Dosya olarak kaydet: PDF - TIFF - WORD
Görüntüleme Ayarları:

MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi

DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye

İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar davacı ve davalılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

Davacı alacaklı tarafından, davalı borçlular aleyhine kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine davalı borçluların kısmi itiraz etmesi üzerine, davacı alacaklı vekili icra mahkemesinden itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuş, mahkemece itirazın kaldırılması isteminin kabulüne ve tahliye konusuz kaldığından bir karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, karar davacı ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1- Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.

2- Davalılar vekilinin temyiz itirazlarına gelince; Davacı alacaklı 15/02/1993 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli işyeri kira sözleşmesine istinaden 18/01/2013 tarihinde başlattığı icra takibi ile 15/02/2008 ila 14/02/2013 dönemine ait toplam 277.865,68 TL kira fark bedelinin tahsilini istemiştir.15/02/2012-14/02/2013 dönemi kira bedeli aylık brüt 28.873,00 TL olarak .... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2013/22 – 229 sayılı , 02/04/2013 günlü mahkeme kararı ile tespit edilmiş ,karar 13/03/2014 tarihinde dairemizce onanarak kesinleşmiştir. Kira tespit kararlarının asıl amacı sadece kira sözleşmesinin ücret unsurunu belirlemekten ibarettir. 12.11.1979 gün 1/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere tespit edilen kira farkının mahkemede dava edilebilir veya icrada takip edilebilir hale gelmesi için miktarının kesin olarak belli olması gerekir. Bu belirlilik ise ancak tespite ilişkin kararın kesinleşmesi ile oluşabilir. Mahkemece; 15/02/2012-14/02/2013 dönemine ait aylık kira bedelinin tespitine ilişkin karar henüz kesinleşmeden 18/01/2013 tarihinde başlatılan icra takibine dayalı olarak açılan itirazın kaldırılması davasında 15/02/2012-14/02/2013 dönemini kapsayan istemin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur. Öte yandan davalılar vekilince davanın reddi ile asıl alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı da talep edildiğine göre mahkemece icra inkar tazminatı istemine yönelik olumlu-olumsuz karar verilmemesi dava kısmen kabul edildiğine göre, davalılar yararına reddedilen kısma yönelik vekalet ücretine de karar verilmemesi doğru değildir.

Karar bu nedenlerle bozulmalıdır.

SONUÇ: Yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 28.03.2016tarihinde oybirliğiyle karar verildi.