorsa yolunu değiştirmek;

3. Köylerdeki kuyu ağızlarına bir arşın yüksekliğinde bilezik ve etrafını iki metre eninde harçlı döşeme ile çevirmek;

4. Evlerde odalarla ahırları bir dıvarla birbirinden ayırmak;

5. Köyün her evinde üstü kapalı veya kuyulu veya lâğımlı bir helâ yapmak ve köyün münasip bir yerinde de her kes için kuyusu kapalı veya lâğımlı bir (belâ) yapmak;

6. Evlerden dökülecek pis suların kuyu, çeşme, pınar sularına karışmayarak ayrıca akıp gitmesi için üstü kapalı akıntı yapmak;

7. Köyde evlerin etrafını ve köyün sokaklarını temiz tutmak, her ev kendi önünü süpürmek;

8. Çeşme, kuyu ve pınar başlarında gübre, süprüntü bulundurmayıp daima temiz tutmak ve fazla sular etrafına yayılarak bataklık yapmaması için akıntı yapmak;

9. Köyün süprüntü ve gübreliğini köyden uzakça yol üstü olmıyan sapa ve rüzgâr altı yerlerde yapmak ve herkese o gübrelikten ayrı yerler gösterilmek;

10. Her köyün bir başından öbür başına kadar çaprastlama iki yol yapmak (bu yollar köy meydanından geçecektir);

11. Köyün büyüklüğüne göre orta yerinde ve mümkün olamazsa kenarında bir meydan açmak;

12. Köy meydanının bir tarafında ihtiyar meclisinin toplanıp köyün işlerini görüşmeleri için bir köy odası yapmak;

13. Köy, yol üzerinde uğrak ve konuk ise köy odası yanında ocaklı ve ahırlı bir konuk odası yapmak;

14. Köyde bir mescit yapmak (yeniden yapılacak ise köy meydanının bir tarafına yapılacaktır);

15. Köyde maarif idarelerinin vereceği örneğe göre bir mektep yapmak (yeniden yapılacak ise köyün en havadar bir tarafına yapılacak ve mektebin herhalde bir bahçesi bulunacaktır);

16. Köy yollarının ve meydanının etrafına ve köyün içinde ve etrafındaki su kenarlarına ve mezarlıklara ve mezarlık ile köy arasına ağaç dikmek (köylü her sene adanı başına en az bir ağaç dikecek ve bu ağaç tamamen tutup yeşillenmeye kadar ağaca bakacak ve yeni dikilmişlere hayvanların sürünerek ve kemirerek zarar vermesinin önünü almak için etrafına çalı, çırpı sarıp muhkemce bağlıyacaktır) ;

17. Köy korusunu muhafaza etmek;

18. Köyden Hükûmet merkezine veya komşu köylere giden yolların kendi sınırı içindeki kısmını yapmak ve onarmak ve yollar üzerindeki küçük hendek ve derelerin üstlerine köprü yapmak ve yol üzerinden gelip gitmeğe zorluk verecek şeyleri kırmak, kaldırmak (bir yol üzerindeki işlerin köyden köy sınırının bittiği yere kadar olanı o köyündür);

19. Köy halkından askerde bulunanların ve bakacağı olmıyan öksüzlerin tarlalarını, bağ ve bahçelerini (imece) yoliyle sürüp ekmek, harmanlarını kaldırmak;

20. Köy namına nalbant, bakkal, arabacı dükkânları yaptırmak;

21. Köye ortaklama korucu, sığırtmaç, danacı ve çoban tutmak;

22. Köyde insanlarda salgın ve bulaşık bir hastalık çıkarsa veya frengili adam görülürse o gün bir adam yollıyarak Hükümete haber vermek, (Bu haber üzerine kazadan memur gelinceye kadar hastanın yanına bakacaklardan başkalarını sokmamak lâzımdır).

23. Köy hayvanlarında salgın ve bulaşık bir hastalık görülürse o gün bir adanı yollıyarak Hükümete haber vermek bu haber üzerine kazadan memur gelinceye kadar hasta olan hayvanı diğerlerinden ayırmak ve hasta hayvan ile beraber bulunmuş olan hayvanları köyün hasta olmıyan hayvanları ile karıştırmamak;

24. Köyde su basması olursa birleşerek selin yolunu değiştirmek;

25. Ekine, mahsule, yemişli, yemişsiz ağaçlara, bağlara, bahçelere zarar veren kuşları, böcekleri, tırtılları öldürmek (Bunun için hangi türlü kuşların ve böceklerin hangi zamanlarda ve nasıl öldürülmesi lâzımgeldiği Hükümetten sorulacak ve nasıl öğretilirse öyle yapılacaktır) ;

26. Köy halkının ekilmiş ve dikilmiş mahsullerini ağaçlarını her türlü zarar ve ziyandan muhafaza etmek;

27. Mecbur olmadıkça yol üzerine halkın kolaylıkla gelip geçmesine dokunacak şeyler koymamak;

28. Birdenbire yıkılarak altında adam ve hayvanat kalacak derecede çürümüş veya eğilmiş duvar veya damları bir sakatlık çıkarmaması için yıktırmak veya tamir ettirmek;

29. Köy ortasında halkın kalabalık zamanında at koşturmamak;

30. Muhafazasına mecbur oldukları yırtıcı ve azgın hayvanları başı boş salıvermemek ;

31. Devlet parasını kıymetinden aşağı aldırtmamak;

32. Bir adamın suda veya başka suretle başına bir felâket gelince onu kurtarmak elinde iken yardım etmek;

33. Köyde çürümüş ve kokmuş meyva ve sair sıhhate muzır şeyler köyden dışarıya götürülür ve gömülür;

34. Bir hayvana götüremiyecek kadaar yük yüklettirmemek;

35. Yaylımlara başlı başına hayvan salmamak ve ortaklama çayırları biçmemek;

36. Bir yeri kazarak başkalarının hayvan ve davarlarının düşüp ölmesine ve sakatlanmasına sebep olmasına meydan vermemek;

37. İhtiyar meclisleri tarafından şahitlik için çağırılınca her halde gelmek ve eğer gelmiyecek kadar mazereti varsa bildirmek.

MADDE 14

Yapılması köylünün isteğine bağlı olan şeyler şunlardır:

1. Köyün evlerinde ahırları odalardan ayrı bir yere yapmak;

2. Ev, ahır, helâ duvarlarının iç ve dışları senede bir defa badanalanmak;

3. Her köyün bir başından öbür başına kadar olan yolları taş kaldırım ile döşemek ;

4. Köy mezarlığının köyden ve caddeden uzak bir yerde, suların geldiği tarafta değil, akıp gittiği tarafta olmasına çalışmak ve etrafını duvarla çevirerek içerisine hayvan girmesinin önünü olmak ve mezarlığa gübre, süprüntü dökmemek, herkes mezarlarına iyi bakmak;

5. Köyde bir çamaşırlık yapmak;

6. Köyde bir hamam yapmak;

7. Pazar ve çarşı yerleri yapmak;

8. Köyün sınırı içinde münasip yerlerde ve tepelerde orman yetiştirmek;

9. Köyü, kasaba ve komşu köylere bitiştiren yolların iki kenarına ağaç dikme ve köy sınırı içindeki yabani ağaçları aşlamak;

10. Köyde ekilip biçilen ve toplanan mahsulâtın ve yapılan eşyanın değeriyle satılabilmesi için köy namına alıcı adam aramak;

11. Köy tarla ve bahçelerini sulamak için bütün köy ortaklama ark yapmak;

12. Köye ortaklama her türlü ziraat, pulluk, orak, harman makineleri almak

13. Köyde peynir ve yağ yapmak için makine almak;

14. Köye ortaklama değirmen yapmak veya getirtmek;

15. Köylülerin giydiği esvapları köyde dokutmağa çalışmak;

16. Köylüden berber yetiştirmek;

17. Köylüden ayakkabıcı yetiştirmek;

18. Köylüden nalbant, demirci, arabacı, kalaycı yetiştirmek;

19. Ekinden çok gelir almak için yapma gübre getirtmek;

20. Köylünün bilgisini arttıracak kitap getirtmek;

21. Yemeklik ve para ile köy fukarasına ve öksüzlere yardım etmek, kimsesi çocukları sünnet ettirmek ve kızları evlendirmek için yardım etmek ve fukara cenazelerinin kefen ve sairesinin tedarikine çalışmak;

22. Kazaen yanan veya yıkılan fukara evlerini bütün köy yardımı ile yapmak;

23. Bütün köy için bankadan para kaldırmak ve tarla, bahçe, çift ve tohum almak istiyenlere vermek ve bu paranın her sene borçlarını toplıyarak bankaya yatırmak;

24. Köyde güreş, nişan talimleri gibi köy oyunları yaptırmak;

25. Kağnıları dört veya iki tekerlekli arabaya çevirmek ve köy parasiyle araba yapacak ve onaracak bir tezgâh açtırıp köy namına idare etmek;

26. Her köyde köy sandığından bir ambar yaptırıp bunun bir bölmesine harman zamanında herkesten köy namına mahsullerine göre birer miktar zahir ödünç alınarak konulmak ve bu zahireyi muhtaç köylülere yine köy namına ye ineklik veya tohumluk olarak ödünç vermek ve her sene ambarda artan zahireyi yeni mahsul ile değiştirmek;

27. Her sene köy namına bir veya daha ziyade tarla ektirerek mahsulünü imece yoluyla biçip elde ettikten ve gelecek sene için tohumu ayırdıktan sonra artanını satarak parasını köy sandığına yatırmak;

28. Köy namına iyi cinsten boğa, aygır, teke, koç satın almak;

29. Köy korusu olmıyan yerlerde koru yetiştirmek;

30. Köyde sağlık işlerine bakmak üzere bir sağlık korucusu bulundurmak yok ise vilâyet veya kaza merkezinde açılacak sağlık derslerine adam göndererek yetiştirmek suretiyle köyde istihdam etmek;

31. Hükümet tarafından sağlık işlerinde kullanılmak üzere verilecek ilâçları korumak;

Üçüncü Fasıl

İmece ve köy parası

MADDE 15

Köy işlerinin bir çoğu bütün köylü birleşerek imece ile yapılır.

MADDE 16

Köy sınırı içinde yapılacak işler için para toplanması lâzımgelirse işbu kanunun buyruğu üzere ihtiyar meclisinin hükmü ile köye (salma) salınır. Toplanan paraya (köy parası) denir.

MADDE 17

Köy parası şunlardır :

1. İhtiyar meclisi tarafından köylüye salınacak para;

2. İşbu kanuna göre alınacak ceza paraları;

3. Köy namına yazılı emlâk ve arazi geliri;

4. Yoluyla vakfedilen arazi ve emlâk geliri;

5. Avarız gelirleri (Ağaç, arazi, emlâk, para);

6. Hediye ve bağışlanmış paralar ve mallar (İanat ve teberrüat);

7. Köy namına ekilen tarla geliri;

8. Köy tezgâh ve ambar ve dükkânları geliri;

9. Mühürlenecek ilmühaberlerden alınacak para, Bu para ihtiyar meclisince yapılıp kaymakam veya vali tarafından tasdik olunan cetvele göre alınır);

10. Köy sınırı içindeki taş, kireç, tuğla, kiremit, çorak, kil gibi ocaklardan alınacak para, (Nısıf kutru elliden yüz metreye kadar olanlardan);

11. Çay ve nehirler üzerindeki kayık ve sallardan alınacak para, (Senenin altı ayı işliyenlere mahsustur. Bundan fazla işliyenler vilâyet idarelerinindir);

12. Köy sınırı içindeki otlaklardan ve meralardan fazlasının kira paraları;

13. Köyde satılmak için kesilen hayvanlardan alınacak para (Zebhiye resmi);

14. Köy sınırı içinde satılan hayvanlardan alınacak ihtisap resmi;

15. Köy sınırı içindeki sahipsiz ağaçların ve yemişlerin geliri;

16. Köy sınırı içindeki kaplıcalar; maden suları; (Şimdiye kadar belediye, idarei hususiye, maliye, evkaf ve eşhas tarafından yoluyla elde edilenler hariç);

17. Geliri yetişmeyen köylerde muhtar, imam, kâtip, korucu, sığırtmaç, danacı gibi köy adamlarının aylıkları veya senelikleri için salınacak para veya mahsuller;

MADDE 18

Köy namına harcanacak olan para iki türlüdür:

Biri köylünün isteğine bağlı olmıyan, diğeri köylünün isteğine bağlı olandır.

MADDE 19

Köylünün isteğine bağlı olmıyarak harcanacak para şunlardır:

1. Köy muhtarının köy derneğince kesilen aylık veya seneliği;

2. (Yarsa) kâtip aylığı;

3. Köy namına yazılı veya vakıf emlâk ve arazinin vergi ve başka masrafı;

4. Köyün mecburi işlerine lâzım olacak paralar;

5. İhtiyar meclisinin hükmü ile isteğe bağlı iken mecburi yapılan işlere lâzım olacak paralar;

6. Köy işine bakacak adamların aylığı.

Dördüncü Fasıl

Köy muhtarının ve ihtiyar meclisi âzalarının seçilme yolu

MADDE 20

Her köyde bir köy derneği, bir köy muhtarı, bir de ihtiyar meclisi vardır. Köyde yirmi dördüncü maddeye göre köy muhtarını ve ihtiyar meclisi âzalarını seçmeğe hakkı olan köylülerin toplanmasına köy derneği denir.

Köy muhtarı ve ihtiyar meclisi âzaları doğrudan doğruya köy derenği tarafından ve köylü arasından seçilir. Köy muhtarı ihtiyar Meclisinin başıdır.

MADDE 21

Köy muhtarı ve ihtiyar meclisi âzalarının seçilmesi her iki senede bir kere yapılır. Seçilmek mutlaka şubat ayı içinde olur ve mart ayında yeni seçilen köy muhtarı ve ihtiyar meclisi âzası (29) ncu maddeye göre işlerine başlarlar. Günü biten köy muhtarı ve ihtiyar meclisi azalan yeniden seçilebilirler.

MADDE 22

İhtiyar meclisine nüfusu bin kişiden aşağı olan köylerde ve sekiz binden iki bine kadar olan köylerde on iki kişi (İhtiyar meclisi âzaları) seçilir. Bunlardan en çok sayı kazananları ihtiyar meclisine âza ve geri kalan öbür yarısı da yedek âza olur. Âzalıktan biri açıldıkta yedek âzalardan en çok sayı kazanmış olan anın yerine geçirilir.

MADDE 23

Köyün imamı ile muallimi veya başmuallimi ihtiyar meclisinin her zaman âzasıdırlar.

MADDE 24

Köy muhtarı ve ihtiyar Meclisi âzası seçecek olanlarda şu şartlar bulunmalıdır :

1. Türkiye Cumhuriyeti tebaasından olmak;

2. Köy halkından olmak veyahut altı aydan beri köyde yerleşmiş olmak ve köyün nüfus kütüğünde yazılı bulunmak;

3. On sekiz yaşını bitirmiş olmak;

4. Cinayetle mahkûm olmamak;

5. Delilik, bunaklık, sefihlik gibi birhal sebebiyle hâkim tarafından üzerine vasi konulmuş olmamak.

MADDE 25

Köy muhtarlığına ve ihtiyar meclisi âzahğına seçilmek için yukarıdakilerden başka şuşartlarda bulunmalıdır :

1. Yüz kızartacak cünha ile cezalandırılmış olmamak;

2. Hükümet ve vilâyet ve köyün ve imtiyazlı şirketlerin aylıklı memuru olmamak;

3. Köy işlerinin ve âşarının mültezim veya müteahhidi ve bunların ortağı olmamak;

4. Mebusluk ve vilâyet Meclisi umumisi ve vilâyet kaza idare Meclisi ve nahiye heyeti âzalıklarında bulunmamak.

MADDE 26

İhtiyar meclisi ikinci senenin şubat ayı içinde aralarında kararlaştıracakları bir günde yeni yapılacak seçilme için (24) ncü maddeye göre seçecek olan köylüyü, yani köy derneğini toplar.

MADDE 27

Köy muhtarının ve ihtiyar meclisi âzalarının günleri bittiği zaman (29) ncu maddeye göre yeniden lâzımgelen seçilmeyi vaktü zamanında yapmak muhtarın vazifesidir. Muhtar bu vazifesini yapmadığı ve seçilmenin geri kalmasına sebep olduğu halde kendisinden beş liradan yirmi beş liraya kadar ceza parası alınır. İşbu ceza kaza idare meclisince karar altına alınır. İdare meclisinin kararına söz yoktur.

MADDE 28

Köy derneği birinci olarak köy muhtarını ve ondan sonra ihtiyar meclisi âzalarını seçer.

MADDE 29

Seçilmek yapılıp bittikten sonra bunu bitmek üzere olan muhtar ve ihtiyar meclisi âzasını yeniden seçilenlerin adlarını ve her birinin ne kadar sayı kazandığını ve yedek âza adlariyle bunların her birinin kazandıkları sayıları bir mazbata ile Hükümete bildirir ve martın brinci günü yeni muhtar ve ihtyar meclisi işe başlar.

MADDE 30

Baba, oğul, güveği ve kardaşların ihtiyar meclisinde âza olarak bir arada bulunmaları yasaktır. Bunların seçilmiş olduğu görülürse içlerinden en çok sayı kazanmış olan âzalıkta bırakılır. Sayıları beraber olursa bunlardan yaşca büyük olan alınır.

MADDE 31

Köy derneğinde seçim sırasında işi bozacak veya geri bırakacak olanlardan ve fenalık yapanlardan ilkinde yüz kuruştan beş yüz kuruşa kadar ceza parası alınır.

İkincide ceza parası iki kat alınır. Köy derneğinde aralarında anlaşamazlarsa ertesi günü yine dernek olacak ve bu dernekte sözü keseceklerdir. İkinci dernekte de söz kesilemezse muhtarın vereceği haberle köyün bağlı olduğu Hükûmet reisi veya memur edeceği kimse üç gün içinde köye gelir ve onun gözü önünde seçim yapılır.

MADDE 32

Köylülerin malı olmayıp çiftlik olarak bir mal sahibine ait köylerde muhtarın ve ihtiyar meclisi âzasının halk tarafından serbestçe seçilmesine kaymakam ve nahiye müdürü yakından bakmağa memurdur. Böyle köylerde köy muhtarını ve ihtiyar meclisi âzasını seçerken çiftlik sahibinin karışması sebebiyle halkın ezildiği görülürse kaymakamın teklifi üzerine köy muhtarını vilâvetin valisi seçer ve köye bildirir. Bu yolda seçilmiş köy muhtarı tıpkı köylü tarafından secilen köy muhtarına benzer. Ve onun bütün işlerini görür.

MADDE 33

Köy muhtarlığına ve ihtiyar meclisi âzalığına seçildikten sonra:

1. Yüz kızartacak fenalıktan dolayı cünha ile mahkûm olanlar,

2. Delilik, bunaklık ve sefihlik gibi bir hal sebebiyle hâkim tarafından üzerine vasi konulanlar:

3. Hükümet ve vilâvet ve köyün ve imtiyazlı şirketlerin maaşlı bir memurluğuna girenler:

4. Kendi köyünün mültezimi ve mütaahhidi ve bunların ortağı veya kefili olanlar;

5. Mebusluğa Meclisi umumi ve idare meclisi ve nahive heveti âzalıklarından birine seçilenler muhtar ve ihtyar meclisi âzalığından çıkarılırlar.

Beşinci Fasıl

Muhtarın göreceği işler

MADDE 34

Köyün sınırı içinde köylüye ait isleri yapmak ve yaptırmak muhtarla onun başında bulunduğu ihtiyar meclisinin vazifesidir.

MADDE 35

Muhtarın göreceği işler ikiye ayrılır.

1. Devlet işleri;

2. Köy isleri:

MADDE 36

Muhtarın göreceği Devlet işleri şunlardır:

1. Hükümet tarafından bildirilecek kanunları, nizamları köy içinde ilân etmek ve halka anlatmak ve kanunlar, nizamlar, talimatlar emirler ile kendisine verilecek işleri görmek;

2. Köyün sınırı içinde dirlik ve düzenliği kurmak (Âsayişi kurmak) ;

3. Salgın ve bulaşık hastalıkları günü gününe Hükümete haber vermek;

4. Hekim olmıyanların ve üfürükçülerin hastalara ilâç yapmasını menetmek ve Hükümete haber vermek;

5. Köylünün çiçek ve bulaşık hastalıklar aşısı ile aşılanıp hastalıktan kurtulmasına çalışmak;

6. Köye gelip gidenlerin niçin gelip gitmekte olduklarını anlamak ve bunlar içinde şüpheli adamlar veyahut ecnebiler görülürse hemen yakın karakola haber vermek;

7. Her ay içinde köyde doğan, ölen, nikâhlanan ve boşananların defterini vapıp ertesi ayın onuncu gününden evvel nüfus memuruna vermek ve köyün nüfus defterini birlikte götürerek vukuatı yürütmek;

8. Vergi toplamak için gelen tahsildarlara yol göstermek, yardım etmek ve tahsildarların yolsuzluğunu görürse Hükümete haber vermek;

9. Asker toplamak ve bakaya ve kacakları Hükümete haber vermek;

10. Köy civarında eşkiya görürse Hükümete haber vermek ve elinden gelirse tutturmak;

11. Köylünün ırzına ve canına ve malına el uzatan ve Hükümet kanunlarını dinlemiyen kimseleri köy korucuları ve gönüllü korucularla yakalattırarak Hükümete göndermek;

12. Köy sınırı içinde yangın ve sel olursa köylüleri toplayıp söndürmeğe ve cevirmeğe çalışmak, (Orman yangınlarında sınırdan dışarı olsa dahi yardıma mecburdurlar).

13. Mahkemelerden gönderilen celpname ve hertürlü tezkere ve hükümleri lâzımgelenlere bildirerek istenilen isleri yapmak ve mahkeme mübaşirine ve iandarmaya vazifesinde kelavlık göstermek

14. İhzar ve tevkif müzekkereleri (Bazı adamların kanun namına tutulmasını emreden mahekme kâğıdı) gösterildikte aranılan kimseleri kâğıdı getirenlere tutturmak ;

15. Zarar görenlerin şikâyeti ve bilipişitenlerin haber vermesi üzerine sorup araştırmak;

16. Bu kanunda ismi geçen dâvaları ihtiyar meclisine söyleyip hükmünü almak;

MADDE 37

Muhtarın göreceği köy işleri şunlardır:

1. 13 ncü maddede sayılan isleri ihtiyar meclisi ile görüşerek yapmak ve yaptırmak;

2. 14 ncü maddede sayılan işlerin yapılabilmesi icin köylülere öğüt vermek;

3. İhtiyar meclisiyle görüştükten sonra köylüyü ise çağırmak;

4. İhtiyar meclisi karariyle köy işlerine harcanacak parayı toplamak;

5. Köy işlerine harcanacak parayı topladıktan sonra harcamak için emir vermek;

6. Bir ay içinde nerelere ve ne kadar para harcamış ise gelecek ay başında he sabatını ihtiyar meclisine vermek;

7. Köy işlerinde hem dâvacı, hem hasım olarak mahkemede bulunmak ve isterse mahkemeye diğer birini yerine (vekil) göndermektir;

MADDE 38

Köy muhtarına köy işlerini gördükleri zaman karşı gelen ve kötü söyliyenler Devlet memuruna karşı koyanlar gibi ceza görürler

MADDE 39

Muhtar yazılarını köy kâtibine yazdırır Köyde kâtip bulunmazsa bu işi köyün muallimine ve yoksa imamına yaptırır.

MADDE 40

Köy muhtarının köylü faidesine olmıyan kararların kaymakam bozabilir. Fakat onun yerine kaymakam kendiliğinden karar veremez Karar, yine köylü tarafından verilir.

MADDE 41

Kaymakam köy muhtarının köy işlerini yapamadığını görürse köy muhtarına bir ihtar gönderir. Bundan sonra da iş görmediğini anlarsa köy derneğini toplar, başka bir köy muhtarı seçtirir. Çıkarılan köy muhtarı gelecek seçmelerde yine seçilebilir.

İhtiyar meclisinin göreceği işler

MADDE 42

İhtiyar meclisi en az haftada bir defa toplanıp konuşur. İhtiyar meclisini muhtar toplanmağa çağırır. İhtiyar meclisi köy muhtarının çağırmadığı ve meclisin toplanma günü olmadığı vakitlerde dahi köy muhtarına haber vererek kendi isteğiyle toplanabilir.

MADDE 43

İhtiyar meclisi köy işlerini en ziyade lâzım olandan başlıyarak bir sıraya koyar ve biri yapılıp bittikten sonra sırasiyle hepsini köylüye gördürmeğe çalışır. Evvel yapılması lâzımgelen sağlık, yol, mektep işlerinin geri bırakıldığı haber alınır veya şikâyet edilirse köyün bağlı olduğu kaymakam veya vali tarafından gösterilen yolda yapılır.

MADDE 44

İhtiyar meclisinin göreceği işler şunlardır:

1. İhtiyar meclisi köylüye ait işleri konuşur ve hangi işleri köylü tarafından kendileri çalışarak doğrudan doğruya ve hangi işlerin para ile veya ırgat ile görülebileceğine karar verir. «Köy işlerinden köy ahalisinin imeci ile çalışarak yapacakları işi, köylünün çift ve çubuğiyle uğraşmadıkları boş zamanlara bırakır.

2. İhtiyar meclisi mektep, cami, hamam gibi köylüye faideli olan işleri yapmak için istediği yeri değer parası ile satın alır. Mal sahibi razı olmazsa kaza idare meclisi işi gözden geçirir. Kaza idare meclisinin kararına söz yoktur.

3. Tarlası olmıyan veya yetişmiyen köylüye köyün sınırı içinden boz haliden bir parça ayırıp vermek ve tasarrufu malsandığına veya sair dairelere geçmiş olan araziyi köy namına satın alıp arazisi olmıyanlara vermek ve bedelini taksitle köy sandığına ödetmek mecburidir.

4. İhtiyar meclisi köylünün kaçar gün çalışacağını kestirir.

5. Köy işi için beher köylüye haline göre salınacak paranın ne olacağını keser.

MADDE 45

Paranın harcanmasında hiç bir fenalık olmamasına ve faidesiz yere para verilmemesine köy muhtarı ve ihtiyar meclisi âzaları göz kulak olurlar ve paranın harcanmasında fenalık ve yolsuzluk olduğu Hükümetçe anlaşılırsa kaza idare meclisinin hükmü ile Tahsili emval kanununa göre köy muhtarı ve ihtiyar meclisi âzasının malları satılarak köylünün parası ödenir.

MADDE 46

Mecburi işleri gördürmiyen ve toplanması isteme bağlı olmıyan paraları toplamıyan, toplattırmıyan köy muhtarı ve ihtiyar meclisi âzaları hakkında (27) nci maddedeki ceza, idare meclisi karariyle Hükümet tarafından tahsil ve köy sandığına teslim olunur.

İki ve daha ziyade köylere düşen işler

MADDE 47

İki ve daha ziyade köyler arasındaki işler için o köylerin muhtar ve ihtiyar meclisleri kendi aralarında kararlaştıracakları bir köyde toplanarak konuşurlar ve ne türlü yapılacağını ve her köyün o işte ne türlü yardım edeceğini kararlaştırırlar ve ondan sonra Hükümete haber vererek alacakarı izne göre işe başlarlar.

MADDE 48

İkiveya daha ziyade köylere düşen işler için köylerin ihtiyar meclisleri kendi aralarında anlaşamazlarsa bunlarda bir tarafın dilemesi üzerine köyün bağlı olduğu Hükümet reisi işe karışır ve o köylerin ihtiyar meclislerini toplıyarak işi bitirir.

Altıncı Fasıl

İhtiyar meclislerinin göreceği dâvalar

MADDE 49

İhtiyar meclisi aşağıdaki dâvalara katî surette bakar ve kararları derhal yapılır, istinaf ve temyizi yoktur.

1. On liraya kadar ödünç para dâvaları;

2. On liraya kadar alım satım ve icar ve ücret ve saireden alacak dâvaları.

MADDE 50

Aşağıdaki dâvalarda köy ihtiyar meclisi iki tarafı uzlaştırmağa (sulh etmeğe) çalışırlar. Uzlaştıkları surette bir kâğıda yazıp altını uzlaşanlarla kendileri mühürler, mühürleri yoksa adlarını yazarlar veya parmak basarlar. Uzlaşmadıkları halde ihtiyar meclisi işi bitirmeği üzerine almak için iki tarafa sorar. (Tahkim) Razı olurlarsa ihtiyar meclisi kendi örf ve âdetlerine ve maslahata göre bir karar verirler ve bu kararlar da yine yukarıda söylendiği üzere yazılır ve mühürlenir veya imza edilir veyahut parmak basılır. Bu kararlar dahi katı olup istinaf ve temyizi yoktur.

MADDE 51

49 ve 50 nci maddelerde gösterilen ve elli liraya kadar olan dâvalarda (elli lira dahildir) evvelâ ihtiyar meclisine müracaat edilmedikçe hiç bir mahkemeye gidilemez.