Dosya olarak kaydet: PDF - TIFF - WORD
Görüntüleme Ayarları:

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde duruşma istemli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 24.09.2013 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat .... geldi, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilenler vekili Avukat gelmedi, yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı.

Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali- tescil olmazsa tenkis isteğine ilişkin olup, mahkemece, tapu iptal-tescil davasının kısmen kabulüne, tenkis talebinin ise reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Dosya içeriği ve toplanan deliller ile mirasbırakan S.. M.. tarafından doğrudan davalı Ünal'a satış suretiyle temlik edilen 59 parsel sayılı taşınmaz ve mirasbırakanın kardeşi olan davalı Gülseren'i aracı kılarak yine Ünal'a devrettiği 823 ve 998 parsel sayılı taşınmazlar bakımından temliklerin muvazaalı olduğu saptanarak davanın kabulüne karar verilmiş olmasında ve dava konusu edilen diğer 759, 1825 parsel sayılı taşınmazlar ile 1017 ada 25 parseldeki 8 no'lu bağımsız bölüm, 621 ada 57 parseldeki 23 no'lu bağımsız bölüm ve 69 ada 48 parseldeki 5 no'lu bağımsız bölüm yönünden işlemlerin danışıklı olmadığı, tenkis iddiasının da ispatlanamadığı sonucuna varılarak bu taşınmazlar hakkındaki davanın reddedilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.

Davacının, bu yönlere değinen temyiz itirazları yerinde değildir reddine.

Ancak, çekişme konusu 1830 parsel sayılı taşınmaz mirasbırakan Sabriye adına kayıtlı iken 20.9.2005 tarihli resmi akitle kayınbiraderi davalı İbrahim'e satış suretiyle temlik edildiği, davalı İbrahim'in Almanya'da yaşadığı, Türkiye'ye gelişlerinde İbrahim'in dava konusu taşınmazdaki evi hiç kullanmadığı, ayrıca İ. A.'da başka bir yazlığının bulunduğu, dava konusu evde mirasbırakanın 5.6.2010 tarihinde ölümüne kadar davalı Ü.l ile birlikte oturduğu, mirasbırakanın ölümünden sonra da Ü.'ın oturmaya devam ettiği toplanan deliller ile sabittir.

O halde, temlikin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gözetilerek 1830 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki davanın da kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.

Davacının bu yöne ilişkin temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedene hasren (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 29.12.2012 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 990.00.-TL. duruşma avukatlık parasının temyiz edilenlerden alınmasına, 15.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.