Dosya olarak kaydet: PDF - TIFF - WORD
Görüntüleme Ayarları:

MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ .... HUKUK DAİRESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA

Taraflar arasında görülen davada ... .... Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 09/11/2016 tarih ve 2016/70 E - 2016/512 K sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesi’nce verilen 16/03/2017 tarih ve 2017/69-2017/97 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacı vekili, davacının satın aldığı muz emtiasının davalı şirket tarafından ... konteyner içerisinde gemi ile ... limanına taşındığını, taşımanın 30-40 gün gecikmeli olarak 60-70 günde gerçekleştirildiğini, muzların tamamen bozularak imha edildiğini, zararın mal bedeli ile sınırlı olmayıp haksız yere ödenen demuraj , lokal masraflar, damga vergileri, ara nakliyat faturaları gibi feri giderlerinin de bulunduğunu, taraflar arasında anlaşma sağlanamadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 356.079,05 USD hasar bedelinin hasar tarihinden itibaren reeskont faizi işletilerek davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalı vekili, taşımaya ilişkin konişmentolarda ortaya çıkacak uyuşmazlıkların ... mahkemelerince çözümleneceğine ilişkin kaydın yer aldığını, mahkemenin yetkisiz olduğunu, davalının şubesi tarafından düzenlenen faturalarda yer alan yetki şartının dava konusu uyuşmazlığa uygulanamayacağını, davanın doğrudan şubeye yöneltildiğini, APL CO PTE Limited ... Şubesinin pasif husumet ehliyetinin bulunmadığını, süresinde hasar bildirimi yapılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

İlk derece mahkemesince, şubenin aracılık ettiği taşımadan dolayı asıl taşıyıcıyı temsil yetkisi bulunduğu, dava konusu taşımalar için taraflar arasında düzenlenen konişmentonun 8. Maddesinde "ilgili konişmento uyarınca doğacak uyuşmazlıkların ... mahkemelerinde çözümleneceği" hususunda yetki düzenlemesi yer aldığı, uyuşmazlık yabancılık unsuru taşıdığından uygulanması gereken MÖHUK'un 47.maddesi gereğince yetkinin münhasır yetki esasına göre tayin edilmediği hallerde borç ilişkisinden doğan uyuşmazlığın yabancı bir devletin mahkemesinde görülmesi konusunda tarafların anlaşabilecekleri, konişmentodaki yetki şartı geçerli olduğundan uyuşmazlığın çözümünde .... mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.

Bu karara karşı davacı vekili tarafından İstinaf başvurusunda bulunulmuştur.

... Bölge Adliye Mahkemesi ....Hukuk Dairesi'nce, uyuşmazlığın yabancılık unsuru taşıdığı, dava konusunun münhasıran Türk mahkemeleri yetkisine girmediği, taraflar arasındaki yetki şartının HMK'nın 18/... maddesi ve 5718 MÖHUK'un 47/1.maddesine göre geçerli olduğu, ...'un bir ada-şehir devleti olup başkentinin de ... olduğu gözetildiğinde yetki şartında ön görülen belirlilik koşulunun gerçekleştiği,taraflar arasındaki konişmentodaki yetki şartının yazılı, açık ve belirli olması nedeniyle geçerli olduğu, şubenin tek taraflı düzenlediği faturalarla yazılı bir yetki sözleşmesi meydana gelmediği, şubenin düzenlediği faturaların altındaki "bu faturadan doğan ihtilaflarda ... İcra Daireleri ve Mahkemeleri yetkili olacaktır" ibarelerinin konişmentodaki yetki şartını kaldıran yada ikinci sıraya iten hüküm niteliğinde olmadığı, mahkeme kararında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçeleriyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.

Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye ...,00 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 07/01/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.