Dosya olarak kaydet: PDF - WORD
Görüntüleme Ayarları:
Salt metin olarak göster (Kelime işlemcilere uygun görünüm)
Mülga veya iptal edilen kısımları gizle
Değişikliklere ilişkin notları gizle

Konsolide metin (Sürüm: 6)

İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya dair Sözleşme Avrupa Konseyi Üyesi olan Âkıd Hükümetler.

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 10 Aralık 1948 de ilân edilen İnsan Hakları Evrensel Beyannamesini;

Bu beyannamenin metninde mezkûr hakların her yerde ve fiilen tanınmasını ve tatbik edilmesini sağlamaya mâtuf bulunduğunu,

Avrupa Konseyinin gayesini; üyeleri arasında daha sıkı bir birlik kurmak olduğunu ve İnsan Hakları ve Ana Hürriyetleri korunma ve gelişmesinin bu gayeye ulaşmak yollarından birini teşkil ettiğini,

dikkat nazarına alarak,

Dünyada barış ve adaletin asıl temelini teşkil eden ve idamesi her şeyin fevkinde olarak, bir taraftan, hakikaten demokratik bir siyasi rejim ve diğer taraftan, insan haklarına müştereken hürmet ve bu konuda ortak bir anlayış esaslarına istinadeden bu ana hürriyetlere derin bağlılıklarını teyid ederek;

Aynı telâkkiyi taşıyan ve ideal ve siyasî ananeler, hürriyete saygı ve hukukun üstünlüğü hususlarında müşterek bir mirasa sahip bulunan Avrupa devletleri hükümetleri sıfatiyle, Evrensel Beyannamede yazılı bazı hakların müştereken sağlanmasını temine yarıyacak ilk tedbirleri almayı kararlaştırarak;

aşağıdaki hususlarda anlaşmışlardır:

İnsan haklarına saygı yükümlülüklüğü

MADDE 1

Yüksek Âkıd Taraflar kendi kaza haklarına tabi her ferde işbu Sözleşmenin birinci faslında tarif edilen hak ve hürriyetleri tanırlar.

BÖLÜM I

Haklar ve Hürriyetler

Yaşama hakkı

MADDE 2

1. Her ferdin yaşama hakkı kanunun himayesi altındadır. Kanunun ölüm cezası ile cezalandırıldığı bir suçtan dolayı hakkında mahkemece hükmedilen bu cezanın infazı dışında, hiç kimse kasten öldürülemez.

2. Öldürme, aşağıda derpiş edilen zaruret halleri dışında, bu maddenin ihlâli suretiyle yapılmış telâkki olunmaz:

a) Her ferdin gayrimeşru cebir ve şiddete karşı korunmasını sağlamak için,

b) Kanun hükümleri dâhilinde bir tevkifi yerine getirmek veya kanuna uygun olarak mevkuf bulunan bir şahsın kaçmasını önlemek için,

c) Ayaklanma veya isyanı, kanuna uygun olarak bastırmak için,

İşkence yasağı

MADDE 3

Hiç kimse işkenceye, gayriinsani yahut haysiyet kırıcı ceza veya muameleye tabi tutulamaz.

Kölelik ve zorla çalıştırma yasağı

MADDE 4

1. Hiç kimse köle ve kul halinde tutulamaz,

2. Hiç kimse zorla, çalıştırılamaz veya mecburi çalışmaya tabi tutulamaz,

3. Aşağıdaki haller bu maddede kasdolunan «zorla çalıştırma veya mecburi çalışmadan» sayılmazlar:

a) İşbu Sözleşmenin 5. maddesinde derpiş edilen şartlar altında mevkuf tutulan bir kimseden mevkufiyeti veya şartla salıverilmesi süresince yapması mûtat olarak istenilecek çalışma;

b) Askerî mahiyette her hizmet yahut inançları gereğince askerlik vazifesini yapmaktan kaçman kimselerin durumunu meşru telâkki eden memleketlerde, bu inanca sahip kimselere mecburi askerlik yerine gördürülecek başka bir hizmet;

c) Topluluğun hayat veya refahını tehdit eden buhran ve âfet hallerinde talep olunan her hizmet;

d) Normal medeni mükellefiyetler şümulüne giren her türlü çalışma veya hizmet.

Hürriyet ve güvenlik hakkı

MADDE 5

Her ferdin hürriyete ve güvenliğe hakkı vardır. Aşağıda mezkûr haller ve kanuni usuller dışında hiç kimse hürriyetinden mahrum edilemez:

a) Salâhiyetli bir mahkeme tarafından mahkûmiyeti üzerine usulü dairesinde hapsedilmesi,

b) Bir mahkeme tarafından kanuna uygun olarak verilen bir karara riayetsizlikten dolayı yahut kanunun koyduğu bir mükellefiyetin yerine getirtmesini sağlamak üzere yakalanması veya tevkifi,

c) Bir suç işlediği şüphesi altında olan yahut suç işlemesine veya suçu işledikten sonra kaçmasına mâni olmak zarureti inancını doğuran mâkul sebeplerin mevcudiyeti dolayısiyle, yetkili adli makam önüne çıkarılmak üzere yakalanması ve hapsi,

d) Bir küçüğün nezaret altında ıslahı veya yetkili merci önüne çıkarılması için verilmiş usulüne uygun bir tevkif kararı bulunması,

e) Bulaşıcı bir hastalık yayabilecek bir kimsenin, bir akıl hastası, bir alkoliğin, uyuşturucu maddelere müptelâ bir kimsenin yahut bir serserinin kanuna uygun mevkufiyeti,

f) Bir kimsenin memlekete usulüne uygun olmıyarak girmekten men’i, veya hakkında bir sınır dışı kılma veya geri verme muamelesine tevessül olunması sebebiyle yakalanmasına veya tevkifine karar verilmesi

2. Tevkif olunan her ferde, tevkifini icabettiren sebepler ve kendisine karşı vâki bütün isnatlar en kısa bir zamanda ve anladığı bir dille bildirilir.

3. İşbu maddenin I/c fıkrasında derpiş edilen şartlara göre yakalanan veya tevkif edilen herkesin, hemen bir hâkim veya adlî görevi yapmaya kanunen mezun kılınmış diğer bir memur huzuruna çıkarılması lâzım ve mâkul bir süre içinde muhakeme edilmeye yahut adlî takibat sırasında serbest bırakılmaya hakkı vardır. Salıverme ilgilinin duruşmada hazır bulunmasını sağlıyacak bir teminata bağlanabilir.

4. Yakalanması veya tevkif sebebiyle hürriyetinden mahrum bırakılan her şahıs hürriyeti tahdidin kanuna uygunluğu hakkında kısa bir zamanda karar vermesi ve keyfiyet kanuna aykırı görüldüğü takdirde tahliyesini emretmesi için bir mahkemeye itiraz eylemek hakkını haizdir.

5. İşbu maddenin hükümlerine aykırı olarak yapılmış bir yakalama veya tevkif muamelesinin mağduru olan her şâhsın tazminat istemeye hakkı vardır.

Adil yargılanma hakkı

MADDE 6

1. Her şahıs gerek medeni hak ve vecibeleriyle ilgili nizalar gerek cezai sahada kendisine karşı serdedilen bir isnadın esası hakkında karar verecek olan, kanuni, müstakil ve tarafsız bir mahkeme tarafından dâvasının mâkul bir süre içinde hakkaniyete uygun ve aleni surette dinlenmesini istemek hakkını haizdir.

Hüküm aleni olarak verilir, şu kadar ki demokratik bir toplulukta âmme intizamının veya milli güvenliğin veya ahlâkın yararına veya küçüğün menfaati veya dâvaya taraf olanların korunması veya adaletin selâmetine zarar verebileceği bazı hususi hallerde, mahkemece zaruri görülecek ölçüde, aleniyet dâvanın devamınca tamamen veya kısmen Basın mensupları ve halk hakkında tahdidedilebilir.

2. Bir suç ile itham edilen her şahıs suçluluğu kanunen sabit oluncaya kadar masum sayılır.

3. Her sanık ezcümle:

a) Şahsına tevcih edilen isnadın mahiyet ve sebebinden en kısa bir zamanda, anladığı bir dille ve etraflı surette haberdar edilmek.

b) Müdafaasını hazırlamak için gerekli zamana ve kolaylıklara malik olmak,

c) Kendi kendini müdafaa etmek veya kendi seçeceği bir müdafii veya eğer bir müdafi tâyin için malî imkânlardan mahrum bulunuyor ve adaletin selâmeti gerektiriyorsa, mahkeme tarafından tâyin edilecek bir avukatın meccani yardımından istifade etmek,

d) İddia şahitlerini sorguya çekmek, veya çektirmek, müdafaa şahitlerinin de iddia şahitleriyle aynı şartlar altında davet edilmesini ve dinlenmesinin sağlanmasını istemek,

e) Duruşmada kullanılan dili anlamadığı veya konuşamadığı takdirde bir tercümanın yardımından meccanen faydalanmak,

haklarına sahiptir.

Cezaların kanuniliği

MADDE 7

1. Hiç kimse işlendiği zaman millî veya milletlerarası hukuka göre bir suç teşkil etmiyen bir fiil veya ihmalden dolayı mahkûm edilemez. Keza hiç kimse suç işlendiği zaman tertibi gereken cezadan daha ağır bir cezaya da çarptırılamaz.

2. İşbu madde, işlendiği zaman medeni milletler tarafından tanınan umumi hukuk prensiplerine göre suç sayılan bir fiil veya ihmalden suçlu bir şahsın yargılanmasına ve cezalandırılmasına mâni değildir.

Özel hayatın ve aile hayatının korunması

MADDE 8

1. Her şahıs hususi ve ailevi hayatına, meskenine ve muhaberatına hürmet edilmesi hakkına maliktir.

2. Bu hakların kullanılmasına resmî bir makamın müdahalesi demokratik bir cemiyette ancak millî güvenlik, âmme emniyeti, memleketin iktisadi refahı, nizamın muhafazası, suçların önlenmesi, sağlığın veya ahlâkın ve başkasının hak ve hürriyetlerinin korunması için zaruri bulunduğu derecede ve kanunla derpiş edilmesi şartiyle vukubulabilir.

Düşünme, vicdan ve din özgürlüğü

MADDE 9

1. Her şahıs düşünme, vicdan ve din hürriyetine sahiptir. Bu hak din veya kanaat değiştirme, hürriyetini ve alenen veya hususi tarzda ibadet ve âyin veya öğretimini yapmak suretiyle tek başına veya toplu olarak dinini veya kanaatini izhar eylemek hürriyetini tazammun eder.

2. Din veya kanaatleri izhar etmek hürriyeti demokratik bir cemiyette ancak âmme güvenliğinin, âmme nizamının, genel sağlığın veya umumi ahlâkın, yahut başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması için zaruri olan tedbirlerle ve kanunla tahdit edilebilir.

İfade özgürlüğü

MADDE 10

1. Her fert ifade ve izhar hakkına maliktir. Bu hak içtihat hürriyetini ve resmi makamların müdahalesi ve memleket sınırları mevzuu bahis olmaksızın, haber veya fikir almak veya vermek serbestisini ihtiva eder. Bu madde, devletlerin radyo, sinema veya televizyon işletmelerini bir müsaade rejimine tabi kılmalarına mâni değildir.

2. Kullanılması vazife ve mesuliyeti tazammun eden bu hürriyetler, demokratik bir toplulukta, zaruri tedbirler mahiyetinde olarak, millî güvenliğin, toprak bütünlüğünün veya âmme emniyetinin, nizamı muhafazanın, suçun önlenmesinin, sağlığın veya ahlâkın, başkalarının şöhret veya haklarının korunması, gizli haberlerin ifşasına mâni olunması veya adalet kuvvetinin üstünlüğünün ve tarafsızlığının sağlanması işin ancak ve kanunla, muayyen merasime, şartlara, tahditlere veya müeyyidelere tabii tutulabilir.

Dernek kurma ve toplantı özgürlüğü

MADDE 11

1. Her şahıs asayişi ihlâl etmiyen toplantılara katılmak, ve başkalariyle birlikte sendikalar tesis etmek ve kendi menfaatlerini korumak üzere sendikalara girmek hakkı dâhil olmak üzere dernek kurmak hakkını haizdir.

2. Bu hakların kullanılması, demokratik bir toplulukta, zaruri tedbirler mahiyetinde olarak millî güvenliğin, âmme emniyetinin, nizamı muhafazanın suçun önlenmesinin, sağlığın veya ahlâkın veya başkalarının hak ve hürriyetlerinin korunması için ve ancak kanunlar tahdide tabi tutulabilir.

Bu madde, bu hakların kullanılmasında idare, silâhlı kuvvetler veya zabıta mensuplarının muhik tahditler koymasına mâni değildir.

Evlenme hakkı

MADDE 12

Evlenme çağına gelen erkek ve kadın, bu hakkın istimalini tanzim eden millî kanunlar dairesinde, evlenmek ve bir aile kurmak hakkına maliktir.

Etkili başvuru hakkı

MADDE 13

İşbu Sözleşmede tanınmış hak ve hürriyetleri ihlâl edilen her şahıs ihlâl filli resmî vazifelerini ifa eden kimseler tarafından bu vazifelerin ifası sırasında yapılmış da olsa, millî bir makama fiilen müracaat hakkına sahiptir.

Ayırımcılık yasağı

MADDE 14

İşbu Sözleşmede tanınan hak ve hürriyetlerden istifade keyfiyet bilhassa cins, ırk, renk, dil, din, siyasi veya diğer kanaatler, milli veya sosyal menşe, milli bir azınlığa mensupluk, servet, doğum veya her hangi diğer bir dunun üzerine müesses hiçbir tefrike tabi olmaksızın sağlanmalıdır.

Olağanüstü hallerde askıya alma

MADDE 15

1. Harb veya milletin varlığını tehdit eden diğer umumi bir tehlike halinde her Yüksek Âkıd Taraf ancak, durumun iktiza ettiği nispetti ve devletler hukukundan doğan diğer mükellefiyetlerle tezat teşkil eylememek şartiyle, işbu Sözleşmede derpiş olunan mükellefiyetlere aykırı tedbirler alabilir.

2. Yukarıdaki hüküm, meşru harb fiilleri neticesinde vâki ölüm hâdisesi müstesna, ikinci ve üçüncü maddeler ile dördüncü maddenin birinci fıkrasını ve yedinci maddeyi hiçbir suretle ihlâle mezun, kılmaz.

3. Bu ihlâl hakkını istimal eden her Yüksek Âkıd Taraf alınan tedbirlerden ve bunları icabettiren sebeplerden Avrupa Konseyi Genel Sekreterine bilgi verir. Bu Yüksek Âkıd Taraf mezkûr tedbirlerinin mer'iyetten kalktığı ve Sözleşme hükümlerinin tamamiyle tatbikına tekrar başladığı tarihten de Avrupa Konseyi Genel Sekreterini haberdar eder.

Yabancıların siyasi faaliyetlerinin kısıtlanması

MADDE 16

10,11 ve 14 üncü maddelerin hiçbir hükmü yabancıların siyasi faaliyetlerini Yüksek Âkıd Tarafların tahdit etmelerine mâni sayılmaz.

Hakların kötüye kullanımının yasaklanması

MADDE 17

Bu Sözleşme hükümlerinden hiçbiri bir devlete topluluğa veya ferde, İşbu Sözleşmede tanınan hak ve hürriyetlerin yok edilmesini veya mezkûr Sözleşmede derpiş edildiğinden daha geniş ölçüde tahditlere tabi tutulmasını istihdaf eden, bir faaliyete girişmeye veya harekette bulunmaya mâtuf her hangi bir hak sağladığı şeklinde, tefsir olunamaz.

Hakların kısıtlanmasının sınırları

MADDE 18

Bu Sözleşmenin hükümleri gereğince, mezkûr hak ve hürriyetlere yapılan takyitler ancak derpiş edildikleri gaye için, tatbik edilebilirler.

BÖLÜM II

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi

Mahkemenin kuruluşu

MADDE 19

İşbu Sözleşmeye ve Protokollerine Yüksek Taraf Devletlerce kabul edilen taahhütlere uyulmasını sağlamak amacıyla, aşağıda “Mahkeme" olarak anılacak bir Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kurulur. Mahkeme daimi olarak görev yapar.

Yargıç sayısı

MADDE 20

Mahkeme, Yüksek Taraf Devletler sayısına eşit sayıda yargıçtan oluşur.

Görev için aranan koşullar

MADDE 21

1. Yargıçlar üstün ahlaki vasıflara ve yüksek bir hukuki göreve atanmak için gerekli niteliklere sahip veya ehliyetleriyle tanınmış hukukçu olmalıdırlar.

2. Yargıçlar Mahkemeye kendi kişisel nitelikleriyle katılırlar.

3. Görev süreleri içerisinde, yargıçlar bağımsızlıkları, tarafsızlıkları ve daimi görevin gerekleri ile bağdaşmayan herhangi bir görev üstlenemeyecekler; bu fıkranın uygulanmasından doğacak ihtilaflar ise Mahkeme tarafından karara bağlanacaktır.

Yargıçların seçimi

MADDE 22

1. Yargıçlar, her Yüksek Taraf için, o Yüksek Taraf Devlet tarafından gösterilen ve üç aday içeren bir liste üzerinden Parlamenter Meclis tarafından oy çokluğu ile seçilirler.

2. Sonradan diğer Devletlerin işbu Sözleşmeye taraf olmaları halinde, Mahkemeyi tamamlamak ve boşalan üyelikleri doldurmak için aynı usul takip olunur.

Görev süreleri

MADDE 23

1- Yargıçlar dokuz yıl için seçilirler. Tekrar seçilmeleri mümkün değildir.

2- Yargıçların görev süreleri 70 yaşında sona erer.

3- Yargıçlar, yerlerine başkası seçilinceye kadar görevlerini sürdürürler. Yerlerine başkası seçildikten sonra da kendilerine havale edilmiş olan davalara bakmaya devam ederler.

4- Hiçbir yargıç, diğer yargıçlar tarafından gerekli koşulları yerine getirmediğine üçte iki çoğunluk ile karar verilmedikçe, görevden alınamaz.

Yazı işleri birimi ve raportörler

MADDE 24

1- Mahkeme’de, görevleri ve kuruluşu Mahkeme içtüzüğünde belirlenen bir Yazı İşleri Müdürlüğü bulunur.

2- Tek yargıç düzeninde kurulduğunda Mahkeme’ye, Mahkeme Başkanı’nın yetkisi altında görev yapan raportörler tarafından yardım edilir. Raportörler Mahkeme’nin Yazı İşleri’nin bir parçasını oluşturur.

Mahkemenin genel kurul halinde toplanması

MADDE 25

Genel Kurul halinde toplanan Mahkeme,

a) üç yıllık bir süre için Başkanını ve bir veya iki Başkan Yardımcısını seçer; bunların tekrar seçilmeleri mümkündür;

b) belirli süreler için Daireler kurar;

c) Mahkeme Dairelerinin başkanlarını seçer; bunların tekrar seçilmeleri mümkündür,

d) Mahkeme içtüzüğünü kabul eder;

e) Yazı İşleri Müdürü ve bir veya birden fazla Müdür Yardımcısı seçer;

f) 26. maddenin 2. fıkrası uyarınca talepte bulunmak.

Tek yargıçlı düzen, komiteler, Daireler ve Büyük Daire

MADDE 26

1- Mahkeme, önüne gelen davaları incelemek üzere tek yargıçlı düzen, üç yargıçlı komiteler, yedi yargıçlı Daire’ler ve onyedi yargıçlı Büyük Daire halinde toplanır. Mahkeme’nin Daireleri, belirli bir süre için komiteleri oluşturur.

2- Mahkeme Genel Kurulu’nun talep etmesi üzerine, Bakanlar Komitesi oybirliğiyle alınan karar ile ve belirli bir süre için Dairelerdeki yargıç sayısını beşe düşürebilir.

3- Tek yargıç düzeni oluşturulduğunda, yargıç seçilmiş bulunduğu Yüksek Akit Devlet ile ilgili başvuruları inceleyemez.

4- Başvuruya konu olan Yüksek Akit Devlet adına seçilmiş yargıç, Daire ve Büyük Daire’de re’sen yer alır; bu yargıcın yokluğunda veya katılması mümkün olmayan durumlarda, anılan devletin önceden sunacağı listeden Mahkeme Başkanınca seçilen bir kişi yargıç sıfatıyla yer alır.

5- Büyük Daire’de, ayrıca Mahkeme Başkanı, Başkan Yardımcıları, Daire Başkanları ve Mahkeme İçtüzüğüne göre seçilecek diğer yargıçlardan bulunur. Bir başvuru 43’üncü madde uyarınca Büyük Daire’ye sevk edildiğinde, Daire Başkanı ve ilgili Yüksek Akit Taraf adına seçilmiş yargıç haricinde, bu kararı vermiş olan Daire yargıçları Büyük Daire’de yer alamazlar."

Tek yargıçların yetkileri

MADDE 27

1- Yeniden incelemeye gerek olmaksızın karar alınabilecek hallerde, tek yargıç, 34’üncü maddeye uygun olarak Mahkeme’ye iletilen bir başvuruyu kabuledilemez bulabilir veya kayıttan düşürebilir.

2- Tek yargıcın vereceği karar kesindir.

3- Tek yargıç bir başvuru hakkında kabuledilmezlik kararı vermez veya başvurunun kayıttan düşürülmesine hükmetmezse, başvuruyu incelenmesi için bir komiteye veya bir Daire’ye iletir."

Komitelerin yetkileri

MADDE 28

1- Madde 34’e uygun olarak yapılan bir başvuru hakkında bir komite oybirliğiyle,

a. yeniden incelemeye gerek olmaksızın karar alınabilecek hallerde başvuruyu kabuledilemez bulabilir veya kayıttan düşürebilir: veya

b. davanın temelini teşkil eden sorun, Sözleşme veya Protokollerinin uygulanması veya yorumlanması ile ilgili olup, zaten Mahkeme’nin yerleşmiş içtihadına ilişkin ise, davayı kabuledilebilir bulabilir ve aynı anda davanın esasına ilişkin karar verebilir.

2- 1. fıkrada değinilen karar ve hükümler kesindir.

3- İlgili Yüksek Akit Taraf adına seçilmiş yargıç komite üyesi değilse, komite, ilgili Taraf’ın 1.b bendinde bahsedilen usulün uygulanmasına itiraz etmesi durumu dahil olmak üzere ilgili tüm unsurları göz önüne alarak, davanın her aşamasında o yargıcı, komitenin üyelerinden birinin yerine geçmeye davet edebilir.

Dairelerin kabul edilebilirlik ve esasa ilişkin kararları

MADDE 29

1. 27 veya 28’inci madde uyarınca karar alınmadığı veya 28’inci madde kapsamında hüküm verilmediği takdirde, bir Daire, 34’üncü madde uyarınca yapılan bireysel başvuruların kabuledilebilirliği ve esası hakkında karar verir. Kabuledilebilirliğe ilişkin karar ayrı olarak da alınabilir.

2. Bir Daire, 33. madde uyarınca yapılan devlet başvuruların kabul edilebilirliği ve esası hakkında karar verir. Mahkeme’nin istisnai durumlarda aksi yönde aldığı kararlar hariç, kabuledilebilirliğe ilişkin karar ayrı olarak verilir.

3. Mahkemenin istisnai hallerde aksine kararları hariç, kabul edilebilirlik konusundaki kararları ayrı bir şekilde alınır.

Yargılanmanın Büyük Daireye gönderilmesi

MADDE 30

Daire önünde görülen bir dava, işbu Sözleşmenin ve Protokollerinin yorumu konusunda ciddi sorunlar doğuruyorsa ya da sorunun Daire tarafından varılacak çözüm Mahkeme tarafından önceden verilmiş bir karar ile çelişkili olacak ise, Daire, hüküm vermediği süre içerisinde, taraflar itiraz etmedikçe yargı yetkisinden Büyük Daire lehine vazgeçebilir.

Büyük Dairenin yetkileri

MADDE 31

Büyük Daire,

a) Daireler tarafından 30 madde uyarınca kendisine gönderilen veya 43. madde uyarınca önüne gelen, 33. veya 34. maddeler uyarınca yapılan başvuruları,

b) 46. maddenin 4. fıkrasına uygun olarak Bakanlar Komitesi tarafından Mahkeme’ye gönderilen meseleler hakkında karar verir; ve

c) 47. maddede öngörülen istişari mütalaa taleplerini inceler.

Mahkemenin yargı yetkisi

MADDE 32

1. Mahkemenin yargı yetkisi, 33., 34., 46. ve 47. maddeler uyarınca kendisine intikal eden, işbu Sözleşmenin ve Protokollerinin yorumu ve uygulanmasına ilişkin tüm konuları kapsar,

2. Mahkemenin yargı yetkisinin olup olmadığı hakkında ihtilaf durumunda, karar Mahkemeye aittir.

Devlet başvuruları

MADDE 33

Her Yüksek Taraf Devlet işbu Sözleşmeye ve Protokolleri hükümlerine vâki ve kendisinin diğer Yüksek Taraf Devlete isnat edilebileceğine kanaat getirdiği herhangi bir ihlâlden dolayı Mahkemeye başvurabilir.

Kişisel başvurular

MADDE 34

İşbu Sözleşme ve Protokollerinde tanınan hakların Yüksek Taraf Devletlerden biri tarafından ihlalinden zarar gördüğü iddiasında bulunan her hakiki şahıs, hükümet dışı her teşekkül veya her insan topluluğu, Mahkemeye başvurabilir. Yüksek Taraf Devletler bu hakkın etkin bir şekilde kullanılmasına hiçbir suretle engel olmamayı taahhüt ederler.

Kabul edilebilirlik koşulları

MADDE 35

1. Devletler Hukukunun genel olarak kabul edilen prensiplerine göre, ancak iç hukuk yollarının tüketilmesinden sonra ve kesin karardan itibaren altı aylık bir süre içinde Mahkemeye başvurulabilir.

2. Mahkeme, 34. madde uyarınca sunulan herhangi bir kişisel başvuruyu aşağıdaki hallerde kabul etmez:

a) Başvuru imzasız ise veya;

b) Başvuru Mahkeme tarafından daha önce incelenmiş veya milletlerarası diğer bir soruşturma veya çözüm merciine sunulmuş başka bir başvurunun konusuyla esas itibariyle aynı ise ve yeni olaylar ihtiva etmiyorsa.

3. Mahkeme 34. maddeye uygun olarak iletilen bireysel başvuruyu aşağıdaki hallerde kabuledilemez bulur:

a. başvurunun Sözleşme veya ilgili Protokol hükümleri dışında kalması, açıkça dayanaktan yoksun olması veya bireysel başvuru hakkının suiistimali mahiyetinde olması, veya;

b. Sözleşme ve Protokollerde belirtilen insan haklarına saygı ilkesi gereğince başvurunun esası hakkında incelemeye gerek bulunması ve başvuruya konu olayın iç hukuk mahkemesince yeterince incelenmemiş olması durumları hariç olmak üzere, başvuranın önemli mağduriyetinin bulunmaması.

4. Mahkeme işbu maddeye göre kabul edilmez bulduğu her başvuruyu reddeder. Yargılamanın her aşamasında bu karar verilebilir.

Üçüncü tarafın müdahalesi

MADDE 36

1. Daire ve Büyük Daire önündeki tüm davalarda, vatandaşlarından birinin başvuran taraf olması halinde, Yüksek Taraf Devletin yazılı görüş sunma ve duruşmalarda bulunma hakkı vardır.

2. Mahkeme Başkanı, adaletin doğru sağlanabilmesi amacıyla, yargılamada taraf olmayan herhangi bir Yüksek Taraf Devleti yazılı görüş sunma veya duruşmalarda taraf olmaya davet edebilir.

3. Bir Daire veya Büyük Daire’de görülen tüm davalar hakkında Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri yazılı görüş verebilir ve duruşmalara katılabilir.

Başvurunun kayıttan düşmesi

MADDE 37

1. Yargılamanın herhangi bir aşamasında, Mahkeme, aşağıdaki sonuçlara varılması halinde başvurunun kayıttan düşürülmesine karar verebilir:

a) Başvuru sahibi başvurusunu takip etme niyetinde değilse; veya;

b) Sorun çözümlenmişse veya,

c) Başka herhangi bir nedenden ötürü, başvurunun incelenmesine devam edilmesi hususunda artık haklı bir gerekçe görmezse.

Ancak işbu Sözleşme ve Protokollerinde tanımlanan insan haklarına riayet gerektiriyorsa, Mahkeme başvurunun incelenmesine devam eder.

2. Mahkeme koşulların haklı kıldığı kanısına varırsa, bir başvuruyu eski haline döndürülmesini kararlaştırabilir.

Davanın incelenmesi

MADDE 38

Mahkeme, başvuruyu tarafların temsilcileriyle birlikte inceler ve gerekirse, ilgili Yüksek Akit Tarafların, etkin olarak yürütülmesi için gerekli tüm kolaylıkları sağlayacakları bir soruşturma yapar.

Dostane çözüme varılması

MADDE 39

1. Başvurunun herhangi bir aşamasında Mahkeme, işbu Sözleşme ve Protokollerinde tanımlanan insan haklarına saygı esasından hareketle, davanın dostane çözüm ile sonuçlandırılması için ilgili taraflara hizmet sunabilir.

2. 1. fıkra hükümlerine göre yürütülen işlemler gizlidir.

3. Dostane çözüme varılırsa, Mahkeme olaylarla ve varılan çözümle sınırlı kısa bir açıklamayı içeren bir karar vasıtası ile başvuruyu kayıttan düşürür.

4. Bu karar, kararda belirtilen dostane çözüm şartlarının icrasını denetleyecek olan Bakanlar Komitesi’ne iletilir.

Duruşmaların kamuya açık olması ve belgelere ulaşabilme

MADDE 40

1. Mahkeme, istisnai durumlarda aksini kararlaştırmadıkça, duruşmalar kamuya açıktır.

2 Mahkeme Başkanı aksine karar vermedikçe, Yazı İşleri Müdürüne emanet edilen belgeler kamuya açıktır.

Hakkaniyete uygun bir tatmin

MADDE 41

Mahkeme işbu Sözleşme veya Protokollerin ihlal edildiğine karar verirse ve ilgili Yüksek Taraf Devletin iç hukuku bu ihlali ancak kısmen telafi edebiliyorsa, Mahkeme, gerektiği takdirde, hakkaniyete uygun bir surette zarar gören tarafın tatminine hükmeder.

Dairelerin kararları

MADDE 42

Dairelerin kararları, 44. maddenin 2. fıkrası hükümlerine uyarınca kesinleşir.

Büyük Daireye gönderme

MADDE 43

1. Bir Dairenin kararının üç ay içerisinde, dava taraflarından her biri, istisnai durumlarda, davanın Büyük Daireye gönderilmesini isteyebilir.

2. Büyük Daire bünyesinde 5 hakimden oluşan bir Alt-Kurul, davanın Sözleşmenin ve Protokollerin yorumuna ilişkin ciddi bir sorun doğuruyorsa ya da genel nitelikli ciddi bir konu teşkil ediyorsa, istemi kabul eder.

3. Alt-Kurul istemi kabul ederse, Büyük Daire bir hüküm ile davayı sonuçlandırır.

Kesin hükümler

MADDE 44

1. Büyük Dairenin kararı kesindir.

2. Bir Dairenin kararı aşağıdaki durumlarda kesindir:

a) Taraflar davanın Büyük Daireye gönderilmesini istemediklerini beyan ederlerse veya;

b) Karardan 3 ay içerisinde davanın Büyük Daireye gönderilmesi istenmezse veya;

c) Alt-Kurul 43. maddede öngörülen istemi redderse.

3. Kesin karar yayınlanır.

Hükümlerin ve kararların gerekçeli olması

MADDE 45

1 Hükümler, kabul edilebilirlik veya kabul edilemezlik kararları gerekçelidir.

2. Karar, tamamen veya kısmen yargıçların oybirliğini içermediği takdirde, her yargıç kendi ayrı görüşünü belirtmek hakkına sahiptir.

Kararların bağlayıcılığı ve uygulanması

MADDE 46

1. Yüksek Akit Taraflar taraf oldukları her davada Mahkeme’nin kesin kararlarına uymayı yükümlenirler.

2. Mahkeme’nin kesin kararı, kararın icrasını denetleyecek olan Bakanlar Komitesi’ne iletilir.

3. Bakanlar Komitesi kesin kararın icrasının denetlenmesinin kararın yorumlanmasına dair bir mesele tarafından engellendiği görüşünde ise, konuyu yorum meselesi hakkında bir hüküm vermesi için Mahkeme’ye gönderebilir. Gönderme kararının Komite’ye katılmaya yetkili temsilcilerin üçte iki oy çoğunluğuyla verilmesi gerekir.

4. Bakanlar Komitesi bir Yüksek Akit Taraf’ın, taraf olduğu davada verilen kesin karara uymayı reddettiği görüşünde ise, ilgili tarafa resmi bir ihbar tebliğ ettikten sonra ve Komite’ye katılmaya yetkili temsilcilerin üçte iki oyçokluğuyla aldıkları kararla, ilgili tarafın 1. fıkrada öngörülen yükümlülüğünü yerine getirip getirmediği meselesini Mahkeme’ye intikal ettirebilir.

5. Mahkeme 1. fıkranın ihlal edildiğini tespit ederse, alınacak önlemleri değerlendirmesi için davayı Bakanlar Komitesi’ne gönderir. Mahkeme 1. fıkra ihlal edilmediğini tespit ederse, davayı davanın incelenmesini bitirecek olan Bakanlar Komitesi’ne gönderir.

İstişari mütalaa

MADDE 47

1. Mahkeme, Bakanlar Komitesinin talebi üzerine, Sözleşmenin ve Protokollerin yorumlanması ile ilgili hukuki meseleler üzerinde istişari mütalaalar verebilir.

2. Ancak, bu mütalaalar, ne Sözleşmenin 1. bölümünde ve Protokollerinde tayin edilen hak ve hürriyetlerin muhtevası veya kapsamı ile ilgili meseleleri, ne de Mahkeme veya Bakanlar Komitesinin Sözleşmede öngörülen bir müracaat neticesinde karara bağlamak durumunda kalabileceği diğer meselelere ilişkin bulunamaz.

3. Bakanlar Komitesinin Mahkemeden istişari mütalaa talep etmek kararı Komiteye katılmak hakkına sahip temsilcilerin çoğunluğuyla alınır.

Mahkemenin iştişari mütalaa verme yetkisi

MADDE 48

Bakanlar Komitesi tarafından yapılan talebin, 47. maddede tayin edilen istişari yetkisine girip girmediğini Mahkeme kararlaştırır.

İstişari mütalaanın gerekçeli olması

MADDE 49

1. Mahkemenin mütalaası gerekçelidir.

2. Mütalaa, tamamen veya kısmen yargıçların oybirliğini içermediği takdirde, her yargıç kendi ayrı görüşünü belirtmek hakkına sahiptir.

3. Mahkemenin mütalaası Bakanlar Komitesine bildirilir.

Mahkemenin masrafları

MADDE 50

Mahkemenin masrafları, Avrupa Konseyi tarafından karşılanır

Yargıçların imtiyazları ve muafiyetleri

MADDE 51

Yargıçlar vazifelerinin ifasında Avrupa Konseyi Statüsünün 40. maddesinde ve bu madde uyarınca akdedilen anlaşmalarda derpiş edilen imtiyaz ve muafiyetlerden istifade ederler.

BÖLÜM III

Muhtelif Hükümler

Genel Sekreter tarafından yapılan incelemeler

MADDE 52

Her Yüksek Âkıd Taraf kendi dahili mevzuatının, işbu Sözleşmenin bütün hükümlerinin fiilen tatbikini ne surette temin ettiği hususunda Avrupa Konseyi Genel Sekreterinin talebi üzerine izahat verecektir.

Varolan insan haklarının güvence altına alınması

MADDE 53

İşbu Sözleşmenin hükümlerinden hiçbiri her Âkıd Tarafın kanunlarına veya bu Âkıdin Taraf olduğu diğer bir Sözleşmeye tevfikan tanınabilecek İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri tahdit veya ihlâl eder, mahiyette tefsir olunamaz.

Bakanlar Komitesi'nin yetkileri

MADDE 54

İşbu Sözleşmenin hiçbir hükmü Avrupa Konseyi Statüsünün Bakanlar Komitesine verdiği salâhiyetleri ihlâl etmez.

Diğer çözüm yollarının dışlanması

MADDE 55

Bu Sözleşmenin tefsir veya tatbikindan doğan bir ihtilâfı işbu Sözleşmede derpiş edilenlerden başka bir hal tarzına dilekçe yoluyla tabi kılmak hususunda aralarında mevcut Anlaşma, Sözleşme ve demeçleri, hususi uyuşma halleri müstesna, faydalanmaktan Yüksek Âkıd Taraflar karşılıklı olarak vazgeçmektedirler.

Ülkesel uygulama

MADDE 56

1. Her Devlet, tasdik esnasında veya daha sonra her hangi bir zaman Avrupa Konseyi Genel Sekreterine göndereceği bir ihbarla işbu Sözleşmenin Milletlerarası münasebetlerini sağladığı bütün ülkelere veya bunlardan her hangi birine işbu maddenin 4. fıkrasına göre tatbik edileceğini beyan edebilir.

2. Sözleşme ihbarda bildirilen ülke veya ülkelerde Avrupa Konseyi Genel Sekreterinin bu ihbarı aldığı tarihten itibaren otuz gün sonra tatbik edilecektir.

3. İşbu Sözleşmenin hükümleri mezkûr ülkelerde mahallî icaplar nazarı itibara alınarak tatbik edilecektir.

4. Bu maddenin birinci fıkrasına tevfikan beyanda bulunmuş olan her devlet sonradan her zaman işbu beyanında işaret ettiği ülke veya ülkelere taallûk itibariyle, hakikî şahısların, Hükümet dışı teşekküllerin veya fert gruplarının müracaatlarının Sözleşmenin 34. maddesine uygun olarak Mahkemenin rüyet eylemek salâhiyetini kabul ettiğini beyan edebilir.

Çekinceler

MADDE 57

1. Bu Sözleşmenin imzası veya tasdik belgesinin tevdii anında her Devlet Sözleşmenin muayyen bir hükmü hakkında, o zaman kendi ülkesinde mer'i olan bir kanun bu hükme uygun bulunmaması nispetinde ihtirazi kayıt koyabilir. İşbu madde umumi mahiyette ihtirazı kayıtlar konulması, salâhiyetini bahşetmez.

2. İşbu maddeye uygun olarak konulan her ihtirazi kayıt mevzubahis kanunun kısa bir izahını ihtiva eder.

Feshi ihbar

MADDE 58

1. Bir Yüksek Âkıd Taraf Sözleşmeyi ancak Sözleşmenin kendisi hakkında mer'iyete girdiği tarihten itibaren beş yıllık bir müddet sonunda ve Avrupa Konseyi Genel Sekreterine altı ay evvel verilecek bir ihbarla feshedebilir Genel Sekreter bundan diğer Âkıd Taraflara malûmat verir.

2. Bu fesih keyfiyeti, fesih muteber sayıldığı tarihten evvel yapılmış olup bu taahhütleri ihlâl edici mahiyette telâkki edilebilecek, her hangi bir fiili dolayısıyla, ilgili Yüksek Âkıdi işbu Sözleşmedeki taahhütlerden beri kılmak neticesini hâsıl etmez.

3. Aynı ihtirazi kayıt altında Avrupa Konseyi üyeliği sıfatı zail olan her Âkıd Taraf işbu Sözleşmeye de taraf olmaktan çıkar.

4. Sözleşme, 56 ıncı madde hükmü gereğince tatbik edileceği beyan edilmiş olan ülkelere taallûku bakımından, daha evvelki fıkralar hükümlerine tevfikan feshedilebilir.

İmza ve onay

MADDE 59

1. İşbu Sözleşme, Avrupa Konseyi üyelerinin imzalarına açıktır. Sözleşme tasdik edilecektir. Tasdik belgeleri Avrupa Konseyi Genel Sekreterine tevdii olunacaktır.

2. Avrupa Birliği bu Sözleşme’ye katılabilir.

3. İşbu Sözleşme on tasdik belgesinin tevdrinden sonra mer’iyete girecektir.

4. Sözleşmeyi daha sonra tasdik eyliyecek olan mümzi için Sözleşme tasdik belgesinin tevdiinden itibaren mer'iyete girecektir.

5. Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Sözleşmenin mer’iyete girdiğini, Sözleşmeyi tasdik eden Yüksek Âkıd Taraftarın isimlerini ve daha sonra vukubulacak tasdik belgelerinin tevdii keyfiyetini de bütün Avrupa Konseyi üyelerine tebliğ edecektir.

Avrupa Konseyi Hazinei Evrakında saklanmak ve her iki metin de aynı derecede muteber olmak üzere Fransızca ve İngilizce tek bir nüsha halinde 4 Kasım 1950 de Roma’da tanzim edilmiştir.

Umumi Kâtip bunun tasdikin suretlerini imza eden bütün devletlere gönderecektir.

İnsan Haklarını ve Âna Hürriyetleri Korumaya dair Sözleşmeye Ek Protokol

İşbu Protokolü imza eden, Avrupa Konseyi Üyesi, hükümetler, İhsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya dair olup Roma’da 4 Kasım 1950 tarihinde imza edilmiş bulunan Sözleşmenin (aşağıda «Sözleşme» diye anılmıştır) 1 inci faslında esasen musarrah bulunanlardan gayrı hak ve hürriyetlerin müşterek müdafaasını temin için gereken tedbirleri almayı kararlaştırarak,

aşağıdaki hususlar hakkında mutabık kalmışlardır:

Mülkiyet hakkının korunması

MADDE 1

Her hakikî veya hükmi şahıs mallarının masuniyetine riayet edilmesi hakkına maliktir. Herhangi bir kimse ancak âmme menfaati icabı olarak ve kanunun derpiş eylediği şartlar ve devletler hukukunun umumi prensipleri dâhilinde mülkünden mahrum edilebilir.

Yukardaki hükümler, devletlerin, emvalin, umumi menfaate uygun olarak istimalini tanzim veya vergilerin veyahut sair mükellefiyetlerin veyahut da para cezalarının tahsili için zaruri, gördükleri kanunları yürürlüğe koymak hususunda malik bulundukları hukuka halel getirmez

Eğitim hakkı

MADDE 2

Kimse tahsil etmek hakkından mahrum edilemez Devlet, eğitim ve öğretim sahasında deruhde edeceği vazifelerin ifasında, ebeveynin bu eğitim ve öğretimi kendi dinî ve felsefi akidelerine göre temin etmek hakkına riayet edecektir.

Serbest seçim hakkı

MADDE 3

Yüksek Âkıd Taraflar, teşriî organın intihabı hususunda halkın kanaatinin serbest olarak izharını sağlıyan şerait dâhilinde uygun sürelerle gizli oyla serbest seçimler yapmayı taahhüt ederler.

Ülkesel uygulama

MADDE 4

Her Yüksek Akid Taraf, bu Protokolün imzası veya tasdiki anında veyahut daha sonra her hangi bir zaman, Avrupa Konseyi Genel Sekreterine tevdi edeceği bir beyanname ile beynelmilel münasebetlerini deruhde ettiği ve mezkûr beyannamede zikrettiği ülkelerde bu Protokol hükümlerinin ne nispette tatbik edileceğini taahhüt ettiğini bildirebilir.

Geçen fıkra mucibince bir beyanname tevdi etmiş bulunan her Yüksek Âkıd, zaman zaman mütekaddim bir beyannamenin mefadını tadil eden veya bu Protokol hükümlerinin her hangi bir ülke üzerinde uygulanmasına son veren yeni bir beyannameyi, tevdi edebilir.

Bu madde gereğince yapılmış bir beyan Sözleşmenin 56 ıncı maddesinin 1 inci fıkrasına uygun olarak yapılmış gibi telâkki olunacaktır.

Sözleşmeyle bağlantılı

MADDE 5

Yüksek Âkıd Taraflar bu Protokolün 1,2,3 ve 4 üncü maddelerini Sözleşmeye ek maddeler olarak telâkki edecekler ve Sözleşmenin bütün hükümleri buna göre tatbik edilecektir.

İmza ve onay

MADDE 6

Bu Protokol Sözleşmeyi imza eden Avrupa Konseyi üyelerinin imzalarına açıktır, bu Protokol Sözleşme ile birlikte veya ondan sonra tasdik edilecektir protokol, 10 tasdiknamenin tevdiinden sonra yürürlüğe girecektir.

Protokol, bilâhara tasdik edecek her mümzi için, tasdiknamesinin tevdiini mütaakıp yürürlüğe girecektir.

Tasdiknameler Avrupa Konseyi Genel Sekreterine tevdi edilecek, o da tasdik edenlerin isimlerini bütün üyelere tebliğ edecektir.

Her iki metin de aynı derecede muteber olmak üzere Fransızca ve İngilizce olarak ve Avrupa Konseyi Hazinei Evrakında saklanacak tek bir nüsha halinde 20 Mart 1952, de Paris’te tanzim edilmiştir. Umumi Kâtip bunun tasdikli suretlerini imza eden bütün devletlere gönderecektir.