Dosya olarak kaydet: PDF - TIFF - WORD
Görüntüleme Ayarları:

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

-KARAR-

Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.

Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.

Dosya içeriği ve toplanan delillerden; mirasbırakan M. T. 26.07.2010 tarihinde öldüğü,davacılar ve dava dışı çocukları F. ve N.kaldığı,murisin maliki olduğu 4 parsel sayılı taşınmazını 25.06.2010 tarihli akitle 30.200 TL'ye damadı olan davalıya,yine aynı akitle maliki olduğu 2 parseli ise dava dışı kızı F.ye 25.000TL'ye satış suretiyle temlik ettiği anlaşılmaktadır.

Davacılar, anılan bu temliklerin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, davalının murisin dava dışı kızı Nuran'ın eşi olduğunu, mirasbırakanın mal satmaya ihtiyacı olmadığı gibi davalının da alım gücünün olmadığını ileri sürerek eldeki davayı açmış,davalı ise savunmasında mirasbırakanın sağlığında mirasçı çocukları için bazı tasarruflarda bulunduğunu,mirasbırakanın kendi kızı ve kendisinin eşi olan dava dışı Nuran'a anılan taşınmazı vermek istediğini ancak onun işinin olması dolayısıyla işlemi kendisinin yaptığını, mirasbırakanın paylaştırma amacı ile işlem yaptığını savunmuştur.

Ne var ki, mahkemece muvazaa olgusunun kanıtlanamadığı, davacılara da miras bırakan tarafından taşınmaz verildiği ve bu sebeple murisin gerçek iradesinin mallarını mirasçılar arasında paylaştırma olduğu benimsenmek suretiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, denkleştirmenin kabul edilebilmesi için kendisine taşınmaz devredilen kimsenin mirasçı olması zorunludur.

Oysa davalının mirasçı olmadığı açıktır. Mirasçı olmayan davalıya dava konusu taşınmazın devredilmesindeki murisin iradesinin denkleştirme olmayıp mirasçılardan mal kaçırmanın gizlenmesi niteliğinde olduğu kabul edilmelidir.

Hal böyle olunca, davanın kabul edilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere reddedilmiş olması doğru değildir.

Davacıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 23.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.